Çevresindekilere, insanlara, hayata, acılara ve sevinçlere olan yakınlığının dereceleri, insanın tüm ilişkilerini, hayatının kalitesini, rengini, kokusunu belirler. Hayat, "sev, yaklaş, mutlaka anlat kendini ve her zaman başkalarını anlamaya çalış" der insana. Fakat bir yandan da hep çizgiler, sınırlar koyar. Aramızdan görünmeyen, sesi duyulmayan, kokusu olmayan, fakat zamanla aşıldığında aslında hep orada olduğunu hissettiren sular akar.
Bağlılık, sadakat, lekesiz sevgiler bir yana, insanın ağzında eninde sonunda mutlaka acı bir tat bırakan bağımlılık hali ayaklarımızın arasından kayıp giden suyu hızla ısıtmaya başlar. İnsan bazen başka bir insanın, bazen paranın, bazen parlak sıfatların yoksunluğunu düşündükçe onsuz olamayacağını hisseder, daha çok sarılır. Sarıldıkça sular kaynamaya, fokurdamaya başlar. Bu sıcaklık hali, her zaman bir tehlike sinyalidir. Karşısındaki her ne olursa olsun, yoksunluk hissinin insanı bu derece korkutması, hiç sapılmaması gereken yanlış bir yolun işaretidir. Çünkü bağımlılık bir insanın ayaklarından başlayarak aklının ucuna kadar yükselebilecek, tüm ruhunu ve tüm varlığını yakabilecek en kaynar sulardan biridir.
Oysa hayat bizi böyle görmez istemez, bizi böyle günler için büyütmez. Hayat bizi kendimizi ve başkalarını tanımak için cesurca yaşamaya teşvik ederken, kendi varlığımızı başkalarının varoluşu içinde kaybetmemizi, paraya satın alınabilecek türlü değersiz nesne için gücümüzü harcamamızı istemez. Bizim kendimizi unutmamız, olduğumuz insanı başkalarında aramamız, yaklaşmamız gerenin dışarılarda bir yerlerde olduğunu sanmamız, kendimiz için emeklerin kalbini kırar.
Hayat hepimizin arasında görünmez çizgiler çizer, ayaklarımızın arasından hiç durmadan serin sular akar. Seni bir tarafına, geri kalan tüm dünyayı diğer tarafına koyar. Büyümek, bu çizgileri yırtmamanın, akan suları kaynatmamanın, karşındakini tüm kalbinle severken sadece kendin için sevmeyi hatırlamanın içinde saklanır.
Hayat çok sevdiklerini, elde etmek istediklerini, hep yanımda olsun dediklerini mutlaka verir sana. Fakat hepimizin kendi çizgileri, kendi toprağı, kendi gökyüzü, kendi suları, kendi güneşi olduğunu unutmanı istemez.
Hayat, senin kendi çemberini çizmeni, onun içinde kenndinle barışık zamanlar geçirmeni ister, başkalarının çemberlerine kendini zorla sığdırmanı değil.
Hayat, senin tüm yakınlıkları, tüm sevgileri, o gezegenin her yerine yayılan bütünlük hissini tatmanı ister, fakat kendinin de o bütünün ayrı bir parçası olduğunu unutmanı değil.
Burası ne kadar yakınlıklar, sevmeler, anlamalar ve anlatmaya çalışmalar gezegeni ise, bir o kadar da uzaklaşmalar, büyük yalnızlıklar ve kendini dinlemeler yeri.
Ve ne kadar birbirini yükseltmek ve yüceltmekse insanın işi, bir o kadar da sınırlarını bilmek, çizgilerini korumak ve sularını hep serin tutmak onun görevi.
Hayat, hatırla ister.
Bağlılık, sadakat, lekesiz sevgiler bir yana, insanın ağzında eninde sonunda mutlaka acı bir tat bırakan bağımlılık hali ayaklarımızın arasından kayıp giden suyu hızla ısıtmaya başlar. İnsan bazen başka bir insanın, bazen paranın, bazen parlak sıfatların yoksunluğunu düşündükçe onsuz olamayacağını hisseder, daha çok sarılır. Sarıldıkça sular kaynamaya, fokurdamaya başlar. Bu sıcaklık hali, her zaman bir tehlike sinyalidir. Karşısındaki her ne olursa olsun, yoksunluk hissinin insanı bu derece korkutması, hiç sapılmaması gereken yanlış bir yolun işaretidir. Çünkü bağımlılık bir insanın ayaklarından başlayarak aklının ucuna kadar yükselebilecek, tüm ruhunu ve tüm varlığını yakabilecek en kaynar sulardan biridir.
Oysa hayat bizi böyle görmez istemez, bizi böyle günler için büyütmez. Hayat bizi kendimizi ve başkalarını tanımak için cesurca yaşamaya teşvik ederken, kendi varlığımızı başkalarının varoluşu içinde kaybetmemizi, paraya satın alınabilecek türlü değersiz nesne için gücümüzü harcamamızı istemez. Bizim kendimizi unutmamız, olduğumuz insanı başkalarında aramamız, yaklaşmamız gerenin dışarılarda bir yerlerde olduğunu sanmamız, kendimiz için emeklerin kalbini kırar.
Hayat hepimizin arasında görünmez çizgiler çizer, ayaklarımızın arasından hiç durmadan serin sular akar. Seni bir tarafına, geri kalan tüm dünyayı diğer tarafına koyar. Büyümek, bu çizgileri yırtmamanın, akan suları kaynatmamanın, karşındakini tüm kalbinle severken sadece kendin için sevmeyi hatırlamanın içinde saklanır.
Hayat çok sevdiklerini, elde etmek istediklerini, hep yanımda olsun dediklerini mutlaka verir sana. Fakat hepimizin kendi çizgileri, kendi toprağı, kendi gökyüzü, kendi suları, kendi güneşi olduğunu unutmanı istemez.
Hayat, senin kendi çemberini çizmeni, onun içinde kenndinle barışık zamanlar geçirmeni ister, başkalarının çemberlerine kendini zorla sığdırmanı değil.
Hayat, senin tüm yakınlıkları, tüm sevgileri, o gezegenin her yerine yayılan bütünlük hissini tatmanı ister, fakat kendinin de o bütünün ayrı bir parçası olduğunu unutmanı değil.
Burası ne kadar yakınlıklar, sevmeler, anlamalar ve anlatmaya çalışmalar gezegeni ise, bir o kadar da uzaklaşmalar, büyük yalnızlıklar ve kendini dinlemeler yeri.
Ve ne kadar birbirini yükseltmek ve yüceltmekse insanın işi, bir o kadar da sınırlarını bilmek, çizgilerini korumak ve sularını hep serin tutmak onun görevi.
Hayat, hatırla ister.
❤59👍19
Zor bir dönemden geçiyoruz. Ama en nihayet gidişatın değişebileceği an geldi. İliklerime kadar hissediyorum. İnsanoğlunun maruz bırakıldığı yoksunluklar bitmek üzere. Yoldan çıkanla, yoldan çıkaranın kol kola, utanmazca ve toplumun ne diyeceğine aldırmadan dolaştığı dönem fazla uzun sürdü.
Şifacı/Ahmad 'Abd Al Waliyy Vincenzo
Şifacı/Ahmad 'Abd Al Waliyy Vincenzo
👍47❤15✍6⚡3👎1🙏1🌚1
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Sor gücün sormaya yetiyorsa, var mıymış gönlümü bin parçaya böldüğünün bir sebebi?
❤🔥57👍9
Ben düştüm aşkın narına
Meyletmem dünya malına
Ölürsem de mezarıma
Gelme gayrı
Gelme leyli leyli
Gelme leyli leyli
Meyletmem dünya malına
Ölürsem de mezarıma
Gelme gayrı
Gelme leyli leyli
Gelme leyli leyli
❤43❤🔥19
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Günaydın dostlar.. güne Yaşar Kemal ile başlayalım... 🙃
❤39👍10❤🔥6
"Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık, hem inanç devriydi, hem de kuşku, aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı, hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da tam öteki yana..."
İki Şehrin Hikâyesi/Charles Dickens
İki Şehrin Hikâyesi/Charles Dickens
👍77💯7🔥5🤔3❤2
Forwarded from Binbir Kitap Web
Türkiye’de Asgari Ücretin Tarihi (1975-2023)
Asgari ücret, bireyin en temel haklarından biridir. Türkiye’de Asgari Ücretin Tarihi yazımızda 1975 yılından günümüze asgari ücretin nasıl değiştiğini ve…
https://binbirkitap.net/turkiyede-asgari-ucretin-tarihi-1975-2023/
Asgari ücret, bireyin en temel haklarından biridir. Türkiye’de Asgari Ücretin Tarihi yazımızda 1975 yılından günümüze asgari ücretin nasıl değiştiğini ve…
https://binbirkitap.net/turkiyede-asgari-ucretin-tarihi-1975-2023/
👍6😁1🤔1
Ve sesimi duyuyorum
Kaburgalarımın gelip artık kavuşamadıkları iniltiden
Kulun korktuk şerrinden
Ağzımız yerlerde kaldı gerçek dilimizden akmadı
Kuldan korkarken gel zaman git zaman
Bir hayat ki haşa korkmadan yaradandan
Ama elbet ruhumun vazgeçilmez akışı baş çarptığım kayalıklar
Irmaklarımın altından akan ırmak
Sandal sefalarım Marmara toprakları
Ama söyle olmuşsa yüzüme karşı söyle neyi inkar ettim
Dilediğim en güzel hayat
Çöplerin içinde rüya aradım
Düştümse eğer sana bakarken düştüm
Sen dinç zaman
İşte kuluçkan
Bereketle taşan yağ küpleri gibi
Parmaklardan akan çeşmeler gibi
İşte sinem kalabalık ve kendine zinde
Kullardan pervasız nesillerden biri
Kaburgalarımın gelip artık kavuşamadıkları iniltiden
Kulun korktuk şerrinden
Ağzımız yerlerde kaldı gerçek dilimizden akmadı
Kuldan korkarken gel zaman git zaman
Bir hayat ki haşa korkmadan yaradandan
Ama elbet ruhumun vazgeçilmez akışı baş çarptığım kayalıklar
Irmaklarımın altından akan ırmak
Sandal sefalarım Marmara toprakları
Ama söyle olmuşsa yüzüme karşı söyle neyi inkar ettim
Dilediğim en güzel hayat
Çöplerin içinde rüya aradım
Düştümse eğer sana bakarken düştüm
Sen dinç zaman
İşte kuluçkan
Bereketle taşan yağ küpleri gibi
Parmaklardan akan çeşmeler gibi
İşte sinem kalabalık ve kendine zinde
Kullardan pervasız nesillerden biri
❤32🥰6👍3