Recep Tayyip Erdoğan
116K subscribers
2.55K photos
556 videos
18 links
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman
Download Telegram
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Kuantum bilgisayar teknolojisinde attığımız kritik adımla Türkiye’yi küresel rekabette çok stratejik bir noktaya taşımayı hedefliyoruz.

Önümüzdeki dönemde kuracağımız süper iletken çip üretim eviyle çok daha yüksek kapasiteli kuantum bilgisayarlarına giden yolu da açacağız.
Aziz kardeşim, Lübnan Başbakanı Sayın Necip Mikati ve heyetini ülkemizde misafir etmekten büyük memnuniyet duydum. 🇹🇷🇱🇧

Lübnan’ın istikrarını hedef alan her türlü teşebbüsün karşısındayız. Lübnan halkının birliğine ve iç barışına katkılarımızı sürdüreceğiz.

Lübnan’ın güvenliği, bölgenin istikrarından ayrı değerlendirilemez.

Gazze’de ateşkes ve kalıcı barış sağlanmadan da bölgemiz huzura kavuşamaz.

Her kim daha fazla kan dökerek, daha fazla yıkarak, yok ederek, sivil katlederek güvenliğini artıracağına inanıyorsa vahim bir yanlışın içindedir.

Türkiye, İsrail saldırganlığına karşı elindeki tüm imkânlarla Lübnan’ın arkasında durmuş, insani yardımlarını sürdürmüştür.

İsrail’in ateşkese harfiyen uyması ve Lübnan’da yol açtığı zararı tazmin etmesi için uluslararası toplum tarafından baskının sürdürülmesi gereklidir.

Biz de bu konuda üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.

Aziz kardeşimle Suriye’deki gelişmeleri de etraflıca değerlendirdik.

Suriye’nin iki önemli komşusu olarak birlikte hareket etmemiz gerektiği hususunda mutabıkız.

Türkiye ve Lübnan olarak müşterek hedefimiz, Suriye’yi yeni bir şevkle ayağa kaldırmaktır.

Biz kardeşliğimizin ve komşuluğumuzun gereği ne ise dün olduğu gibi bugün ve yarın da yapmaya devam edeceğiz.
Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve üniter yapısının korunması, ülkemizin asla taviz vermeyeceği bir husustur.

İlk günden beri bölücü emellerle ilgili tutumumuzun ne olduğunu söyledik, tüm dünyaya ilan ettik, kararlılığımızı ortaya koyduk.

Türkiye bu süreçte, ihtilafın başından bu yana yaptığı gibi Suriye halkının yanında duracak, gereken her türlü katkıyı sağlayacaktır.

Suriyeli kardeşlerimize şu mesajı iletmek istiyorum:

Bu dönem birlik içinde, dayanışma içinde, karşılıklı uzlaşı ve teenniyle hareket edilmesi gereken kritik bir dönemdir.

Basiret ve ferasetiyle Suriye halkının, Allah’ın izniyle bu süreci alnının akıyla yöneteceğine yürekten inanıyorum.
D-8 11’inci Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi’ni Mısır’ın başkenti Kahire’de gerçekleştirdik.

Yaklaşık çeyrek asırlık geçmişe sahip Teşkilatımızın kuruluş felsefesinde yer alan barış, diyalog, iş birliği, adalet ve eşitlik kavramlarının önemi bugün daha iyi anlaşılıyor.

Artan çatışmalar, krizler ve savaşlar karşısında maalesef küresel güvenlik ve istikrarı teminle görevli kurumlar sorumluluklarını yerine getirmiyor.

Küresel iktisadi kurumlar cari gerçeklere ya uyum sağlayamıyor ya da ihtiyaç duyulan desteği vermekte zorlanıyor.

Böylesine hassas bir dönemde gerçekleştirdiğimiz zirvemizde alacağımız kararların, sorunların çözümünde bize rehberlik etmesini ümit ediyorum.

Toplantımızın temasını teşkil eden Gençler ve KOBİ’ler, ülkemizin son 22 yıldır ekonomi alanında kaydettiği ilerlemenin de lokomotifi oldu.

Üye ülkeler olarak 1 milyarı aşan toplam nüfusumuzun çok büyük kısmı gençlerden oluşuyor.

Türkiye olarak sürdürülebilir kalkınmanın ancak gençlerin ekonomiye azami iştirakiyle mümkün olabileceğini biliyoruz.

Gençlerimizin teknolojik ve dijital becerileri ile girişimci ruhlarını geliştiren proje ve programlar yürütüyoruz.

Keza KOBİ’lerin desteklenmesinde D-8’in mevcut imkânlarını daha etkin şekilde kullanmamız gerektiğini düşünüyorum.

Son yıllarda önemli atılımlar gerçekleştiren Azerbaycan’ın Teşkilatımıza üye olmasıyla birlikte bugün hamdolsun dünden daha güçlüyüz.

Kardeş Azerbaycan’a D-8 ailemize hoş geldiniz diyorum.

Bölgemizde ve dünyada önemli hadiseler cereyan ediyor.

Suriye halkının birliğe, dayanışmaya, uzlaşıya ve savaş yorgunu ülkesini süratle ayağa kaldırmaya ihtiyacı var.

Biz de komşuları ve kardeşleri olarak bu zorlu süreçte Suriye’de istikrarın sağlanmasına katkı sunmaya çalışıyoruz.

Tüm dinî, mezhebî ve etnik grupların yan yana, sulh içinde yaşadığı terörden arındırılmış bir Suriye’nin inşası, en samimi beklentimizdir. 

D-8 üyeleri olarak bu zorlu mücadelelerinde Suriyeli kardeşlerimizin yanında olmamız gerektiğine inanıyorum.
Bölgemizin istikrarını tehdit eden hukuksuzluklara D-8 olarak çok daha güçlü tepki vermemiz gerektiğine inanıyorum.

D-8 Zirvesi Filistin ve Lübnan’daki Duruma İlişkin Özel Oturumu’ndan çıkacak sonuçların Filistin, Lübnan ve Suriye halkına hayırlı olmasını diliyorum.

İsrail yönetimi; Amerika’nın aleni, birçok Batılı ülkenin de dolaylı desteğinden cesaret alarak saldırılarını genişleterek sürdürüyor.

Lübnan’dan sonra Suriye de İsrail yayılmacılığının hedefi oldu.

İsrail’in Golan Tepeleri’nde yasa dışı yerleşimlerini genişletmesi dâhil Suriye’nin toprak bütünlüğünü hiçe sayan adımlarını görüyoruz.

İslam ülkeleri olarak İsrail’e karşı atılabilecek adımlara öncülük etmeliyiz.

Silah satışının durdurulması girişimimize, aralarında Güvenlik Konseyinin daimî 2 üyesinin de bulunduğu 52 ülke ve 2 uluslararası teşkilat destek vermiştir.

Her şeyden önce İsrail’e silah ambargosu uygulanması, İsrail’le ticaretin sonlandırılması ve uluslararası alanda tecrit edilmesi çok mühimdir.

Kısa vadede Gazze’de kalıcı ateşkese ulaşmak her zamankinden daha fazla önem kazanmıştır.

Bu konuda hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız.

Uzun soluklu hedefimiz ise iki devletli çözümü hayata geçirmek için bir müzakere sürecinin başlatılması olmalıdır.

Ateşkesin sağlanması konusunda Katar ve Mısır’ın sürdürdüğü müzakerelere güçlü destek vererek bir an evvel neticeye ulaşmalıyız.

Lübnan’da ateşkesin tesisi ve Suriye’de Esed rejiminin çökmesi, ümit ediyorum, daha olumlu bir dönemin başlangıcı olacaktır.  

Lübnan’ın içinde bulunduğu sıkıntılı dönemde hep birlikte kardeşlerimizin yanında olmamız lazım.

Ülkemizin Lübnan’a gönderdiği insani yardım sevkiyatlarının toplamı 1.500 tona ulaşmak üzeredir.

Filistin’de olduğu gibi Lübnan’da da siyasi dağınıklığın devam etmesine izin vermemeliyiz.

Filistin’in, Lübnan’ın ve Suriye’nin iç barışının sağlanması için yeni dinamiklerin geliştirilmesine öncülük etmeliyiz.

Bölgemizde adil ve kalıcı bir barışın tesisi için D-8 ülkeleri olarak hep birlikte daha fazla çaba harcamalıyız.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Bugün dost ve kardeş Mısır’ın başkenti Kahire’de gerçekleştirilen D-8 11’inci Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi’ni başarıyla tamamlayarak ülkemize döndük.

Zirvede yaptığımız istişarelerin, aldığımız kararların ülkelerimiz ve bölgemiz için hayırlı olmasını diliyorum.
Medeniyetimizin anıt şehri, müze şehri, gönül şehri, hoşgörü şehri Mardin… Teşekkürler Mardin! 🇹🇷
Suriye’de zalimin karşısında, mazlumun yanında durmak suretiyle aynı zamanda tarihin de doğru tarafında yer aldık.

Milletim şunu bilsin ki başka konularda da zaman bizi haklı çıkaracaktır.

Daha düne kadar bizi eleştirenler şimdi bize hak veriyor.

Dış politikada, ekonomide, terörle mücadelede ve diğer kritik alanlarda inşallah yine biz haklı çıkacağız.

Doğrunun, haklının ve mazlumun yanında saf tuttukça inanıyorum ki Rabb’im de milletimizin önünü açacaktır.

Kısa vadede bazı zorluklar olabilir, geçici sıkıntılar olabilir.

Ama sonuçta kazanan adalet olur, merhamet olur, insanlık olur, kardeşlik ve adam gibi adamlık olur.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Muhalefetin ideolojik ezberleri haricinde dış politikaya dair hiçbir fikirlerinin olmadığını son süreçte tekrar gördük.

Düşünebiliyor musunuz?

Zalim Esed’in ülkeden kaçmaya hazırlandığı saatlerde ana muhalefetin genel başkanı çıkıyor, devrik rejimle görüşme çağrısı yapıyor…
Fırtınalı sularda Türkiye’nin kılına zarar gelmemesi için büyük bir dikkat, büyük bir hassasiyet gösteriyoruz.

Atacağımız her adımın sadece kısa vadeli sonuçlarını değil, uzun vadeli etkilerini de çok iyi hesaplıyoruz.

Ezberlerle değil, akıllı stratejilerle hareket ediyoruz.

Bugüne kadar neme lazımcılık yapmadık, şimdi de yapmıyoruz.

910 kilometre uzunluğunda sınırımızın olduğu komşumuz Suriye’yle ilk günden beri hep yakından ilgilendik.

Bir avuç ülke dışında tüm dünyanın sırtını döndüğü Suriye halkını biz hiçbir zaman kaderine terk etmedik.

Paylaşmanın bereketine inandık, dayanışmanın gücüne sarıldık, kardeşlik hukukumuzu yücelttik.

13 yıl boyunca ilkeli, vicdanlı, hakkaniyetli davranarak, millet ve ülke olarak son asrın en çetin insanlık sınavını vermeyi başardık.

Arap, Türkmen, Kürt, Sünni, Nusayri, Hristiyan demeden Suriye halkının tamamı geleceğine artık daha bir güvenle bakıyor.

Bugün Suriyeli kardeşlerimiz özgürlüğün coşkusunu paylaşırken dualarında bizi ve milletimizi de unutmuyor.

Ülkesini yeniden ayağa kaldırma çabasında Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğiz.
Dün akşam Almanya'nın Magdeburg şehrindeki Noel pazarına düzenlenen menfur saldırıyı şiddetle kınıyorum. Saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine, dost Almanya halkına ve hükûmetine başsağlığı dileklerimi iletiyor, yaralılara acil şifalar diliyorum.
Sayın Özel’in iç ve dış politikada kırdığı potları üst üste koysak buradan Halep’e yol olur.

Hakkını vermek lazım, ilk başta milletimizi ve gençlerimizi eğlendiriyordu ama artık komik bile değil.

Türkiye gibi güçlü bir ülkenin ana muhalefet liderinin kendini bu durumlara düşürmesi, Türk siyaseti adına hicap vericidir.

Demokrasilerde iktidarın icraat gücüne en çok katkıyı yapan unsurlardan biri de muhalefetin tutarlılığı ve alternatif politika geliştirme kabiliyetidir.

Bizdeki muhalefet ne tutarlı ne de politika geliştirme kabiliyetine sahip.

Muhalefet temsilcileri tuğla üstüne tuğla koymak yerine laf üstüne laf koymakla iş yaptıklarını sanıyorlar.

Aslına bakılırsa mevcut hallerinden gayet memnunlar.

Aksi olsaydı kendilerini şunca zamandır iktidardan uzak tutan bu yanlış üsluptan vazgeçip milletin gönlünü kazanacak işlere yönelirlerdi…