Akademi Dergisi
2.12K subscribers
59.8K photos
25.1K videos
370 files
7.53K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Bu hadiseler o kadar büyük hadiseler olacak ki bu nedenle onlara muhtelif ayet-i kerimelerde ve hadis-i şeriflerde temas var. Kıyametin en büyük alemetlerinden biri bu hadiseler olacak. Yani çok şiddetli depremlerle eş zamanlı olarak çok sayıda ülkede yer çökmeleri... Elbette bir yandan da "duhan" yani metafizik tütme neticesinde, dünyanın deprem ve çökme yaşanmayan yerlerinde de çok yüksek sayıda insan ya da daha doğru ifade ile iki ayaklı taş ölecek.
Bunlara HAARP, Deccal/uzaylılar ya da başka kişiler/teknikler sebep olmayacak. Ayet-i kerime ile sabit/delilli olan dabbetül arz sebep olacak. O kişi, kötü bir kişi değil ve bunları İnsanlığın iyiliği için yapacak. Deccal'ın sistemini başına yıkmak için yapacak. Hal böyle olunca, çok sayıda büyük yeraltı şehrini de peşpeşe tepelerine yıkacak, çökertecek. Bu yer altı şehirlerindeki çökmeler de ayrıca depremlere sebep olacak. Oralar çökünce, kaçınılmaz olarak yer yüzünde devasa alanlar da çökecek. Lut gölü misali aniden ve derin şekilde çökecek. İşte ahir zamana dair hadislerde geçen ve çok meşhur olan o çökmeler de bunlar olacak.
Bu Telegram kanalında, yukarıda bir yerlerde bir paylaşım var. Birkaç işi daha yapmakta iken bunları yazıyorum. Aratıp bulabilirsiniz.
O paylaşımda Türkiye'nin Karadeniz hattını çizdim. Doğu ve güneydoğu bölgelerimizi dolaşarak Mersin civarına kadar hattı ilerlettim.
O hat hem fay hattı hem de çoğu yerinde büyük yer altı şehirleri var. Yani Türkiye'nin genelini de çok çok zor günler bekliyor. Türkiye'deki on milyonlarca kişinin kendini düzeltme ihtimali artık yok. Son afetler bile, o şiddet ve dehşet bile bunları hiç sarsmadı. Kalpleri taş olmuş ve bunlar artık iki ayaklı taşlara dönüşmüşler. İşte bunlardan epeyi kısmı bu hadiselerle, afetlerle temizlenecek ki yeniden temiz bir Türkiye tesis edilebilsin.
Başka bir paylaşımda ABD'nin doğu yarısından batıya doğru gidilmesini ama en batı taraflara kadar da gidilmemesi gerektiğini, oradaki iyi insan kalmış kişilere tavsiye etmiştim. Bunu da çizimle tarif ettim. Yukarıda bir yerde duruyor o paylaşım.
Bunlar gibi başka paylaşımlarla da meselenin ne olduğunu, önümüzde neler olduğunu, neler yaşanacağını medyumların ve astrologların anlamasını sağladım. Hatta arada birkaç kere artık dabbetül arz, duhan, çökme hadiselerinin yaşanacağı zamanda olduğumuzu açıkça yazdım.
Buna rağmen bile hala anlayamamış olanlar, bu işleri bırakmalılar. İnsanları boşa oyalamamalılar.
Yeni gelen takipçiler de hep oluyor diye sık sık tekrara girerek yazıyorum. Yine öyle yapacağım. Onlar yıllardır anlattıklarımı ve neler yaşandığını bilmiyorlar ama baştan şunu bilmeliler. Geleceği haber verilen çok sayıda deccaldan asıl olanı, en büyük olanı bu çağda/asırda yaşıyor ve o yer altı uzaylı şehirlerinin baş komutanı, baş idarecisi gibi biri... O bir uzaylı insan...
Deccal'ın yer yüzünde yağmurlar yağdıracağı, berekete sebep olacağı, birini öldürüp sonra dirilteceği ve benzeri çok sayıda sarsıcı husus sahih hadislerde haber verildi.
O hadislerde haber verilen onca şaşılacak şeyi o asıl Deccal, yani uzaylı Deccal, çoğunlukla yüksek teknoloji, sonra biraz da büyücülük ve sihirbazlıkla yapacak, yapıyor.
Lakin elindeki bunca yüksek teknolojiye rağmen bile söz konusu devasa afetlere o sebep olamayacak. HAARP da onun birkaç tık ötesindeki uzaylı HAARP'ı da bu kadarına sebep olamaz. Herkes emin olmalı ki devir hz. Mehdi ve dabbetül arz devri ve zaten ikisi aynı kişi...
(imla hataları vardır, ilk fırsatta geri dönüp elden geçireceğim)
Deccal'ın şu ana kadar kullandığı çok sayıda UFO, iklim kontrol sistemleri/cihazları, HAARP gibi olup çok daha ileri seviyede olan sistemleri ya tamamen ya da kısmen bozuldu. Deccal'ın gücü son süreçte büyük oranda kırıldı.
Deccal, son zamanlarda bazı suni depremleri aslında yer altı şehirlerini korumak maksadıyla da yaptı.
Deccal, İstanbul'u suni depremle/rle yıkabilecek teknik imkanlara da artık tam olarak sahip değil. Zaten İstanbul'u, İzmir'i, Hatay'ı, Kayseri'yi ve benzeri yerleri yıkmak da istemiyor. Deccal'ın en büyük kini, hala tamamen dinsizleşmeyen, hala tamamen namussuzlaşmayan, hala satanistleşmeyen müslüman Türklere...
Türkiye'de herkes Türk kimliğine büründürülmüş olsa da gizlice ve sinsice, gerçek kimliğini gizleyerek yaşayan gayr-i Türk ve gayr-i müslim unsurları Deccal çok iyi biliyor. Onların nerelerde yoğun olduklarını da çok iyi biliyor.
Zaten, asırlardır bu sistemi de kendisi kurdu. Bunca gizli Ermeniler, gizli Yahudiler, kendi hünerleri ile böyle bir strateji, birlik ve beraberlik tesis edemediler. İsimlerinde soyisimlerinde şifrelemelere kadar her kısımda Deccal'ın ve çekirdek kadrosunun planları, yönlendirmeleri var
O kripto kimlikli kişiler, bilerek ya da bilmeyerek, müslüman Türklere karşı Deccal'ın sisteminde piyon yapıldılar.
O kadar ileri seviyede ve sınır tanınmaz şekilde kullanıldılar ki insan, organ kaçırmak bile onların çoğu için son derece sıradan şeyler olarak kabullenildi. O kriptoların önde gelenlerinin tamamına yakını da mason yapıldı ve satanistleştirildi. Büyücü, ayinci zihniyetli kişiler yapıldı.