Trakya'yı da Yunan'a sattı zaten... Putin karakteri ile de oturum anlaştı. Gaz merkezi dedi durdu. Durmak yok, satışa devam.
Fransızlarla da anlaşmaları sağlam yaptı. Trakya'dan pay da verecek Fransızlara ama Hatay dahil, daha başka başka yeleri de peşkeş çekecek.
Hele bir İstanbul engelini aşabilsin, neler yapacak neler. Türkiye diye bir yer bırakmayana kadar satacak, bölecek, peşkeş çekecek, işgale açacak.
Sözde muhalif partiler ve liderler de bu işlerde aynı merkezden talimatlar alıyorlar ve paylarını da oradan alacaklar.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Meteordur o, meteor...
Kesinlikle meteordur. Kimse panik yapmasın.
Sorgulamaya, araştırmaya da hiç gerek yok. Bilim adamları zaten gereken açıklamaları yaparlar.
Japon polisi, kıyıda 1,5 metre çapında şüpheli bir top bulunmasının ardından Hamamatsu kentindeki plaja girişi kısıtlamış.
Kesinlikle meteordur. Kimse panik yapmasın.
Sorgulamaya, araştırmaya da hiç gerek yok. Bilim adamları zaten gereken açıklamaları yaparlar.
Japon polisi, kıyıda 1,5 metre çapında şüpheli bir top bulunmasının ardından Hamamatsu kentindeki plaja girişi kısıtlamış.
Duyuru!!
Bugün saat 21:00'de @okumalar kanalımızda, canlı yayında okuma ve sohbet yapılacaktır. Aynı usul ile dinlemeye dahil olabilirsiniz.
Bugün saat 21:00'de @okumalar kanalımızda, canlı yayında okuma ve sohbet yapılacaktır. Aynı usul ile dinlemeye dahil olabilirsiniz.
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı (CHPKK'li) Özlem Çerçioğlu, afet bölgesine gönderdiği bebek bezlerine kendi fotoğrafını bastırdı.
Akademi Dergisi
Allahsız, kitapsız Tayyip! Şunların da hepsi terörist mi? Birbirini hiç tanımayan ve bir araya gelmemiş olan on binle insan, afet bölgesinin farklı farklı yerlerinde hep yalan söylediler öyle mi? Kalk ayağa Tayyip! Neye, kime güvenerek bu millete bu şartlarda…
Sera Kadıgil: "Öyle berbat bir rejim kurdun ki tam 15 gündür ihtiyacı olan her deprem mağduruna bir naylon çadır dağıtmayı bile beceremedin. Bilerek yönetilemez hale getirdiğin ülkede dün en az 3 insan daha öldü. Onca ağır yaralı...
"Düş bu memleketin yakasından."
"İstifa et. Yeter!"
"Düş bu memleketin yakasından."
"İstifa et. Yeter!"
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
"Gelecek günlerin cehennemden de beter."
Alarko batacak, arkasındaki bütün bağlantılar hatta İsrail bile batacak. Koç holding zaten batak, daha gazla ayakta tutulamayacak.
Sabancılar zaten batak, son kara paralarla ayakta durmaya çabalıyorlar. Büyülerle, ayinlerle, insan katledilen satanist ayinleriyle ayakta durmaya çabalıyorlar. Acınası hallerdeler. Sistem onları kollamaya çabalıyor ama boşa çabalıyor. Çünkü sistemin kendini ayakta tutabilecek şartları, imkanları yok.
Türkiye'de döviz kurunu sabit tutmayacaklar. Borsayı kontrolde tutamayacaklar. Türkiye'nin kontrolü daha büyük hızla ellerinden çıkacak. Ciğerlerini sökeceğiz, ölümcül darbeleri de vuracağız.
Hiçbir şeyden taviz vermedik, geri durmuyoruz ve durmayacağız. Herkes ona göre kararlar alsın, sermayesini batırmasın. Siyasetini kilitlemesin.
Türkiye dünyanın kalbi. Bu kalbi kontrollü şekilde ve bir süre için durduracağımı ilan etmiştim, ondan da taviz vermeyeceğiz. Bu kalp duracak, Türkiye değil, kara paracı onlarca ülke batacak, yıkılacak.
Boşuna turluyorlar dünyayı, ellerinde hiç güç yok. Birkaç suni afet daha yapabilirler, bir saçma sapan işgal deneyebilirler, hava bombardımanı deneyebilirler, hiçbirinden netice de elde edemezler. Sonun en sonuna geldikleri için artık bu suni afet saldırılarını yapmışlardı ve bu yaptıkları da birkaç gün içinde aleylerine döndü. Türkiye'den değil, o ülkelerden endişe edin. Patırtıyla, gürültüyle çökecekler.
Metafizik kontrollere de girmeyin. Herkes titresin ve kendine gelsin.
Sabancılar zaten batak, son kara paralarla ayakta durmaya çabalıyorlar. Büyülerle, ayinlerle, insan katledilen satanist ayinleriyle ayakta durmaya çabalıyorlar. Acınası hallerdeler. Sistem onları kollamaya çabalıyor ama boşa çabalıyor. Çünkü sistemin kendini ayakta tutabilecek şartları, imkanları yok.
Türkiye'de döviz kurunu sabit tutmayacaklar. Borsayı kontrolde tutamayacaklar. Türkiye'nin kontrolü daha büyük hızla ellerinden çıkacak. Ciğerlerini sökeceğiz, ölümcül darbeleri de vuracağız.
Hiçbir şeyden taviz vermedik, geri durmuyoruz ve durmayacağız. Herkes ona göre kararlar alsın, sermayesini batırmasın. Siyasetini kilitlemesin.
Türkiye dünyanın kalbi. Bu kalbi kontrollü şekilde ve bir süre için durduracağımı ilan etmiştim, ondan da taviz vermeyeceğiz. Bu kalp duracak, Türkiye değil, kara paracı onlarca ülke batacak, yıkılacak.
Boşuna turluyorlar dünyayı, ellerinde hiç güç yok. Birkaç suni afet daha yapabilirler, bir saçma sapan işgal deneyebilirler, hava bombardımanı deneyebilirler, hiçbirinden netice de elde edemezler. Sonun en sonuna geldikleri için artık bu suni afet saldırılarını yapmışlardı ve bu yaptıkları da birkaç gün içinde aleylerine döndü. Türkiye'den değil, o ülkelerden endişe edin. Patırtıyla, gürültüyle çökecekler.
Metafizik kontrollere de girmeyin. Herkes titresin ve kendine gelsin.
Akademi Dergisi
Mersin, Adana, Antalya ve Konya'da bulunan bütün vatandaşlarımız, panik yapmadan, oralarda da yıkıma sebep olabilecek şiddetli depremleri yüksek ihtimal dahilinde görerek, binalarından çıksınlar ve geceyi dışarıda geçirsinler.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Dün Hatay'daki deprem Adana'da böyle hissedildi.
Akademi Dergisi
Sağcısı, solcusu, şucusu, bucusu, kadını, erkeği yok. Milli seferberlik haline geçiyoruz. Evvela ordumuzun genelkurmay kademesindeki hain rütbelileri parçalayacağız. Ordumuz ve milletimiz el ele devam edecek.
Gaziantep’te vatansever jandarmamız köy köy gezerek depremzedelere berberlik yapıyor.
Akademi Dergisi
Allahsız, kitapsız Tayyip! Şunların da hepsi terörist mi? Birbirini hiç tanımayan ve bir araya gelmemiş olan on binle insan, afet bölgesinin farklı farklı yerlerinde hep yalan söylediler öyle mi? Kalk ayağa Tayyip! Neye, kime güvenerek bu millete bu şartlarda…
61 avukattan Erdoğan ve bakanlar hakkında suç duyurusu: 11 suçlamada bulunuldu
Hukukçular, Kahramanmaraş ve 10 ilin etkilendiği depremlerdeki can kayıplarında sorumluluğu bulunduğu iddiasıyla AKPKK'li gayri resmi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar, valiler, belediye başkanları ve müteahhitler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Hukukçular, Kahramanmaraş ve 10 ilin etkilendiği depremlerdeki can kayıplarında sorumluluğu bulunduğu iddiasıyla AKPKK'li gayri resmi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar, valiler, belediye başkanları ve müteahhitler hakkında suç duyurusunda bulundu.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Sabetaycı gizli Yahudi ve ABD piyonu Adnan Menderes de son zamanlarında aynı böyleydi. Her konuda, önüne çıkan herkese sayar söverdi. Çok geçmedi, bir darbe ile alaşağı edildi. Sonrası da malum...
Doğu ve Güney Doğu bölgelerindeki vatandaşlarımız altıncıdır. Oralarda vatandaşlarımızda altın bol. Çok bol ve oralardaki altınlar da hedef...
Tayyip karakteri, afet bölgesinin suyunu bile sattı, suyunu... Fırat'ı bile sattı, Fırat'ı...
Oradaki insanları, kadınları, çocukları da ayrıca sattı. Hepsinin görüşmeleri yapıldı, bağlantılar kuruldu. Planlamalar yapıldı.
Bu kadar asabi tavırlarının bir sebebi de bunca ülkeye bunca sözler vermişken, neredeyse hiçbirini yerine getirememiş olması. Bölgede kara ve kanlı para işlerinin istedikleri seviyede olmaması...
Zaten hukuk dışı ve suni müdahalelerle, ayrıca yetkililerden basın mensuplarına kadar geniş bir ihanet çetesinin organize yalanlarıyla ayakta tutulmaya çalıştıkları ülke maliyesini ve borsayı, daha fazla ayakta tutabilmenin imkanı kalmadığını kabullenmişlerdi. Şu suni afet saldırıları sonrası onların planlarına göre bambaşka şartlar olacaktı ama hepsi İstanbul engeline takıldı. Takılmaya da devam ediyor.
Tekrar söylüyorum, bütün dünyaya ilan ediyorum. Bu yolun sonu baştan belliydi, senelerdir söylediklerim yaşanıyor ve son sahnesi de belli... Bu çaresizlik, bu acizlik, bu berbat hal nedeniyle ve öfkeyle Türkiye'ye başka büyük zararlar da vermek isteyecekler ama hem hain Ankara hükumeti çökecek, hem de onlarca saldırgan ülkenin hükumetleri, finans sitemleri, şirketleri, patronları, etkili ve yetkili kişileri çökecek. Domino taşları misali peş peşe oyundan düşecekler.
Oradaki insanları, kadınları, çocukları da ayrıca sattı. Hepsinin görüşmeleri yapıldı, bağlantılar kuruldu. Planlamalar yapıldı.
Bu kadar asabi tavırlarının bir sebebi de bunca ülkeye bunca sözler vermişken, neredeyse hiçbirini yerine getirememiş olması. Bölgede kara ve kanlı para işlerinin istedikleri seviyede olmaması...
Zaten hukuk dışı ve suni müdahalelerle, ayrıca yetkililerden basın mensuplarına kadar geniş bir ihanet çetesinin organize yalanlarıyla ayakta tutulmaya çalıştıkları ülke maliyesini ve borsayı, daha fazla ayakta tutabilmenin imkanı kalmadığını kabullenmişlerdi. Şu suni afet saldırıları sonrası onların planlarına göre bambaşka şartlar olacaktı ama hepsi İstanbul engeline takıldı. Takılmaya da devam ediyor.
Tekrar söylüyorum, bütün dünyaya ilan ediyorum. Bu yolun sonu baştan belliydi, senelerdir söylediklerim yaşanıyor ve son sahnesi de belli... Bu çaresizlik, bu acizlik, bu berbat hal nedeniyle ve öfkeyle Türkiye'ye başka büyük zararlar da vermek isteyecekler ama hem hain Ankara hükumeti çökecek, hem de onlarca saldırgan ülkenin hükumetleri, finans sitemleri, şirketleri, patronları, etkili ve yetkili kişileri çökecek. Domino taşları misali peş peşe oyundan düşecekler.
Vefat etmiş vatandaşlarımızın kollarındaki ziynet eşyasını bile, vücut bütünlüğünü boza boza çıkartıp çalanlar, Tayyiplerin, Bohçalıların, Soysuzların, Hakan Fidanların, Blinken'ların, Netenyahu'ların, Putin'lerin, Şi'lerin, Scholz'ların adamlarıydı, teröristleriydi.
Deprem bölgesinden o genç, cesetler parçalanarak altınların, takıların çalındığını görüp duydukça şokuna girdi, o şok haliyle Türkiye'ye bunu ilan etti ve devlet otoritesini karşısında bir anda dağ gibi karşısında buldu. Evet, işlemediği, planlama yapamadığı, vazifelerini yerine getiremediği, hazırlıksız olduğu palavraları atılan devleti gayet dinç, atak, hareketli, hızlı, planlı ve kararlı bir şekilde karşısında buldu. Çünkü bu da çok hassas konuydu. Bir taviz verilirse, bu konuda da çok büyük zararlar yaşarlar, planları bozulurdu. Dünya kadar altını toplayamazlardı. Üstüne, suçlu duruma düşerlerdi, yargılanmaları gerekirdı.
Bu nedenle de o genç haksız şekilde tutuklandı, herkese "Bu gerçekleri anlatanın sonu budur" mesajı sözde işlemeyen devlet tarafından çok net şekilde verildi. Sahadaki pislik herifler, bunların maşası olan yağmacılar, altınları, takıları toplamaya devam ettiler. O da imkan bulabildikleri kadar...
Çünkü yağmacılara karşı çok sert müdahaleler yapılmasını sağlamam da planlarını yine büyük oranda bozdu. Bu suni afetler sonrasında, sahadaki eşkıya takımına biz hareket sahası bırakmadıkça, saldırgan ve yağmacı taraflar, resmi kimlikli eşkıya takımıyla yağmaya, soymaya devam etmek çabası sergilediler, sergiliyorlar. "Öyle yapmadık, bu yoldan ne kadar yaparsak, yapalım" diyorlar.
Şu anda bölge halkının, kendi varlıklarının peşinde olması, orayı terk etmemesi şart üstüne şart. Gerekiyorsa kadınlarını, çocuklarını güvenilir başka yerlere gönderecekler ama genç ve yetişkin erkekler araziyi asla, kesinlikle terk etmeyecekler.
Kolluk mensupları da birbirlerini sıkı denetlemeli ve zabıt altına alınan değerli şeylerin akıbeti soruşturulmalı. O evrakların fotokopilerini de almalılar ya da cep telefonları, kameralar ile görüntülerini kayıt etmeliler. Onların hepsinin akıbeti tek tek sorulacak. İlgililer tek tek hesaplarını verecekler, veremeyenler de yağmacı kabul edilerek idam edilecekler.
Bu afet bölgesinden, bundan sonra da Tayyip gibilere, sözde muhalif partilere ve liderlere, onların çalıştığı NATO ülkelerine ve diğer Ankebut Ağı ülkelerine para akmayacak.
Deprem bölgesinden o genç, cesetler parçalanarak altınların, takıların çalındığını görüp duydukça şokuna girdi, o şok haliyle Türkiye'ye bunu ilan etti ve devlet otoritesini karşısında bir anda dağ gibi karşısında buldu. Evet, işlemediği, planlama yapamadığı, vazifelerini yerine getiremediği, hazırlıksız olduğu palavraları atılan devleti gayet dinç, atak, hareketli, hızlı, planlı ve kararlı bir şekilde karşısında buldu. Çünkü bu da çok hassas konuydu. Bir taviz verilirse, bu konuda da çok büyük zararlar yaşarlar, planları bozulurdu. Dünya kadar altını toplayamazlardı. Üstüne, suçlu duruma düşerlerdi, yargılanmaları gerekirdı.
Bu nedenle de o genç haksız şekilde tutuklandı, herkese "Bu gerçekleri anlatanın sonu budur" mesajı sözde işlemeyen devlet tarafından çok net şekilde verildi. Sahadaki pislik herifler, bunların maşası olan yağmacılar, altınları, takıları toplamaya devam ettiler. O da imkan bulabildikleri kadar...
Çünkü yağmacılara karşı çok sert müdahaleler yapılmasını sağlamam da planlarını yine büyük oranda bozdu. Bu suni afetler sonrasında, sahadaki eşkıya takımına biz hareket sahası bırakmadıkça, saldırgan ve yağmacı taraflar, resmi kimlikli eşkıya takımıyla yağmaya, soymaya devam etmek çabası sergilediler, sergiliyorlar. "Öyle yapmadık, bu yoldan ne kadar yaparsak, yapalım" diyorlar.
Şu anda bölge halkının, kendi varlıklarının peşinde olması, orayı terk etmemesi şart üstüne şart. Gerekiyorsa kadınlarını, çocuklarını güvenilir başka yerlere gönderecekler ama genç ve yetişkin erkekler araziyi asla, kesinlikle terk etmeyecekler.
Kolluk mensupları da birbirlerini sıkı denetlemeli ve zabıt altına alınan değerli şeylerin akıbeti soruşturulmalı. O evrakların fotokopilerini de almalılar ya da cep telefonları, kameralar ile görüntülerini kayıt etmeliler. Onların hepsinin akıbeti tek tek sorulacak. İlgililer tek tek hesaplarını verecekler, veremeyenler de yağmacı kabul edilerek idam edilecekler.
Bu afet bölgesinden, bundan sonra da Tayyip gibilere, sözde muhalif partilere ve liderlere, onların çalıştığı NATO ülkelerine ve diğer Ankebut Ağı ülkelerine para akmayacak.