Olayla ilgili Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER)e bu görüntüleri ulaştırdığı ve şikâyette bulunduğunu kaydeden Kum, ifadesi şöyle:

“Görüntüleri kendisinin lahiti devlete verip vermeyeceğini anlamak için çektim. Ben bu konuda CİMER’e başvuruda bulundum. Benden görüntülerin olduğu CD istediler. Görüntülerde olduğu gibi başkan, 'Lahiti çaktırmadan toplayın götürün' şeklinde talimat verdi. Belediye başkanının benden aldığı bilgiler doğrultusunda çalışmalar yaptırıp lahiti bulduğunu düşünüyorum.

Tarihini tam hatırlamamakla birlikte kazı yapıldıktan 1 hafta sonra postanenin önünde bekliyordum. Başkan Halil İbrahim Aşgın, beni görerek konuşmak için çağırdı. Birlikte belediye ye geçtik. 'Sana bu olayı Sinan mı yaptırdı?' diye sordu. Bende hayır kendisini tanımıyorum dedim. Bana videoları yayınlamamam karşılığında 1 milyon teklif etti. Ben parayı kabul etmedim. Gerekli soruşturmanın yapılmasını istedim. Başıma her hangi bir şey gelmesi durumunda sebebi Belediye Başkan Halil İbrahim Aşgın’dır. Benim husumetli olduğum kimse yoktur.

Lahitin nasıl bulunduğu, içinden her hangi bir şeyin çıkıp çıkmadığından bir bilgim yoktur. Söyleyeceklerim bundan ibarettir”

Brezilyalı bilim adamları tarafından yapılan laboratuvar testlerinde koronavirüse karşı yüzde 94 başarı elde eden bir ilaç bulundu.
Potansiyel aşı, son test aşamasında başarılı olursa, hastalığa sahip 500 kişi üzerinde bir sonraki ayın ortalarında denemeler yapılacak.

Bilim Bakanı Marcos Pontes, ilacın yüzde 94 etkili olduğunu ve yan etkisinin görülmeyeceğini söyledi.
Öte yandan Pontes, ilacın adını şu an açıklamayacağını ve Hidroksiklorokin'den daha etkili olduğunun altını çizdi.

Soysuz!

Cezaevi müdürü Hüseyin'i aramışsın. Halini nasıl buldun? Sence korkuyor mu? Çözülür mü? Sıkıntı çıkartır mı?

Manisa'da 4,3 büyüklüğünde deprem

Kandilli Rasathanesi'nin duyurusuna göre, Manisa Kırkağaç'ta saat 11:32'de 4,3 büyüklüğünden bir deprem meydana geldi.

Prof. Dr. Orhan Yıldız: "Evde kalma çağrısına uymayan kişilerin, koronavirüs hastalarının nasıl ağır tedavi gördüğünü görmesi keşke mümkün olsa.

Hastane görevim olmasa, 'İşin bitti' deseler, koronavirüsten ölenlerin nasıl öldüğünü gördüğüm için kapımı kilitler kimseye açmam."

Japonya maliye bakanlığındaki üst düzey bürokratlardan Junichi Fukuda, kadın gazetecilere cinsel tacizde bulunduğu iddialarından sonra 'adını temizlemek istediğini' söyleyerek görevinden istifa etti.

Neler neler anlatacağım. Ara ara da somut deliller paylaşacağım.

Dün gece Ankebut Ağı'na bağlı yüksek sayıda kişi, birbilerinden habersiz olarak aynı mealde konuşmalar yaptılar

Hepsi de çok yaklaşık olarak şu mealde cümleler kurdular:

"Biz anca anladık ki bu mfs bilerek ortamı germiş, damara damara basmış, tahrik etmiş hatta peşi sıra bir de somut delil -Libya'ya giden Amazon isimli silah dolu geminin bilgileri ve görüntüsü) paylaşmış. Bizim müdahale etmemizi ve içeri alınmayı istemiş. Bu nedenle çok sessiz sakin şekilde içeri girmiş ve aylarca tepkisiz kalmış. Büyük oyuna geldik. Şimdi aleyhimize bir patlama olmasını engellememiz mümkün değil. Anca anca zararı azaltabildiğimiz kadar azaltırız. Kısa süre içinde Süleyman Soylu ve Abdülhamit Gül gider. Kapana kısıldık. Bizden birçok kişinin sonu ya cezaevi ya da mezar olacak."

Öyle bir güçleri kaldığına ve bir daha öyle bir ahmaklık yapacaklarına ihtimal vermiyorum ama kendileri bilirler. İstiyorlarsa gelip yine beni alabilirler... Aynı mekandayım, son derece rahatım. Kimseden bir korkum yok ve VPN bile kullanmıyorum.

Artık onların elinden hukuk-yargı silahını aldım. Ben mevzuları ilerleyen günlerde geniş şekilde anlattığımda hepiniz bunu anlayabileceksiniz.

Sadece bana ve bize karşı değil, başkalarına karşı da yargı kurumunu bir silah olarak kullanamayacaklar. Bundan sonra süpermen bile gelse bunları kurtaramaz 😉

Yine boş işlerle uğraşıyorsunuz. VPN bile kurmadım ve güvenlik duvarları bile yok. Şu anda kullandığım bilgisayara da girip gördünüz ki bomboş. Telefon cihazı da boş. Bizim sistemimiz kendi arasında haberleşirken ve bilgi-belge paylaşırken cep telefonu, bilgisayar ve internet altyapısı kullanmıyor. Artık şuna inanın ve beyhude uğraşmayın. Bu, doğru bilgi.

İşte bu dediğimi yapmaya çok ama çok az kaldı...

Dediğimi yaptım, yalnız geldim ve bir tek ben bile hepinize yettim. Ve bizim sistemimiz içinde benden binlerce var.

Biz, tahıl olmayan yerden tahıl ekip biçenleriz.
Ne bir yasa dalarız ne bir sevince,
Bizim için misafirdir gündüz ile gece.
Yoktur bu hayatta çözemediğimiz bir bilmece.
Biz, uzağı yakın görenlerdeniz.
Önünde sonunda zafere erenlerdeniz.

Bir manevi fatih, bir de maddi fatih vardır.

İstanbul'un fethi ve Hz. Fatih - Seyfettin Alkan Hoca

Avustralya, Çin'e uluslararası soruşturma açılmasını talep etti

Avustralya Dışişleri Bakanı Marise Payne, Çin'in koronavirüs salgını hakkında şeffaf olmadığını belirterek uluslararası soruşturma talebinde bulundu.

Avustralya Dışişleri Bakanı Marise Payne yaptığı açıklamada, Çin'in şeffaflığı konusunda ciddi endişelerinin bulunduğunu ifade ederek virüsün kökenleri ve nasıl yayıldığı konusunda uluslararası soruşturma yapılmasını talep etti.

Bakan Payne, "Koronavirüs hakkındaki konular bağımsız olarak gözden geçirilmesi gerekiyor ve bunu yapmamız önemli. Avustralya bu konuda ısrarcı olacak" ifadelerini kullandı.

Payne, Çin'in salgınla mücadelesi ve edinilen bilgilerin paylaşılması konusunda bilinmeyen detayların olduğunu belirterek, konunun bağımsız bir soruşturma sonucunda açığa çıkacağını belirtti.

Süleymancılar uyarıyor: Bizim kararlarımızı divan-ı salihin, hz peygamberimiz, hz üstazımız alıyor

https://www.youtube.com/watch?time_continue=64&v=2_nE8ozR-1g&feature=emb_logo

Rusya lideri sayın Putin: "Koronavirüsle mücadele bütünüyle kontrol altında"

Rusya Devlet Başkanı sayın Vladimir Putin, Paskalya kutlamaları çerçevesinde yaptığı açıklamada, koronavirüsle mücadelenin kontrol altında yürütüldüğünü duyurdu.

Putin, Rusya'nın bu sınavdan başarı ile çıkacağını da söyledi.

Pazar günü son yapılan güncellemeye göre, Rusya'da 43 bin koronavirüs pozitif kişi bulunuyor. Ülkede günde 100 binden fazla test yapıldığı da açıklandı.

İki büyük boş arazi arasında bir asfalt ya da beton yoldayım...

Karşımda Recep Tayyip Erdoğan var. Onunla yol ortasında atışıyorum. Sözlü tartışmalar sırasında birkaç adım ileri geri gidiyorum ve bir anda üzerimdeki silahı çekip ona dört el sıkıyorum.

Yakın mesafeden ateş ediyorum ve dördüncü kurşun vücuduna girdiğinde, karnından bir damla sıvı dışkı fırlayıp sağ elimin baş parmağına çarpıyor.

Tayyip sağ yanı üzerine düşüyor. Biraz daha yaklaşıp öldü mü diye bakıp emin olmak istiyorum. "Ölmüş" diyorum.

Sonra etrafa bakınıyorum ki yolun solunda kalan büyük boş arazide Ankebut Ağı'na mensup etkili-yetkili yüksek sayıda insan var. Merkel hariç diğerlerinin yüzleri gösterilmiyor. Merkel, Tayyip'in beni yeneceğini umup yoldaki mücadeleyi izlemiş ama sonunu görünce sarsılmış bir halde...

Sonra yolun sağında kalan büyük boş araziye doğru bakıyorum ve vatanseverler cephesinin de orada olduğunu görüyorum. Onlar da yolda yaşananları dikkatle izlemişler ve sonuna çok sevinmişler. Yüzleri gösterilen birkaçının sevinçten gülümsediğini görüyorum.

Sonra yolda ilerliyorum ve ileride solda dikine duran üçgen bir ayaklı pano görüyorum. Üzerinde çok sayıda rozet var. Elimi uzatıp birini alınca ordu rozeti olduğunu görüyorum. Sonra elimi uzatıp birini daha alıyorum ve bakıyorum ki o da Emniyet rozeti... Ve, 2019 yılının Eylül ayı içinde, cezaevinde iken gördüğüm bu enteresan rüyadan uyanıyorum.