Ümit Özdağ: "Sınırları kapatacakları, uyuşturucu kaçakçılarını tutuklayacaklardı yerde gazeteciler gözaltına alınıyor."

Hiç kimse şu herife itaat etmeyecek.

İç işleri bakanı falan değil o... Hiçbir meşruiyeti yok. Makamı da yetkisi de yok. 20 milyona yakın Çingeneyi, bu kadar köşeye sıkıştıkları anda burada tutabilmek için, devlet sistemini tamamen hukuk dışına çıkartan, üstelik bunu da o malum ülkelerden birkaç gündür fırça yedikleri için yapan ÇİNGENE Ali Yerlikaya, devletin yetkisili değil. Azılı, baş belası, anında oyun dışına atılması gereken, çok tehlikeli bir vatan haini.

Herhangi bir devlet memurunun da herhangi bir vatandaşın da onu dikkate alması gerekmiyor.

Herkes yüklenecek, haydi durmayın. Yetti artık bunlar. Başlasın milli mücadele, başlasın kurtuluş savaşı...

Bakalım NATO mu, ABD mi, İngiltere mi gelip kurtaracak bu Çingene hainleri ve kolladıkları milyonlarca Çingene istilacıyı.

Türkiye'nin müttefiki olan hükumetler ve muhtelif ülkelerin içindeki iç gruplar da üzerlerine düşenleri yapacaklar.

Türkiye karışıyor, hemen devamında bütün dünya karışacak.

Haydi, haydi, çok uzadı bu işler. Bir sıkımlık canları kalmış olanları peş peşe deviriyoruz. Haydi herkes harekete geçsin.

TR'nin 11 Eylül'ü, sözde sığınmacılar meselesinde peş peşe yaşanacak ani ve çok sarsıcı hadiseler mi olacak? Bu, hemen peşinden dünyanın her yerinde denge değişikliklerine mi sebep olacak?

Yeniçağ Haber Müdürü Fatih Ergin:

“Suriyelileri ve Afganları el üstünde tutuyorsunuz! Vatandaşınıza tanımadığınız ayrıcalıkları onlara tanıyorsunuz! Halk geçim derdindeyken onları ekmek elden su gölden yaşatıyorsunuz! Ama ‘Halkı kin ve isyana teşvik edenler’ ise istila oyununu görüp uyaranlar oluyor! Hadi oradan!”

Liberal Parti: "Bugün 27 haber sayfası sahibi ve editörünün göz altına alınmasını şiddetle kınıyoruz. Basın özgürlüğünü ve ifade hürriyetini her daim savunacağımızın sözünü veriyoruz."

Bir soysuz gidiyor, öbür soysuz geliyor.

Ne adalet var, ne hakim, ne savcı var. Ne milli güvenlik var. Ne Genelkurmay kademesi var. Ne de MİT var.

Her yer suç mahali. Her yere hainler, adiler, soysuzlar konulmuş. Her yer zulüm, her yer ihanet, her yer peşkeş, her yer usulsüzlük...

Bu krizi ne çözecek, milletin meşru kalkışmasından başka?

O Abdullah Gül'ün kafasını istiyorum. O kafa İstanbul'a gelecek.

O kafayı, o Çingene kraliyetine göndereceğim...

Desteğim seninle...

Yürü, saha senin. Dünyayı peşine takacağım. Önüne çıkmak isteyeni ezeceğim. Sen burada sahayı temizle, ben dünya dengelerini de peşinden getireceğim.

Mersin, Adana, Osmaniye, Hatay, Kilis, Antep, Maraş, Urfa, Adıyaman, Malatya illerinin içinde kaldığı bölgede halk direnişi başlatılacak.

Hemen peşinden Muğla, Aydın, İzmir, Manisa illerinin içinde kaldığı bölgede başlatılacak.

Hemen ardından Trabzon merkezli olarak Kara deniz bölgemizde başlatılacak.

Hemen ardından İstanbul ile çevresinde başlatılacak.

O ülkeler ve teşkilatlar hiçbir şey yapamazlar. İşgale izin vermedim, vermeyeceğim. Haddi aşmak istediklerinde onlara gerekli karşılıkları vereceğim.

Türkiye temizlenecek. Hemen herkes temizlik gereçlerini kuşansın. Eli temizlik gereci tutabilen herkes sahada olacak.

Av. Deniz Akbıyık:  "Sabah 5'te bir hukuk öğrencisinin annesinin sığınmacılardan rahatsızlık duyduğu tweeti sebebiyle gözaltına alındığını ve evinin arandığını öğrendim. Birçok haber sitesi sahibi de gözaltına alınmış. Belli ki Trabzon'daki olay sonrası Araplar rahatsız olmuş."

Toplumun her kesiminde şiddetli bir öfke hali var

Jahrein: ‘’Bahçeli’nin dünkü “yabancı nefreti haddini aşmıştır” temalı konuşmasından sonra 12 ilde operasyonla pek çok twitter hesabı ve haber sayfasının sahipleri gözaltına alındı. Ortak noktaları milliyetçi ve kayıt dışı sığınmacı karşıtı olmaları. Bir sindirme politikası uygulanıyor.’’ dedi.

Tepkiler çığ gibi ve her görüşten insanlar haklı tepkisini çekinmeden ortaya koyuyor.

"Muhbir ve Aykırı haber sitelerinden iki Türk Milliyetçisi gazeteci bu sabah gözaltına alındı. Bunlar dışında 25 gözaltı daha var. AKP; Türklerin vatanını, mülkünü, hudutlarını korumak yerine, işgale karşı duran Türk milliyetçilerine operasyon çekiyor.

#HudutNamustur"

Sosyal medyada insanların tepkileri dinmiyor

AKPKK'nin danışıklı dövüşen ikiz kardeşi CHPKK'nin genel başkanlığı ile ilgili konuşan Özgür Özel paylaşımlarının altına takipçilerin tepkileri damga vuruyor

''Ülkenin ve Yüce TÜRK Milletinin gündeminden o kadar kopuksunuz ki...

Sığınmacı haberleri yapan ve sığınmacı videolarini paylaşan gazeteci ve editörlere yönelik gözaltı işlemleri yapıldığı söyleniyor. Ama
@herkesicinCHP
'den tık YOK!

Böyle devam edin...''

Kraliyet Çingeneleri'nin Türkiye şubesi boş durmuyor...

Örtülü işgale karşı vatanı mertçe savunan kalemlere hukuksuzca gözaltılara avukatlardan tepki gelmeye devam ediyor

Bugün Türkiye'de 13 ilde aralarında Aykırı Genel Yayın Yönetmeni Batuhan Çolak'ın da olduğu 27 haber sayfası sahibi ve editörü için gözaltı kararı çıkmasının ardından Avukat Hüseyin Ersöz, gözaltı kararlarını ifade özgürlüğünü engellemeye yönelik bir adım olarak değerlendirdi:

"Basın mensuplarına yöneltilen “Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik Suçunun” alt sınırı sadece 1,5 yıl. Böyle bir iddianın varlığı halinde dahi Gazetecilere yönelik gözaltı işlemi yapamazsınız! Çünkü infaz Kanununa göre bu suçu işleyen cezaevine girmez.

Diğer yandan bu suçun işlenebilmesi için “kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması” gerekir. Günler öncesinde yapılan ve etkisini kaybeden haberler “yakın bir tehlike” oluşturmaz. Bu gözaltılar, İfade Hürriyeti ve Özgürlük Hakkı’nın ihlali sonucunu doğurur."

Fatih Altaylı: Bu gidişin nereye doğru olduğunu görmemek için kör olmak gerek.

Türkiye’ye sığınmış bir Suriyeli kadın gitmiş, çocuğunu Türk okuluna yazdırmış. Okulun ilk günü, İstiklal Marşımız okunuyor. Suriyeli “sığıntı” kendisine kucak açmış ülkenin marşı için “Bugünün en utanç verici duygusu, çocuklarımızın bize ait olmayan bir milli marşı zorla söyletilmesidir” diyor. Bunu bir HDP’li söylese yeri yerinden oynatacak olanlar, söyleyen Arap olunca çıt demiyor. Civelek Taburu mensubu olmaya devam ediyorlar.

Bu hakaretleri, bu aşağılamaları ve en kötüsü bunun yaratacağı tehlikeyi görmezden, duymazdan gelenler, Batı’ya hoş görünmek, üç beş dolar, üç beş avro daha karşılığında onları göç akınından koruduğunu göstermek için “5 milyon sığınmacıyı beslemeye devam edeceğiz” diye açıklama yapıyor.

Cidden merak ediyorum.

Türkiye’yi nereye götürdüğünüzün farkında mısınız!

Bilerek mi oluyor tüm bunlar, yoksa şuursuzluktan mı?

Sosyal medyada yoğun şekilde yankılar sürüyor, bastırılamıyor.

''Bugun bir çok gazeteci sırf sığınmacı ve mülteci skandallarını sık sık haberleştirdikleri için gözaltına alınıyorlar.

AKPKK ve stepnesi olan CHPKK ile el ele, milliyetsiz, örf ve adetsiz bir ülke inşa ediliyor.

Nereye gittiğimiz belli de buna kimin dur diyeceği belli değil.!!''.