Bilinen tarihte görülmemiş, duyulmamış şiddette afet oldu bu ülkede, üç beş günde düşürdüler basından ve medyadan...

Millet orada barınaksız, erzaksız, ilaçsız, kıyafetsiz hayatta kalmaya çabalıyor, devletimizin askeri ve sivil imkanları hala İsrail için, ABD için, İngiltere için, Ukrayna için seferber ediliyor.

Böyle devlet mi olur ulan? Böyle hükumet mi olur? Buna bile sessiz tepkisiz kalan bir adalet sistemi mi olur? Bu şartlarda bir de güya seçim mi yapılabilir?

Yetti artık ama... Buraya kadardı... Çoktan çökerttiğimiz o ülkeler gelebiliyorlarsa gelsinler, yoksa bunların topunu imha edeceğiz.

AKPKK’li belediye başkanı, AFAD tarafından gönderilen ve deprem sürecinde dağıtılmayan yardım kolilerini, seçim startının verilmesiyle birlikte kendi yardımı gibi dağıtmaya başladı.

Depremzede: "Suriyeli çocuklara her türlü imkan var, bizim çocuklarımızı oraya koymuyorlar"

"Çocuklarımızı eğlendirmeye götürmek istiyoruz, psikolojileri çok bozuk. Oraya kabul edilmiyoruz, alınmıyoruz."

15 Nisan 2023, saat 12:00'dan itibaren, Türkiye'de "Düzensiz göçmen" diye yazılı, sesli ya da görüntülü haber yapan herkesi de çok kısa süre sonra idam ettireceğim.

"Düzensiz göçmen" ifadesi bile Büyük İsrail projesine, insan ve organ kaçakçısı hükumetlere ve mason tarikatına hizmet etmek için uyduruldu.

Düzensiz göçmen diye bir şey yok, onlar apaçık şekilde "Kaçak göçmen"ler ya da "Kanunsuz göçmen"ler. Bulundukları yerde de sınır dışı edilmeliler.Tıpkı Yunanistan'ın ve diğerlerinin yaptığı gibi yapılmalılar. Türkiye kimsenin babasının çiftliği değil, herkes yaptığı habere, paylaşıma bile dikkat edecek ya da bedelini canıyla ödeyecek.

Hukuki zeminde bakıldığında, bu şekilde sözde haberler ve değerlendirmeler yapmakla, açıkça eline silah alarak bu millete doğrultmak arasında hiçbir fark yok. İhanet sadece silahla, kurşunla işlenen bir suç değil.

Medyaya yansımayan skandal görüntüler

Malatya’da 250 depremzede sığındıkları çadırdan Erdoğan gelecek diye eşyalarıyla birlikte yağmurda dışarı atıldı.

İmkan bulabilen herkes hiç zaman kaybetmeden Mısır'ı terk etsin.

Sadeca şahıslar değil, gruplar, iş yerleri, şirketler de terk etsinler.

Çünkü Mısır da tercihlerini yapıyor ve sonuçlarını yaşayacak. Tarihe geçecek şeyler yaşayacak. Yanacak, yıkılacak, çökecek, batacak... Araçlar da gemiler de tesisler de yanacak. Sebebi anlaşılamayan toplu ölümler olacak. Acılar içinde kalsa da ölemeyenler ve ölmek için yalvaranlar olacak.

İmkan bulamayanlar ise en azından kenar kuytu yerlere doğru gitsinler. Resmi dairelerden, resmi araçlardan, şirketlerden, tesislerden, askeri birimlerden, limanlardan ve kalabalıklardan uzak dursunlar. Hiç de zaman kaybetmesinler.

Zaten batak haldeki Mısır'ın tamamen ve açıkça batması için bu defa alakasız iş gruplarının ve şirketlerin bile bütün personellerini çarpıp öldüreceğiz. Mısır da Hindistan kadar acımasızca çarpılacak. Sonra "Böyle olacağını anlamamıştık" demesin kimse...

Depremin 68. gününde bir depremzede:

"35 sene şoförlük yaptım bir ev aldım evimde gitti. Müteahhitler ellerini kollarını sallayarak geziyor. Ben daha ev mi alabilirim"

"Yemek 2 gündür gelmiyor. Sabahları zaten gelmiyordu. Dün akşam da gelmedi.Bu millet aç susuz ne yapacak"

Şeytanlaşmanın nirvanasına varmış pislikler... Devletimizin imkanlarını kasten durdurdular, kullandırmadılar.

Millet yardım seferberliği başlattı, onu da ya durdurdular, geçirmediler. Ya el koydular, ihtiyaç sahiplerine vermediler ve sattılar.

Milletin birbirine yardım etmesini bile önleyene mi hükumet deniyor? Bakan deniyor? Başkan deniyor? Danışman deniyor? Bunlar mı emirlerine itaat edilmesi gereken "resmi yetkili"ler oluyor?

Hangi hukukçu hala bunların emirlerinin, kararlarının, imzalarının geçerli olduğunu savunabilir?

Seksen milyon insanın güvenini bu defa tamamen kırdılar. Kimse ne yapacağını, kime güveneceğini bilemiyor. Herkes "Acaba nereden bir oyuna geleceğim, nereden dolandırılacağım, nereden suçlu duruma düşürüleceğim. Hangi konudan kendi devletim benim karşıma çıkartılacak." diye tedirgin halde yaşıyor.

Bundan daha büyük bir kuşatma, bundan daha büyük bir işgal mi var? Düşman ordusu girse içeri, bu kadarını yapabilir mi?

Hatay'da afetzedelerin kaldığı çadırları yine su bastı

Hatay'ın Küçükdalyan mahallesinde depremzedelerin kaldıkları çadırları su bastı. Eşyaları ve yatakları ıslanan depremzedeler depremin üzerinden 68 gün geçmesine rağmen yaşama mücadelesi vermeye devam ediyor.

"Bilal Erdoğan nasıl oluyor da Kartal İmam Hatip Lisesi’nden dünyanın en parlak okulu kabul edilen Harward’a geçiyor sorunsalı? 
Sorgulamıyoruz.
İlginç bir isim Bilal Bey’imizin Harvard’a girmesi için aracı/referans olmuş:
Orit Gadiesh
MOSSAD’ın üst düzey temsilcilerinden birisi.
Sadece o kadar mı?
Elbette hayır.
Orit hanım aynı zamanda Erdoğan’ın “one minute” babalanmasındaki muhatabı Şimon Peres’in de baldızı.
Yani Orit hanımın ablası İsrail Başbakanı ile evli.
Bitti mi?
Hayır! Peki Orit hanım kiminle evli?
AKP’nin kurucu mimarlarından ve neo-conların en önemli isimlerinden Grenville Byford ile.
Halkın önünde İsrail’e kafa tutarmış gibi yap, sonra “one minute” de.

(Gazeteci yazar Gürkan Hacır'ın, Masal kitabından)

Kızıldeniz kenarında yer alan ülkelerden biri olan Eritre'de 4.5 şiddetinde, 10 km derinlikte deprem meydana geldi.

ABD'nin New York eyaletinde çalı yangını

Şu anda çok sayıda itfaiyeci Rockland County'de çıkan ve evlere ve bir demiryolu hattına tehlikeli bir şekilde yakın yaklaşan büyük bir çalı yangınıyla mücadele ederken, acil durum ekipleri etkilenen binaları tahliye etmek için acele ediyor. Yangın hızla yayılırken, siyah duman kilometrelerce uzaktan görülebiliyor.

ABD'nin Iowa eyaletinde obruk oluştu

Perşembe günü Knoxville'in güneyinde, 135. Place'deki arazide bir obruk oluştu. Obruk bir merada ortaya çıktı ve yaklaşık 15 metre genişliğinde ve 7,5 metre derinliğinde.

Marion İlçe Mühendisi, olay hakkında daha fazla bilgi edinilene kadar o bölgedeki yolu kapattı.

Çin, Rus işgalinin başlamasının ardından işgal altındaki Ukrayna topraklarından mal satın aldı - Reuters.

Reuters'te yer alan habere göre Çinli şirket Quzhou Nova, yaptırımlara rağmen, Debaltsevo Metallurgical Machine Building Plant'ten 7.4 milyon dolara 3.220 ton bakır alaşımı satın aldı.

Trump: "ABD ekonomisi çöküyor

Eski Başkan Trump, ABD ekonomisi ve dolar için 200 yılın en kötü yenilgisini yorumunu yaptı:

"Para birimimiz yok ediliyor ve yakında dünya standardı olmaktan çıkacağız. Bu, 200 yıldaki en kötü yenilgimiz olacak."

Indiana'daki Ulusal Tüfek Derneği'nin bir forumunda konuşan Trump , "Birkaç yıl önce bu düşünülemezdi, ancak gözlerinizin önünde oluyor" dedi.

Ona göre ABD ekonomisi çöküyor, ülkedeki enflasyon kontrol edilemez ve Amerika dışında düşmanca ittifaklarla çevrili.

Fransa'da emeklilik yaşının yükseltilmesini protesto eden eylemciler, zenginlerin yemek yediği lüks bir restoranı bastı.

“Bize emeklilik yoksa size de huzur yok!”