Siz galiba bunu unuttunuz.

İsteseydik bu gün dördünüzü de öldürürdük. Bu size bir ikaz. Bir daha bu günkü gibi haddi aşmayın.

CIA da olsanız, hiçsiniz. Beni izleyemezsiniz. Boş boş da konuşuyorsunuz. Bilgisayarım da bomboş. O yüzden fazlaca tedbir almıyorum. Ben, bilgisayar ve internet sistemleri üzerinden bilgi almıyor, ekibimle irtibat kurmuyorum.

Emniyet geldi, ne var ne yok topladı ama hiçbir şey çıkmadı. Bu bilgi size de geldi. Yine gelinse, yine aynısı yaşanacak ve bir şey çıkmayacak. Çünkü yok.

Bizim elli yıl arkamızdan geliyorsunuz. Ve bana sıkıntı veriyorsunuz, mühletinizi dolduruyorsunuz.

Yalan söylüyor.

Korktu, çöküşü/çözülmeyi gördü ve mensubu bulunduğu Ankebut Ağı'nın içinden, kendisi bir zarar görmeden önce çıkmaya çalışıyor. 1 Nisan'da istifasını verdiği ve yenice resmileştiği iddiası da doğru değil.

Yayınlarımı ve sebep olduğum gelişmeleri yakından takip ediyor. Onun gibi çok sayıda kişi kendini geri çekmeye çalışıyor. Hakimlere, savcılara, emniyet müdürlerine, bakanlara, vekillere kadar yüksek sayıda Ankebut Ağı mensubu, kendini kurtarmanın ve bir yol bulup istifa etmenin telaşını yaşıyor. Ankebut Ağı'nın darmadağın olacağına emin oldular, kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar.

Lakin böyle bir sistem, böyle bir anda ilk kaçmak isteyenleri şiddetle durdurur. Ahmet Şık, ölüm fermanını kendi elleri ile imzaladı ama kaçmak istemese de ölecekti, yargılanıp asılacaktı. Şu manevrası ile sadece ne zaman öleceğini değiştirdi.

Gerçekte neden istifa ettiğini yazacağımı kesinlikle bildiğinden "Hiçbir komplo teorisine itibar edilmemesi temennimdir." diye yazmaktan geri durmadı.

Ahmet Şık: "AKPKK'lilerin yakında biteceği/devrileceği belli, topun ağzına biz de gelmeyelim. Bizi gözden kaçırsınlar" diyor.

22 Mart 2019

Bir süre için bana şu ikinci profilimden ulaşabilirsiniz:

www.t.me/mfsertkaya

Çevrimiçi görünmediğime bakmayın, 7/24 mesaj atabilirsiniz. Elimden geldiğince, vakit yettiğince her mesaja cevap yazmaya çalışıyorum. Karşılıklı yazışmaya vaktim olmadığı için, tek bir mesajda her şeyi yazıp göndermeniz daha isabetli olacaktır.

E-posta adresim de bir süre için şu: mfsertkaya@yandex.com

Kaza değildi.

Ankebut Ağı'nı en tepeden yöneten Sanhedrin hahamlarının, Türkiye'de çok sevip kolladığı ama gerçek yüzünü meydana çıkarttığım için, mümkün olabilecek en az zararla bünyeden atıp kurtulmak istediği Adnan Oktar çetesi, kendince direniyor.

Sabetaycı gizli Yahudi ve Mason olan Adnan Oktar'ın yargılandığı davanın duruşmasına bakan mahkeme başkanı, kaza geçirmedi. Adnan'ın talimatı ile hakime/başkana kastedildi. Başkan Ankebut Ağı'na çalışan ve kollanan biri olduğu için meseleyi büyütmedi, geri adım atmadı, atmayacak.

Bu yargılama, gerçek bir yargılama değil. En baştan kararlaştırılan sınırların dışına çıkılmayacak, oyundan düşürülmesi gerekenler düşürülecek ve Adnan Oktar'ın çetesinin bütün üyeleri zarar görmeyecek.

Bkz: https://www.youtube.com/watch?v=tAxSMpmREKU

Hurma ağacının hikayesi

Harun Reşid bir gün Bağdat dışında gezerken, ihtiyar bir adamın Dicle kıyısında hurma fidanı diktiğini görür. Yanına gider ve sorar:
-Ey ihtiyar! Hurma ağacı 40 senede ancak meyve verir.
Sen ise yaşlısın! Meyvesini yiyemeyeceğin ağacı dikip de ne yapacaksın?

İhtiyar cevap verir:
- Gördüğünüz bu ağaçlar, daha önce başkaları tarafından sırf bizim için dikilmiştir. Ben de bu fidanı kendim için değil, benden sonrakiler için dikiyorum.

Bu cevap Harun Reşid’in çok hoşuna gider. Yaşlı adama içinde para bulunan bir kese vererek ona bir iyilikte bulunur.

Adam verilen parayı aldıktan sonra, eliyle sakalını sıvazlar ve
"Allah’a şükür" der.

Harun Reşid:
“Niçin Allah’a şükrediyorsun” diye sorduğunda adam şu cevabı verir:

"Herkes diktiği ağacın meyvesini 40 sene bekledikten sonra ancak alır. Oysa ben, bugün diktiğim ağacın yemişini bugün alıyorum, nasıl şükretmem?

Verilen cevaplar Harun Reşid’in hoşuna gider. Tekrar adama bir kese vererek ona bir iyilik daha yapar.

"Ölen ölür kalan sağlar bizimdir siyasetine karar vermişler. En fazla enfekte olunacak yerleri açıyorlar, bu ikinci dalgaya davettir."

Irak: ABD tarafından hava savunma sistemi sağlanmazsa Rusya'dan S-300 veya S-400 satın alacağız

Irak, ABD tarafından hava savunma sistemi sağlanmadığı takdirde Rusya'dan S-300 veya S-400 hava savunma sistemi satın alacağını bildirdi.

Irak, hava sahasının güvenliğini kapsamında ABD tarafından hava savunma sistemi sağlanmaması durumunda Rusya'dan S-300 veya S-400 satın alacağını duyurdu.
Irak Meclisi Güvenlik ve Savunma Komisyonu Başkanı Muhammed Rıza el-Haydar yaptığı açıklamada, ABD'nin ülkesi için hava savunma sistemi temin etmemesi durumunda Irak'ın olası dış saldırılardan korunması için Rusya'dan S-300 veya S-400 hava savunma sistemi satın alınacağını bildirdi.

Emniyet üzerinden çok büyük operasyonlar yapacağımızı yazmıştım. Birkaç önemli operasyon yaptık ama bunlardan çok daha büyükleri de geliyor.

Ankebut Ağı'nın Türkiye ayağı, bu operasyonları da gördükçe iyice çözülüyor. Sadece şu Emniyet Müdürü operasyonu, çok yakında devasa bir operasyona dönüşecek ve Ankebut Ağı'nın gücü bunu engellemeye yetmeyecek.

Zaten Tayyip ve çetesi, o Emniyet Müdürünün gözaltına alınmaması için çok uğraştılar ama güçleri yetmedi.

Aşağıdan, yukarıdan yolun sonu görülüyor. Hala şu mücadeleyi sadece izleyen nasipsiz seyircilere bir kez daha diyorum ki ister devlet memuru, ister esnaf, ister mühendis, ister öğretmen, ister ev hanımı olun ya da üniversite öğrencisi olun, mutlaka yapabileceğiniz bir şeyler var. Çok yakında bu Ankebut Operasyonu başarıyla tamamlandığında, çok pişman olacaksınız. Böyle hizmet, cihad imkanını bir daha kıyamete kadar bulamayacaksınız. Bu, dünya tarihinin en kritik, en büyük savaşı... En büyük manevi derecelere ulaşılabilecek savaşı...

Ufukta ikinci ve manevi bir fethin olduğu çoktan aşikar oldu ama hala yeterince gayrete gelmeyenler var.

Herkesin yapabileceği bir şeyler var.

"Şahsi olarak neler okuyabiliriz."

Ayrıca Ankebut Ağı dünya genelinde çok büyük darbeler aldı, alıyor. Gelirleri iyice düştü. Türkiye'den de iyi para koparıyorlardı, onlar da azaldı ve "Türklerin canı cehenneme. Ölen ölsün ama para gelsin" dediler.