Hala sahada olan yabancı sözde yardım ekiplerini de paketleyeceğiz. Burada durmayacaklar. Hareket sahalarını iyice daraltacağız. Derhal çekip gidecekler. Onları sahada tutmak isteyen Ankara yanlısı herkesi de ezeceğiz.
Hususiyle Katar'ın sinsi planlarına izin vermeyeceğiz. Meydan bırakmayacağız.
Hususiyle Katar'ın sinsi planlarına izin vermeyeceğiz. Meydan bırakmayacağız.
Gerçekten insani yardım malzemesi getiren ülkeler, Türkiye tarafına teslimatı yapıp hemen dönecekler. İnsani yardım malzemelerine sorunlar çıkartmayacağız ama bir kişi bile burada kalmayacak, durmayacak, gelen hemen dönecek. Şu ana kadar gelmiş olanlar da hemen dönecekler. Önümüzde yıllarca sürecek bir süreç var ve üç beş tane sözde kurtarma ekibinin bu sürece hiçbir faydası olamaz.
Hiçbir yerde sözde hastahane, sözde yardım koordinasyon merkezi ya da başka isim ve görüntüler altında tutunmalarına izin vermeyeceğiz. Sözde İslami ülkelerin ekiplerini en başta paketleyeceğiz. Azerbaycan ise hepsinin başında paketlenecek.
Paketleme diyorum, anlaşılıyordur. Omuz atacaksınız, gidecekler. Omuz attığınız halde durmak refleksi varsa, hiç beklemeyeceksiniz, kafa keseceksiniz. Onların hiçbiri yardım ekibi falan değil....
Hiçbir yerde sözde hastahane, sözde yardım koordinasyon merkezi ya da başka isim ve görüntüler altında tutunmalarına izin vermeyeceğiz. Sözde İslami ülkelerin ekiplerini en başta paketleyeceğiz. Azerbaycan ise hepsinin başında paketlenecek.
Paketleme diyorum, anlaşılıyordur. Omuz atacaksınız, gidecekler. Omuz attığınız halde durmak refleksi varsa, hiç beklemeyeceksiniz, kafa keseceksiniz. Onların hiçbiri yardım ekibi falan değil....
Katar, BAE, Suudlar üzerinden de bölgeyi sahiplenmek, şekillendirmek, projelendirmek isteyecekler. Bu nedenle daha şimdiden kendilerini olduğundan farklı göstermek isteyecekler. Sahayı kendilerine hep açık tutmak isteyecekler. Asla izin vermeyeceksiniz. Kendileri bölgede hiç olamayacaklar, onlar adına gönderilen yardım malzemeleri üzerinden ülke reklamı yapmalarına izin verilmeyecek. Yerli işbirlikçilerini de ezeceksiniz, sahada hareket ettirmeyeceksiniz.
O ülkeler, gönderdikleri üç beş kuruşluk yardım malzemelerini bile Türkiye'den çaldıklarıyla, kaçırdıklarıyla hazırladılar. Onlar Türk milletinin öz malı ve imkanları. Katar, BAE, Suudi Amerika diye ülkeler yok, muhatap da almayacaksınız. Onlar, İngiltere adına sahada kullanılan maşalar, devletçikler.
O ülkeler, gönderdikleri üç beş kuruşluk yardım malzemelerini bile Türkiye'den çaldıklarıyla, kaçırdıklarıyla hazırladılar. Onlar Türk milletinin öz malı ve imkanları. Katar, BAE, Suudi Amerika diye ülkeler yok, muhatap da almayacaksınız. Onlar, İngiltere adına sahada kullanılan maşalar, devletçikler.
Birkaç sözde valinin leşlerinin yol üstünde bulunmasının vakti gelmiş gibi görünüyor...
Kim vurduya gitmelerinin vakti gelmiş gibi görünüyor...
Kim vurduya gitmelerinin vakti gelmiş gibi görünüyor...
Yeni planlarını da ifşa ediyorum. İfşa olduğu için bozulur mu, bozulmaz mı, devam ederler mi, etmezler mi bilemem...
Kuzey batı kısmından başlayarak, gökten yere doğru elektromanyetik şok atışları yapmaya başlayacaklar. Belirli mesafe aralıklarıyla ve çok kısa süre/zaman aralıklarıyla doğuya doğru ilerleyecekler. Farklı noktalara peş peşe darbeler göndermeye devam edecekler. Sonra güneye dönecekler, sonra tekrar batıya....
Kuzey Anadolu fayını ve bilinen diğer birkaç fayı şiddetli şekilde oynatmış olacaklar ve böylelikle "Maraş merkezli deprem çok şiddetliydi. Kuzey Anadolu fayını tetikledi." diyebilecekler.
Her şeyi tabii hadiseler gibi göstermek isteyecekler. Celal Şengör gibi medya maymunlarına da ekranlarda şaklabanlık yaptırmaya devam edecekler.
Kuzey batı kısmından başlayarak, gökten yere doğru elektromanyetik şok atışları yapmaya başlayacaklar. Belirli mesafe aralıklarıyla ve çok kısa süre/zaman aralıklarıyla doğuya doğru ilerleyecekler. Farklı noktalara peş peşe darbeler göndermeye devam edecekler. Sonra güneye dönecekler, sonra tekrar batıya....
Kuzey Anadolu fayını ve bilinen diğer birkaç fayı şiddetli şekilde oynatmış olacaklar ve böylelikle "Maraş merkezli deprem çok şiddetliydi. Kuzey Anadolu fayını tetikledi." diyebilecekler.
Her şeyi tabii hadiseler gibi göstermek isteyecekler. Celal Şengör gibi medya maymunlarına da ekranlarda şaklabanlık yaptırmaya devam edecekler.
Birkaç sözde hakim ve savcının da yol ortasında leşlerinin bulunma vakti gelmiş. Hiç uzatmayalım, bekletmeyelim o şahısları... Türk milleti adına birer kurşun hediye edelim. Belli ki vaziyetin ciddiyetini kavrayamamışlar, hem bir sarsılmış olurlar. Hem de başka anlamayanlar kaldıysa, onlar da sarsılmış olurlar.
Akademi Dergisi
Erdoğan 2019'da Maraş’ta ruhsatsız binaları meşrulaştıran imar barışıyla övünmüştü Gayri resmi Cumhurbaşkanı ve AKPKK Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 10 kenti etkileyen 7,7 büyüklüğündeki depremin merkez üssü Kahramanmaraş’ta, 2019’da yaptığı mitingte…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
AKPKK Malatya İl Başkanlığı binasının yıkıldığı anlar kameralara yansıdı.
Sahte diplomalı gayri meşru Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın pek bir hevesle seçim yatırımı amacıyla onay verdiği imar affıyla kendi partisine ait binanın yıkılması da ayrıca trajikomik bir görüntü oluşturdu.
Sahte diplomalı gayri meşru Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın pek bir hevesle seçim yatırımı amacıyla onay verdiği imar affıyla kendi partisine ait binanın yıkılması da ayrıca trajikomik bir görüntü oluşturdu.
Akademi Dergisi
Video
Şu adi ve vahşi tiyatrolara kanan bir kişi kaldı mı bu ülkede?
Kaç sene önce ifşa ettim Mevlüt'ün gerçek kimliğini, nasıl biri olduğunu, bağlantılarını... Türk ve müslüman olmadığını, hain olduğunu, kara paracı olduğunu, vasıfsızın da teki olduğunu... Benden davacı oldu ama o kısımları, gerçek yüzünü meydana seren ve derhal vazifeden alınıp da idam edilmesini gerektiren o kısımları dava konusu bile edemedi. Kendince malzeme bulduğunu zan etti, başka birkaç şeyi ön plana çekti, heyecan yapıp davacı oldu ve beraat da ettim. Üstelik adil yargılanma şartları dahilinde değilken bile beraat ettim.
Mevlüt, Yunan tarafından daha şiddetli bir Türk ve İslam düşmanı... Şu fotoğraf karesinde, acı günde birbirinin halini anlayan ve dargınlıkları, düşmanlıkları bir kenara bırakan iki komşu ülke ve yetkilileri falan yok.
Türkiye'yi, Türk milletini, aleni şekilde onlarca ülkeye satan hain Ankara hükumetinin, bu acı günde bile kahpece sergilediği ve tahammül edilemez bir ihanet hamlesi var.
Tek kurşunla değil, şarjör dolusu kurşunla "ödüllendirilmesi" gereken bir kahpelik var. Baştan beri de bunu yaptılar, yapıyorlar. Sözde basın ve medya görevlileri, o gizli kimlikli Ermeni ve Yahudi pislikleri de aynı merkezden talimatlar alıyorlar. Hala bize her kötülüğü yapmakta olan, hala bize sinsice saldırmakta olan, imkan bulsalar her an bizi işgal etmeyi deneyecek olan ülkeleri ve yetkilileri dost, yardımsever gösteriyorlar.
Bundan daha büyük ve daha vahim bir ihanet olabilir mi?
Kaç sene önce ifşa ettim Mevlüt'ün gerçek kimliğini, nasıl biri olduğunu, bağlantılarını... Türk ve müslüman olmadığını, hain olduğunu, kara paracı olduğunu, vasıfsızın da teki olduğunu... Benden davacı oldu ama o kısımları, gerçek yüzünü meydana seren ve derhal vazifeden alınıp da idam edilmesini gerektiren o kısımları dava konusu bile edemedi. Kendince malzeme bulduğunu zan etti, başka birkaç şeyi ön plana çekti, heyecan yapıp davacı oldu ve beraat da ettim. Üstelik adil yargılanma şartları dahilinde değilken bile beraat ettim.
Mevlüt, Yunan tarafından daha şiddetli bir Türk ve İslam düşmanı... Şu fotoğraf karesinde, acı günde birbirinin halini anlayan ve dargınlıkları, düşmanlıkları bir kenara bırakan iki komşu ülke ve yetkilileri falan yok.
Türkiye'yi, Türk milletini, aleni şekilde onlarca ülkeye satan hain Ankara hükumetinin, bu acı günde bile kahpece sergilediği ve tahammül edilemez bir ihanet hamlesi var.
Tek kurşunla değil, şarjör dolusu kurşunla "ödüllendirilmesi" gereken bir kahpelik var. Baştan beri de bunu yaptılar, yapıyorlar. Sözde basın ve medya görevlileri, o gizli kimlikli Ermeni ve Yahudi pislikleri de aynı merkezden talimatlar alıyorlar. Hala bize her kötülüğü yapmakta olan, hala bize sinsice saldırmakta olan, imkan bulsalar her an bizi işgal etmeyi deneyecek olan ülkeleri ve yetkilileri dost, yardımsever gösteriyorlar.
Bundan daha büyük ve daha vahim bir ihanet olabilir mi?
O sözde dost ve sözde yardımsever ülkelerin yetkilileri gelsinler benimle aynı masada karşı karşıya, istedikleri basın/medya görevlilerini de alsınlar yanlarına, geçelim ortak canlı yayına ve ben aslında kimin dost, kimin düşman/şeytan olduğunu çarpayım suratlarına... Kimin neler çevirdiğini, kimin azılı Türk ve İslam düşmanı olduğunu, kimin başımıza geçirilmiş hainlerle neler konuştuğunu, nasıl planlar içinde olduğunu... Kimlerin bu ülkede ve kendi ülkesinde "ortak" kara para işleri yaptıklarını... Afet bölgelerinden neleri nasıl kaçırdıklarını, ayinciliklerine, sübyancılıklarına, organcılıklarına kadar anlatayım...
Kendi halkları da izlesin canlı yayını, Türk halkı da izlesin. Haydi Mevlüt'e de Yunan yetkililere de bunu teklif edin, bakalım ne diyebilecekler.
Kendi halkları da izlesin canlı yayını, Türk halkı da izlesin. Haydi Mevlüt'e de Yunan yetkililere de bunu teklif edin, bakalım ne diyebilecekler.
Yakarım, yaktırırım, milyonlarca kişinin ayaklarının altına aldırırım, bu ülkedeki sözde gazetelerin, televizyon kanallarının ihanet üslerine dönüşmüş mekanlarını... İçinde de nefes alabilen bir tek canlı bırakmam. Ne ordu çıkabilir karşıma, ne emniyet... İkisinin de en az yüzde sekseni benden yana... Böyle olduğu için zaten o savaş gemilerini doldurdular ülkemizin etrafına...
Bu ülkenin sinirleriyle kimse oynayamaz. Hiç kimse o Yunan yetkiliyi böyle de karşılayamaz, afet bölgesinde de gezdiremez, bu şekilde basında ve medyada milleti kandırarak reklam da ettiremez.
Ettiriyor mu, sonucuna katlanır.
Bu ülkenin sinirleriyle kimse oynayamaz. Hiç kimse o Yunan yetkiliyi böyle de karşılayamaz, afet bölgesinde de gezdiremez, bu şekilde basında ve medyada milleti kandırarak reklam da ettiremez.
Ettiriyor mu, sonucuna katlanır.
Akademi Dergisi
İnsan kalmış herkes, bulduğu ilk fırsatta, şu aşağıdaki şehirlerden çıksın ve en az altı ay geri dönmesin: Londra, Moskova, Washington, Berlin, Paris, Roma, Tel Aviv, Pekin, Tokyo, Seul, Riyad, İslamabad, Bakü, Sofya, Ottawa, Helsinki, Tahran, Stockholm…
İsrail ordusu, Teğmen Michel Parshet adlı bir subayın trafik kazasında hayatını kaybettiğini duyurdu.
İsrail Hava Kuvvetleri'nde bir subaydı ve insansız hava araçlarının üretiminde yer aldı.
Aynı zamanda bazı İbranice kaynaklar, 43 yaşındaki Odliat Taitz adlı başka bir memurun yakın zamanda başka bir kazada öldüğünü bildirdi.
İsrail Hava Kuvvetleri'nde bir subaydı ve insansız hava araçlarının üretiminde yer aldı.
Aynı zamanda bazı İbranice kaynaklar, 43 yaşındaki Odliat Taitz adlı başka bir memurun yakın zamanda başka bir kazada öldüğünü bildirdi.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Arazide tek çakal bırakmayana kadar, sıkacaksınız, vuracaksınız, yıkacaksınız, kıracaksınız, parçalayacaksınız.
Tayyip'e yoğun baskı var. "Her şeyi eline yüzüne bulaştırdın, istediğimiz kazanımları elde edemedik. Bu sefer de eline yüzüne bulaştırırsan, kimseye bırakmadan seni biz öldürürüz." diyorlar. Hem ülke genelindeki hem de afet bölgesindeki direnci kırmak için, daha şiddetli ve tesir alanı büyük depremler yapmak istiyorlar.
Çok yüksek teknoloji ile birkaç yeraltı şehrini yıktıracağım. Kimse panik yapmasın. Her şey kontrolüm altında olacak.
Forwarded from Okumalar Kanalı | Akademi Dergisi
4_6001526813958868051.ogg
19.9 MB
12.02.2023
Saat: 14.00 Evrad-ı Kudsiye (Bahaiyye) ve sohbet (mevzu: bela ve musibetler ile imtihan)
Saat: 14.00 Evrad-ı Kudsiye (Bahaiyye) ve sohbet (mevzu: bela ve musibetler ile imtihan)
Yeni depremlerde daha büyük paralar kaldıracaklarmış. Hayır, biz onların daha çok adamını kaldıracağız. Yaşayalım, görelim...
Yunanistan'ı onlar yerle bir etmeseler bile, ben yerle bir edeceğim. Bu, artık benim için bir milli vazife...