Kısacık süre sonra Türkiye'de, LGBT'li denilmekte olan türlü cinsi sapıkların idam edilmelerini düzenleyen kanun ilan edilecek.

16 yaş ve üstü olan kadın ve erkek kişilerden, kendi hür iradesiyle, hiçbir baskı ve tehdit altında kalmadan, akıl sağlığı ve muhakemesi de yerinde iken LGBT'yi müdafaa edenler de idam edilecekler.

Müdafaa eylemini herhangi bir yerde sözlü olarak yapmış olması, herhangi bir yayın organı üzerinden ya da sosyal mecra üzerinden yapmış olması, herhangi bir matbu/basılı yolla yapmış olması halinde, bu kişiler yargılanacaklar.

Tamamen adil, bağımsız ve şeffaf yargılamalar yapılacak. Bu kişilere, eylemleri ve söylemleri, hiçbir şüpheye mahal vermeyecek kadar kesin deliller ile gösterilecek ve kendini savunması istenecek. Sonra da idam edilecekler. Bunların idam edilmelerinin yanlış olduğuna dair propaganda yapabilecek kadar insanlıktan ve ahlaktan sıyrılıp çıkmış olanlar da yargılanarak idam edilecekler. LGBT meselesinde vatandaşların müdahelesine, infaz gerçekleştirmesine meydan verilmeyecek. Vatandaşlar bu meselede ilgili adli makama ya da en yakın kolluk binasına giderek şikayetçi olacaklar ve ellerindeki delilleri sunacaklar.

Bir kişi hakkında şikayetçi olduktan ya da ihbar yaptıktan sonra, o kişinin cinsi sapık olduğunu ispat edemeyenlere iftira cezası uygulanacak. Türkiye'de iftiranın cezası çok ağır olacak.

Bunları yazmamın zamanı geldi, çünkü bu günden itibaren Türkiye'de çok sarsıcı gelişmeler yaşanacak. Sözde seçim de yapılamayacak. İktidarıyla muhalefetiyle bütün sözde siyasi partiler kapatılacak. Liderleri ve bütün üst isimleri/sorumluları tutuklanarak tutuklu yargılanacaklar.

Hemen sonrasında da Türkiye'nin rejimi resmen değiştirilecek ve yeni kanunlar ilan edilecek. Teröre, LGBT'ye, kara paracılığa, iftiraya, satanistliğe, masonluğa, ayinciliğe, büyücülüğe ve toplumu hızla çökerten, dayanılmaz acılara ve sorunlara sebep olan her şeye set çekilecek.

Vatandaşlar arasından, başka ülkelere kaçmayı düşünenler varsa, hemen şimdi kaçsınlar. Çünkü köprüden önceki son çıkıştalar.

Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Irak, Suriye, Kıbrıs, Ege adaları ve Yunanistan ana karasına kaçmayı düşünenler varsa, oralara kaçmayarak başka yerlere kaçsınlar. Çünkü oralar da çok şaşırtıcı bir hızla ve çok şaşırtacak kadar kolayca Türkiye toprağı olacaklar. Bizi gereksiz yere uğraştırmasınlar, iyice uzaklara kaçsınlar. Bizden uzak olsunlar. Belalarını bizden çok uzaklarda bulsunlar. Onlar sebebiyle Türkiye'de başka toplu helak hadiseleri yaşanmasını ve sadece birkaç gün içinde birkaç milyon insanın ölmesini istemiyoruz ve buna izin de vermeyeceğiz.

İngiltere dayatması demokratik cumhuriyet rejimi uygulamadan kaldırılarak çöpe atıldıktan hemen sonra, sadece insanların zulümlerden, haksızlıklardan, hastalıklardan, eziyetlerden, çilelerden kurtulması için kanuni düzenlemeleri yapılmayacak...

Tabiatın ve hayvan haklarının korunması için de yapılması gereken kanuni düzenlemeler hemen yapılacak.

İnsan, hayvan ve bitkilerin genlerinin korunması, genleri bozulmuş olanların genlerinin düzeltilmesi hususu en başa alınacak.

Gıda terörüne karşı artık sadece vatandaş değil, devlet otoritesi de savaş açacak. Türkiyeli olsun olmasın, Türkiye'de iş yapmak isteyen bütün firmalar buna derhal hazırlanmalılar.

İnsana, hayvana, bitkiye, toprağa, denize, deniz canlılarına zarar veren elektromanyetik kirlilikten kimyevi kirliliğe kadar her şey ile ilk defa ve gerçekten savaşan bir devlet duruşu olacak. Vatandaşın üzerinden bu ağır yük kaldırılacak. Vatandaşlar, bir markete gittiklerinde hiçbir ürünün etiketine "Acaba zararlı bir şey var mıdır" endişesi ile bakmayacaklar. Bunu sağlamak devletin, kurumların vazifesi ve İngiltere ile İsrail'e inat, Türk devleti Türk milletini gerçekten koruyan bir duruşa hemen geçecek.

Bu o kadar kapsamlı bir konu ki bebeğini iki buçuk sene emzirmeyen bir kadından, beslediği hayvanlarla yavrularını süt döneminde birbirinden ayrı tutan besiciye kadar, her hususta herkese düzenlemeler getirilecek. Uymayanlara uygulanacak cezai yaptırımlar belirlenecek. Baştan ayağa yenilenen bir Türkiye olacak. Sağlığın, huzurun, mutluluğun, emniyetin, adaletin tesis edilmesi için ne yapılması gerekiyorsa, hepsi yapılacak. Hastahanelerin, eczahanelerin, avukatlık bürolarının, adliyelerin, savcı ve hakimlerin, doktorların ve diyetisyenlerin, psikologların ve psikiyatrların sayısı hızla azatılacak. Çünkü bunlara ihtiyaç kalmayacak. Bunlar üzerinden beslenen sömürgeci sistem çökertilecek.

Neyin nasıl olacağını herkes biliyor, çünkü yıllardır bu günleri hazırlayarak geldim. Bu günleri anlatarak geldim.

O halde, bu şartlara uyamayacak olan iş adamları da hukukçular da doktorlar da istedikleri ülkelere giderek yerleşsinler. Türkiye çevresindeki ülkelere de gitmesinler.

Dünyanın her yerinden çok yüksek sayıda taraf, Türkiye'ye bir an evvel gelerek devasa yatırımlar yapmak için tetikte duruyor. Onları zor tutuyorum. Türkiye'nin, uyumsuzlara, direneceklere, kaçacaklara hiç ihtiyacı yok. Cinsi sapıklara, terörist zihniyetlilere, yolsuzlara, ahlaksızlara, kibir abidelerine hiç ihtiyacı yok. Benim de yok. Uğraştırmasınlar beni ve kendilerini... Çekip gitsinler en kısa sürede.

20 milyon nüfuslu bir Türkiye bana yeter, yeter de artar.

Altan Tan, Engin Altan Düzyatan, Murat Karayalçın, Murat Karayılan gibi isimlere denk geldikten hemen sonra, isim ve soy isimlerdeki gizli Ermeni şifrelerini fark edemiyorsanız, geçmiş yayınları yeniden okumalısınız.

ABD'de okullar, sosyal medya şirketlerine dava açtı

Ülke çapındaki okul idarelerinin, ABD'de gençler arasında yaşanan ruh sağlığı krizine karşı Instagram, Snapchat, TikTok ve YouTube'a karşı davalar açtığı bildiriliyor.

Seattle Devlet Okulları Ocak ayı başında dava açan ilk bölgeler arasında yer aldı.

SPS, sosyal medya şirketlerinin "tüketicilerin ürünlerini mümkün olduğunca çok kullanmalarını sağlamak için kumar ve eğlence amaçlı uyuşturucularla aynı sinirsel devrelerden yararlandığını ve sosyal medyanın 13-17 yaş arası gençlerin % 90'ı tarafından kullanıldığını" iddia ediyor.

Kolombiya'da orduya ait helikopter düştü

Kolombiya'nın Chocó departmanın başkenti Quibdó'da pazar günü ordu'ya ait UH-1 helikopteri düştüğü bildirildi. Helikopterin ikmal operasyonları yürütürken düştüğü öğrenildi.

Ordu helikopterinin düştüğünü bildiren Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, "yetkililere, acil, durumla ilgilenmek ve olayın nedenlerini araştırmak üzere derhal bölgeye hareket etmeleri emrini verdiğini" söyledi. Kazada 4 kişi öldü.

Fransa'da protestolar çığ gibi büyüyor.

New York milletvekilinin uçağı, Long Island sahiline acil iniş yaptı

New York eyaleti milletvekili Clyde Vanel, cuma günü uçuş esnasında motoru arızalanan küçük uçağı, Island sahiline acil iniş yaptı. Vanel, uçağı bir manevra pratiği için dışarı çıkarttığını ve motorun uçuş esnasında arızalandığını söyledi.

Queens'in bazı bölgelerini temsil eden bir meclis üyesi olan Vanel, daha sonra Federal Havacılık İdaresi'nin acil durum prosedürleri eğitiminden öğrendiklerini kullanarak hayatını kurtardığını belirtti. FAA olayı soruşturduğunu söyledi.

Kaliforniya'yı bu hafta bir başka "atmosferik nehrin" vurması ve baharın başlamasıyla birlikte eyaletin büyük bir bölümüne yağmur ve kar getirmesi bekleniyor.