Akademi Dergisi
2.14K subscribers
60.4K photos
25.5K videos
370 files
7.56K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Akademi Dergisi pinned «İnsan kalmış herkes, bulduğu ilk fırsatta, şu aşağıdaki şehirlerden çıksın ve en az altı ay geri dönmesin: Londra, Moskova, Washington, Berlin, Paris, Roma, Tel Aviv, Pekin, Tokyo, Seul, Riyad, İslamabad, Bakü, Sofya, Ottawa, Helsinki, Tahran, Stockholm…»
Akademi Dergisi
İnsan kalmış herkes, bulduğu ilk fırsatta, şu aşağıdaki şehirlerden çıksın ve en az altı ay geri dönmesin: Londra, Moskova, Washington, Berlin, Paris, Roma, Tel Aviv, Pekin, Tokyo, Seul, Riyad, İslamabad, Bakü, Sofya, Ottawa, Helsinki, Tahran, Stockholm…
“Allah'ı bırakıp da başkalarını dost ve yardımcı edinenlerin hâli, örümceğin hâline benzer. Örümcek de barınmak için kendine bir yuva yapar. Halbuki yuvaların en zayıfı, en çürüğü şüphesiz örümceğin yuvasıdır. Keşke bu gerçeği bilselerdi!” (Ankebut suresi, 41)
Yaşadığımız bu suni afet ve muhtemelen peşinden yaşayacağımız daha başka afetler, siyasi sahada geri adımlar atmamıza sebep olmayacak.

Bohçalı ve çetesi başta olmak üzere... İktidarı, AKPKK'yi ve danışıklı dövüşen sözde muhalifleri, eş zamanlı olarak devireceğiz. Bedeli her ne olursa olsun Türkiye'yi gerçek hürriyetine kavuşturacağız. Şu suni afet yapılmadan önce neredeysek, nasıl duruşdaysak, yine oradayız, o duruştayız ve hız kesmeden mücadelemize devam edeceğiz. Suni afetler, köşeye sıkışmış olan hainleri, iç düşmanları elimizden alamayacak.

Saha hareketlenecek ve silahlar konuşacak. Böyle bir suni afet, sonrasında sergilenen vahşice tavırlar, inatla afet bölgesine getirilmek istenen yabancı sözde yardım ekipleri, sahayı zaten iyice gerdi ve tahammül etmemizi gerektirecek bir sebep yok.

Haydi sahaya... Sıkıp kesip atıyoruz, yukarı doğru çıkıyoruz. inceldiği yerden kopsun...
Ben tansiyonu yüksek tutmak istedikçe, tekrar tekrar ikaz ettikçe, "tedbir alın" dedikçe, "Bu defa da tehir oldu ama daha fazla tehir olamaz." dedikçe....

"Sadece batı bölgeleri için değil, memleketin her yeri için büyük risk var" dedikçe...

"2023'te depremler olur ama büyük depremler, yıkıcı depremler olmayacak" deyip duran sahtekar astrologları ve medyumları da unutmadık. Onlara da sıkacağız ya da bir süre sonraya kalanları ise şeffat şekilde yargılayıp asacağız.

Çünkü aldanarak öyle konuşmadılar. Bu ülkenin ve milletin düşmanlarına çalıştıkları, onlardan talimat ve paralar aldıkları için böyle konuştular... Zaten hepsinin gerçek kimlikleri, gerçek dinleri, gerçek bağlantıları/teşkilatları da biliniyor.

İsmimi de telaffuz edemiyorlardı ama herkes onların kime karşılık olarak konuştuğunu biliyordu. Nasıl da alaycı tavırlar, küstah tavırlar sergilediklerini de görüyordu.
Akademi Dergisi
İnsan kalmış herkes, bulduğu ilk fırsatta, şu aşağıdaki şehirlerden çıksın ve en az altı ay geri dönmesin: Londra, Moskova, Washington, Berlin, Paris, Roma, Tel Aviv, Pekin, Tokyo, Seul, Riyad, İslamabad, Bakü, Sofya, Ottawa, Helsinki, Tahran, Stockholm…
Deutsche Bank, Klarna, Deutsche Telekom gibi "büyük" sirketlerin müsteri hizmetleri çöktü. Bir iki saat içinde düzeltemeyeceklerini değerlendiriyorlar. Almanya saati ile 17:00'ye kadar düzeltebilirlerse sevinecekler.
Araplar "Bu deprem de bir işe yaramayacak. Halimiz yine de ortaya çıkacak" diyorlar.
Yer altı şehirlerindeki yeşillerin sevinçleri çok kısa sürdü.
Şu ülkede NATO adına tek bir adım atılsın, işte o zaman hiç bir şeyin intikamını ötelemem. Bu ülkede o anda iç çatışmayı ve darbe sürecini başlatırım. Herkes haddini bilsin.
"Hiçbir millet vekili çıkıp konuşmasın" diye talimatlar yağdıranlar var.
Sözde millet vekilleri, gerçekte vatan hainleri arasında Türkiye'nin işgal edileceği endişesi var. Bu işgal teşebbüsünün geri tepeceği ve kendilerinin derhal toplanıp alınacağı endişesi var.
"Ne yaptınız siz? Ahmak mısınız siz?" diye kavga eden Avrupalı gruplar var. "Bu, Türkiye ile sınırlı kalmaz. Bizim de sonumuzu hazırladınız. Türkiye'deki bu direniş, önce çevre ülkelere sonra bütün dünyaya yayılacak" diyorlar.
"Gönderdiğiniz yardım/kurtarma ekiplerinin cesetleri ülkeye dönerse ne yapacaksınız? Mfs acımaz, sıktırır. Zaten millet dolmuş, asker dolmuş ağzına kadar... Bu işin sonu halk ayaklanması" diye diye tartışanlar var.
Türkiye'deki ABD uşağı holding patronları arasında "Lan biz ülkeyi mi yıkın dedik, ne yaptı bunlar böyle" diye konuşanlar var.
Avrupa hükumetleri arasında, kontrolü kaybetme ve devrilme endişesini en yüksek seviyede yaşayanlar var.