Forwarded from Mehmet Fahri Sertkaya
konuşuyor hatta bağırıyordu ama hiç sesi çıkmıyordu
Forwarded from Mehmet Fahri Sertkaya
çok zavallı haldeydi
Forwarded from Mehmet Fahri Sertkaya
uyanınca hemen onun bir anda çok büyük güç kaybedeceğine yormuştum
Forwarded from Mehmet Fahri Sertkaya
işte şu son yazım, ermeni teröristleri, kara paracıları çok büyük darbeleyecek ve en başta gelenlerinden biri olan davutyan da fena çuvallayacak
Forwarded from Mehmet Fahri Sertkaya
O pisliğin, o büyük teröristin, o büyük hainin idamı sırasında sandalyesine kendi ayağımla vuracağım günü çok bekledim ama az kalmış gibi görünüyor
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Zihniyet değişmeli...
Bunlar, çok yanlış olan iş yapma usulleri...
Bunlar, çok yanlış olan iş yapma usulleri...
Akademi Dergisi
Zihniyet değişmeli... Bunlar, çok yanlış olan iş yapma usulleri...
Ben bu işleri böyle yapmazdım
Önce dev gibi bir deniz platformu yapardım. En az 2x1 km ölçülerinde dümdüz, sapasağlam bir platform olurdu bu... Mümkün oluyorsa 2x3 km ölçülerinde de yapardım.
Platforma para gömmekten hiç çekinmezdim.
Önce dev gibi bir deniz platformu yapardım. En az 2x1 km ölçülerinde dümdüz, sapasağlam bir platform olurdu bu... Mümkün oluyorsa 2x3 km ölçülerinde de yapardım.
Platforma para gömmekten hiç çekinmezdim.
Platformun üzerinde sök-tak sistemiyle kısa sürede imalathaneler kurmak ve istendiğinde sökmek mümkün olurdu. Bunun türlü yolları var. Belli ölçüde bir platformun üst yüzeyine geçmeli ya da vidalamalı yuvalar koydururdum.
İstediğimde hazır duvarları kısa sürede getirtir ve hiç kaynak, taşlama, betonlama, sıvama, kaplama işleri olmadan yerlerine montajlatırdım. İstediğimde binaların sayılarını, yüksekliklerini ya da genişliklerini değiştirebileceğim, lego benzeri bir sistem olurdu bu...
İstediğimde hazır duvarları kısa sürede getirtir ve hiç kaynak, taşlama, betonlama, sıvama, kaplama işleri olmadan yerlerine montajlatırdım. İstediğimde binaların sayılarını, yüksekliklerini ya da genişliklerini değiştirebileceğim, lego benzeri bir sistem olurdu bu...
Platform üzerindeki binaların, imalathane kısımlarının çatılarında, gün ışığını içeri aktaran ama soğuğu ve sıcağı pek geçirmeyen sistemler de olurdu.
Sonra koca koca makineleri, imalat bantlarını ve hatta vinçleri bile bu binaların içine yine kaynaksız ve kolayca, sök-tak sistemiyle sabitlerdim.
Sonra koca koca makineleri, imalat bantlarını ve hatta vinçleri bile bu binaların içine yine kaynaksız ve kolayca, sök-tak sistemiyle sabitlerdim.
Sonra da platformu, çalışma bölgesine götürürdüm. Nerede çok büyük bir çalışma yapılacaksa, büyük limanlar, büyük dalga kıranlar, büyük iskeleler, büyük çapta deniz doldurma işleri, suni ada yapma işleri ve benzeri işler yapılacaksa, istediğim zaman platformu oraya deniz yoluyla ve bedavaya yakın bir maliyetle götürürdüm.
Bedavaya yakın dedim, çünkü bu kadar büyük platform yapınca dört bir yanına büyük rüzgar türbinleri yerleştirirdim. Çok yüksek güçte elektrik enerjisini çok ucuza ve sürekli olarak üretirdim. Bu enerji sayesinde hem plaftormun çok büyük güçteki ve çok sayıdaki motorlarını besleyerek denizde yol almasını sağlar, hem de üzerindeki çok sayıda makinenin enerji ihtiyacını karşılardım. Hatta üzerindeki binaların aydınlatma, ısıtma, soğutma için kullanılan enerjisini de bedavaya yakın maliyetle sağlardım.
Sadece rüzgardan enerji üretmezdim. Platformun bir yanında güneş küreleri ya da güneş ocakları bulundururdum. Bunlar vesilesiyle deniz suyunu gün içinde binlerce dereceye getirip oluşan buharla da devasa jeneratörleri çevirirdim. Ayrıca elektrik enerjisi üretirdim. Bu, işleri yaparken maliyetlerimi çok çok düşürürdü.
Sadece rüzgardan enerji üretmezdim. Platformun bir yanında güneş küreleri ya da güneş ocakları bulundururdum. Bunlar vesilesiyle deniz suyunu gün içinde binlerce dereceye getirip oluşan buharla da devasa jeneratörleri çevirirdim. Ayrıca elektrik enerjisi üretirdim. Bu, işleri yaparken maliyetlerimi çok çok düşürürdü.
Çelik balonları, kalın paslanmaz çelikten yapardım. Balonların içine de çelikten örülmüş duvarlar yapardım. Neticede şu resimdeki kutunun içi gibi, çelik balonun içi de bölüm bölüm olurdu.
Çelik balonlardan herhangi birine ya da aynı anda birçoğuna delici bir şeyler isabet etse, yine de hiç sorun olmazdı. Çünkü çelik balonlarda açılan herhangi bir delik, sadece küçük bir bölümünün su almasına sebep olurdu. Geriye kalan büyük kısımları batmadan yine iş görürdü.
Çelik balonlardan herhangi birine ya da aynı anda birçoğuna delici bir şeyler isabet etse, yine de hiç sorun olmazdı. Çünkü çelik balonlarda açılan herhangi bir delik, sadece küçük bir bölümünün su almasına sebep olurdu. Geriye kalan büyük kısımları batmadan yine iş görürdü.
Bu teknik sayesinde dev gibi platformun denizin içinde kalan kısmı çok az/kısa olurdu. Derin olmazdı. Devasa platform sahile çok çok yaklaşabilirdi. Hatta pek çok çalışma yerine sıfır noktaya kadar sorunsuzca gelebilirdi. Hatta taşlı/kayalı olmayıp da kumsal olan yerlerde, platformun bir yanının kumsala saplanmasından bile çekinmezdim. Kumsala isteyerek saplar da sabitler, daha rahat çalışırdım
Bazen büyük bir köprü projesinde, bazen büyük bir deniz doldurma işinde, bazen çok sayıda gemiyi/tekneyi ya da kara aracını ya da iş makinesini tek seferde kıtalar arası taşıma işinde... Bazen denize kazık çakma işlerinde, bazen kayalı-taşlı sahili kumsala çevirme işlerinde bu platformu kullandırdım.
Bazen üzerindeki binaları ve makineleri kısa sürede söktürüp hemen platformu seyyar bir tersaneye bile çevirirdim. 10-15 tekneyi aynı anda plaform üzerinde imal eder, sorunsuz şekilde denize indirirdim.
Bütün bu süreçlerde elektriği bedavaya yakın masrafla karşıladığım gibi çalışanların hayatını da kolaylaştırırdım
Bazen üzerindeki binaları ve makineleri kısa sürede söktürüp hemen platformu seyyar bir tersaneye bile çevirirdim. 10-15 tekneyi aynı anda plaform üzerinde imal eder, sorunsuz şekilde denize indirirdim.
Bütün bu süreçlerde elektriği bedavaya yakın masrafla karşıladığım gibi çalışanların hayatını da kolaylaştırırdım
Çünkü gerekli gördüğüm zamanlarda sök-tak binalardan bazılarını çalışanlara tahsis ederdim. Oralarda kalırlardı. Plaftorm gerektiğinde başka bir şehrin ya da ülkenin ya da kıtanın sahiline giderken, çalışanlarını sorunsuzca, konforlu şekilde yanında götürürdü.
Gerektiğinde platform üzerindeki binaları yerinde bırakır, o andaki ihtiyaca göre makineleri değiştirirdim. Gerekiyorsa sektör bile değiştirirdim.
Hatta platform günlerce, haftalarca sürecek uzun yola gidiyorsa, çalışanlar mesaiye devam ederlerdi. Yolda geçen süre boyunca bile, gidilen yerde lazım olacak parçaları imal ederlerdi. Ya da teknik ekip son planlamaları, son araç gereçleri hazırlardı. Böyle bir plaftormun zaten ihtiyaç duyduğu makineleri, aparatları, cihazları kısa sürede ve profesyonelce imal eden kısımları da bulunurdu.
Hatta platform günlerce, haftalarca sürecek uzun yola gidiyorsa, çalışanlar mesaiye devam ederlerdi. Yolda geçen süre boyunca bile, gidilen yerde lazım olacak parçaları imal ederlerdi. Ya da teknik ekip son planlamaları, son araç gereçleri hazırlardı. Böyle bir plaftormun zaten ihtiyaç duyduğu makineleri, aparatları, cihazları kısa sürede ve profesyonelce imal eden kısımları da bulunurdu.