İsrail’in Lübnan ve Suriye’ye yönelik saldırıları, DEAŞ’lamücadele çabalarını sekteye uğratıyor.
Suriye’de etnik ve dinî aidiyetleri kaşıyarak 8 Aralık devrimini dinamitlemeye çalışıyor.
Türkiye, Suriye’nin yeni bir istikrarsızlık girdabına sürüklenmesine göz yummayacaktır.
911 kilometre uzunluğunda sınıra sahip olduğumuz komşumuz Suriye’nin toprak bütünlüğünü, istikrarını ve güvenliğini kendimizden ayrı görmediğimizi özellikle dile getirmek istiyorum.
Suriye halkı acıya, zulme ve savaşa doymuştur; Suriyeli kardeşlerimize bunları tekrar yaşatma niyeti olanlar hesaplarını buna göre yapmalıdır.
Soğukkanlılığımızı, sabrımızı, meseleleri diyalog yoluyla çözme tavrımızı kimse yanlış anlamamalı, yanlış yorumlamamalı, sükûnetimiz birilerini çok hatalı heveslere sürüklememelidir.
Suriye’nin toprak bütünlüğü ve istikrarının muhafazası noktasında Sayın Trump ve Sayın Putin başta olmak üzere bölgede nüfuz sahibi tüm aktörlerle anlayış birliği içindeyiz, çok yakın diyalog halindeyiz.
Gerek bu anlayış birliği gerek ülkemizin güvenlik planlamaları gerekse Suriye hükûmetiyle aramızdaki mutabakatlar çerçevesinde gerekli bütün adımları atmayı kararlılıkla sürdüreceğiz. #ADF2025
Suriye’de etnik ve dinî aidiyetleri kaşıyarak 8 Aralık devrimini dinamitlemeye çalışıyor.
Türkiye, Suriye’nin yeni bir istikrarsızlık girdabına sürüklenmesine göz yummayacaktır.
911 kilometre uzunluğunda sınıra sahip olduğumuz komşumuz Suriye’nin toprak bütünlüğünü, istikrarını ve güvenliğini kendimizden ayrı görmediğimizi özellikle dile getirmek istiyorum.
Suriye halkı acıya, zulme ve savaşa doymuştur; Suriyeli kardeşlerimize bunları tekrar yaşatma niyeti olanlar hesaplarını buna göre yapmalıdır.
Soğukkanlılığımızı, sabrımızı, meseleleri diyalog yoluyla çözme tavrımızı kimse yanlış anlamamalı, yanlış yorumlamamalı, sükûnetimiz birilerini çok hatalı heveslere sürüklememelidir.
Suriye’nin toprak bütünlüğü ve istikrarının muhafazası noktasında Sayın Trump ve Sayın Putin başta olmak üzere bölgede nüfuz sahibi tüm aktörlerle anlayış birliği içindeyiz, çok yakın diyalog halindeyiz.
Gerek bu anlayış birliği gerek ülkemizin güvenlik planlamaları gerekse Suriye hükûmetiyle aramızdaki mutabakatlar çerçevesinde gerekli bütün adımları atmayı kararlılıkla sürdüreceğiz. #ADF2025
Biz bu coğrafyanın sadece sakinleri değiliz, aynı zamanda sahipleriyiz. Bin yıldır buradayız, daha nice asırlar boyunca yine burada olacağız.
İnsanlık tarihiyle yaşıt olan bölgemizin bu köklü tarihine uygun olarak medeniyetin, huzurun, barışın coğrafyası olmasını istiyoruz.
Biz artık çatışmanın değil uzlaşmanın, ayrışmanın değil ittifakın; kan, gözyaşı, acı ve gerilimin değil refahın ve istikrarın egemen olduğu bir bölge görmek, böyle bir dünyada yaşamak, evlatlarımıza böyle bir dünya bırakmak istiyoruz.
Barışın savaştan daha fazla emek istediğinin gayet farkındayız.
Ama biz kolayı değil her zaman zoru seçtik, bugün de zor olanın tarafındayız.
Bu anlayışla Ukrayna, Sudan, Libya, Somali gibi yakın dostluğumuz olan ülkelerde nasıl kalıcı barış ve istikrar için mücadele ediyorsak Afrika ve Asya’da da ara buluculuk ve kolaylaştırıcılık gibi inisiyatiflerle sorumluluk üstleniyoruz.
Komşularımızla iyi ilişkiler tesis ederek, iş birliği ve ticaret imkânlarını genişleterek, ayrıca çatışan taraflar arasında diyalog köprüleri kurarak ülkemizin etrafında bir barış ve güvenlik kuşağı oluşturmak çabasındayız. #ADF2025
İnsanlık tarihiyle yaşıt olan bölgemizin bu köklü tarihine uygun olarak medeniyetin, huzurun, barışın coğrafyası olmasını istiyoruz.
Biz artık çatışmanın değil uzlaşmanın, ayrışmanın değil ittifakın; kan, gözyaşı, acı ve gerilimin değil refahın ve istikrarın egemen olduğu bir bölge görmek, böyle bir dünyada yaşamak, evlatlarımıza böyle bir dünya bırakmak istiyoruz.
Barışın savaştan daha fazla emek istediğinin gayet farkındayız.
Ama biz kolayı değil her zaman zoru seçtik, bugün de zor olanın tarafındayız.
Bu anlayışla Ukrayna, Sudan, Libya, Somali gibi yakın dostluğumuz olan ülkelerde nasıl kalıcı barış ve istikrar için mücadele ediyorsak Afrika ve Asya’da da ara buluculuk ve kolaylaştırıcılık gibi inisiyatiflerle sorumluluk üstleniyoruz.
Komşularımızla iyi ilişkiler tesis ederek, iş birliği ve ticaret imkânlarını genişleterek, ayrıca çatışan taraflar arasında diyalog köprüleri kurarak ülkemizin etrafında bir barış ve güvenlik kuşağı oluşturmak çabasındayız. #ADF2025
Bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde, kaynaklarında gözümüz yok. Türkiye olarak nerede varlık gösteriyorsak orada yerin altındakilerle değil üstündekilerle, yani insanlarla ilgileniyoruz.
Zulüm ile abat olunmaz, sömürü ve çatışma üzerine müreffeh bir gelecek inşa edilmez…
Zulüm ile abat olunmaz, sömürü ve çatışma üzerine müreffeh bir gelecek inşa edilmez…
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Dünya 5'ten büyüktür çünkü insanlık 5'ten büyüktür… #ADF2025
Türkiye olmadan Avrupa güvenliğinin düşünülemeyeceği bir kez daha ortaya çıkmıştır.
NATO’nun en büyük ikinci kara ordusuna komuta eden Türkiye, özellikle son yıllarda büyük atılım yaptığı savunma sanayisiyle Avrupa güvenliği için gelecekte de sorumluluk almaya hazırdır.
Avrupa Birliği tam üyeliği, hâlen ülkemizin stratejik hedefidir.
Eğer Avrupa Birliği mevcut sınamaların üstesinden gelmek, yeniden yapılanan küresel sistemde hak ettiği şekilde temsil edilmek istiyorsa buna göre davranmalı, bagajlarından kurtulmalı ve Türkiye, tam üye olarak Birlik’teki sandalyesine bir an önce kavuşmalıdır.
Biz üyelik sürecimizi ilerletme noktasında hazırız ve kararlıyız.
Avrupa Birliği’nden de somut adımlar atmasını bekliyoruz. #ADF2025
NATO’nun en büyük ikinci kara ordusuna komuta eden Türkiye, özellikle son yıllarda büyük atılım yaptığı savunma sanayisiyle Avrupa güvenliği için gelecekte de sorumluluk almaya hazırdır.
Avrupa Birliği tam üyeliği, hâlen ülkemizin stratejik hedefidir.
Eğer Avrupa Birliği mevcut sınamaların üstesinden gelmek, yeniden yapılanan küresel sistemde hak ettiği şekilde temsil edilmek istiyorsa buna göre davranmalı, bagajlarından kurtulmalı ve Türkiye, tam üye olarak Birlik’teki sandalyesine bir an önce kavuşmalıdır.
Biz üyelik sürecimizi ilerletme noktasında hazırız ve kararlıyız.
Avrupa Birliği’nden de somut adımlar atmasını bekliyoruz. #ADF2025
Müttefikimiz ve stratejik ortağımız Amerika Birleşik Devletleri’yle 100 milyar dolarlık ticaret hedefimize büyük önem veriyoruz.
Başkan Trump’ın ikinci döneminde, kendisiyle olan yakın dostluğumuzun da katkısıyla ABD ile ilişkilerimizin her alanda serpileceğine inanıyorum.
Başkan Trump’ın ikinci döneminde, kendisiyle olan yakın dostluğumuzun da katkısıyla ABD ile ilişkilerimizin her alanda serpileceğine inanıyorum.
Köklü bir geçmişe sahip olduğumuz Rusya Federasyonu’yla ilişkilerimiz, çok boyutlu bir zeminde günden güne gelişiyor.
Ortak coğrafyayı paylaştığımız Rusya’yla iş birliğimizi karşılıklı menfaat ve saygı temelinde ilerletmekte kararlıyız.
4’üncü yılına giren Rusya-Ukrayna savaşının adil ve sürdürülebilir bir barış anlaşmasıyla sona erdirilmesi önceliğimiz olmaya devam ediyor.
Karadeniz Girişimi, esir takası ve İstanbul Süreci başta olmak üzere birçok adım attık.
İlk günden beri muhafaza ettiğimiz dengeli ve proaktif tutumumuzu inşallah aynı şekilde sürdüreceğiz. #ADF2025
Ortak coğrafyayı paylaştığımız Rusya’yla iş birliğimizi karşılıklı menfaat ve saygı temelinde ilerletmekte kararlıyız.
4’üncü yılına giren Rusya-Ukrayna savaşının adil ve sürdürülebilir bir barış anlaşmasıyla sona erdirilmesi önceliğimiz olmaya devam ediyor.
Karadeniz Girişimi, esir takası ve İstanbul Süreci başta olmak üzere birçok adım attık.
İlk günden beri muhafaza ettiğimiz dengeli ve proaktif tutumumuzu inşallah aynı şekilde sürdüreceğiz. #ADF2025
Gümrük tarifeleri üzerinden kızışan ticari rekabetin yıkıcı hale gelmemesi için elimizden geleni yapmaktayız.
Şoklara karşı dirençli ekonomisiyle Türkiye bu süreci sadece sorunsuz atlatmakla kalmayacak, Allah’ın izniyle yeni dönemin kazananlarından da biri olacaktır.
Şoklara karşı dirençli ekonomisiyle Türkiye bu süreci sadece sorunsuz atlatmakla kalmayacak, Allah’ın izniyle yeni dönemin kazananlarından da biri olacaktır.
Antalya Havalimanımız son 2 yıldır 35 milyonluk mevcut yolcu kapasitesinin üzerinde kişiye hizmet veriyor. 2029 yılında toplam yolcu sayısının 45 milyona ulaşmasını bekliyoruz.
Bu sayıları dikkate alarak Antalya Havalimanımızı büyütmek için güçlü bir adım attık.
Kapasite artırımına yönelik ilave yatırımların hayata geçirilmesi için 5 Ocak 2022’de yüklenici firmamıza yer teslimini yaparak çalışmalara başladık.
Artık Antalya Havalimanımız, dünyanın her bir köşesinden 82 milyon misafire hoş geldiniz diyebilecek kapasiteye hamdolsun kavuştu.
Yeni terminal binalarımız modern mimarisiyle, güçlü altyapısıyla, artırılmış kapasitesiyle Antalya’nın kapılarını çok daha geniş ufuklara açacak.
Gurur verici olmasının yanı sıra her açıdan yenilikçi ve vizyonerbir projeyi daha şehrimizin hizmetine sunmaktan memnuniyet duyuyoruz.
Yeni terminal binalarımız Antalya’mız ile havacılık, kültür ve turizm sektörümüz için hayırlı, uğurlu olsun.
Bu sayıları dikkate alarak Antalya Havalimanımızı büyütmek için güçlü bir adım attık.
Kapasite artırımına yönelik ilave yatırımların hayata geçirilmesi için 5 Ocak 2022’de yüklenici firmamıza yer teslimini yaparak çalışmalara başladık.
Artık Antalya Havalimanımız, dünyanın her bir köşesinden 82 milyon misafire hoş geldiniz diyebilecek kapasiteye hamdolsun kavuştu.
Yeni terminal binalarımız modern mimarisiyle, güçlü altyapısıyla, artırılmış kapasitesiyle Antalya’nın kapılarını çok daha geniş ufuklara açacak.
Gurur verici olmasının yanı sıra her açıdan yenilikçi ve vizyonerbir projeyi daha şehrimizin hizmetine sunmaktan memnuniyet duyuyoruz.
Yeni terminal binalarımız Antalya’mız ile havacılık, kültür ve turizm sektörümüz için hayırlı, uğurlu olsun.
927 milyon avro yatırım gerektiren Antalya Havalimanı Genişletme Projesi’ni kamu-özel iş birliği modeli kapsamında devletimizin kasasından tek bir kuruş çıkmadan gerçekleştirdik.
Herhangi bir yolcu garantisi olmayan projeyle 8 milyar 555 milyon avro da kira geliri elde edeceğiz.
Yatırımcı şirket, kira bedelinin %25’lik kısmı olan 2 milyar 138 milyon 750 bin avroyu Mart 2022’de peşin ödedi ve bu bedel daha çalışmalar bitmeden devletimizin kasasına girdi.
Böylelikle bu güzide proje, kamu kaynaklarını etkin kullanmanın ve kamu-özel sektör iş birliğinin en başarılı örneklerinden biri oldu.
Bugün hizmete aldığımız yeni terminal binalarımızla artık Antalya Havalimanımız çok daha fazla sayıda yolcuya hizmet verecek, Antalya ise turizm potansiyelini çok daha yüksek bir seviyeye taşıyacaktır.
Herhangi bir yolcu garantisi olmayan projeyle 8 milyar 555 milyon avro da kira geliri elde edeceğiz.
Yatırımcı şirket, kira bedelinin %25’lik kısmı olan 2 milyar 138 milyon 750 bin avroyu Mart 2022’de peşin ödedi ve bu bedel daha çalışmalar bitmeden devletimizin kasasına girdi.
Böylelikle bu güzide proje, kamu kaynaklarını etkin kullanmanın ve kamu-özel sektör iş birliğinin en başarılı örneklerinden biri oldu.
Bugün hizmete aldığımız yeni terminal binalarımızla artık Antalya Havalimanımız çok daha fazla sayıda yolcuya hizmet verecek, Antalya ise turizm potansiyelini çok daha yüksek bir seviyeye taşıyacaktır.
4 saatlik uçuş süresiyle 67 ülkenin merkezinde bulunan Türkiye’nin bu avantajlı konumunu değerlendirmek için 23 yılda çok büyük yatırımlar gerçekleştirdik.
“Dünyada ulaşamadığımız hiçbir nokta kalmayacak” şiarıyla ülkemizi havacılıkta küresel ölçekte en üst lige yükselttik.
2002’den bu yana 26 olan aktif havalimanı sayımızı 10 Ağustos’ta açılışını yaptığımız Çukurova Uluslararası Havalimanımızla birlikte 58’e çıkardık.
İstanbul Havalimanımız, 2024’te 80,1 milyon yolcu ağırlayarak kendi kategorisinde Avrupa’da 2’nci, dünyada ise 7’nci sırada yer aldı.
Önümüzdeki dönemde aktif havalimanı sayımızı, yapımları devam eden Yozgat ve Bayburt-Gümüşhane Havalimanlarımızın da hizmete alınmasıyla 58’den 60’a çıkaracağız.
“Dünyada ulaşamadığımız hiçbir nokta kalmayacak” şiarıyla ülkemizi havacılıkta küresel ölçekte en üst lige yükselttik.
2002’den bu yana 26 olan aktif havalimanı sayımızı 10 Ağustos’ta açılışını yaptığımız Çukurova Uluslararası Havalimanımızla birlikte 58’e çıkardık.
İstanbul Havalimanımız, 2024’te 80,1 milyon yolcu ağırlayarak kendi kategorisinde Avrupa’da 2’nci, dünyada ise 7’nci sırada yer aldı.
Önümüzdeki dönemde aktif havalimanı sayımızı, yapımları devam eden Yozgat ve Bayburt-Gümüşhane Havalimanlarımızın da hizmete alınmasıyla 58’den 60’a çıkaracağız.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Biz tarihiyle büyük, vicdanıyla büyük, iddialarıyla büyük bir milletin mensubu olmanın hakkını vermeye çalışıyoruz.
Ülkesini başkalarına şikâyet edenler bu vizyonu anlayamaz.
Onları kendi küçük dünyalarında kendi küçük kavgalarıyla baş başa bırakıyoruz…
Ülkesini başkalarına şikâyet edenler bu vizyonu anlayamaz.
Onları kendi küçük dünyalarında kendi küçük kavgalarıyla baş başa bırakıyoruz…
10 bini Millî Eğitim Akademisine olmak üzere toplam 25 bin yeni öğretmen ataması sürecini başlattığımızın müjdesini gençlerimizle paylaşmak istiyorum.
Millî Eğitim Bakanlığımız, atama takvimi ve diğer detaylarla ilgili kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemde yapacak.
Bu vesileyle, göz bebeğimiz olan evlatlarımızı emanet ettiğimiz kıymetli öğretmenlerimize emekleri ve fedakârlıkları dolayısıyla ülkem ve milletim adına bir kez daha teşekkür ediyorum.
Millî Eğitim Bakanlığımız, atama takvimi ve diğer detaylarla ilgili kapsamlı bilgilendirmeyi önümüzdeki dönemde yapacak.
Bu vesileyle, göz bebeğimiz olan evlatlarımızı emanet ettiğimiz kıymetli öğretmenlerimize emekleri ve fedakârlıkları dolayısıyla ülkem ve milletim adına bir kez daha teşekkür ediyorum.
Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı ve zirai don sigortası olmayan çiftçilerimizin zarar gören mahsullerinin üretimi için yaptıkları harcamalarının hasar oranına göre karşılanması için Tarım ve Orman Bakanlığımız çalışmalarına başladı.
Tarım ve Orman Bakanımıza, konuyu çiftçilerimizle yakın istişare halinde yürütmesi için gereken talimatları verdik.
Şahsen biz de yapılan çalışmaları büyük bir hassasiyetle takip edeceğiz.
Üreticilerimize tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Hükûmetimizin tüm imkânlarıyla, tüm kapasitesiyle bu zor günlerinde çiftçilerimizin, üreticilerimizin yanında olduğunun bilinmesini istiyorum.
Tarım ve Orman Bakanımıza, konuyu çiftçilerimizle yakın istişare halinde yürütmesi için gereken talimatları verdik.
Şahsen biz de yapılan çalışmaları büyük bir hassasiyetle takip edeceğiz.
Üreticilerimize tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Hükûmetimizin tüm imkânlarıyla, tüm kapasitesiyle bu zor günlerinde çiftçilerimizin, üreticilerimizin yanında olduğunun bilinmesini istiyorum.
Ülkenin başına gelen her felaketi fırsata dönüştürmek isteyen habis zihniyet, son beş gündür yaşanan don olaylarında da boş durmadı.
Hasar tespit çalışmaları henüz tamamlanmadan millete korku salma adına her türlü manipülasyona başvurdular.
Gıda arz güvenliğimizin tehlikede olduğundan tutun yurt dışına bağımlı olacağımıza kadar bir sürü tezviratı ortalığa boca ettiler.
Başta hububat, baklagiller ve yağlı tohumlar olmak üzere stratejik öneme sahip tarım ürünlerinde yurt içi gıda arzını olumsuz yönde etkileyecek bir risk elhamdülillah yok.
Lakin -17 dereceye düşen sıcaklıklardan dolayı belli bölgelerde bazı meyve çeşitlerinde sıkıntı söz konusu.
İlk tespitlerimiz kayısı, üzüm, elma, şeftali, nektarin gibi meyve gruplarında farklı derecelerde hasar meydana geldiğine işaret ediyor.
Hasar tespit çalışmalarımızın tamamlanmasını müteakip durum daha net ortaya çıkacaktır.
Bu olay bizlere TARSİM’in önemini tekrar hatırlatmıştır.
TARSİM uygulamasının başladığı 2006’dan bugüne kadar üreticilerimize 38,5 milyar lira prim desteği ve 33,5 milyar lira hasar tazminatı ödedik.
Don, sel, kuraklık gibi durumlardan etkilenmemek için prim bedelinin %70’i kadarının devletimizce ödendiği tarım sigortasının yaptırılması ve Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıt olunması büyük önem taşıyor.
Çiftçilerimizden bu konuda azami hassasiyet bekliyoruz.
Hasar tespit çalışmaları henüz tamamlanmadan millete korku salma adına her türlü manipülasyona başvurdular.
Gıda arz güvenliğimizin tehlikede olduğundan tutun yurt dışına bağımlı olacağımıza kadar bir sürü tezviratı ortalığa boca ettiler.
Başta hububat, baklagiller ve yağlı tohumlar olmak üzere stratejik öneme sahip tarım ürünlerinde yurt içi gıda arzını olumsuz yönde etkileyecek bir risk elhamdülillah yok.
Lakin -17 dereceye düşen sıcaklıklardan dolayı belli bölgelerde bazı meyve çeşitlerinde sıkıntı söz konusu.
İlk tespitlerimiz kayısı, üzüm, elma, şeftali, nektarin gibi meyve gruplarında farklı derecelerde hasar meydana geldiğine işaret ediyor.
Hasar tespit çalışmalarımızın tamamlanmasını müteakip durum daha net ortaya çıkacaktır.
Bu olay bizlere TARSİM’in önemini tekrar hatırlatmıştır.
TARSİM uygulamasının başladığı 2006’dan bugüne kadar üreticilerimize 38,5 milyar lira prim desteği ve 33,5 milyar lira hasar tazminatı ödedik.
Don, sel, kuraklık gibi durumlardan etkilenmemek için prim bedelinin %70’i kadarının devletimizce ödendiği tarım sigortasının yaptırılması ve Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıt olunması büyük önem taşıyor.
Çiftçilerimizden bu konuda azami hassasiyet bekliyoruz.
Türkiye sınırları zorlanacak, dostluğu veya düşmanlığı test edilecek bir ülke değildir.
Kimse hatalı hesap yapmamalı, kışkırtmalar karşısındaki serinkanlı tavrımızı asla bir zafiyet olarak algılamamalıdır.
Özellikle Suriye konusunda kimi aktörler Türkiye’nin sabır taşının direncini sınamak yerine dostluğunun kıymetini bilmeli, söylemlerini ve politikalarını buna göre ayarlamalı, örgüt gibi değil devlet gibi hareket etmelidir.
Suriye’nin kalıcı huzura ve istikrara kavuşmasına kim engel olursa açık söylüyorum, karşısında Suriye hükûmetiyle birlikte bizi de bulacaktır.
Terör koridoruyla Suriye’nin parçalanmasına nasıl müsaade etmediysek başka koridorlarla bu ülkenin bölünmesine de aynı şekilde izin vermeyiz.
Tekrar ediyorum: Suriye’de 8 Aralık öncesine geri dönüş diye bir ihtimal ortadan kalkmıştır.
8 Aralık devrimiyle birlikte bu ülkede artık yeni bir dönem başlamıştır.
Suriye toparlandıkça, istikrara ve huzura kavuştukça bunun kazananı tüm bölgemiz olacak, bölgedeki tüm halklar olacaktır.
Türkiye, bu yeni sürecin başarıya ulaşması için elinden geleni yapacaktır.
Gazze’de de kardeşlerimizin öz yurdunda güvenli, huzurlu ve özgürce yaşaması için kendilerine gereken her türlü desteği vermeye devam edeceğiz.
Kimse hatalı hesap yapmamalı, kışkırtmalar karşısındaki serinkanlı tavrımızı asla bir zafiyet olarak algılamamalıdır.
Özellikle Suriye konusunda kimi aktörler Türkiye’nin sabır taşının direncini sınamak yerine dostluğunun kıymetini bilmeli, söylemlerini ve politikalarını buna göre ayarlamalı, örgüt gibi değil devlet gibi hareket etmelidir.
Suriye’nin kalıcı huzura ve istikrara kavuşmasına kim engel olursa açık söylüyorum, karşısında Suriye hükûmetiyle birlikte bizi de bulacaktır.
Terör koridoruyla Suriye’nin parçalanmasına nasıl müsaade etmediysek başka koridorlarla bu ülkenin bölünmesine de aynı şekilde izin vermeyiz.
Tekrar ediyorum: Suriye’de 8 Aralık öncesine geri dönüş diye bir ihtimal ortadan kalkmıştır.
8 Aralık devrimiyle birlikte bu ülkede artık yeni bir dönem başlamıştır.
Suriye toparlandıkça, istikrara ve huzura kavuştukça bunun kazananı tüm bölgemiz olacak, bölgedeki tüm halklar olacaktır.
Türkiye, bu yeni sürecin başarıya ulaşması için elinden geleni yapacaktır.
Gazze’de de kardeşlerimizin öz yurdunda güvenli, huzurlu ve özgürce yaşaması için kendilerine gereken her türlü desteği vermeye devam edeceğiz.
Türkiye’nin sert ve yumuşak güç unsurları, daha önce hiç olmadığı kadar dış politikamızda etkin rol oynuyor.
Muhalefet, yolsuzluk soruşturmalarının üstünü örtmek için Batı’ya, Batılı medya kuruluşlarına yalvarırken biz Türkiye’nin itibarını küresel ölçekte artırmaya çalışıyoruz.
Mandacılık hastalığından kendini kurtaramayan ana muhalefetin bizim bu ufkumuzu, bizim vizyonumuzu, bizim diklenmeden dik duruşumuzu, Türkiye’yi 23 yılda nereden nereye getirdiğimizi anlaması zaten mümkün değildir.
Onlar bırakın dünyayı okumayı, burunlarının dibini bile görmekten acizler.
Ülkemizde son 23 yılda nasıl büyük bir değişim yaşandığını kavrayacak donanıma, bilgiye, kavrayışa da sahip değiller.
Muhalefet görmese de şu gerçeği herkes görüyor ve kabul ediyor:
Türkiye, çok kutuplu dünyada bir kutupbaşı olarak ağırlığını daha fazla hissettirmektedir.
Yeniden şekillenen küresel sistemde Türkiye, inşallah hak ettiği yeri bu sefer mutlaka alacaktır.
Muhalefet, yolsuzluk soruşturmalarının üstünü örtmek için Batı’ya, Batılı medya kuruluşlarına yalvarırken biz Türkiye’nin itibarını küresel ölçekte artırmaya çalışıyoruz.
Mandacılık hastalığından kendini kurtaramayan ana muhalefetin bizim bu ufkumuzu, bizim vizyonumuzu, bizim diklenmeden dik duruşumuzu, Türkiye’yi 23 yılda nereden nereye getirdiğimizi anlaması zaten mümkün değildir.
Onlar bırakın dünyayı okumayı, burunlarının dibini bile görmekten acizler.
Ülkemizde son 23 yılda nasıl büyük bir değişim yaşandığını kavrayacak donanıma, bilgiye, kavrayışa da sahip değiller.
Muhalefet görmese de şu gerçeği herkes görüyor ve kabul ediyor:
Türkiye, çok kutuplu dünyada bir kutupbaşı olarak ağırlığını daha fazla hissettirmektedir.
Yeniden şekillenen küresel sistemde Türkiye, inşallah hak ettiği yeri bu sefer mutlaka alacaktır.