22 yılı aşkın süredir iktidarda bulunan bir kadro olarak en büyük korkumuz kendi statükomuza teslim olmaktır.
Bu anlayışla Türkiye Yüzyılı Reform Programı’nı hazırladık.
Çok geniş bir yelpazede çok kapsamlı hazırlıklar yaptığımız programımız ülkemize, milletimize hayırlı olsun.
Ekonomik Dönüşüm, Yeşil ve Dijital Dönüşüm, Sosyal Politikalar, Yargı ve Temel Haklar, Siyasi ve İdari Düzenlemeler olmak üzere 5 sütun üzerine inşa ettiğimiz reform programımızı ülkemizin ve milletimizin beklentilerine cevap verecek bir anlayışla hazırladık.
Ekonomik dönüşüm planıyla güçlü, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümenin temellerini sağlamlaştıracak yeni tedbirleri devreye alıyoruz.
Vergide adaleti ve etkinliği güçlendirmek amacıyla çok kazanandan çok alma prensibi ile kamu gelirlerini artıracağız.
Geleneksel banknotlardan dijital paraya geçişi planlayarak sermaye piyasalarının güncel teknolojiler ışığında derinleşmesini sağlayacağız.
Sanayi Master Planı’nı oluşturmak suretiyle mekânsal sanayi gelişimine planlı bir şekilde yön vereceğiz.
Tersine beyin göçü ile insan kaynağımızın ülkemizde çalışmasını teşvik ederek Türkiye’nin yüksek teknoloji kabiliyetlerini daha da geliştireceğiz.
Yeni yatırım teşvik sistemi ve yerel kalkınma hamlesiyle ülkemizin her bir köşesinin refah seviyesini ve üretim gücünü artıracağız.
Tarımda planlı istihsal ile tarımsal üretimimizi stratejik bir bakışla yeniden ele alıyoruz.
Gıda arz güvenliğini temin ederek vatandaşlarımızın ucuz ve sağlıklı gıdaya erişiminin önündeki tüm engelleri ortadan kaldıracağız.
Bir süredir hazırlıklarını yaptığımız sosyal konut projemizi artık hayata geçiriyoruz. Böylece hayat pahalılığının sebeplerinin en başında gelen kira ve konut fiyatlarını dengeye getireceğiz.
Kadınların ve gençlerimizin istihdama daha yoğun katılmalarını temin edeceğiz.
Ceza infaz sisteminde değişikliğe giderek suç, yaptırım, infaz dengesini iyileştireceğiz.
Hedefimiz, Türkiye’yi dünyanın en büyük ve en güçlü 10 ekonomisinin yer aldığı şampiyonlar ligine çıkarmaktır.
Türkiye Yüzyılı Reform Programı inşallah bizi bu hedefe ulaştıracaktır.
Bu anlayışla Türkiye Yüzyılı Reform Programı’nı hazırladık.
Çok geniş bir yelpazede çok kapsamlı hazırlıklar yaptığımız programımız ülkemize, milletimize hayırlı olsun.
Ekonomik Dönüşüm, Yeşil ve Dijital Dönüşüm, Sosyal Politikalar, Yargı ve Temel Haklar, Siyasi ve İdari Düzenlemeler olmak üzere 5 sütun üzerine inşa ettiğimiz reform programımızı ülkemizin ve milletimizin beklentilerine cevap verecek bir anlayışla hazırladık.
Ekonomik dönüşüm planıyla güçlü, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümenin temellerini sağlamlaştıracak yeni tedbirleri devreye alıyoruz.
Vergide adaleti ve etkinliği güçlendirmek amacıyla çok kazanandan çok alma prensibi ile kamu gelirlerini artıracağız.
Geleneksel banknotlardan dijital paraya geçişi planlayarak sermaye piyasalarının güncel teknolojiler ışığında derinleşmesini sağlayacağız.
Sanayi Master Planı’nı oluşturmak suretiyle mekânsal sanayi gelişimine planlı bir şekilde yön vereceğiz.
Tersine beyin göçü ile insan kaynağımızın ülkemizde çalışmasını teşvik ederek Türkiye’nin yüksek teknoloji kabiliyetlerini daha da geliştireceğiz.
Yeni yatırım teşvik sistemi ve yerel kalkınma hamlesiyle ülkemizin her bir köşesinin refah seviyesini ve üretim gücünü artıracağız.
Tarımda planlı istihsal ile tarımsal üretimimizi stratejik bir bakışla yeniden ele alıyoruz.
Gıda arz güvenliğini temin ederek vatandaşlarımızın ucuz ve sağlıklı gıdaya erişiminin önündeki tüm engelleri ortadan kaldıracağız.
Bir süredir hazırlıklarını yaptığımız sosyal konut projemizi artık hayata geçiriyoruz. Böylece hayat pahalılığının sebeplerinin en başında gelen kira ve konut fiyatlarını dengeye getireceğiz.
Kadınların ve gençlerimizin istihdama daha yoğun katılmalarını temin edeceğiz.
Ceza infaz sisteminde değişikliğe giderek suç, yaptırım, infaz dengesini iyileştireceğiz.
Hedefimiz, Türkiye’yi dünyanın en büyük ve en güçlü 10 ekonomisinin yer aldığı şampiyonlar ligine çıkarmaktır.
Türkiye Yüzyılı Reform Programı inşallah bizi bu hedefe ulaştıracaktır.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Sevdası, aşkı, coşkusu ve samimiyetiyle kongre salonumuzu bir bayram yerine çeviren tüm dava ve yol arkadaşlarımla gurur duyuyorum... 🇹🇷
AK Parti, kurulduğu günden bu yana 24 yıldır kendini sürekli yenilemeyi, değiştirmeyi, geliştirmeyi, yükseltmeyi başaran bir siyasi teşekküldür.
Partimizin politikaları dinamik, kadroları değişken ama ilkeleri sabittir.
Nitekim 8’inci Olağan Kongremiz sürecinde il başkanlarımızın dörtte üçünün, ilçe başkanlarımızın üçte ikiye yakınının değiştiğini görüyoruz.
Partimizin tüm kademelerinde hem bayrağı devreden hem de bayrağı devralan arkadaşlarımızdan her zamankinden daha çok, daha azimli, daha gayretli, daha verimli çalışmalar bekliyoruz.
Partimizin ülkemizde tüm hanelere girebilmesini sağlayan lokomotif teşkilatımız olan Kadın Kolları’mızdan daha fazla gayret göstermelerini istiyorum.
Türkiye’yi önce 2053, sonra 2071 vizyonlarıyla buluşturacak olan geleceğimizin teminatı sevgili gençlerimizden talebim, gençliğin tüm dinamizmini partimize taşımalarıdır.
Bu öyle bir sevdadır ki burada isimler fânidir, baki olan tek şey davadır.
Dünyada başka hiçbir topluma nasip olmayan sağlam bir temele sahip olduğumuzu unutmadan yönümüz hep geleceğe, başımız hep yukarıya dönük bir şekilde yolumuzda kararlılıkla yürüyoruz.
Partimizin politikaları dinamik, kadroları değişken ama ilkeleri sabittir.
Nitekim 8’inci Olağan Kongremiz sürecinde il başkanlarımızın dörtte üçünün, ilçe başkanlarımızın üçte ikiye yakınının değiştiğini görüyoruz.
Partimizin tüm kademelerinde hem bayrağı devreden hem de bayrağı devralan arkadaşlarımızdan her zamankinden daha çok, daha azimli, daha gayretli, daha verimli çalışmalar bekliyoruz.
Partimizin ülkemizde tüm hanelere girebilmesini sağlayan lokomotif teşkilatımız olan Kadın Kolları’mızdan daha fazla gayret göstermelerini istiyorum.
Türkiye’yi önce 2053, sonra 2071 vizyonlarıyla buluşturacak olan geleceğimizin teminatı sevgili gençlerimizden talebim, gençliğin tüm dinamizmini partimize taşımalarıdır.
Bu öyle bir sevdadır ki burada isimler fânidir, baki olan tek şey davadır.
Dünyada başka hiçbir topluma nasip olmayan sağlam bir temele sahip olduğumuzu unutmadan yönümüz hep geleceğe, başımız hep yukarıya dönük bir şekilde yolumuzda kararlılıkla yürüyoruz.
Bütün umutlarını AK Parti’nin zayıflamasına, AK kadroların yorulmasına bağlayanlar 14 Ağustos 2001’den beri bekliyorlar.
Onları bekletmeye devam edeceğiz.
Şeytanla nöbetleşe sürdürdükleri bu bekleyiş, inşallah ilanihaye aradığını bulamayacak.
Biz gökten zembille inmedik.
Pazarlık masalarında kurulmadık.
Siyaset ve toplum mühendisliğinin ürünü olarak sahneye çıkmadık.
Milletin partisi olarak doğduk, büyüdük ve bugünlere öyle geldik.
Samimiyetten, dürüstlükten en küçük bir taviz vermeden siyaset yaptık.
Milletin heyecanını, coşkusunu, umutlarını çoğaltmak için siyaset yaptık.
Kendi başarısızlıklarının faturasını seçmene kesen kibirli siyaseti hiçbir zaman kapımıza yaklaştırmadık.
Biz sadece seçimleri kazanarak değil, asıl gönülleri kazanarak 22 yıldır iktidardayız.
Bir gönül kazandıysak, bir gönül yaptıysak, bu milletin gönül sarayında kendimize bir yer bulabildiysek bu bize şeref olarak yeter diyoruz.
Bu gerçeği hiçbir zaman unutmadık ve unutmayacağız.
Onları bekletmeye devam edeceğiz.
Şeytanla nöbetleşe sürdürdükleri bu bekleyiş, inşallah ilanihaye aradığını bulamayacak.
Biz gökten zembille inmedik.
Pazarlık masalarında kurulmadık.
Siyaset ve toplum mühendisliğinin ürünü olarak sahneye çıkmadık.
Milletin partisi olarak doğduk, büyüdük ve bugünlere öyle geldik.
Samimiyetten, dürüstlükten en küçük bir taviz vermeden siyaset yaptık.
Milletin heyecanını, coşkusunu, umutlarını çoğaltmak için siyaset yaptık.
Kendi başarısızlıklarının faturasını seçmene kesen kibirli siyaseti hiçbir zaman kapımıza yaklaştırmadık.
Biz sadece seçimleri kazanarak değil, asıl gönülleri kazanarak 22 yıldır iktidardayız.
Bir gönül kazandıysak, bir gönül yaptıysak, bu milletin gönül sarayında kendimize bir yer bulabildiysek bu bize şeref olarak yeter diyoruz.
Bu gerçeği hiçbir zaman unutmadık ve unutmayacağız.
Hat sanatının büyük ustalarından, ömrünü Kur’an-ı Kerim’i gönüllere nakşetmeye adayan, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi Hasan Çelebi Beyefendi’nin vefatından büyük üzüntü duydum.
Hattatların Reisi merhum Hasan Çelebi’ye Allah’tan rahmet; ailesine, sevenlerine, yakınlarına ve talebelerine başsağlığı diliyorum. Mekânı cennet olsun.
Hattatların Reisi merhum Hasan Çelebi’ye Allah’tan rahmet; ailesine, sevenlerine, yakınlarına ve talebelerine başsağlığı diliyorum. Mekânı cennet olsun.
Avrupa Birliği’ni ekonomiden savunmaya, siyasetten uluslararası itibara içine düştüğü çıkmazdan sadece Türkiye kurtarabilir, Türkiye’nin tam üyeliği kurtarabilir.
Ekonomisi ve demografik yapısı hızla yaşlanan Avrupa’ya can suyu verecek olan da yine Türkiye’nin tam üyeliğidir.
Avrupa Birliği bu gerçeklerle ne kadar erken yüzleşirse kendileri için o derece hayırlı olacaktır.
Biz hep olduğu gibi yapıcı bir anlayışla, karşılıklı fayda ve saygı temelinde üyelik sürecimizi ilerletmek arzusundayız.
Ama bunun için Avrupa Birliği’nin ve Birliğe yön veren ülkelerin yanlışta ısrar etmekten vazgeçmesi gerekiyor.
Türkiye olarak 360 derecelik bakış açısıyla pergelin bir ayağını Ankara’ya sabitleyip diğeriyle tüm dünyayı kucaklamayı sürdüreceğiz.
Ekonomisi ve demografik yapısı hızla yaşlanan Avrupa’ya can suyu verecek olan da yine Türkiye’nin tam üyeliğidir.
Avrupa Birliği bu gerçeklerle ne kadar erken yüzleşirse kendileri için o derece hayırlı olacaktır.
Biz hep olduğu gibi yapıcı bir anlayışla, karşılıklı fayda ve saygı temelinde üyelik sürecimizi ilerletmek arzusundayız.
Ama bunun için Avrupa Birliği’nin ve Birliğe yön veren ülkelerin yanlışta ısrar etmekten vazgeçmesi gerekiyor.
Türkiye olarak 360 derecelik bakış açısıyla pergelin bir ayağını Ankara’ya sabitleyip diğeriyle tüm dünyayı kucaklamayı sürdüreceğiz.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Ülkeye ve millete dair vizyon ortaya koyamayan ne kadar işgüzar varsa Togg’u ve Güneydoğu Asya seyahatimizi hedef aldı.
Oysa bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen, havasını soluyan herhangi bir kimsenin bırakın rahatsız olmayı, tam tersine bu ziyaretten iftihar etmesi beklenir.
Oysa bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen, havasını soluyan herhangi bir kimsenin bırakın rahatsız olmayı, tam tersine bu ziyaretten iftihar etmesi beklenir.
“Ne üretim bandı var ne fabrikası” dedikleri Togg’un 52 binden fazlası şu an yollarda.
İnşallah yaz aylarında sedan modeli de piyasaya sürülecek.
Togg dışında yabancı markaların yatırımları da devam ediyor.
Çinli BYD şirketinin 1 milyar dolar yatırımla Manisa’da kuracağı elektrikli araç üretim tesisi ve AR-GE merkezi çalışmalarında ciddi mesafe katedildi.
2024 yılında dünyada 17 milyondan fazla elektrikli araç satıldığı dikkate alındığında bu yatırımların önemi daha net görülecektir.
Türkiye’yi yüksek teknoloji yatırımlarının odağı haline getirmek için bundan sonra da kararlılıkla çalışacağız.
İnşallah yaz aylarında sedan modeli de piyasaya sürülecek.
Togg dışında yabancı markaların yatırımları da devam ediyor.
Çinli BYD şirketinin 1 milyar dolar yatırımla Manisa’da kuracağı elektrikli araç üretim tesisi ve AR-GE merkezi çalışmalarında ciddi mesafe katedildi.
2024 yılında dünyada 17 milyondan fazla elektrikli araç satıldığı dikkate alındığında bu yatırımların önemi daha net görülecektir.
Türkiye’yi yüksek teknoloji yatırımlarının odağı haline getirmek için bundan sonra da kararlılıkla çalışacağız.
Rusya-Ukrayna savaşının müzakere masasında sona erdirilmesi yaklaşımı Türkiye’nin son 4 yıldır izlediği politikayla örtüşmektedir.
Ama burada şu gerçeğin ihmal edilmemesi gerekiyor: Adil ve kalıcı barışa giden yol, ancak tüm tarafların temsil edildiği bir denklemle açılabilir.
İstanbul Süreci hariç bugüne kadar kurulmaya çalışılan masalarda Rusya dışlanmış, bundan dolayı da arzu edilen netice alınamamıştı.
Şayet yeni süreçten sonuç alınmak isteniyorsa Ukrayna mutlaka sürece dâhil edilmeli ve karşılıklı müzakerelerle bu savaş sona erdirilmelidir.
Geçen hafta Ukrayna Cumhurbaşkanı Sayın Zelenski’yi ülkemizde misafir etmiştik.
Bugün de Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sayın Lavrov’u kabul ettik.
Savaşın sona erdirilmesine yönelik diplomatik çabaların yoğunlaştığı bir dönemde bu ziyaretleri çok önemli buluyoruz.
Biz görüşmelere ev sahipliği yapmak dâhil sürecin kalıcı barışa tahvili için her türlü desteği vermeye hazırız.
Ama burada şu gerçeğin ihmal edilmemesi gerekiyor: Adil ve kalıcı barışa giden yol, ancak tüm tarafların temsil edildiği bir denklemle açılabilir.
İstanbul Süreci hariç bugüne kadar kurulmaya çalışılan masalarda Rusya dışlanmış, bundan dolayı da arzu edilen netice alınamamıştı.
Şayet yeni süreçten sonuç alınmak isteniyorsa Ukrayna mutlaka sürece dâhil edilmeli ve karşılıklı müzakerelerle bu savaş sona erdirilmelidir.
Geçen hafta Ukrayna Cumhurbaşkanı Sayın Zelenski’yi ülkemizde misafir etmiştik.
Bugün de Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sayın Lavrov’u kabul ettik.
Savaşın sona erdirilmesine yönelik diplomatik çabaların yoğunlaştığı bir dönemde bu ziyaretleri çok önemli buluyoruz.
Biz görüşmelere ev sahipliği yapmak dâhil sürecin kalıcı barışa tahvili için her türlü desteği vermeye hazırız.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Ramazan öncesinde vatandaşlarımızın fırsatçılık peşinde koşanların para hırsı sebebiyle mağdur olmaması için gereken her türlü tedbiri alıyoruz.
Tamahkârların milletimizin ramazan sevincine gölge düşürmemesi için yoğun bir çaba içindeyiz.
Tamahkârların milletimizin ramazan sevincine gölge düşürmemesi için yoğun bir çaba içindeyiz.
AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nın ülkemiz, milletimiz, demokrasimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor; millete hizmet yolunda aşkımızı, şevkimizi daha da artırmasını Rabb’imden niyaz ediyorum.
AK Parti, siyasete dair her konuda olduğu gibi kongrelerinde de farkını çok net biçimde ortaya koymuştur.
8’inci Olağan Kongre sürecimiz, Türk siyasetine örnek teşkil edecek bir olgunlukla hitama ermiştir.
Kongre çalışmalarımız boyunca gözümüzü, kulağımızı bir an olsun milletimizden ayırmadık.
Eleştirilerini baş tacı ettik, taltiflerine teşekkür ettik, tekliflerini dikkatle dinledik, uyarılarını hassasiyetle not ettik.
Hiç çekinmeden, hiçbir komplekse kapılmadan iç muhasebemizi cesur ve samimi bir şekilde yaptık.
Çuvaldızı başkasına değil yine kendimize batırdık.
İlçe başkanlıklarında %60, il başkanlıklarında %75 civarında bir değişime gittik.
Merkez Karar ve Yönetim Kurulumuzda da 39 kardeşimiz nöbeti yeni arkadaşlarımıza devretti.
Merkez Yürütme Kurulumuzu hem yeni isimlerle hem de kurduğumuz yeni başkanlıklarla daha da güçlendirdik.
Yeni arkadaşlarımızın heyecanı, şevki ve birikimini eski arkadaşlarımızın tecrübesiyle birleştiren kuşatıcı bir kadro oluşturduk.
Böylece kongre maratonumuzu AK Parti’nin geleneğine, teamüllerine ve dava ahlakına yakışır bir atmosferde, kelimenin tam manasıyla bayrak yarışı havasında alnımızın akıyla tamamladık.
Kongre sürecimizin başarıyla icrasında görev alan tüm kardeşlerime tek tek teşekkür ediyorum.
14 Ağustos 2001’den bugüne kadar AK Parti çatısı altında hizmet vermiş tüm kardeşlerimi tebrik ediyor, her birine emeklerinden ötürü samimi teşekkürlerimi iletiyorum. Allah onlardan razı olsun…
8’inci Olağan Kongre sürecimiz, Türk siyasetine örnek teşkil edecek bir olgunlukla hitama ermiştir.
Kongre çalışmalarımız boyunca gözümüzü, kulağımızı bir an olsun milletimizden ayırmadık.
Eleştirilerini baş tacı ettik, taltiflerine teşekkür ettik, tekliflerini dikkatle dinledik, uyarılarını hassasiyetle not ettik.
Hiç çekinmeden, hiçbir komplekse kapılmadan iç muhasebemizi cesur ve samimi bir şekilde yaptık.
Çuvaldızı başkasına değil yine kendimize batırdık.
İlçe başkanlıklarında %60, il başkanlıklarında %75 civarında bir değişime gittik.
Merkez Karar ve Yönetim Kurulumuzda da 39 kardeşimiz nöbeti yeni arkadaşlarımıza devretti.
Merkez Yürütme Kurulumuzu hem yeni isimlerle hem de kurduğumuz yeni başkanlıklarla daha da güçlendirdik.
Yeni arkadaşlarımızın heyecanı, şevki ve birikimini eski arkadaşlarımızın tecrübesiyle birleştiren kuşatıcı bir kadro oluşturduk.
Böylece kongre maratonumuzu AK Parti’nin geleneğine, teamüllerine ve dava ahlakına yakışır bir atmosferde, kelimenin tam manasıyla bayrak yarışı havasında alnımızın akıyla tamamladık.
Kongre sürecimizin başarıyla icrasında görev alan tüm kardeşlerime tek tek teşekkür ediyorum.
14 Ağustos 2001’den bugüne kadar AK Parti çatısı altında hizmet vermiş tüm kardeşlerimi tebrik ediyor, her birine emeklerinden ötürü samimi teşekkürlerimi iletiyorum. Allah onlardan razı olsun…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Mesele, geride nesilden nesile aktarılacak, dilden dile dolaşacak bir şarkı, bir başarı hikâyesi bırakmaktır...
AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın gündemindeki konularla muhalefetin gündemini meşgul eden meseleler arasında dağlar kadar fark var.
Son haftalarda heybeden ortaya saçılan turplar özellikle ana muhalefetin nasıl bir çirkefin içinde debelendiğini milletimize tekrar göstermiştir.
Kurultaylarından tahsillerine, konserlerden ihalelere kadar elinizi attığınız her yerden ya usulsüzlük ya yolsuzluk ya da kendi eski belediye başkanlarının ifadesiyle yamyamlık fışkırıyor.
Bundan daha kötü ne olabilir dedikçe bakıyorsunuz, ertesi gün daha mide bulandırıcı, Türkiye’nin ana muhalefet partisi adına daha utanç verici bir skandal patlak veriyor.
Ya sizin hiç mi düzgün işiniz olmaz?
Sayın Özel milletin kürsüsünü önüne gelene sataştığı polemik kürsüsüne çevireceğine şayet yüzü ve yüreği varsa çıksın bunlara bir cevap versin.
Sayın Özel “AK Parti’nin millete hizmet davasında ben de varım” diyenlere çamur atacağına çıksın şaibe ve usulsüzlük iddialarını cevaplandırsın.
Sayın Özel para kulelerini, şişirilmiş konser faturalarını, hısım-akraba çiftliğine dönüştürdükleri belediyelerdeki sahtekârlıkları açıklasın.
Sayın Özel çok konuşmakta ancak boş konuşmaktadır.
Diyet borcu, Sayın Özel’i siyaseten müşkül durumda bırakmaktadır.
Sayın Özel’in ne tuttuğu yol yoldur ne üslubu siyasi nezakete uygundur.
Partisinin dünkü grup toplantısında kahraman ordumuzun komuta kademesiyle ilgili kullandığı seviyesiz, sorumsuz ve saldırgan ifadeler bunun en son örneğidir.
CHP Genel Başkanı kendine ne kadar erken gelirse hem partisi hem de ülkemiz siyaseti itibarıyla o derece faydalı olacaktır.
Diğer türlü Bay Kemal’i götüren çanlar çok yakında bu sefer kendisi için çalmaya başlayacaktır.
Son haftalarda heybeden ortaya saçılan turplar özellikle ana muhalefetin nasıl bir çirkefin içinde debelendiğini milletimize tekrar göstermiştir.
Kurultaylarından tahsillerine, konserlerden ihalelere kadar elinizi attığınız her yerden ya usulsüzlük ya yolsuzluk ya da kendi eski belediye başkanlarının ifadesiyle yamyamlık fışkırıyor.
Bundan daha kötü ne olabilir dedikçe bakıyorsunuz, ertesi gün daha mide bulandırıcı, Türkiye’nin ana muhalefet partisi adına daha utanç verici bir skandal patlak veriyor.
Ya sizin hiç mi düzgün işiniz olmaz?
Sayın Özel milletin kürsüsünü önüne gelene sataştığı polemik kürsüsüne çevireceğine şayet yüzü ve yüreği varsa çıksın bunlara bir cevap versin.
Sayın Özel “AK Parti’nin millete hizmet davasında ben de varım” diyenlere çamur atacağına çıksın şaibe ve usulsüzlük iddialarını cevaplandırsın.
Sayın Özel para kulelerini, şişirilmiş konser faturalarını, hısım-akraba çiftliğine dönüştürdükleri belediyelerdeki sahtekârlıkları açıklasın.
Sayın Özel çok konuşmakta ancak boş konuşmaktadır.
Diyet borcu, Sayın Özel’i siyaseten müşkül durumda bırakmaktadır.
Sayın Özel’in ne tuttuğu yol yoldur ne üslubu siyasi nezakete uygundur.
Partisinin dünkü grup toplantısında kahraman ordumuzun komuta kademesiyle ilgili kullandığı seviyesiz, sorumsuz ve saldırgan ifadeler bunun en son örneğidir.
CHP Genel Başkanı kendine ne kadar erken gelirse hem partisi hem de ülkemiz siyaseti itibarıyla o derece faydalı olacaktır.
Diğer türlü Bay Kemal’i götüren çanlar çok yakında bu sefer kendisi için çalmaya başlayacaktır.
Telefonla arayarak, mesaj yollayarak ya da sosyal medyada paylaşım yaparak Türkiye ve dünyanın dört bir yanından doğum günümü tebrik eden ve samimi temennilerini ileten tüm vatandaşlarıma, yol ve dava arkadaşlarıma, mevkidaşım dostlarıma, tüm kardeşlerime canıgönülden şükranlarımı sunuyorum.
Bu aziz milletin bir ferdi olarak ülkemize hizmet etme şerefine nail olduğum için Rabb'ime hamdediyorum.
Allah'ın izniyle, bu can bu tende oldukça “daha adil bir dünya” için çalışmaya, “her şey Türkiye için” diyerek yol yürümeye devam edeceğiz.
Hep birlikte nice yıllara...
Bu aziz milletin bir ferdi olarak ülkemize hizmet etme şerefine nail olduğum için Rabb'ime hamdediyorum.
Allah'ın izniyle, bu can bu tende oldukça “daha adil bir dünya” için çalışmaya, “her şey Türkiye için” diyerek yol yürümeye devam edeceğiz.
Hep birlikte nice yıllara...