This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Cumhurbaşkanlığı Kabinemiz, görevdeki 2’nci yılını yarın tamamlıyor.
Kalan 3 yıllık sürede gayemiz; ülkemizi kalkındırmak, insanımızın refahını yükseltmek, demokrasimizi güçlendirmek, milletimizin ezelî ve ebedî kardeşliğine vurulan paslı zincirleri birer birer söküp atmaktır.
Kalan 3 yıllık sürede gayemiz; ülkemizi kalkındırmak, insanımızın refahını yükseltmek, demokrasimizi güçlendirmek, milletimizin ezelî ve ebedî kardeşliğine vurulan paslı zincirleri birer birer söküp atmaktır.
CHP Eski Genel Başkanı’nın ülkemize yönelik “vasal” benzetmesi son derece çirkin bir yakıştırmadır.
Türkiye kimsenin vasalı da paryası da vekil aktörü de değildir.
Ülkemiz bu zatın iddia ettiği gibi vasallığa doğru değil, her alanda tam bağımsızlığa doğru hızla yol alıyor.
Rakiplerimiz dâhil birçok ülke Türkiye’nin artan etkinliğinden övgüyle bahsederken CHP Eski Genel Başkanı’nın ülkemize yönelik “vasal” ithamı, hakaretamiz bir benzetmedir.
Türkiye’yi kimi güçlerin “vekil aktörü” olarak tanımlaması, bu zatın kendi ülkesine dair bir türlü düzelmeyen çarpık bakış açısının yeni bir tezahürüdür.
Biz onun dış politikadaki öngörülerinin sıhhatsizliğini “ne bayır kaldı ne bucak” diyerek ahkâm kestiği Suriye değerlendirmelerinden gayet iyi hatırlıyoruz.
14-28 Mayıs seçimleri öncesinde Batı başkentlerinde kapı kapı dolaşan, hatta ekonomist ithal etmekle övünen yine kendisinden başkası değildi.
Biz kendisini ademe mahkûm ettikçe maalesef o bizim üzerimizden kendi devletine bühtan ederek prim kazanma arayışlarını sürdürüyor.
Gördüğümüz kadarıyla köşe yazarlığı da tıpkı siyasetçiliği gibi pek parlak ilerlemiyor.
Hazır bol bol vakti varken kimsenin itibar etmediği marjinal tezlere kalemşorluk yapmak yerine kendisini biraz geliştirmesini tavsiye ediyorum.
Türkiye kimsenin vasalı da paryası da vekil aktörü de değildir.
Ülkemiz bu zatın iddia ettiği gibi vasallığa doğru değil, her alanda tam bağımsızlığa doğru hızla yol alıyor.
Rakiplerimiz dâhil birçok ülke Türkiye’nin artan etkinliğinden övgüyle bahsederken CHP Eski Genel Başkanı’nın ülkemize yönelik “vasal” ithamı, hakaretamiz bir benzetmedir.
Türkiye’yi kimi güçlerin “vekil aktörü” olarak tanımlaması, bu zatın kendi ülkesine dair bir türlü düzelmeyen çarpık bakış açısının yeni bir tezahürüdür.
Biz onun dış politikadaki öngörülerinin sıhhatsizliğini “ne bayır kaldı ne bucak” diyerek ahkâm kestiği Suriye değerlendirmelerinden gayet iyi hatırlıyoruz.
14-28 Mayıs seçimleri öncesinde Batı başkentlerinde kapı kapı dolaşan, hatta ekonomist ithal etmekle övünen yine kendisinden başkası değildi.
Biz kendisini ademe mahkûm ettikçe maalesef o bizim üzerimizden kendi devletine bühtan ederek prim kazanma arayışlarını sürdürüyor.
Gördüğümüz kadarıyla köşe yazarlığı da tıpkı siyasetçiliği gibi pek parlak ilerlemiyor.
Hazır bol bol vakti varken kimsenin itibar etmediği marjinal tezlere kalemşorluk yapmak yerine kendisini biraz geliştirmesini tavsiye ediyorum.
Gayretlerimiz neticesinde Rusya ve Ukrayna heyetleri bugün ülkemizde bir araya geldi.
Üç yıllık aradan sonra ilki önceki hafta yapılan ve bin savaş esirinin takasıyla sonuçlanan toplantının ardından ikinci tarihî toplantı bugün gerçekleştirildi.
Dünkü hadiseye rağmen toplantının gerçekleşmesi başlı başına önemli bir başarıdır.
Dışişleri Bakanımızın riyasetinde yapılan toplantı muhteşem bir buluşma oldu.
Savaş esirlerinin ve cenazelerin takası hususunda bu kez daha yüksek sayılarda mutabık kalındı.
Bu gelişmeler, İstanbul’daki buluşmaların ehemmiyetini ortaya koymaktadır.
Türkiye’nin tavrı savaşın ilk gününden beri bellidir:
Biz bölgemizde asla çatışma, kavga, savaş ve zulüm görmek istemiyoruz.
Barışın kaybedeninin olmayacağına inanıyoruz.
İstanbul’u küresel bir barış merkezi haline getirelim istiyoruz.
En büyük arzularımızdan biri Sayın Putin, Sayın Zelenski ve Sayın Trump’ı İstanbul veya Ankara’da bir araya getirmek, barış ortamına bir an önce kavuşmaktır.
Bugün İstanbul’da gerçekleşen tarihî buluşmadan sonra bu yöndeki adımlarımızı daha da artıracağız.
Üç yıllık aradan sonra ilki önceki hafta yapılan ve bin savaş esirinin takasıyla sonuçlanan toplantının ardından ikinci tarihî toplantı bugün gerçekleştirildi.
Dünkü hadiseye rağmen toplantının gerçekleşmesi başlı başına önemli bir başarıdır.
Dışişleri Bakanımızın riyasetinde yapılan toplantı muhteşem bir buluşma oldu.
Savaş esirlerinin ve cenazelerin takası hususunda bu kez daha yüksek sayılarda mutabık kalındı.
Bu gelişmeler, İstanbul’daki buluşmaların ehemmiyetini ortaya koymaktadır.
Türkiye’nin tavrı savaşın ilk gününden beri bellidir:
Biz bölgemizde asla çatışma, kavga, savaş ve zulüm görmek istemiyoruz.
Barışın kaybedeninin olmayacağına inanıyoruz.
İstanbul’u küresel bir barış merkezi haline getirelim istiyoruz.
En büyük arzularımızdan biri Sayın Putin, Sayın Zelenski ve Sayın Trump’ı İstanbul veya Ankara’da bir araya getirmek, barış ortamına bir an önce kavuşmaktır.
Bugün İstanbul’da gerçekleşen tarihî buluşmadan sonra bu yöndeki adımlarımızı daha da artıracağız.
Türkiye emin ve ehil kadroların riyasetinde güvendedir.
Cuma günü açıklanan 2025 yılı ilk çeyrek büyüme verilerinden sonra bugün de ihracatta umut verici haberler aldık.
2025 Mayıs ayında 24,8 milyar dolarla Cumhuriyet tarihimizin mayıs ayı ihracat rekoruna imza attık.
Bu senenin ilk 5 ayında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla ihracatımız 3,5 oranında artarak toplam 111 milyar dolara ulaştı.
Bir diğer olumlu gelişme, yıllıklandırılmış mal ihracatımızın Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesi olan 265,5 milyar dolara yükselmesidir.
Mal ihracatında son 1 yılda tüm olumsuzluklara rağmen %1,9 oranında, yani 5 milyar dolar net artış sağladık.
Hizmetler ihracatımızın ise Mayıs ayında yıllıklandırılmış olarak 116,4 milyar dolara yükseleceğini tahmin ediyoruz.
İhracatçılarımız başta olmak üzere bu önemli başarıda emeği geçen tüm kardeşlerimi tebrik ediyorum.
Son 2 yıldır uyguladığımız ekonomi programımızın olumlu neticelerini inşallah farklı başlıklarda görmeye gelecekte de devam edeceğiz.
Cuma günü açıklanan 2025 yılı ilk çeyrek büyüme verilerinden sonra bugün de ihracatta umut verici haberler aldık.
2025 Mayıs ayında 24,8 milyar dolarla Cumhuriyet tarihimizin mayıs ayı ihracat rekoruna imza attık.
Bu senenin ilk 5 ayında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla ihracatımız 3,5 oranında artarak toplam 111 milyar dolara ulaştı.
Bir diğer olumlu gelişme, yıllıklandırılmış mal ihracatımızın Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesi olan 265,5 milyar dolara yükselmesidir.
Mal ihracatında son 1 yılda tüm olumsuzluklara rağmen %1,9 oranında, yani 5 milyar dolar net artış sağladık.
Hizmetler ihracatımızın ise Mayıs ayında yıllıklandırılmış olarak 116,4 milyar dolara yükseleceğini tahmin ediyoruz.
İhracatçılarımız başta olmak üzere bu önemli başarıda emeği geçen tüm kardeşlerimi tebrik ediyorum.
Son 2 yıldır uyguladığımız ekonomi programımızın olumlu neticelerini inşallah farklı başlıklarda görmeye gelecekte de devam edeceğiz.
Bayram trafiğinde vatandaşlarımızın güvenli, huzurlu ve konforlu yolculuk yapabilmeleri için gerekli tedbirleri alıyoruz.
Vatandaşlarımızdan da trafik kurallarına riayet ederek yüreğimize ateş düşüren acıların yaşanmasına engel olmalarını bekliyorum.
Vatandaşlarımızdan da trafik kurallarına riayet ederek yüreğimize ateş düşüren acıların yaşanmasına engel olmalarını bekliyorum.
Recep Tayyip Erdoğan
Kurban Bayramı ikramiyelerini yarından itibaren ödemeye başlayacağımızın müjdesini emekli kardeşlerimle paylaşmak istiyorum. 31 Mayıs-4 Haziran tarihleri arasında sırasıyla Bağ-Kur, Emekli Sandığı ve SSK’lı olmak üzere yaklaşık 16 milyon emeklimize 57,4 milyar…
4 Haziran’a kadar 15,9 milyon emeklimize toplam 57,4 milyar liralık ödeme gerçekleştireceğimizi paylaşmıştık.
Yaşlı aylığı ve engelli aylıklarının ödemelerini de yarın yapıyoruz.
Böylece 1 milyon 350 bin kardeşimize bayram öncesinde toplam 6 milyar 300 milyon lira ödeyeceğiz.
Yaşlı aylığı ve engelli aylıklarının ödemelerini de yarın yapıyoruz.
Böylece 1 milyon 350 bin kardeşimize bayram öncesinde toplam 6 milyar 300 milyon lira ödeyeceğiz.
Gazi Meclisimizde yapılan oylamayla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına yeniden seçilen İstanbul Milletvekilimiz Sayın Numan Kurtulmuş’u Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul ettim.
Sayın Kurtulmuş’u yeniden seçilmesi dolayısıyla tebrik ediyor, önümüzdeki dönemde Gazi Meclisimiz çatısı altındaki çalışmalarında kendisine başarılar diliyorum.
Sayın Kurtulmuş’u yeniden seçilmesi dolayısıyla tebrik ediyor, önümüzdeki dönemde Gazi Meclisimiz çatısı altındaki çalışmalarında kendisine başarılar diliyorum.
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ferdi Zeyrek’in elim bir kaza sonucu vefat etmesinden büyük üzüntü duydum.
Merhum Zeyrek’e Allah’tan rahmet niyaz ediyor; ailesine, çalışma arkadaşlarına, Manisalı vatandaşlarımıza ve tüm CHP teşkilatına başsağlığı diliyorum.
Merhum Zeyrek’e Allah’tan rahmet niyaz ediyor; ailesine, çalışma arkadaşlarına, Manisalı vatandaşlarımıza ve tüm CHP teşkilatına başsağlığı diliyorum.
Millî muharip uçağımız KAAN ile ilgili çok önemli ve güzel bir gelişmeyi milletimle paylaşmak istiyorum…
Dost ve kardeş Endonezya ile imzaladığımız anlaşma çerçevesinde 48 adet KAAN, Türkiye’de üretilerek Endonezya’ya ihraç edilecek.
KAAN’ın üretiminde Endonezya’nın sahip olduğu yerel kabiliyetlerden de yararlanılacak.
Yerli ve millî savunma sanayimizin kaydettiği gelişmeyi ve ulaştığı noktayı gözler önüne seren bu anlaşmanın Türkiye ve Endonezya için hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Ortaya koyduğu irade ile anlaşmanın imzalanmasında büyük pay sahibi olan değerli mevkidaşım Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto’ya selam ve teşekkürlerimi iletiyorum.
Savunma Sanayii Başkanlığımız ve TUSAŞ başta olmak üzere KAAN’ın üretiminde ve Türkiye tarihinin bu rekor ihracat sözleşmesinin imzalanmasında emeği geçen tüm kuruluşlarımızı tebrik ediyorum.
Savunma sanayimizin daha da güçlenmesi adına her türlü desteği verdiğimiz, bundan sonra da kararlılıkla destekleyeceğimiz bütün firmalarımızın başarılarının devamını diliyor, savunma sanayiinde çalışan tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.
Dost ve kardeş Endonezya ile imzaladığımız anlaşma çerçevesinde 48 adet KAAN, Türkiye’de üretilerek Endonezya’ya ihraç edilecek.
KAAN’ın üretiminde Endonezya’nın sahip olduğu yerel kabiliyetlerden de yararlanılacak.
Yerli ve millî savunma sanayimizin kaydettiği gelişmeyi ve ulaştığı noktayı gözler önüne seren bu anlaşmanın Türkiye ve Endonezya için hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Ortaya koyduğu irade ile anlaşmanın imzalanmasında büyük pay sahibi olan değerli mevkidaşım Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto’ya selam ve teşekkürlerimi iletiyorum.
Savunma Sanayii Başkanlığımız ve TUSAŞ başta olmak üzere KAAN’ın üretiminde ve Türkiye tarihinin bu rekor ihracat sözleşmesinin imzalanmasında emeği geçen tüm kuruluşlarımızı tebrik ediyorum.
Savunma sanayimizin daha da güçlenmesi adına her türlü desteği verdiğimiz, bundan sonra da kararlılıkla destekleyeceğimiz bütün firmalarımızın başarılarının devamını diliyor, savunma sanayiinde çalışan tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.
Hindistan’ın Ahmedabad şehrinde meydana gelen uçak kazasında hayatını kaybedenlerin ailelerine, sevenlerine Türk Milleti adına taziyelerimi iletiyor, yaralananlara acil şifalar diliyorum.
İsrail, Gazze başta olmak üzere bölgemizi kana, gözyaşına ve istikrarsızlığa boğma stratejisini bu sabah itibarıyla çok tehlikeli bir aşamaya taşımıştır.
İsrail’in komşumuz İran’a düzenlediği saldırılar, uluslararası hukuku hiçe sayan apaçık bir provokasyondur.
İran’ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerin yoğunlaştığı ve Gazze’ye yönelik insanlık dışı eylemler karşısında uluslararası baskıların arttığı bir dönemde yapılan bu saldırılar, İsrail’in kural tanımaz zihniyetini göstermektedir.
Netanyahu yönetimi pervasız, saldırgan ve hukuk tanımaz eylemleriyle bölgemizi ve tüm dünyayı felakete sürükleme gayretindedir.
Uluslararası toplum, küresel ve bölgesel istikrarı hedef alan İsrail haydutluğuna artık bir dur demelidir.
Netanyahu ve katliam şebekesinin tüm bölgemizi ateşe atan saldırılarının mutlaka önüne geçilmelidir.
Orta Doğu’da daha fazla kan, yıkım ve çatışma görmek istemediğimizi bugün bir kez daha ifade ediyoruz.
Türkiye olarak komşumuz İran’a yönelik düzenlenen menfur saldırıları lanetliyor; hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyor; dost ve kardeş İran halkına taziyelerimizi iletiyoruz.
İsrail’in komşumuz İran’a düzenlediği saldırılar, uluslararası hukuku hiçe sayan apaçık bir provokasyondur.
İran’ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerin yoğunlaştığı ve Gazze’ye yönelik insanlık dışı eylemler karşısında uluslararası baskıların arttığı bir dönemde yapılan bu saldırılar, İsrail’in kural tanımaz zihniyetini göstermektedir.
Netanyahu yönetimi pervasız, saldırgan ve hukuk tanımaz eylemleriyle bölgemizi ve tüm dünyayı felakete sürükleme gayretindedir.
Uluslararası toplum, küresel ve bölgesel istikrarı hedef alan İsrail haydutluğuna artık bir dur demelidir.
Netanyahu ve katliam şebekesinin tüm bölgemizi ateşe atan saldırılarının mutlaka önüne geçilmelidir.
Orta Doğu’da daha fazla kan, yıkım ve çatışma görmek istemediğimizi bugün bir kez daha ifade ediyoruz.
Türkiye olarak komşumuz İran’a yönelik düzenlenen menfur saldırıları lanetliyor; hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyor; dost ve kardeş İran halkına taziyelerimizi iletiyoruz.
Tiyatro, radyo ve televizyon alanında birbirinden değerli çalışmalara imza atan; karakteriyle, duruşuyla, samimiyetiyle gönüllerde farklı bir yere sahip olan; İstanbul İmam Hatip Okulundan arkadaşım, kıymetli kardeşim, sanatçı Hüseyin Goncagül’e Allah’tan rahmet diliyorum.
Hüseyin kardeşimin ailesine, dostlarına ve sevenlerine başsağlığı dileklerimi iletiyorum.
Mekânı cennet olsun.
Hüseyin kardeşimin ailesine, dostlarına ve sevenlerine başsağlığı dileklerimi iletiyorum.
Mekânı cennet olsun.
Yarın sabah LGS’ye girecek evlatlarımıza başarılar diliyor, her birini gözlerinden öpüyorum. Sınavın genç kardeşlerim ve kıymetli aileleri için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Rabb’im zihin açıklığı versin.
Rabb’im zihin açıklığı versin.