This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
1 Ocak sabahı Bir Güneş Doğuyor sloganıyla bir araya gelen; Türkiye’nin, Türk milletinin Filistinli kardeşleriyle dayanışmasını ortaya koyan tüm vatandaşlarıma teşekkür ediyorum.
Biz şu ilahi müjdeye tüm kalbimizle inanıyor ve iman ediyoruz: Allah sabredenlerle beraberdir...
Biz şu ilahi müjdeye tüm kalbimizle inanıyor ve iman ediyoruz: Allah sabredenlerle beraberdir...
Bu akşam Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde gerçekleştirdiğimiz Valiler Toplantımızın hayırlı neticelere vesile olmasını temenni ediyorum.
Ödül tevdi ettiğimiz mülki idare amirlerimizi gönülden tebrik ediyor, çalışmalarında Mevla’dan muvaffakiyetler diliyorum.
Valilerimizden öncelikli beklentilerimiz, devletimizin kendilerine emaneti olan imkân ve kaynakları şehirlerimizin faydasına olacak biçimde kullanmalarıdır.
Yetim, öksüz ve kimsesizler başta olmak üzere devletin şefkatine ihtiyaç duyan tüm kesimlerin yanında olmalarıdır.
Mülki idare amirliği sabah 8, akşam 6 arasında yapılacak bir görev değildir.
Her bir mülki idare amirimizden makam odalarına sıkışıp kalmamasını, gönlünü de kapılarını da telefonlarını da vatandaşlarımıza açık tutmasını özellikle rica ediyorum.
Ne tek parti faşist zihniyetinin ne de hafızalarımızda derin yaralar açan 28 Şubat dönemi uygulamalarının günümüz Türkiye’sinde yeri yoktur.
Baskının, ayrımcılığın, millete karşı efendilik taslamanın meşru sayıldığı günler artık geride kalmıştır.
Allah’ın izniyle biz bu makamlarda bulunduğumuz müddetçe kimse o kötü günleri geri getiremeyecektir.
Hülasa kerim devlet anlayışımızı hakkıyla tatbik eden, personeline ve vatandaşlarımıza tepeden bakmayan; ilçe, köy ve mahalleleriyle şehrinin tamamını kucaklayan valiler, bizim görmek istediğimiz idarecilerdir.
Ödül tevdi ettiğimiz mülki idare amirlerimizi gönülden tebrik ediyor, çalışmalarında Mevla’dan muvaffakiyetler diliyorum.
Valilerimizden öncelikli beklentilerimiz, devletimizin kendilerine emaneti olan imkân ve kaynakları şehirlerimizin faydasına olacak biçimde kullanmalarıdır.
Yetim, öksüz ve kimsesizler başta olmak üzere devletin şefkatine ihtiyaç duyan tüm kesimlerin yanında olmalarıdır.
Mülki idare amirliği sabah 8, akşam 6 arasında yapılacak bir görev değildir.
Her bir mülki idare amirimizden makam odalarına sıkışıp kalmamasını, gönlünü de kapılarını da telefonlarını da vatandaşlarımıza açık tutmasını özellikle rica ediyorum.
Ne tek parti faşist zihniyetinin ne de hafızalarımızda derin yaralar açan 28 Şubat dönemi uygulamalarının günümüz Türkiye’sinde yeri yoktur.
Baskının, ayrımcılığın, millete karşı efendilik taslamanın meşru sayıldığı günler artık geride kalmıştır.
Allah’ın izniyle biz bu makamlarda bulunduğumuz müddetçe kimse o kötü günleri geri getiremeyecektir.
Hülasa kerim devlet anlayışımızı hakkıyla tatbik eden, personeline ve vatandaşlarımıza tepeden bakmayan; ilçe, köy ve mahalleleriyle şehrinin tamamını kucaklayan valiler, bizim görmek istediğimiz idarecilerdir.
Suriyeli kardeşlerimize 13 yıl boyunca nasıl samimi ev sahipliği yaptıysak bundan sonraki süreçte de aynı hassasiyetle hareket edeceğiz.
Gönüllü, güvenli ve düzenli dönüşleri yine bize yakışan; tarihimize, inancımıza ve kültürümüze yakışan bir anlayışla yöneteceğiz.
Muhalefet veya ırkçı çevreler ne derse desin; ekonomimize, ticaretimize, üretimimize ve 13 yıllık insani politikamıza zarar verecek yaklaşımlar içinde olmayacağız.
Türkiye’nin en kritik seçimlerinde siyasi geleceğimizi riske atma pahasına sergilediğimiz duruşa kimsenin leke bulaştırmasına müsaade etmeyiz.
Sahadaki aksaklıklar, kasıtlar ve hatalar sebebiyle böyle bir durumun yaşanmasına da asla müsamahayla bakmayız.
Bu meseleye dair yaklaşımımız, açık söylüyorum, sıfır toleranstır.
Her insan kendi vatanında kök salar ve elbette orada yaşamak ister.
Suriyeli kardeşlerimizin evlerine huzurla dönebilmeleri, bizim için hem insani bir görev hem de bölgesel istikrar açısından stratejik bir önceliktir.
Gönüllü olarak yurtlarına dönmek isteyen Suriyeli kardeşlerimize her türlü kolaylığı sağlayacağız.
Ancak kimseyi zorla göndermek gibi bir yanlışa da düşmeyeceğiz.
Ülkemize katkı yapmak isteyen; ekonomik, sosyal ve kültürel olarak bizlere zenginlik katan Suriyeli kardeşlerimizin elinden tutmaya devam edeceğiz.
Gönüllü, güvenli ve düzenli dönüşleri yine bize yakışan; tarihimize, inancımıza ve kültürümüze yakışan bir anlayışla yöneteceğiz.
Muhalefet veya ırkçı çevreler ne derse desin; ekonomimize, ticaretimize, üretimimize ve 13 yıllık insani politikamıza zarar verecek yaklaşımlar içinde olmayacağız.
Türkiye’nin en kritik seçimlerinde siyasi geleceğimizi riske atma pahasına sergilediğimiz duruşa kimsenin leke bulaştırmasına müsaade etmeyiz.
Sahadaki aksaklıklar, kasıtlar ve hatalar sebebiyle böyle bir durumun yaşanmasına da asla müsamahayla bakmayız.
Bu meseleye dair yaklaşımımız, açık söylüyorum, sıfır toleranstır.
Her insan kendi vatanında kök salar ve elbette orada yaşamak ister.
Suriyeli kardeşlerimizin evlerine huzurla dönebilmeleri, bizim için hem insani bir görev hem de bölgesel istikrar açısından stratejik bir önceliktir.
Gönüllü olarak yurtlarına dönmek isteyen Suriyeli kardeşlerimize her türlü kolaylığı sağlayacağız.
Ancak kimseyi zorla göndermek gibi bir yanlışa da düşmeyeceğiz.
Ülkemize katkı yapmak isteyen; ekonomik, sosyal ve kültürel olarak bizlere zenginlik katan Suriyeli kardeşlerimizin elinden tutmaya devam edeceğiz.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
İllerimizde şahsımı temsilen görev yapan valilerimize çok hayati vazifeler düştüğünü bugün bir kez daha hatırlatmak istiyorum…
AK Parti’mizin çatısı altında, milletimize hizmet yolunda uzun yıllar birlikte yürüdüğümüz, üstlendiği görevlerle ülkemize önemli hizmetlerde bulunan değerli dava arkadaşımız, eski milletvekilimiz Ahmet İyimaya’nın vefatını büyük bir üzüntüyle öğrendim.
Merhum Ahmet İyimaya Beyefendi’ye Allah’tan rahmet niyaz ediyor; ailesine, sevenlerine, Meclisimizde birlikte görev yaptığı milletvekillerimize ve AK Parti teşkilatımıza başsağlığı dileklerimi iletiyorum.
Rabb’im mekânını cennet eylesin.
Merhum Ahmet İyimaya Beyefendi’ye Allah’tan rahmet niyaz ediyor; ailesine, sevenlerine, Meclisimizde birlikte görev yaptığı milletvekillerimize ve AK Parti teşkilatımıza başsağlığı dileklerimi iletiyorum.
Rabb’im mekânını cennet eylesin.
Efeler, zeybekler, yiğitler, kahramanlar diyarı Denizli… Teşekkürler Denizli! 🇹🇷
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Türkiye, tüm başarılarını müzmin muhalefete rağmen elde etmiştir.
Demirci Mehmet Efelerin, Yörük Alilerin; Umur Bey’in, Çaka Bey’in şehri Aydın… Teşekkürler Aydın! 🇹🇷
Sayın Özel’e soruyorum…
Halep Kalesi’ne asılan ay yıldızlı al sancak, CHP’ye niye dokunuyor?
Hama’nın, Humus’un, Şam’ın, Dera’nın camilerinde Türkiye için yapılan dualar, sizde neden hazımsızlık oluşturuyor?
Emevi Camii’nde kılınan namaza CHP yönetiminin bu kadar tepki göstermesinin asıl sebebi nedir?
Suriye’nin 13 yıldır hasretini çektiği istikrara ve huzura kavuşacak olması, Allah aşkına, CHP Genel Merkezi’nde neden sorun çıkartıyor?
1 milyon evladını kaybetmiş mazlum Suriye halkıyla alıp veremediğiniz nedir sizin?
Bunlar Sayın Özel’in ve CHP yönetiminin cevap veremeyeceği sorulardır.
Lafa gelince “Atatürk’ün kurduğu partiyiz” derler, ömrünün üçte biri savaş meydanlarında geçen Gazi’nin Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da verdiği mücadeleyi bilmezler.
Tek parti faşizminin ırkçı-oryantalist kodlarından kendilerini bir türlü kurtaramadılar.
Fikrî akrabalıkları olan Baas rejiminin düşmesini hazmedemediler.
Suriye’de ülkemize müzahir bir yönetimin olmasını içlerine sindiremediler.
İşte biz böyle bir muhalefete, böyle bir zihniyete rağmen Türkiye’yi bu seviyelere taşıdık.
Halep Kalesi’ne asılan ay yıldızlı al sancak, CHP’ye niye dokunuyor?
Hama’nın, Humus’un, Şam’ın, Dera’nın camilerinde Türkiye için yapılan dualar, sizde neden hazımsızlık oluşturuyor?
Emevi Camii’nde kılınan namaza CHP yönetiminin bu kadar tepki göstermesinin asıl sebebi nedir?
Suriye’nin 13 yıldır hasretini çektiği istikrara ve huzura kavuşacak olması, Allah aşkına, CHP Genel Merkezi’nde neden sorun çıkartıyor?
1 milyon evladını kaybetmiş mazlum Suriye halkıyla alıp veremediğiniz nedir sizin?
Bunlar Sayın Özel’in ve CHP yönetiminin cevap veremeyeceği sorulardır.
Lafa gelince “Atatürk’ün kurduğu partiyiz” derler, ömrünün üçte biri savaş meydanlarında geçen Gazi’nin Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da verdiği mücadeleyi bilmezler.
Tek parti faşizminin ırkçı-oryantalist kodlarından kendilerini bir türlü kurtaramadılar.
Fikrî akrabalıkları olan Baas rejiminin düşmesini hazmedemediler.
Suriye’de ülkemize müzahir bir yönetimin olmasını içlerine sindiremediler.
İşte biz böyle bir muhalefete, böyle bir zihniyete rağmen Türkiye’yi bu seviyelere taşıdık.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Sayın Özel’i CHP’li belediyelerin SGK’ya olan kamyon kamyon borçlarını altın cinsinden de hesapladığı için tebrik ediyorum. Sadece ilk 7 belediyesinin SGK’ya borcu 15,5 ton altınmış.
Yalnız kendisine bir ev ödevimiz daha olacak...
Yalnız kendisine bir ev ödevimiz daha olacak...
Terörsüz Türkiye hedefimizi gerçekleştirerek şehitlerimize olan minnet borcumuzu inşallah bir nebze olsun ödemeye çalışacağız.
40 yıl boyunca kanımızı ve kaynaklarımızı sülük gibi emen bölücü terör musibetinden ülkemizi ve milletimizi biiznillah kurtaracağız.
365 gün devam eden operasyonlarımız sayesinde sınırlarımız içindeki terörist varlığını büyük ölçüde bitirdik.
Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekâtımızla Kandil’le ülkemiz arasına sarsılmaz bir duvar ördük.
Sınır ötesi operasyonlarımızla Suriye’nin kuzeyinde oluşturulmak istenen terör kuşağını 4 yerden kırıp attık.
Suriye’de 61 yıllık Baas zulmünün sona ermesi ve Suriyeli muhaliflerin Şam’ı özgürleştirmesiyle birlikte bölücü teröristler iyice kapana sıkıştı.
Şimdi kendilerine yeni patronlar arıyorlar.
Bölgemizin istikrara kavuşmasını istemeyenlere şirinlik yapıyorlar.
Ama ne yapsalar boş, ne yapsalar faydasız.
Türkiye’ye ve Suriye’ye husumetle varabilecekleri hiçbir yer yok.
Bölücü emellerin peşinde koştukça acı sona biraz daha yaklaşacaklar.
Sahadaki yeni gerçeklerle yüzleşmedikçe ömürleri biraz daha kısalacak.
Yabancı güç odaklarına sırtlarını dayayarak hiçbir netice elde edemezler ve edemeyecekler.
40 yıl boyunca kanımızı ve kaynaklarımızı sülük gibi emen bölücü terör musibetinden ülkemizi ve milletimizi biiznillah kurtaracağız.
365 gün devam eden operasyonlarımız sayesinde sınırlarımız içindeki terörist varlığını büyük ölçüde bitirdik.
Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekâtımızla Kandil’le ülkemiz arasına sarsılmaz bir duvar ördük.
Sınır ötesi operasyonlarımızla Suriye’nin kuzeyinde oluşturulmak istenen terör kuşağını 4 yerden kırıp attık.
Suriye’de 61 yıllık Baas zulmünün sona ermesi ve Suriyeli muhaliflerin Şam’ı özgürleştirmesiyle birlikte bölücü teröristler iyice kapana sıkıştı.
Şimdi kendilerine yeni patronlar arıyorlar.
Bölgemizin istikrara kavuşmasını istemeyenlere şirinlik yapıyorlar.
Ama ne yapsalar boş, ne yapsalar faydasız.
Türkiye’ye ve Suriye’ye husumetle varabilecekleri hiçbir yer yok.
Bölücü emellerin peşinde koştukça acı sona biraz daha yaklaşacaklar.
Sahadaki yeni gerçeklerle yüzleşmedikçe ömürleri biraz daha kısalacak.
Yabancı güç odaklarına sırtlarını dayayarak hiçbir netice elde edemezler ve edemeyecekler.
Ülkemizin her bir şehrinde ve ilçesinde fedakârca görev yapan mülki idare amirlerimizin 10 Ocak İdareciler Günü’nü tebrik ediyorum.
Valilerimize, vali yardımcılarımıza, kaymakamlarımıza hizmetleri için teşekkür ediyor, bundan sonraki vazifelerinde muvaffakiyetler diliyorum.
Valilerimize, vali yardımcılarımıza, kaymakamlarımıza hizmetleri için teşekkür ediyor, bundan sonraki vazifelerinde muvaffakiyetler diliyorum.