📌 HANBELİ MEZHEBİ DİYE BİR MEZHEP YOK VE TARİHTE HİÇBİR ZAMAN BÖYLE BİR HAK MEZHEP OLMADI.

Günümüz Türkçesiyle ve ilmi tabirlerden kaçınarak, herkesin anlayacağı şekilde anlatılırsa, bu akademik çalışmayı yapan kişi, yukarıdaki değerlendirme kısmında şunları diyor:

1- İbn-i Hanbel fıkıh alimi değildi, hiçbir zaman olmadı.

2- Kendisine fıkhi meseleler ille de sorulursa, İmam Şafii'nin ve İmam Malik'in fetvalarını aktarmakla yetindi. Bunda bile yetersizdi, bu kadarından bile kaçınıyordu.

3- İbn-i Hanbel ilimle ve takvayla meşhur olmadı. O, siyasi meselelerde dik başlılık yaptı, halife ile takıştı, zindana atıldı, oradan şöhret buldu.

4- Kendisi asla bir ameli mezheb tesis etmedi. Hayatı boyunca böyle bir uygulaması ve buna yeterliliği olmadı, görülmedi. Kendisinden sonra talebeleri güya bir ameli mezhep tesis ettiler ve adına Hanbeli mezhebi deniyor.

Bir madde de ben ekliyorum. O sözde talebeleri de kendisi gibi münafık, art niyetli, başka dinlerden, büyücü, satanist, fesatçı, aldatıcı kişilerdi. Zaten aksi mümkün değil. Gerçekten müslüman ve dürüst bir kişi için, her şey yıllar boyunca açıkça gözler önünde idi ki ibn-i Hanbel alim de değildi, fazıl da değildi, ahlaklı ve dürüst bir kişi de değildi, mehzep imamı hiç değildi.

👆👆👆

Şu rüya yayınına şimdi bir daha bakmanızda fayda var.

"Bu rüyada yerin yarılması, üstelik derinden yarılması, o bölgede oynanan oyunların, kurulan tuzakların, gizlenen şeylerin meydana çıkması demek...

Kabullenişlerin değişmesi, mevcut düzenin/sistemin değişmesi demek..."

İbn-i Hanbel'in ailesi/soyu, (Şimdiki Türkmenistan'ın) Merv şehrinden Bağdat'a göçtü.

📎 (...) Orta Asya’da Yahudi kolonilerinin varlığına ait ilk kesin kanıt Babil Talmud’unda yer alan bir
hikâyedir. Bu hikâyede Samud bar Bisna bir Amora’nın M.S. 4.yüzyılın ilk yarısında Marguan’da yaşadığı (Türkmenistan’daki bugünkü Mari-Merv şehri. Eski kayıtlarda adı Marguana olarak da geçmektedir.) anlatılmaktadır (Kaganovich, 2019, s. 923).

Bu iddiayı destekleyen bir diğer durum ise 7. yüzyılın sonu ve 8.yüzyılın başında kaleme alınan Müslüman kaynaklarında bölgede Yahudilerin varlığından bahsedilmesidir.

ABD bütçe açığı yarım trilyonu aştı

ABD Hazinesi Perşembe günü yaptığı açıklamaya göre, gelirler azalırken harcamaların artmasıyla ABD federal bütçe açığı yeni mali yılın ilk üç ayında yarım trilyon dolara ulaştı.

Veriler, yalnızca Aralık ayında ABD bütçe açığının bir önceki yıla göre 44 milyar dolar veya %52 artışla 129 milyar dolara ulaştığını gösterdi.

1 Ekim 2023'te başlayan 2024 mali yılının ilk üç ayında ABD federal açığı 89 milyar dolar veya %21 artarak, bir önceki yılın aynı dönemine göre 421 milyar dolarlık açıktan 510 milyar dolara yükseldi.

Açıktaki artış, ABD hükumetinin toplam borcunu tarihte ilk kez 34 trilyon doların üzerine çıkardı.

Hazine'ye göre Aralık ayı harcamaları, kısmen yüksek Sosyal Güvenlik giderleri ve kamu borcu faiz ödemeleri nedeniyle %3 artışla 559 milyar dolara yükseldi; bu ay için rekor bir rakam. Bu arada, aydaki gelirler %6 düşüşle 429 milyar dolara geriledi.

Irak’ın Anbar eyaletinde bulunan işgalci ABD'nin askeri üssüne saldırı düzenlendi.

Tesla'dan sonra, şimdi de Volvo

Volvo Cars, iddia edilen Kızıldeniz saldırıları nedeniyle Belçika'da üretimin durdurduğunu açıkladı.

Çinli Geely'nin çoğunluk hissesine sahip olduğu Volvo Cars, iddiaya göre, Kızıldeniz'deki güvenlik durumundan kaynaklanan gecikmeler nedeniyle, önümüzdeki hafta Belçika'nın Gent şehrindeki fabrikasında üretime üç gün ara vereceğini açıkladı.

Endonezya'nın Güney Sumatra eyaletinde sel meydana geldi. Yerleşim yerleri sular altında kaldı.

Alaska'nın Port Alexander kentinin batısında 5.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

- Alo! Bana Cübbeli Ahmet'i bağlayın.

= ...

- Yok, hayır, yakmayan kefen satın almayacağım. Son yayınlarım, en çok da Hanbeli mezhebine dair yayınlarım, münafık ve çingene Cübbeli'nin canını ne kadar yaktı ve bu yayınlar kendisine soruldukça ne diyor, ne diyecek, onları öğreneceğim.

= ...

- Alo! Ses gelmiyor. Kapattın mı, alo?

Gırgırı bir yana da bu herifler anlattığım onca şeyden bunu mu anlamışlar?

Uğraşa uğraşa sonunda bunu mu meydana çıkartmışlar?

Bu çizimler, yerdelen projemin ciddiyetle çalışılması sonrasında üretilmiş proje çizimleri mi? Dalga falan mı geçiyorlar insanlarla?

Bu nasıl mümkün olabilir. Yüksek sayıda kişi, nasıl bu kadar dip seviyede iş meydana getirebilir? Bu kadar rezil bir proje/tasarım, bir kişinin tek başına meydana getirebileceği bir iş değil zaten. Organize bir cahillik, organize bir vasıfsızlık, organize bir tembellik, organize bir iş bilmezlik lazım.

Yaşanan bu sorun, sadece Çingenelik yani genetik kod sorunu ile izah edilebilecek gibi de değil. Onun haricinde başka sebepleri de olmalı. Acaba satanistçe bir ortam oluşturabilmek için mi böyle yapıyorlar?

Sabahtan beri farklı dillerde yayın yapan Telegram kanallarında görüyorum bu çizimleri ve "Araplar geleceğin ceza evini tasarladılar" diye başlıklar atılıyor.

Şu çalışmalar, çizimler, planlamalar için para verdilerse, çöpe atmışlar o paraları, başka izahı yok bu yaşananın...

O Ali Koç, bu sözde Araplarla arası bozuldu diye, projeler yapamayacak diye boşuna üzülmesin. Gerçekten büyük beladan kurtulmuş. Ne rezilliklerin içinde kalacakmış.

Geniş, ferah, havadar, rengarenk, ışıl ışıl, sapasağlam bir yerdelen çıkacaktı meydana, tutmuşlar, ceza evi gibi gökdelenleri yerin içine sokmuşlar. Başka bir şey yok şu çizimlerde. Onu bile en berbat şekliyle yapmışlar.

Hani, kendi elektriğini üretiyor mu? Kendi içme suyunu üretiyor mu? İçeride kolayca sebze, meyve yetişiyor mu? Yerdelenler arası bağlantılar var mı?

Dağlardan başka yerlere dökme kayalarla zemin ve yan duvarlar yapılıyor mu?

NEOM deyip duruyorlar, bu haberler yanlış olmasın, şu rezilliği NEOM gerçekten proje diye duyurdu, ilan etti mi?

Irak'taki İslami Direniş, Suriye'nin kuzeyindeki ABD askeri üssü Kharab al-Jir'e hava saldırısı düzenledi.

Moskova'da yangınlar bitmek bilmiyor

Moskova'da, Shmitovsky proezd'de, satılmamış Noel ağaçlarının bulunduğu bir depo yanıyor.

Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlu Türkiye’ye geldi, ifade verdikten sonra yakalaması kaldırıldı

İstanbul'da otomobiliyle ezdiği moto kuryenin ölümüne sebep olan Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlu Muhammed Hasan Şeyh Mahmud, yurt dışından Türkiye'ye gelerek ifade verdi.

Kaza sonrası, Mahmud'un Türkiye'den kaçtığı ortaya çıkmıştı. Savcılıktan yapılan açıklamada "Şüphelinin yurt dışı çıkış kaydı bulunmakta" denilmişti.

Duruşma öncesinde hakkında yakalama kararı olan sanık Muhammed Hasan Şeyh Mahmud'un Türkiye'ye geldiği ve bugün duruşmaya çıkarıldığı öğrenildi. Duruşmada tercüman eşliğinde ifade veren Mahmud'un, eski savunmalarını tekrar ettiği öğrenildi.

Mahkeme, ifadesi alınan Mahmud hakkındaki yakalama kararını geri aldı. Hakkındaki yurt dışı yasağı kaldırılan sanık Mahmud'un serbest bırakılmasına ve duruşmalardan vareste tutulmasına karar verildi. Duruşma sonrasında sanık Mahmud'un, işlemlerin ardından adliyeden ayrıldığı öğrenildi.