Recep Tayyip Erdoğan
116K subscribers
2.58K photos
569 videos
19 links
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman
Download Telegram
NATO’nun 75’inci kuruluş yıl dönümünü idrak ettiğimiz kritik bir dönemde tarihî bir zirveyi daha başarıyla neticelendirdik.

Vaşington Zirvemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Yaklaşık iki buçuk yıldır devam eden Rusya-Ukrayna savaşı karşısında müttefikler olarak uluslararası hukuktan yana bir duruş sergiliyoruz.

Türkiye, yıkıcı etkilerini hep birlikte hissettiğimiz, müşterek güvenliğimizi tehlikeye atan bu savaşın sona ermesine yönelik gayretlerini ilk günden beri yoğun bir şekilde devam ettirmektedir.

Zirvenin ilk oturumunda İttifak savunmasını ilgilendiren konuları etraflıca istişare ettik.

75 yıllık Vaşington Antlaşması ve geçmiş zirvelerde alınan kararlar ortadayken müttefikler arasındaki savunma sanayisi ticaretinde hâlen bazı engeller, kısıtlamalar bulunmasının makul, mantıklı bir izahı yoktur.

Ülkemizin bu konudaki hassasiyetini ve beklentilerini tekrar gündeme taşıdım.

NATO’nun tespit ettiği iki temel tehditten biri olan terörizmle mücadelede müttefiklerimizden dayanışma bekliyoruz.

Bazı müttefiklerimizin, bilhassa terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD-YPG’yle kurdukları çarpık ilişkiyi kabul etmemiz mümkün değildir.

İttifakın birliğine ve bütünlüğüne zarar veren bu hatalı politikalardan vazgeçilmesi çağrımı tekrarlıyorum.

Tüm temaslarımda Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında süregiden mezalime dikkat çektim.

İttifakımızın temel değerlerini ayaklar altına alan İsrail yönetiminin NATO’yla ortaklık ilişkisini sürdürmesi mümkün değildir.

Filistin topraklarında kapsamlı ve sürdürülebilir barış tesis edilene kadar İsrail’le NATO nezdinde iş birliği yapılması yönündeki girişimler Türkiye tarafından onaylanmayacaktır.

Uluslararası camianın sorumluluk sahibi üyelerinin 1967 sınırları temelinde iki devletli çözüm için el ele vermesi önemlidir.

Türkiye olarak önce ateşkesin ilanı, sonra da kalıcı barışın temini için garantörlük dâhil her türlü inisiyatifi almaya hazırız.

Tüm müttefiklerimizi ateşkesin sağlanması ve 9 aydır açlıkla imtihan edilen Gazze halkına insani yardımların kesintisiz ulaştırılması için Netanyahu yönetimi üzerindeki baskılarını artırmaya çağıyorum.

Zirve kapsamında Macaristan, Yunanistan, İtalya, Almanya, Ukrayna, Fransa ve Birleşik Krallık liderleriyle ikili görüşmeler gerçekleştirdim.

Ayrıca İsveç, Finlandiya, Slovenya ve Slovakya Devlet ve Hükûmet Başkanları ile NATO Genel Sekreteri’yle ayaküstü görüştük.

Amerika Birleşik Devletleri, İspanya, İzlanda, Polonya, Romanya, Estonya ve Hollanda Liderleri ile Avrupa Birliği Konseyi Başkanı’yla da sohbetlerimiz oldu.

Görüşmelerimizde hem müttefiklerimizle ikili ilişkilerimizi geliştirmenin yolları hem de NATO bünyesindeki iş birliğimiz üzerinde durduk.

Bu vesileyle göreve geldiği 2014 yılından bu yana İttifakın birliğinin ve dayanışmasının korunması yolunda gayret gösteren değerli dostum, Genel Sekreter Stoltenberg’e teşekkür ediyorum.

Şahsımla ve makamlarımızla yakın iş birliği sergileyen Sayın Stoltenberg, özverili çalışmaları ve başarılı hizmetleriyle herkesin takdirini kazanmıştır.

Hollanda’nın Eski Başbakanı, NATO’nun Yeni Genel Sekreteri Sayın Rutte’ye üstleneceği zorlu görevde muvaffakiyetler diliyorum.

Sayın Rutte’nin müttefiklerin menfaatlerini ve hassasiyetlerini gözeteceğine güveniyorum.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
NATO Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi vesilesiyle gerçekleştirdiğimiz ABD ziyaretimizi tamamlayarak ülkemize döndük.

Türkiye olarak NATO’nun harekât ve misyonlarına en fazla katkı sağlayan müttefiklerden biri olmaya devam edeceğiz. 🇹🇷
Bugün Millî Savunma Üniversitemizdeki eğitimlerini tamamlayan 54’ü dost ve kardeş ülkelerden gelenler olmak üzere toplam 181 subayımızın mezuniyet sevincine ortak olduk.

Subaylarımıza üstlenecekleri tüm görevlerde Rabbimden muvaffakiyetler niyaz ediyorum.

Misafir subaylarımıza da kendi ülkelerinde başarılar diliyor, şahsımızın ve milletimizin en kalbî selamlarını halklarına ulaştırmalarını rica ediyorum.

İnşallah kendilerini, gelecekte ordularının en üst komuta kademelerinde devletlerine ve milletlerine aşkla hizmet ederken göreceğiz.

Kurmaylık dâhil askerî eğitimin tüm aşamalarında gerçekten parmakla gösterilen zengin bir müktesebata sahibiz.

15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında kurduğumuz Millî Savunma Üniversitemiz, kuruluş misyonunu büyük bir başarıyla yerine getiriyor.

Milletimizin köklü değerleriyle birlikte ordumuzun değişen ihtiyaçlarını da karşılayan eğitim sistemiyle üniversitemiz, Silahlı Kuvvetlerimizin farklı kademelerine vazife şuuru yüksek personel kazandırıyor.

Üniversitemizin, Türkiye’nin askerî stratejik vizyonunun şekillendirildiği bir merkez olma yolunda ilerlemesi ayrıca takdire şayandır.

Dünya değişirken, Türkiye değişirken, ülkemizin karşılaştığı tehditlerin boyutu ve niteliği değişirken askerî eğitim sistemimizin aynı kalması, hele hele geriye gitmesi asla tahayyül edilemez.

Eğitimden silah ve teçhizata kadar vatan savunmasına dair hiçbir alanda geriye gidişe Allah’ın izniyle müsaade etmeyeceğiz.

Her zaman daha yenisini, daha iyisini, daha mükemmelini hedefleyeceğiz.
Attığımız adımlarla çok kısa sürede FETÖ’nün ordumuzun saflarında açtığı yarayı iyileştirmekle kalmadık, birçok alanda daha da ileri gittik.

Gardımızı indirmeden, asla rehavete kapılmadan, örgütün tuzaklarına düşmeden inşallah FETÖ’ye karşı mücadelemizi titizlikle sürdüreceğiz.

FETÖ’nün geçmişte istismar ettiği sahnelerin tekrar yaşanmaması için azami hassasiyet gösteriyoruz.

Peygamber ocağı olarak gördüğümüz kahraman ordumuzu kimsenin vesayetçi heveslerine alet etmesine izin vermeyiz.

Hukuk ve demokrasi içinde, milletin değerlerine ve millî iradeye saygılı bir çizgide ülkemize ve milletimize hizmet etmek hepimizin şiarıdır.

Türkiye’nin bahtının da yolunun da açık olduğunu görüyoruz.

Yeter ki biz demokrasimizden ödün vermeyelim, milletin çizdiği rotadan sapmayalım, milletçe birlik ve beraberliğimize sıkı sıkıya sahip çıkalım.
Bu yıl 3’üncüsü düzenlenen Şehit Mustafa Cambaz Fotoğraf Yarışması’na katılan ve dereceye giren tüm kardeşlerimizi yürekten tebrik ediyorum.

Yarışmanın şehidimizin ismini yaşatma yanında yeni kabiliyetlerin keşfine imkân sağlayacağına inanıyorum.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
“Böl, parçala, yönet” planlarıyla yıllarca coğrafyamızın iliğini sömürenlerin aynı senaryoyu tekrar sahnelemesine fırsat vermeyeceğiz.
Şehit Mustafa Cambaz, ömrünü inandığı değerlere ve mesleğine adamış, fotoğraf makinasını hiçbir zaman yanından ayırmayan, takdir ve hayranlık uyandıran eserleriyle temayüz etmiş başarılı bir foto muhabiriydi.

Mustafa Cambaz, tüm bunlarla birlikte doğruluğu, dürüstlüğü, çalışkanlığı ve samimiyetiyle bilinen vatanperver bir gönül insanıydı.

Türkiye’yi, her karışında İslam medeniyetinin bir izi olan bu aziz toprakları büyük bir tutkuyla sevdi.

2000’li yıllardan itibaren bütün Türkiye’yi adım adım dolaşarak her bir albümü arşiv değerinde 10 binden fazla fotoğraf çekti.

Bütün zorluklarına rağmen yaptığı işin hakkını vermekten geri durmadı.

Hiçbir zaman ucuz hesapların, kolay geçitlerin, geçici heveslerin peşinde koşmadı.

Zor da olsa, 15 Temmuz gecesi olduğu gibi sonunda ölüm de olsa daima hakkın, hakikatin, adaletin tarafında yer aldı.

FETÖ’cü hainler tarafından şehit edilen Mustafa Cambaz kardeşimizi bir kez daha rahmetle, şükranla yâd ediyorum.

15 Temmuz gecesi isimlerini tarihe ve kalbimize yazdıran şehitlerimizin yanı sıra, terörle mücadelede ve sınır ötesi operasyonlarda toprağa düşen kahramanlara da Allah’tan rahmet niyaz ediyorum.

Aynı gaye uğrunda çarpışırken yaralanan gazilerimize şükranlarımı sunuyor, Rabbim hepsinden razı olsun diyorum.

Yeni Şafak gazetesine hem Şehit Mustafa Cambaz Fotoğraf Yarışması’nı kurumsallaştırdığı hem Mustafa Cambaz’ın hatırasına sahip çıktığı hem de bizleri böyle anlamlı bir günde, anlamlı bir mekân olan Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda buluşturduğu için teşekkür ediyorum.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
15 Temmuz’da, yedi düveli arkasına alan bir ihanet çetesinin 40 yıllık planını bir gecede bozarak tarihimize ve bizden sonraki nesillere şeref madalyası olarak iftiharla taşıyacakları yeni bir zafer armağan ettik.
ABD’nin 45’inci Başkanı ve Başkan Adayı Sayın Donald Trump’a yönelik gerçekleştirilen suikast girişimini şiddetle kınıyorum.

Sayın Trump’a, ailesine ve sevenlerine en içten geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

ABD seçimlerine ve küresel istikrara gölge düşmemesi için saldırıyla ilgili tahkikatın en etkili biçimde yapılacağına, faillerin ve azmettiricilerinin en kısa sürede adaletin huzuruna çıkarılacağına inanıyorum.

Türkiye olarak dost ve müttefik ABD halkının yanında olacağız.
15 Temmuz hain darbe girişiminin 8’inci yıl dönümünde, göğüslerini kurşunlara siper ederek şehadet şerbeti içen tüm kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.

Aynı kutlu gaye uğrunda mücadele ederken yaralanan gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.

Milletimizin çıplak elleriyle ölüm kusan silahlara karşı verdiği destansı mücadeleyi büyük bir iftiharla hatırlıyoruz.

Adını tarihe ve milletimizin kalbine altın harflerle yazdıran şehitlerimizin kahramanlıklarını dilden dile, gönülden gönüle aktararak yaşatacağız.

15 Temmuz’a “oyun” diyenleri, “tiyatro” diyenleri, utanmadan “danışıklı dövüş” diyenleri de kıyamete kadar affetmeyeceğiz.

15 Temmuz’a bu çirkin iftiraları atanlar, Türkiye üzerinde oynanmak istenen kanlı oyunun, tezgâhlanmak istenen büyük tiyatronun birer figüranıdır.

Bu millet istiklâline dokunan, iradesine pranga vurmaya kalkan her oyunu nasıl bozmuşsa bundan sonra da bozmaya devam edecektir.

Darbe girişiminin ilk anlarından itibaren bizim çağrımızı dahi beklemeden hainlere direnmek üzere sokaklara, meydanlara koşan herkese bugün bir kez daha teşekkür ediyorum.

Rabbim bir daha bizleri böyle menfur girişimlerle karşı karşıya bırakmasın.
15 Temmuz’a tüm kalbimizle, tüm gücümüzle sahip çıkmaktan geri durmayacağız. 🇹🇷