Akademi Dergisi
Tayyip'in geçerli bir fakülte diploması olduğuna dair Marmara üniverisitesi tarafından yapılan açıklama da Fahrettin Altun tarafından yapılan paylaşımlar da hiçbir şeyi ispat etmiyor. Diploma denilen o şeylerin hiçbiri gerçek değil ve hukuki geçerliliği yok.…
Tayyip'in eğitim durumu ile ilgili skandallar devam ediyor.
Sosyal medyada, dönemin okul yönetmeliğine göre okulu 6 yılda bitiremeyen öğrencilerin okuldan atılacağı ve Tayyip'in 1974’de başladığı okulu 1981’de ( 7 yıl) bitirmesinin teknik olarak mümkün olmadığı yönünde belgeli paylaşımlar yapıldı.
Sosyal medyada, dönemin okul yönetmeliğine göre okulu 6 yılda bitiremeyen öğrencilerin okuldan atılacağı ve Tayyip'in 1974’de başladığı okulu 1981’de ( 7 yıl) bitirmesinin teknik olarak mümkün olmadığı yönünde belgeli paylaşımlar yapıldı.
Çok mantıklı, çok şifalı, çok iyi olmaz mı?
Hazır yemekler yapılıp satıldığı gibi, uygun maliyetle ama besleyici, takviye edici içerikle hazır aşure yapılsa ve benzeri ambalajların içinde seri halde satışı hedeflense...
Bir yandan da aşurenin sağlığa faydaları iyice anlatılsa ve atıştırmalık için aşure tercih etmenin ne kadar isabetli olduğuna da dikkat çekilse...
Hazır yemekler yapılıp satıldığı gibi, uygun maliyetle ama besleyici, takviye edici içerikle hazır aşure yapılsa ve benzeri ambalajların içinde seri halde satışı hedeflense...
Bir yandan da aşurenin sağlığa faydaları iyice anlatılsa ve atıştırmalık için aşure tercih etmenin ne kadar isabetli olduğuna da dikkat çekilse...
Yine de beklenen satış sayısına ulaşmaz mı? Bu işe giren şirketlere iyi kazandırmaz mı?
Türkiye'de insanlar, her istediklerinde ve çok pahalı olmayacak şartlarda bakkaldan, marketten aşure bulup atıştırabilseler ya da akşam yemeklerinden sonra bir tatlı olarak evlerinde yemeyi tercih etseler... İlerleyen üç, altı, dokuz ve oniki aylık periyotlarda ülkede yaygın olan pek çok hastalıklar bastırılmış olmaz mı? Devam eden yıllarda bu hastalıklar nadir görülüyor olmaz mı?
Türkiye'de insanlar, her istediklerinde ve çok pahalı olmayacak şartlarda bakkaldan, marketten aşure bulup atıştırabilseler ya da akşam yemeklerinden sonra bir tatlı olarak evlerinde yemeyi tercih etseler... İlerleyen üç, altı, dokuz ve oniki aylık periyotlarda ülkede yaygın olan pek çok hastalıklar bastırılmış olmaz mı? Devam eden yıllarda bu hastalıklar nadir görülüyor olmaz mı?
İnsanların enerjisi, cildi, saçı ve tırnağı bile değişmez, güçlenmez mi?
Beyin, zihin faaliyetleri artmaz mı?
Gebe kadınların süt miktarı ve süt kalitesi artmaz mı? Bebekler daha iyi beslenmez mi?
Gelişme çağındaki çocukların enerjisi ve sıhhati artmaz mı?
Beyin, zihin faaliyetleri artmaz mı?
Gebe kadınların süt miktarı ve süt kalitesi artmaz mı? Bebekler daha iyi beslenmez mi?
Gelişme çağındaki çocukların enerjisi ve sıhhati artmaz mı?
İnsanların hafızası güçlenmez mi?
Göz kusurları hızla azalmaz mı?
Saç dökülmesi sorunları bile yok denecek kadar azalmaz mı?
Ülke genelindeki kabızlık ve basur sorunu temelden çözülmez mi?
Böbrek rahatsızlıkları ve kayıpları, çok büyük oranda azalmaz mı?
Göz kusurları hızla azalmaz mı?
Saç dökülmesi sorunları bile yok denecek kadar azalmaz mı?
Ülke genelindeki kabızlık ve basur sorunu temelden çözülmez mi?
Böbrek rahatsızlıkları ve kayıpları, çok büyük oranda azalmaz mı?
Hastahanelere, ilaçlara, ameliyatlara boş yere verilen paralar cepte kalmaz mı ve hayat pahalılığı, geçinme zorluğu düşmez mi? Ülke maliyesi derin bir nefes almaz mı?
Depresyon ve türlü ruhi/psikolojik rahatsızlıklar hızla azalmaz mı?
Cinsi rahatsızlıklar ve yetersizlikler ortadan kalkmaz mı?
Et yemezler (vejeteryanlar) ve et yeme imkanı bulamayanlar, ihtiyaç duydukları proteinleri kolayca temin etmiş olmaz mı?
Depresyon ve türlü ruhi/psikolojik rahatsızlıklar hızla azalmaz mı?
Cinsi rahatsızlıklar ve yetersizlikler ortadan kalkmaz mı?
Et yemezler (vejeteryanlar) ve et yeme imkanı bulamayanlar, ihtiyaç duydukları proteinleri kolayca temin etmiş olmaz mı?
İnsanlardaki vitamin ve protein eksikliği ve buna bağlı olan bütün sorunlar ülke genelinde hızla azalmaya başlar ama bir yandan da hazır aşurelere nane yağı, keten tohumu yağı, gül yağı, çörek otu yağı, susam yağı, kabak çekirdeği yağı, defne yaprağı yağı ve türlü şifalı bitkilerin/çiçeklerin yağları, lezzeti değiştirmeyecek şekilde ve az miktarda katılsa, ülkede kısa sürede sessiz bir devrim olmaz mı?
Tamamen hazır hale geldikten sonra aşurenin sağlıklı şekilde kurutulması ve çikolatalar/gofretler gibi tablet halde satılması mümkün hale getirilse, tüketilmesi daha da yaygınlaşmaz mı?
Tamamen hazır hale geldikten sonra aşurenin sağlıklı şekilde kurutulması ve çikolatalar/gofretler gibi tablet halde satılması mümkün hale getirilse, tüketilmesi daha da yaygınlaşmaz mı?
Okul çağındaki çocuklara bunlardan yedirilmesi eğitme ve öğretmede kaliteyi ve verimi çok artırmaz mı?
Alternatif birkaç farklı aşure çeşidi seri olarak üretilse, farklı damak tatlarına da hitap ederek daha da yaygınlaşmaz mı?
Alternatif birkaç farklı aşure çeşidi seri olarak üretilse, farklı damak tatlarına da hitap ederek daha da yaygınlaşmaz mı?
Akademi Dergisi
Photo
"Bunu inkâr etmek görevi kötüye kullanmak demektir."
Eski Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Tufan Algan, sahte diplomalı gayri meşru Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın üçüncü kez adaylığına ilişkin olarak şu açıklamalarda bulundu:
"Erdoğan'ın üçüncü defa aday olamayacağı konusunu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da daha önce dile getirmişti. Tecrübelerime dayanarak sizin söylediklerinizle ilişkilendirdiğimde üçüncü defa aday olamayacağını düşünüyorum.
Ancak Meclis erken seçim yapar aday olması için. 3 Kasım 2002 seçimlerinde de Tayyip Bey milletvekili olabilir mi olamaz mı tartışması vardı.
2839 sayılı milletvekili seçimi kanununun 11'inci maddesi, Türk Ceza Yasasının 312'nci maddesinden mahkûm olanların milletvekili seçilemeyeceğini söylüyor. O zaman Tayyip Bey kendisini İstanbul birinci bölge birinci seçim çevresinden ilk sırada aday gösterdi. Bu şekilde geçici milletvekili listesinde yer aldı. O zaman seçime girebilir mi giremez mi konusu sorun oldu. Kuruldaki oylamada 3 girer, 3 giremez oyu geldi. 7 asil üye olmamız hasebiyle son oy benimdi. Ben de giremez deyince 3 Kasım 2002'de seçime giremedi. Böyle yoruma muhtaç olmayan açık maddelerde yorum yapılamaz.
Tayyip Bey'in Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nden aldığı cezada Türk Ceza Kanunun un 312'nci maddesiydi. Bunu inkâr etmek görevi kötüye kullanmak demektir.
İktidar ve muhalefet o zaman 'seçime girer' oyu verenler hakkında herhangi bir işleme gitmedi. 3 Kasım 2002'de 'seçime girer' diyenler hakkında suç duyurusunda bulunsalardı veya savcılık resen hareket etseydi bugün kimse farklı düşünemezdi. YSK hukuku kabul ederdi."
Eski Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Tufan Algan, sahte diplomalı gayri meşru Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın üçüncü kez adaylığına ilişkin olarak şu açıklamalarda bulundu:
"Erdoğan'ın üçüncü defa aday olamayacağı konusunu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da daha önce dile getirmişti. Tecrübelerime dayanarak sizin söylediklerinizle ilişkilendirdiğimde üçüncü defa aday olamayacağını düşünüyorum.
Ancak Meclis erken seçim yapar aday olması için. 3 Kasım 2002 seçimlerinde de Tayyip Bey milletvekili olabilir mi olamaz mı tartışması vardı.
2839 sayılı milletvekili seçimi kanununun 11'inci maddesi, Türk Ceza Yasasının 312'nci maddesinden mahkûm olanların milletvekili seçilemeyeceğini söylüyor. O zaman Tayyip Bey kendisini İstanbul birinci bölge birinci seçim çevresinden ilk sırada aday gösterdi. Bu şekilde geçici milletvekili listesinde yer aldı. O zaman seçime girebilir mi giremez mi konusu sorun oldu. Kuruldaki oylamada 3 girer, 3 giremez oyu geldi. 7 asil üye olmamız hasebiyle son oy benimdi. Ben de giremez deyince 3 Kasım 2002'de seçime giremedi. Böyle yoruma muhtaç olmayan açık maddelerde yorum yapılamaz.
Tayyip Bey'in Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nden aldığı cezada Türk Ceza Kanunun un 312'nci maddesiydi. Bunu inkâr etmek görevi kötüye kullanmak demektir.
İktidar ve muhalefet o zaman 'seçime girer' oyu verenler hakkında herhangi bir işleme gitmedi. 3 Kasım 2002'de 'seçime girer' diyenler hakkında suç duyurusunda bulunsalardı veya savcılık resen hareket etseydi bugün kimse farklı düşünemezdi. YSK hukuku kabul ederdi."
Panikledi
CIA adına Türkiye'nin idaresine el koymuş olan Kalın, çok panikledi.
Saray'ın sözcüsü ve CIA casusu İbrahim Kalın, Tayyip'in üniversite diploması olmadığı yönündeki tartışmalarla siyasetin seviyesinin düşürüldüğünü iddia etti.
CIA casusu Kalın, Erdoğan’ın diplomasıyla ilgili bir soruya “Her seçim döneminde bu konu gündeme geliyor. Cevabı verilse de gündeme taşıyanlar var. Bu kadar bilgi, belge ortaya konduktan sonra hala bunun tartışılıyor olması eğer siyasi kaygıyla yapılıyorsa siyasi bir kayıptır. Buradan bir yıpratma siyaseti izleyelim, milletin zihnine bir şüphe düşürür müyüz gibi bir niyetle hareket ediyorlarsa bilgiler belgeler ortada Marmara Üniversitesi açıklama yaptı, İletişim Başkanlığı açıklama yaptı. Bu tür hamleler siyasetin seviyesini düşürüyor.” ifadesini kullandı.
CIA adına Türkiye'nin idaresine el koymuş olan Kalın, çok panikledi.
Saray'ın sözcüsü ve CIA casusu İbrahim Kalın, Tayyip'in üniversite diploması olmadığı yönündeki tartışmalarla siyasetin seviyesinin düşürüldüğünü iddia etti.
CIA casusu Kalın, Erdoğan’ın diplomasıyla ilgili bir soruya “Her seçim döneminde bu konu gündeme geliyor. Cevabı verilse de gündeme taşıyanlar var. Bu kadar bilgi, belge ortaya konduktan sonra hala bunun tartışılıyor olması eğer siyasi kaygıyla yapılıyorsa siyasi bir kayıptır. Buradan bir yıpratma siyaseti izleyelim, milletin zihnine bir şüphe düşürür müyüz gibi bir niyetle hareket ediyorlarsa bilgiler belgeler ortada Marmara Üniversitesi açıklama yaptı, İletişim Başkanlığı açıklama yaptı. Bu tür hamleler siyasetin seviyesini düşürüyor.” ifadesini kullandı.
Mısır'daki Firavun 2. Ramses Tapınağı'nda, 2 binin üzerinde mumyalanmış koç başı bulunmuş...
Şimdi sözde bilim adamları türlü türlü şeyler uydurup bilim diye anlatırlar ama aslında firavunların çok ileri seviyede büyücü pislikler olduğunu bilim gözler önüne sermiş oldu. Hepsi bu...
O büyülerin tesiri binlerce senedir devam ediyordur. Şimdi kim nasıl çözecek, bozacak o kadar büyüyü...
Şimdi sözde bilim adamları türlü türlü şeyler uydurup bilim diye anlatırlar ama aslında firavunların çok ileri seviyede büyücü pislikler olduğunu bilim gözler önüne sermiş oldu. Hepsi bu...
O büyülerin tesiri binlerce senedir devam ediyordur. Şimdi kim nasıl çözecek, bozacak o kadar büyüyü...