Hala insan kalmış bütün Suriyeliler derhal Türkiye'den çıkış yapsınlar. Seçimler falan yapılmayacak, Türkiye bağırsaklarını temizleyecek. Çok büyük hadiseler olacak. Sahayı hiç kimse tam kontrolünde tutamayacak ve istenmeyen acı hadiseler de çok olacak.

Malezya'da petrol tankerinde patlama ve yangın

Malezya sularında bir Aframax tankerinde yangın ve patlama meydana geldi. Tankerin güvertesi havaya uçtu, 2'si Hintli biri Ukraynalı olmak üzere 2 kişi hayatını kaybetti.

İtalya'da şarap fabrikasında yangın

İtalya'nın Faenza şehrindeki Cooperativa Caviro fabrikasındaki patlama sonucu büyük bir yangın çıktı.

İran borsası bugün 5%'ten fazla düşüş görerek 1979'dan bu yana en büyük düşüşü yaşadı.

Kodu bozuk melunlar...

İnsanca yaşamayan muzırlar...

İnsanın fikirlerindeki, kabullenişlerindeki ve dolayısıyla davranışlarındaki "karışıklık/ayarsızlık", soyundaki/kanındaki karışıklıktan kaynaklanabilir mi?

Bu hususta bilimsel çalışmalar var mı?

Ben de buradan açıkça ilan ediyorum ki bu kadını ve bundan olanları bu ülkede yaşatmayacağım. Bu ülkede kimsenin İslam'a ve müslümanlara saldırmasına da izin vermeyeceğim. Toplumdaki kadın-erkek dengesini ve aile kurumunu yıkmalarına da izin vermeyeceğim.

LGBT pisliğini, sapıklığını sözlü olarak savunanı bile bu ülkede yaşatmayacağım.

Türkiye'yi kripto kimlikli omurgasızların, ahlak ve namus bilmez sürüngenlerin cemaatlerinden, tarikatlarından temizleyeceğiz. Mason tarikatından da temizleyeceğiz. "Tarikat" denildiğinde misyoner tarikatları, satanist tarikatları, kripto kesimlerin tarikatları aklına hiç gelmeyen, onları hiç konuşmayan iki yüzlü, karaktersiz, şeref ve namus yoksunu hainlerden de temizleyeceğiz. TİP'in tamamı böyle ise, Türkiye'yi kısa sürede TİP'ten temizleyeceğiz.

Bakalım kimin dediği olacak. Azılı bir Türk, Türkiye, İslam ve ahlak/namus düşmanı olan Sera Kadıgil'in mi, benim mi...

Çok da karakterli, onurlularsa, önce gerçek kimlikleriyle, gerçek ırklarıyla, gerçek dinleriyle meydana çıksınlar şu omurgasızlar. Şu, bu ülkelerle meşru ve gayr-i meşru ilişkilerini önce meydana bir döksünler.

Sonra herkes görsün Türke ayar çekmek isteyenlerin ayarsız melunlar olduklarını...

Bunların cümlesine Allah lanet etsin. Bunları meclise ve muhtelif devlet kurumlarına dolduranlara da Allah lanet etsin.

Mısır’da 4.2 şiddetinde, 12 km derinlikte deprem meydana geldi.

Bu ülkede bu millete rest çeken her namus tanımazın, her cinsi sapığın, her fikri sapığın, her İslam düşmanın, her aile kurumu düşmanının, her teröristin, her piyonun, her kara paracının karşısında ben varım.

Dünyanın geriye kalan bütün ülkeleri ve onların kontrolündeki bütün terör örgütleri de desteklese, arkalasa, onları elimden alamazlar.

Herkes haddini bilecek ya da haddi bildirilecek. Bu millete rest çeken, bu milletin ayakları altında ezilecek.

Yetti artık şu ülkedeki her türlü sapıklık, her türlü arsızlık, hırsızlık, iki yüzlülük, kripto sürüngenlik, ihanet, terör...

ay-gün-eş, bir kodlama...

Vatana ihanetini, Türk ve İslam düşmanlığını, İngiliz casusluğunu, masonluğunu, eşcinselliğini, 14 yaşında kızlarla düşüp kalktığını, daha saymakla bitmez suçlarını binbir türlü maddi/somut delille gözler önüne serdiğim atalarına hareket ettiğim iftirasıyla...

Hukukun en temel kaidelerini bile ayaklar altında çiğneyerek, bana keyfine göre cezalar yağdıran o meşhur (sözde) hakime Gül-peri Gün-eş'in isim ve soy ismi de kodlama... Gizli Ermeni hainlerin kodlamaları...

Bunların arasında bir tane bile Türk yok. Memleketin her yerine çoktan sızdılar ama artık gün gibi, güneş gibi açıkça gözler önündeler.

Nerede, hangi kademede, hangi sektörde bir gerçek Türk görüyorlarsa, organize bir ihanet faaliyeti ile eziyorlar. Hem de devletimizin kurum ve kuruluşlarının yetkilerini, gücünü su-i istimal ederek. Gerçek paralel devlet bunlar... Başı ezilmesi gereken cemaatler de tarikatlar da bunlar...

Her yerde İslam tarikat ve cemaatlerine saldıranlar omurgasız hainler de bunlar ama bizden Türk ve Müslüman görünerek, nirvanaya bir münafıklık tarzı ile bunu yapıyorlar.

Aralarında bu millet ile ve devlet ile restleşmek isteyenler varsa, önce gerçek ırklarını, dinlerini, hedeflerini, fikirlerini ilan edecekler. Dost, düşman iyice belli olacak. Öyle ucuz münafıklığa artık meydan yok. Türk yumruğunu da hemen yiyecekler.

O zaman bakalım, Türk milletine ve değerlerine rest çekenlerin akıbetleri nasıl oluyor.

Yemin ediyorum ki şu Türk devletinin hiçbir kurum ve kuruluşunda bir tek kripto hain bırakmayacağım. Onların suçlara bulaşmış olanlarının hepsini şeffafça yargılatarak asacağım ve henüz suç işlememiş olanların muhtar olmalarına bile izin vermeyeceğim. Epeyi bir kısmını da başka kıtalara topluca süreceğim. Türk milletinden çaldıkları gayr-i menkulleri de menkulleri de hazineye aktaracağım. Sözde İstiklal mahkemelerinde acımasızca asılan atalarımın intikamını alacağım.

Rest öyle olmaz, böyle olur.
Dünyada, adı bile hristiyan adı olan ve köpekçe bütün değerlerimize hırlayan/saldıran şu Sera'yı arkalayabilecek kimse kaldıysa, haydi karşıma çıksın.

Onun gibilerin vekilliğini de Türkiye vatandaşlığını da tanımıyorum. Onun gibileri derhal soruşturmak ve yargılamak yerine, kollamaya çabalayacak sözde savcıları ve hakimleri de tanımıyorum.

Bu ülkenin ekmeğini yiyen herkes bu millete ve değerlerine saygı duyacak. İhanet de etmeyecek, piyonluk da etmeyecek. Ya da bu milletin ve devletin şamarını yiyecek.

Yargıtay!

Sizin de vaktiniz geldi, gördünüz mü?

Yıllardır bu günleri anlatıyordum ben... Şimdi hepinize gizli Ermeni, gizli Yahudi, gizli Süryani, gizli Rum v.b. olup olmadığınız sorulacak...

Sonra da "Siz bu bağlantılarla ve faaliyetlerle gerçek bir parelel devletsiniz. Gerçek bir suç ve ihanet örgütüsünüz. Düşman ordusu gibisiniz." denilecek.

"Şu, şu yerel mahkeme kararları tamamen skandal. Beş dakika bile uğraştıracak dava dosyaları değil bunlar. Bunlarda yerel mahkemenin skandal şekilde verdiği cezaları nasıl, hangi hukuka ya da devlete ya da çeteye sığınarak onadınız?" diye de sorulacak. Hepinizin gözüne sokulacak onama kararları...

Benim üzerime yağdırılan hukuksuz cezalar da sorulacak. En çok da o gizli Ermeni vatan haini ve sözde hakime Gülperi Güneş'in, bir de en büyük vatansever rolleri oynayarak, bana vatan haini muamelesi yaparak verdiği sözde cezaları nasıl onadığınız sorulacak. Saniye tereddüt etmeden, nerede gerçek bir Türk ve Müslüman gördüyseniz dünyasını yıkmanın, itibarını yıkmanın, hayatını harcamanın karşılığının ne olduğu gösterilecek hepinize...

Sayılı günleriniz kaldı. Cihan ittifak etse bile (şu anda ittifak ettiklerini zan ediyorlar ama işte meydan gözler önünde) sizi benim ve bu milletin elinden alamayacak.

Bu dünya böyle... Çok canlar yaktınız, çok hayatlar yıktınız. Çok zulümler ettiniz. Mazlumların ahı arşı sardı, döndü dolaştı şimdi çarpacak. Görün bakın "müntekim" olan bir Allah var mı, onun salih ve vatansever kulları var mı... Şimdi edenin ettiğini bulma vakti.

CIA'yı, Mossad'ı, İngilizleri, Rusları, Çinleri, Almanları, Fransızları, İtalyanları hatta topluca NATO'yu imdada çağırın bakalım, sizi koruyabilecekler mi...

Erkan Baş'ın isim ve soy ismi de gizli Ermeni kodlaması...

erhan
erkan
ertan
taner
ercan
caner
erman

Türkiye'deki gizli Ermenilerin en çok tercih ettiği isimler arasında geliyorlar.

"Baş" de çok sık kullandıkları şifreler arasında... Bunların hiçbirini bizim anlatığımız manada kullanmıyorlar.

Bir yandan müslüman görünen, bir yandan şii takılan, diğer yandan Adıtürkçü olabilen Haydar Baş da gizli Ermeni idi.

Günde beş vakit İslam cemaat ve tarikatlarına keyfince söven, sayan... Misyoner tarikatlarını, mason tarikatını, satanist tarikatlarını görmezden gelen Barış Atay Mengüllüoğlu da bir gizli Ermeni...

At-ay bir şifreleme...
Soy ismi ise ileri seviyede bir kodlama: men-gül-lü-oğlu'ndaki her bir heceyi ayrı ayrı ve yoğun olarak isim ve soy isimlerinde kullanıyorlar gizli Ermeni, omurgasız, sürüngen, karaktersiz, şunun bunun piyonu gizli Ermeniler...

Sonra da çıkıp meydanlarda dürüst, karakterli, vatansever adam rolü oynuyorlar. Düşmanlıkları bile mertçe değil, kahpece...

Hayatları yalan...
Nerede İslam'a ve gerçek müslümanlara da söven sayan birini görseniz, iyice araştırın, bunlardan, kriptolardan çıkacak.

Şu Akademi Dergisinde sergilenen yüksek ahlak, dürüstlük, mertlik ve yayılan ilim, hikmet, dünyanın uzak köşelerindeki insanları bile ileri seviyede etkiledi de bunlarda en ufak tesiri görülemedi. Hala asgari insani ve ahlaki ve medeni ölçülere ayarlayamadılar kendilerini...

Şunlar, Maraş merkezli suni deprem saldırılarında milyonla sivil katledildikten sonra...

Mfs ve teşkilatı dimdik durduktan ve vatanın iç ve dış düşmanlarını köşeye sıkıştırdıktan sonra...

Oluşan o serbest hareket sahasında, birkaç havalı hareketle öne çıktılar ve ben onlara meydanı da açmıştım, ne oldu?

İş icraata gelince ne oldu?
Dürüstlüğün, samimiyetin, davanın sınanmasına gelince ne oldu?

Kimden, kimlerden "durun" emri aldılar?

Bu ülkedeki siyasetçilerin sağcısı da solcusu da İslamcısı da gizli Ermeniler, gizli Yahudiler ve benzeri kriptolar... Masonlar, satanistler, kara paracılar...

Bu ülkede hiçbir şeyin bir türlü düzelmemesinin asıl sebebi bu... Bu ülkede üstü örtülü bir işgal var. Yabancı işgal güçlerine taşeronluk yapan kripto kimlikli ihanet teşkilatı var. Aralarında bazı hususlarda ayrışma ve mücadele varsa da hepsi de tek bir ihanet teşkilatını oluşturan ayrı ayrı kısımlar...

Şimdi de bir danışıklı dövüşle bir seçim tiyatrosu daha oynamaya çabalıyorlar. Arkalarında da Maraş'ı, Hatay'ı dümdüz eden, on ili de perişan hale getiren saldırgan onlarca ülkenin ittifakı var.

İstanbul, bundan sonra nerede bir kripto varsa, bir hain varsa, bir danışıklı dövüşçü varsa, bir İslam düşmanı varsa, hepsine haddini bildirecek.

Yüreği yetenler, vatan, millet, din, ahlak, namus hususlarında restleşecekse, havaya göndermeyecek restini... Benim gibi isme gönderecek. Ben Türkiye'nin ve bölgenin her yerindeyim. Kimin kim olduğunu da ne pisliklerin içinde olduğunu çok iyi biliyorum.

Rest çekmeyi de cenk etmeyi de kurşun hediye etmeyi de çok iyi biliyorum.

...

Evet, bunca şeye rağmen Türklerin soyunu kurutamadınız, Türkleri tamamen dönüştüremediniz, tamamen dinsiz ve ahlaksız yapamadınız ve ben milletim adına hepinizden intikam almaya geldim.

Ahlakı, namusu, dini kasten bozmak için ekranlara çıplak çıkarttığınız kadınlarınıza kadar, hepinizi meydan yerlerde sallandırmaya geldim.

Sizi böyle elime düşürmek için, bunca yıldır dünyanın askeri, siyasi, mali bütün dengelerini yaka yıka geldim. Şimdi hepiniz de avucumun içindesiniz ve o ülkeler de öyle...

Osmanlının son asırlarında iktidarı gizlice, sinsice ele geçirdiniz. Bu milletin erkeklerini harpten harbe sürdünüz. Son kalanları Yemen'de, Çanakkale'de, Balkanlar'da, Kafkaslarda düşmanlarımızın önüne savunmasız gönderdiniz, kırdınız.

Erkeksiz kalmış Türk topraklarında, bir de kasabaları, köyleri eşkıyanız ile bastınız. Her türlü vahşeti, katliamı, tecavüzü, yağmayı yaptınız. Bunları yapma emrini de o bilinen ülkelerden aldınız... Milletimiz kendini savundu ve adını da "Ermeni soykırımı" koydunuz. Kahpelikte nirvanaya vardınız.