Ana muhalefetin İstanbul’daki yolsuzlukların üstünü örtmek için bizi sığ tartışmalarıyla oyalamasına müsaade etmeyeceğiz.
Kimin ne dediğine bakmadan eserlerimizle, projelerimizle, yatırımlarımızla konuşmayı, kendi işimize odaklanmayı, laf değil iş üretmeyi sürdüreceğiz.
Kimin ne dediğine bakmadan eserlerimizle, projelerimizle, yatırımlarımızla konuşmayı, kendi işimize odaklanmayı, laf değil iş üretmeyi sürdüreceğiz.
İstanbul’umuzda devreye aldığımız bazı kentsel dönüşüm verilerini çok kısa bir şekilde paylaşmak isterim:
Gaziosmanpaşa’da mahallelerimizi yeniden inşa ettik, binlerce kardeşimizi güvenli ve konforlu yuvasına kavuşturduk.
Esenler’de 60 bin konutluk dev bir dönüşüm hamlesiyle yeni bir şehir kuruyoruz.
Zeytinburnu’ndaki Telsiz ve Beştelsiz Mahallelerinde modern ve kullanışlı yeni yaşam alanları oluşturduk.
2012’den bugüne İstanbul’da 923 bin konut ve iş yerinin dönüşümünü hamdolsun tamamladık.
Hâlihazırda 208 bin 915 konut ve iş yerinin dönüşüm süreci devam ediyor.
İstanbul’da 5 milyon 579 bin metrekare alanda 34 millet bahçemizi hizmete açtık.
Geçtiğimiz Nisan ayında milletimize verdiğimiz müjdeyle Yarısı Bizden Kampanyası’ndaki destek tutarlarını güncelledik.
Böylece hem İstanbul’da hem de diğer şehirlerimizde evlerini dönüştürmek isteyen vatandaşlarımıza sağladığımız toplam destek miktarını 1 milyon 500 bin liradan 1 milyon 875 bin liraya ulaştırdık.
Bir iş yerinin dönüşümü için sunduğumuz devlet desteğini tam 1 milyon lira düzeyine yükselttik.
İstanbul’da 1 milyon 17 bin konut ve iş yerini dönüşüm kapsamına aldık.
Şu an 63 bin ev ve iş yerinin dönüşümü Yarısı Bizden Kampanyası’nın sunduğu avantajlarla sürüyor.
Ülke genelinde 2 milyon 317 bin bağımsız birimi dönüştürüyoruz.
86 milyon el ele verecek, inşallah bu süreci başarıyla yöneteceğiz.
Gaziosmanpaşa’da mahallelerimizi yeniden inşa ettik, binlerce kardeşimizi güvenli ve konforlu yuvasına kavuşturduk.
Esenler’de 60 bin konutluk dev bir dönüşüm hamlesiyle yeni bir şehir kuruyoruz.
Zeytinburnu’ndaki Telsiz ve Beştelsiz Mahallelerinde modern ve kullanışlı yeni yaşam alanları oluşturduk.
2012’den bugüne İstanbul’da 923 bin konut ve iş yerinin dönüşümünü hamdolsun tamamladık.
Hâlihazırda 208 bin 915 konut ve iş yerinin dönüşüm süreci devam ediyor.
İstanbul’da 5 milyon 579 bin metrekare alanda 34 millet bahçemizi hizmete açtık.
Geçtiğimiz Nisan ayında milletimize verdiğimiz müjdeyle Yarısı Bizden Kampanyası’ndaki destek tutarlarını güncelledik.
Böylece hem İstanbul’da hem de diğer şehirlerimizde evlerini dönüştürmek isteyen vatandaşlarımıza sağladığımız toplam destek miktarını 1 milyon 500 bin liradan 1 milyon 875 bin liraya ulaştırdık.
Bir iş yerinin dönüşümü için sunduğumuz devlet desteğini tam 1 milyon lira düzeyine yükselttik.
İstanbul’da 1 milyon 17 bin konut ve iş yerini dönüşüm kapsamına aldık.
Şu an 63 bin ev ve iş yerinin dönüşümü Yarısı Bizden Kampanyası’nın sunduğu avantajlarla sürüyor.
Ülke genelinde 2 milyon 317 bin bağımsız birimi dönüştürüyoruz.
86 milyon el ele verecek, inşallah bu süreci başarıyla yöneteceğiz.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Dirençli şehirler inşa etme çabalarımızın önünün kesilmesine asla izin vermeyeceğiz. Artık kimsenin ideolojik kaprisleriyle uğraşamayız.
Milletimizin güven içinde yaşaması hem muhalefetin takoz siyasetinden hem kuyruğuna takıldıkları marjinallerden daha büyüktür, daha önemlidir.
Milletimizin güven içinde yaşaması hem muhalefetin takoz siyasetinden hem kuyruğuna takıldıkları marjinallerden daha büyüktür, daha önemlidir.
Küresel ticaretin yönünün yeniden şekillendiği kritik bir dönemde tarihî bir organizasyona ev sahipliği yapıyoruz.
Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu kapsamında 70 ülkeden temsilciyi Türkiye’de misafir etmenin bahtiyarlığını yaşıyoruz.
İnşallah forum kapsamında sınır ötesi iş birliği imkânları, dijitalleşme adımları, altyapı yatırımları ve transit taşıma süreçlerinin uyumlaştırılması gibi pek çok konuda görüşmeler yapılacak.
Forumun bir uluslararası toplantıdan öte Türkiye’nin ulaştırma vizyonunu ve liderlik kapasitesini tüm dünyaya gösteren önemli bir platform olacağına yürekten inanıyorum.
İki gün boyunca yapılacak istişarelerin, alınacak kararların, kurulacak dostlukların şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu kapsamında 70 ülkeden temsilciyi Türkiye’de misafir etmenin bahtiyarlığını yaşıyoruz.
İnşallah forum kapsamında sınır ötesi iş birliği imkânları, dijitalleşme adımları, altyapı yatırımları ve transit taşıma süreçlerinin uyumlaştırılması gibi pek çok konuda görüşmeler yapılacak.
Forumun bir uluslararası toplantıdan öte Türkiye’nin ulaştırma vizyonunu ve liderlik kapasitesini tüm dünyaya gösteren önemli bir platform olacağına yürekten inanıyorum.
İki gün boyunca yapılacak istişarelerin, alınacak kararların, kurulacak dostlukların şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Recep Tayyip Erdoğan
İktidarlarımız döneminde ulaştırma ve haberleşme altyapısına yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırım yaptık. Ulaştırmaya dair her başlıkta kelimenin tam manasıyla destan yazdık.
Hükûmet olarak tüm bu yatırımları yaparken muhalefet ve marjinal örgütlerin engellemeleriyle de mücadele ettik.
Gün oldu, “yol mu yiyeceğiz” dediler; gün oldu, “yol yaparak trafik sorunu çözülmez” dediler.
Yatırımlarımıza kara çaldılar, hizmetlerimizi dinamitlemeye çalıştılar.
Aslında ne iş yaptılar ne hizmet ürettiler ne de bizim iş yapmamızı, hizmet üretmemizi, vatandaşımızı hak ettiği eserlerle buluşturmamızı istediler.
İdeolojik konfor alanlarının dışına çıkmaya hiçbir zaman yanaşmadılar.
Ama biz bunlara aldırmadık.
Muhalefetin takoz siyasetine hiçbir zaman teslim olmadık.
Engellere takılmadan projelerimizi kararlılıkla hayata geçirdik.
Hemen hepsi kıvanç kaynağımız olan pek çok eseri, yatırımı, vizyon projesini hamdolsun ülkemizin kazanç hanesine başarıyla yazdırdık.
Gün oldu, “yol mu yiyeceğiz” dediler; gün oldu, “yol yaparak trafik sorunu çözülmez” dediler.
Yatırımlarımıza kara çaldılar, hizmetlerimizi dinamitlemeye çalıştılar.
Aslında ne iş yaptılar ne hizmet ürettiler ne de bizim iş yapmamızı, hizmet üretmemizi, vatandaşımızı hak ettiği eserlerle buluşturmamızı istediler.
İdeolojik konfor alanlarının dışına çıkmaya hiçbir zaman yanaşmadılar.
Ama biz bunlara aldırmadık.
Muhalefetin takoz siyasetine hiçbir zaman teslim olmadık.
Engellere takılmadan projelerimizi kararlılıkla hayata geçirdik.
Hemen hepsi kıvanç kaynağımız olan pek çok eseri, yatırımı, vizyon projesini hamdolsun ülkemizin kazanç hanesine başarıyla yazdırdık.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Barış ve huzurun tüm dünyaya egemen olmasının ancak insanlığın bir bütün halinde kalkınmasıyla mümkün olacağına inanıyoruz.
“İşimiz Ziraat Gücümüz Ziraat” temasıyla bu yıl 4’üncüsü tertiplenen Tarım Ekosistemi Buluşması’nın hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Türkiye’nin kalkınmasına, soframıza ulaşan pek çok ürünün yetiştirilmesine emekleriyle vesile olan çiftçi kardeşlerime selamlarımı iletiyorum.
1863 yılından beri Türk tarımının en büyük destekçisi olan Ziraat Bankamızı canıgönülden tebrik ediyorum.
“Ziraat Varsa Memleketin Dört Bir Yanında Ziraat Var” sloganıyla ülkemiz tarımına omuz veren Bankamıza ve çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum.
Türkiye’nin kalkınmasına, soframıza ulaşan pek çok ürünün yetiştirilmesine emekleriyle vesile olan çiftçi kardeşlerime selamlarımı iletiyorum.
1863 yılından beri Türk tarımının en büyük destekçisi olan Ziraat Bankamızı canıgönülden tebrik ediyorum.
“Ziraat Varsa Memleketin Dört Bir Yanında Ziraat Var” sloganıyla ülkemiz tarımına omuz veren Bankamıza ve çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum.
Ülkemizdeki toksik muhalefet, sürekli “çiftçinin şu kadar borcu var” diyerek güya ülke ekonomisini kötüleme gayretinde.
Oysa çiftçilerimizin kullandığı kredilerin geri dönüş oranı %97 seviyesindedir.
Yani çiftçimiz, işletmelerini daha da büyütmek için kredi kullanmaktadır.
Bu krediler de çiftçi kardeşlerimize çok uygun şartlarda sunulmaktadır.
Ortada batma, iflas etme, borç batağına saplanma ve ödeyememe gibi bir durum Allah’a hamdolsun söz konusu değildir.
Ortada bir batan ve iflas eden varsa görüyoruz ki o, ana muhalefetin istismar, iltimas, çarpıtma ve felaket tellallığı siyasetidir.
Tarım sektörümüz hamdolsun dimdik ayaktadır.
Türkiye, önüne çıkan zorluklara rağmen yürüyüşüne devam etmektedir.
Biz çiftimizi ve üreticimizi asla çaresiz bırakmadık, bırakmıyoruz, bırakmayacağız.
Oysa çiftçilerimizin kullandığı kredilerin geri dönüş oranı %97 seviyesindedir.
Yani çiftçimiz, işletmelerini daha da büyütmek için kredi kullanmaktadır.
Bu krediler de çiftçi kardeşlerimize çok uygun şartlarda sunulmaktadır.
Ortada batma, iflas etme, borç batağına saplanma ve ödeyememe gibi bir durum Allah’a hamdolsun söz konusu değildir.
Ortada bir batan ve iflas eden varsa görüyoruz ki o, ana muhalefetin istismar, iltimas, çarpıtma ve felaket tellallığı siyasetidir.
Tarım sektörümüz hamdolsun dimdik ayaktadır.
Türkiye, önüne çıkan zorluklara rağmen yürüyüşüne devam etmektedir.
Biz çiftimizi ve üreticimizi asla çaresiz bırakmadık, bırakmıyoruz, bırakmayacağız.