Akademi Dergisi
2.13K subscribers
59.8K photos
25K videos
370 files
7.52K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Ben bu sürüden ümidimi bu defa tamamen kestim. 15 yıldır ara ara böyle haller yaşamıştım ama her seferinde yine de bir ümitle bakmıştım sahaya...

Şimdi ise başta Allah'a ve din büyüklerimize, sonra kendime, sistemime, benimle birlikte hareket eden samimi azınlığa güveniyorum.

Saldırgan taraflara, hiç ummadıkları bir anda hiç ummadıkları fırsatlar verdim. Çünkü onlar da bu sürüden nefret ediyorlar, ben de bu sürüden nefret ediyorum.

Ehemmiyetine binaen de tekrar ediyorum, çok beklemeyeceğim. Bu fırsatları kullanmak isteyen düşman taraflar fırsatı kaçırmayıp hemen kullansınlar. Bu sürünün üstünden geçsinler. Aksi halde tarihi fırsatları kaçıracaklar ve hem bu sürünün hem de düşman unsurların üzerlerinden geçeceğim.
Ben iyi vakit geçiriyorum. Çok uzun zaman sonra normale yakın bir uyku uyudum. İyi besleniyorum, dinleniyorum. Biraz da spor yapabilsem daha iyi olacak.

Ümitliyim, on milyonlarca insan şeytanın topluca helak olduklarına dair haberleri inşaallah alacağım ve keyiften çay içeceğim. Kimse de umudunu kaybetmesin, o güzel günler çok yakın. İlle de düşmanların sebep olması şart değil, bazı zamanlar büyük helaklara Allah'ın veli kulları da sebep olurlar.

İnsan doğduğu halde şeytanlaşmak ne imiş, dibe vurulduğu halde insan ve müslüman rolünü topluca oynamak ne imiş, bunların daha dünyadaki cezası bile nasıl şiddetliymiş, hayatta kalabilenler görüp de titrerler.
Öyle bir korkmuşlar ki "Bıraktım, yıkın, geçin, ezin, silin" diyorum da yapamıyorlar. Herkese açık meydanda sözler veriyorum yine de korkuyorlar.
Hadis-i şeriflerde bahsedilen "Süfyan" kişisi Tayyip...
Süfyan, Sahih hadislerde bildirildiğine göre âhir zamanda gelecek ve ümmete karanlık günler yaşatacak, şeâir-i İslâmiyeyi (Müslüman görünerek, müslümanların başına gerçerek İslami esasları) tahribe çalışacak dehşetli ve münafık bir şahıstır." (Kenzü'l-Ummal, 11/125; İsmail Hakkı, Ruhu'l-Beyan, İstanbul, 8/197)
Süfyan'ın Şam'dan çıkacağı değil, Şam'a hakim olacağı, Şam'ı işgal edeceği bilgisi var. Eskiden Şam diye koca topraklara denirdi. Şimdiki Şam kastedilmezdi. O zaman Şam denildiğinde, şimdiki Suriye'yi anlayabilirsiniz.
Süfyan meydana çıktıktan ve icraatına başladıktan sonra, hz. Mehdi'nin de genç yaşlarda meydana çıkacağı ve Süfyan'ın Şam'a dair hedeflerine mani olacağı, o işi bozacağı bilgisi var. Sonra Süfyan ile hz. Mehdi'nin karşı karşıya çatışacağı ve Mehdi'nin galip geleceği bilgisi var. Tek kendileri değil, sistemleri de çatışacak.
Bu süreç boyunca Süfyan'ın ve sisteminin müslüman rolü oynayacağı, müslümanları hep kandıracağı bilgisi var.
Pek çok hadis-i şerifte "Kudüs" denildiğinde gerçek Kudüs yani İstanbul kastedildi. "Medine" denildiğinde de İstanbul kastedildi.

Süfyan'a dair rivayetlerde de bu hususa dikkat etmek lazım.
Süfyan aynı zamanda ahir zaman deccallarından biridir ama asıl Deccal o değil...
Süfyan, hafif meşrepli, beyinsiz, ahmak, dinini dünyaya satan kişi demek.

Asıl Deccal'ın sistemine tabi olarak, sistemin yönlendirmesiyle hareket eden ve böylece deccallerden biri olan bir münafık kişi demek.
Üstazımızın sözde talebelerinden biri diye yutturulan ve "Müftü abi" de denilen Mustafa Özaltun...

Gizli Ermeni ve Hristiyan.

Bakılacak bir sıfatı ve kalıbı bile yok. Zulmet akıyor suratından...

Azıcık insan tanıyan kişi malını, parasını, ailesini böyle bir kişiden korumanın yollarını arar. Zaruret olmadıkça yanından bile geçmez. Böyle kalıpları ve sıfatları genelde dağda şakilik, teröristlik yaparken görürsünüz.
Şu Mustafa Ak-koca da gizli Ermeni...

Çok mecbur kalınca bir kere hakkımda yazı yazdı, Vurabileceği bir yer, bir şey yok ve o da delinin birinin benim hakkımda "delidir" demesini, sosyal medyada böyle yazmasını kaynak gösterdi. Hiçbir şey de yazamadı hakkımda, hiçbir kusur da bulamadı ve hiçbir şeye de cevap veremedi. Sonra yine sustu.

Zaten yazdığı yazı da sistem tarafından sansürlendi.

Yazısının altına "Bu mu, bunları mı yazdın bunca şeyden sonra" diyen kişiler oldu, onlara da cevap yazamadı.

Çünkü hem bir şey bildikleri yok. Hem gerçek müslümanlar değiller, hem de açıkları çok...

Ortak bir özellik olarak da meymenetsizler. Ruh hastası olmuş kişiler, tavırları ayarsız...
Afet bölgesinde yaptığı binaların çoğu ya da tamamı yıkılan büyük müteahhidlerin tamamına yakını kripto kimlikli hain kişiler.

Bunların bir kısmı solcu, bir kısmı sağcı/islamcı/ülkücü rolu oynuyor ama neredeyse hepsi bir arada çalışıyorlar.
Kuzey Kıbrıs'ta çok büyük bombardımanlar ve katliamlar yaşansa bile beni rahatsız etmeyecek. Kararımda bir değişiklik yok. Kıbrıs tek parça yapılmalı ve Yunanistan'a verilmeli.
Yunanistan, ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya hatta Rusya askerlerinin Kuzey Kıbrıs'a çıkmaları ve kontrolü tamamen ele almaları da beni rahatsız etmeyecek.
Antalya'nın Türkiye'den kopması, alınması da beni rahatsız etmeyecek. Uygulamada zaten Antalya da Türkiye'den kopmuş vaziyette...
Neden beni anlayamadığınızı da anlatayım. Ben zaten hepinizi bitirdim. Hepiniz bitik, batak, çaresiz hallerdesiniz. Bundan sonra harp etseniz de etmeseniz de sürecin sonunda açıkça biteceksiniz.

Ben her birinizin önünde ne kadar hareket sahası olduğunu biliyorum. Kimin nereye kadar ilerleyebileceğini de biliyorum. Sonunda dönüp dolaşıp bana gelerek yalvaracağınızı da biliyorum.

Bu sürünün ve millet zan edilen başka sürülerin de hak ettiklerini bu süreçte bulmalarını istiyorum. Bu da sizlerin çıkarlarına uyuyor. Açıkça batışı biraz öteleyebilmiş olursunuz. Ben de sürüleri imha ettirmiş olurum.

Aksi halde ben kendi usullerimle imha edeceğim ve çok dikkat çekecek, çok göze batacak.