Akademi Dergisi
2.13K subscribers
59.7K photos
25K videos
370 files
7.52K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Akademi Dergisi
Photo
Marmara depremi için vahim uyarı: 7.6 ve tsunami

Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Engin Er, Marmara Denizi’nde meydana gelebilecek 7.6 şiddetinde bir depremde bütün Marmara kıyılarında tsunami oluşabileceğini belirtti. Er, “Bugün itibariyle Silivri açıklarında sismik boşluk olarak adlandırılan yerde oluşabilecek bir depremin büyüklüğü 7.6 civarındadır. 7.6 şiddetinde bir deprem beklenmektedir” dedi.

Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Engin Er, Bursa’nın İnegöl ilçesinde oda üyeleriyle bir araya geldi.

Marmara bölgesindeki deprem tehlikesinden bahseden Er, “Bugün itibariyle Silivri açıklarında sismik boşluk olarak adlandırılan yerde oluşabilecek bir depremin büyüklüğü 7.6 civarındadır. 7.6 şiddetinde bir deprem beklenmektedir. Bu şiddette bir depremi Marmara bölgesinin çevresindeki illerin hissetmesi kuvvetle muhtemeldir. Dolayısıyla 7.6 şiddetindeki bir deprem de İtalya ve Avusturya’dan hissedilebilecek bir depremdir.
Bütçe açık vermeye devam ediyor: Haziran'da 19,3 milyar TL açık verildi

Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın verilerine göre, bütçe giderleri %26.8 artarak 85 milyar 643 milyon lira oldu. Böylece, 6 aylık bütçe açığı 109 milyar 450 milyon lira olarak gerçekleşti.
Vatikan çocuk istismarı soruşturmaları için kılavuz yayımladı

Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis önderliğindeki Vatikan, kiliselerde çocuk istismarı soruşturmaları sırasında yapılması gerekenleri açıklayan bir kılavuz yayımladı.

Üst düzey Katolik yöneticilere gönderilen kılavuzda, istismar iddiaları hakkında yürütülen iç incelemelerde dikkat edilmesi gereken noktalara değinildi.

Kılavuzun yasal olarak bir bağlayıcılığı bulunmasa da Vatikan, bu sayede çocukları cinsel istismardan koruyabilmeyi ve daha önce yaşanan mağduriyetlerin cezalandırılmasını umuyor.

Vatikan'ın daha önceki politikası kapsamında kiliselerdeki istismar soruşturmaları, sadece yasal olarak mecbur olunduğu taktirde yerel otoritelere bildiriliyordu. Bunun dışında kalan durumlarda piskoposlar, rahipleri korumak için soruşturmaları gizleyebiliyordu.

Yeni kılavuz ise, "Açık bir yasal zorunluluk bulunmasa bile, ilgili kişilerin veya çocukların suç teşkil eden davranışlardan korunması için gerekli görüldüğü durumlarda dini yöneticiler, yetkili sivil otoritelere rapor vermelidir" ifadelerine yer veriyor.
Kızgın çöl kumuna su döküldüğü zaman işte bu reaksiyon meydana geliyor.

#HarikaVideolar
Reuters: Türk Lirası'nı desteklemek için piyasaya geçen yıldan beri 100 milyar dolar döviz sürüldü

Reuters haber ajansı, bankacılık sektöründen dört kaynağına ve BDDK verilerine dayandırdığı haberinde kamu bankalarının Türk Lirası'nı korumak için son altı haftada 8,3 milyar dolar değerinde döviz satışı gerçekleştirdiğini aktardı.

BDDK verileri ve bankacılık sektöründe çalışanların tahminlerine göre Merkez Bankası ve kamu bankalarının piyasaya geçen yıldan beri toplamda 100 milyar dolar sürdüğü belirtildi.
Reuters'a bilgi veren bir bankacılık kaynağı;

"TCMB rezervlerinden geçen yıl 30-32, bu yıl 60 milyar dolar satış gerçekleştirdi. Haziran ayında belirginleşmek üzere kamular da bu trende katılmış görünüyor. Bankaların alabileceği açık pozisyon özkaynaklarının %20'si ile sınırlandırılıyor. Ancak baktığımızda şu anda kamu (mevduat) bankaları %25'i aşmış durumda. TCMB'nin rezervlerindeki kaybın kuvvetli olması nedeniyle kamunun TCMB'ye bankacılık kanalından destek olduğunu düşünüyoruz. 2001'den beri ilk kez yaşanan bu sürecin devam edip etmeyeceği de çok önemli" dedi.
Şaban Vatan;

"Hatırlı kişinin dava açması sonucunda mahkemede yargılanmaya geldim. Nurettin Canikli hatırlı ülkemizin adalet sisteminde yöneticiler gözünde. 11 yaşındaki çocuğun Rabia Nazimizin hatırı yok ülkemizde ... Dindarız derler, kutsal olan çocuk canı ardından katil korunur."
Rabia Naz soruşturmasında takipsizlik kararı verildi

Giresun’un Eynesil ilçesinde 2018’de şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Rabia Naz Vatan’ın yaşamını yitirmesiyle ilgili soruşturmada takipsizlik kararı verildi. Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan, “Bu nasıl bir vicdansızlık” diye tepki göstererek, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e çağrıda bulundu.

Giresun’un Eynesil ilçesinde 2018’de cinayete kurban giden Rabia Naz Vatan’ın yaşamını yitirmesiyle ilgili soruşturmada takipsizlik kararı verildi.

Kararı Twitter hesabından duyuran Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan, “Bu nasıl bir vicdansızlık. Rabia Naz’ımızın soruşturmasına Savcı Emine Öveyik Görele’den gitmeden takipsizlik vermiş” ifadelerini kullandı.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e çağrıda bulunan Şaban Vatan, “Bunu bize açıklayın” dedi.
"Âdem oğlu, kıyâmet günü beş şeyden sorguya çekilmedikçe Rabbinin huzurundan ayrılamayacaktır:

Ömrünü nerede harcadığından, gençliğini nerede kaybettiğinden, malını nereden kazandığından ve nereye harcadığından, bildiği ile amel edip etmediğinden."


#HadisiŞerif | Tirmizî,Sıfatü'l-kıyâme,1
Devlet hastahanelerinde bebekler çalınıyor. Organlar çalınıyor. Cesetlerden parçalar çalınıyor.
▪️Selam aleyküm hocam. Kısaca yazayım. Bunca işinizin arasında bi bakarsanız çok minnettar olurum size. 19.09.2017 de ikiz bebeklerimize kavuşmak üzere, yani doğum için Ümraniye eğitim ve araştırma hastanesine gittik. Sabah 7.30 gibi. Kontrolleri yaptılar. Bir sıkıntı olmadığını söylediler. Saat 15.00 gibi doğum gerçekleşti. Fakat çocuklardan birinin(kız olanın) anne karnında yaklaşık 1 hafta önce öldüğünü söylediler. Bana bir ölü bebek gösterdiler. Anlayamadım. Kafam allak bullak oldu. Sabah kontrolü yapan doktor, ikisinin de sağ olduğundan emin olduğunu söyledi. Ben olayın üstüne gidemedim. Çocuğu aldım defnettim. Fakat o günden beri aklıma takıldı kaldı. Sonra sizin bu insan kaçakçılığı, bebek kaçakçılığı ile ilgili yayınlarınızı gördükçe iyice şüphelendim. Hocam yavrumuzu çalmış olabilirler mi bizden. Yit destek olabilir mi bu konuda bize. Allah razı olsun.
v.a.s. Bahsettiğin Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastahanesi ve Zeynep Kamil Kadın Ve Çocuk Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastahanesi gibi hastahaneler başta olmak üzere, Türkiye genelindeki kamu hastahanelerinin bir kısmında ne yazık ki çocuk kaçırma işleri yapılıyor.

Bunu da Ankebut Ağı'na bağlı olarak sahada faaliyette olan mafyalar yapıyor. Bunlar, devlet/hükumet gücüyle kollandıkları gibi adli sistemde de kollanıyorlar. Emniyet teşkilatının ve istihbarat birimlerinin bu sorunun üzerine gerçek manada gitmesi engelleniyor.

Başka yerlerden başka yollarla temin edilmiş çocuk cenazeleri, çocukları sağ doğan ailelere veriliyor ya da çocukları ölü doğmuş ailelerle anlaşılıyor ve onların ölü doğan çocukları sizler gibi ailelere teslim ediliyor. Sağlıklı doğmuş çocuklar da satılıyor.
Aynı zamanda söz konusu hastahanelerde, ameliyat sırasında ölen kişilerin, karınları zaten açılmışken bazı organları alınarak karınları dikiliyor ve organları çalınıyor. Hatta geçen sene de yazmıştım ki ameliyat masasından kalkabileceği halde bazı hastalar kasten kaldırılmıyor ve organları için öldürülüyor. Ameliyat sırasında öldüğü söyleniyor. Yine herhangi bir sebeple ölmüş hastaların vücut parçaları da çalınıyor. En çok da kornealar çalınıyor. İlik sıvıları çalınıyor. Bu, ülke genelinde işleyen bir çark... Çok anlatmıştım ve sert tepki göstermiştim. "Cesetlerden parçalar çalınıyor, bunu AKPKK hükumeti kasten yaptırıyor. Bunu sağlamak için yasaları bile oynuyor." demiştim ve detaylara girmiştim. Ben anlatmaktan yoruldum ama devletin kolluk kuvvetleri, adli makamları varken tutup bu hususlarda sahada operasyonları da biz yapacak değiliz. Bunca acı gerçekler yıllardır bu kadar açık şekilde yazılıp anlatılıyorken bu devletin istihbarat servisleri, kolluk kuvvetleri, adli yetkilileri, idari yetkilileri ne yapıyorlar, nasıl kayıtsız kalabiliyorlar, aslında öncelikli olarak bunun sorgulanması ve bunun üzerine gidilmesi gerekiyor.
Ümraniye Eğitim ve Araştırma'da Başhekim bile bu sisteme çalışıyor. Daha pek çok hastahanede Başhekimler bile bu sisteme çalışıyorlar. Personelin arasında bir kısmı da sistemin parçası oldukları için kolayca bu şeytanlıkları yapabiliyorlar.

Kızın hakkında bir bilgiye ulaşamadık ama metafizik tekniklerle bakıldığında hayatta ve sağlıklı olduğu görülüyor. Bundan ötesine de gidilemiyor. Devlet kurumları içindeki iyi niyetli kişilerin bir an önce daha da gayrete gelmeleri gerekiyor ve sen de savcılığa suç duyurusunda bulunmalısın. Soruşturma başlatılmasını sağlamalısın. Senin gibi binlerce baba var. Bu vakaların hepsinde "Bu nasıl olabilir" şüpheleri var. Çocukları için her şey yolunda gitmişken, son günü bile hiçbir sorun yokken, doğum sonrası "Maalesef kaybettik" denildi bu kişilere... Yetkili/ilgili kurumlar/şahıslar bu konuların üzerine gerçekten gitmek istesinler, her yerinden her tarafını yakalarlar ve kısa sürede bu sistemi çökertirler.