Libya’nın Bingazi kentinde düzenlenen gösteride Türkiye protesto edildi

Libya’nın doğusundaki Bingazi kentinde toplanan bir grup, Türkiye’nin bu ülkenin ‘iç işlerine müdahale’ ettiğini belirterek protesto gösterisi düzenlendi.

Gösteride sahte diplomalı gayri resmi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) Başbakanı Feyiz el Serrac’ı hedef alan posterler ve sloganların bulunduğu dövizler taşındı.

Eylemciler, ülkenin doğusunda konuşlu güçlerin lideri konumundaki Halife Hafter’in fotoğraflarını taşıdı ve Hafter’e desteklerini bildirdi.

Sağlık görevlileri de koronavirüs riskine karşı protesto alanının girişinde eylemcilere maske dağıttı.

İngiliz bilim adamı: Koronavirüs Çin’den gelmedi, hep buradaydı

Oxford Üniversitesi’nden Dr. Tom Jefferson, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) Çin’in Vuhan kentindeki laboratuvardan çıkmadığını belirterek, “Dünyanın her yerinde uyku durumundaydı” dedi.

Oxford Üniversitesi Kanıta Dayalı Tıp Merkezi uzmanı Dr. Tom Jefferson, The Daily Telegraph’a açıklamasında, Kovid-19’un Vuhan’daki laboratuvardan çıkmadığını, uzun zamandır dünyanın her yerinde uyku durumunda bulunduğunu söyledi. Jefferson, “Bence virüs hep buradaydı, ‘burada’ derken ‘her yerde’ kastediyorum. Muhtemelen uyku durumundayken çevre koşulları tarafından aktif hale getirilen bir virüsle karşı karşıyayız” ifadesini kullandı.

Jefferson, “Bence virüs hep buradaydı, ‘burada’ derken ‘her yerde’ kastediyorum.

Muhtemelen uyku durumundayken çevre koşulları tarafından aktif hale getirilen bir virüsle karşı karşıyayız” ifadesini kullandı.

Virüsün Çin’de ortaya çıkmadan çok önce Avrupa’da görüldüğüne dair delillerin olduğunu söyleyen uzman, İspanyol epidemiyoloji uzmanlarının 2019 Mart ayında Barcelona’nın atık sularında yeni koronavirüse rastladıklarını bildirdiklerini hatırlattı. Kovid-19’un izlerine ayrıca geçen yılın Aralık ayında İtalyan’nın Milano ve Torino kentlerinde ve Kasım ayında Brezilya’nın Florianopolis kentinde rastlandığı ifade edildi.

Ayrıca 1918-1920 döneminde 100 milyona yakın can alan İspanyol gribiyle kıyaslayan Jefferson, “1918’de Batı Samoa’nın her 3 sakininden biri İspanyol gribi yüzünden hayatını kaybetti. Oysa bu halkın dış dünyayla hiçbir teması yoktu. Bunun açıklaması ancak şu olabilir ki, bu virüsler hiçbir yerden gelmiyor ve hiçbir yere gitmiyor. Onlar hep burada ve bazen bir şey onları aktif hale getiriyor, dünya nüfusunun yoğunluğu veya çevre koşulları olabilir” yorumunda bulundu.

CHPKK'li Muharrem İnce:

"Otomobiller için Avrasya Tüneli Geçiş Ücreti Temmuz 2018’de 23.30 TL iken Temmuz 2020’de 36.40 TL. Bu ucube Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türkiye’yi uçuracaktı, fiyatları uçurdu. Bu sistem cebinizdeki paraya göz diken, el koyan sistemdir."

İdlib’deki teröristlere götürülmeye hazırlanan büyük miktarda silah ve cephane ele geçirildi

Suriye haber ajansı SANA'nın aktardığına göre; Humus’un yetkili makamları, İdlib’in kuzeyindeki teröristlere kaçırılmak istenen büyük miktarda silah ve cephaneye el koydu.

SANA Muhabiri, el konulanlar arasında büyük miktarda hafif ve orta ağırlıkta cephane, el bombaları, otomatik silah, tanksavar füzeleri, orta boy silah ve mermi olduğunu belirtti.

ABD'de Kolomb'un heykeli yıkıldı

ABD’nin Baltimore şehrinde ırkçılık karşıtı göstericiler Kristof Kolomb'un heykelini devirip suya attı. Protestocular, Kolomb’un Amerikan yerlilerine karşı başlatılan soykırım ve sömürünün sorumlusu olduğunu düşünüyor.

Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) George Floyd'un bir polis memuru tarafından öldürülmesinin ardından Mineapolis’te başlayan ve kısa sürede ülke geneline ve daha sonra da Avrupa'ya yayılan "Siyah hayatlar değerlidir" (Black Lives Matter) eylemleri devam ediyor.

"Soykırım sorumlusu onurlandırılamaz"

Protestocuların Avrupa’daki kimi eylemlerde sömürgecilik ve ırkçılık tarihinin sembol isimlerinin heykellerini indirdikleri görülmüştü. Göstericiler, son olarak ABD'nin Baltimore şehrinde bulunan İtalyan denizci Kristof Kolomb'a ait heykeli yıktı. Baltimore Sun gazetesi tarafından paylaşılan 4 Temmuz tarihli görüntülerde, eylemcilerin heykelin boynuna doladıkları bir halat vasıtasıyla heykeli kaidesinden indirdiği ve daha sonra da heykeli Inner Harbor bölgesinden suya attıkları görülüyor.

1492’de Amerika’ya ulaşan ve çoğu tarih anlatısında "Yeni Dünya'nın Kaşifi" olarak anılan Cenova doğumlu Kolomb, oldukça tartışmalı bir karakter. Zira Kolomb'un Amerikan yerlilerine yıllarca uygulanan sömürü ve soykırımın sorumlusu olduğu düşünülüyor. Bu nedenle Kolomb, Amerikan İç Savaşı'nda ırkçı uygulamalarıyla bilinen güney eyaletlerindeki komutanlara benzer şekilde ırkçılık ve sömürgecilik karşıtları tarafından kınanan tarihi bir kişilik.

SULTANIN MUKADDES EMANETLERE HÜRMETİ:

Yavuz Sultan Selim Han, Mısır’ın alınmasından sonra Mekke Emîri Şerîf Muhammed Ebu’l-Berekât’tan Harem-i Şerîf’in anahtarını ve mukaddes emanetleri almıştır.

İstanbul’a getirilen mukaddes emanetlerin en kıymetlisi Ashâb-ı Kirâm’dan Ka’b bin Züheyr’e, yazdığı kasîde için, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) tarafından hediye edilen Hırka-i Saâdet olup ilk önce Harem-i Hümâyun dairesine konulmuş, daha sonra ise Yavuz Sultan Selim Han’ın inşa ettirdiği Hırka-i Saâdet odasına yerleştirilmiştir.

Yavuz Sultan Selim Han, mukaddes emanetlerin ve Hırka-i Saâdet dairesinin muhâfazası, bakımı ve temizliği üzerinde titizlikle duruyordu.

Nitekim buranın perde ve sâir örtülerinin hazırlanması için yeni bir terzihane kurdurdu. Dairenin halısının altına döşenecek hasırın, hasırcı ocağına kabul olunan salih kimselerce, abdestli olarak dokunmasını emir ve tembih etti. Hatta vakit buldukça, bizzat kendisi Hırka-i Saâdet dairesinin temizliği hizmetini büyük bir edep ve tazimle yapardı.

Yavuz Sultan Selim Han, Hırka-i Saâdet dâiresinin temizliği ve sâir hizmetleri için husûsî olarak kırk adet Hasodalı’yı vazifelendirmiş, bu nöbetçilerin gece gündüz Hırka-i Saâdet’te bulunarak devamlı Kur’ân-ı Kerîm okumalarını, içeriyi dâima mumlarla aydınlatmalarını ve dâirenin yirmi iki günde bir sultanın vekili ve tülbent ağası riyasetinde, gülsuyuyla ıslatılmış bezler ve süngerler ile temizlenmesini kânun hâline getirmişti.

Irak: Türkiye operasyonlara son vermezse BMGK’ya gideceğiz

Irak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Sahhaf, Türkiye’nin Irak topraklarındaki askeri operasyonlara son verilmesi için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ve Arap Birliği’ne başvurabileceklerini belirterek, “Elimizde ayrıca ekonomik etki araçları var” dedi.

Sahhaf, açıklamasında, “Irak, bu sorunun görüşülmesi için BMGK’yı acil toplanmaya çağırabilir, Arap Birliği, İslam İşbirliği Örgütü ve diğer kurumlara başvurabiliriz” dedi.
Türkiye’ye ekonomik dahil diğer etki araçlarına da sahip olduklarını dile getiren sözcü, “Irak’ta onlarca Türk ekonomik ve yatırım şirketi bulunuyor, iki ülke arasındaki ticaret hacmi yıllık 16 milyar doları geçiyor” ifadesini kullandı.

Yunanistan Ortodoks Kilisesi Lideri, Atina ve Yunanistan Başpiskoposu Ieronymos, 'Türkiye’nin Ayasofya’yı camiye dönüştürmeye cesaret edemeyeceğini, sadece konu üzerinden oyun oynadığını' söyledi.

Prof. Dr. Naci Görür: İstanbul'da 7.2 büyüklüğündeki olası deprem gittikçe yaklaşıyor, Kanal İstanbul'un dayanması çok zor!

https://telegra.ph/Kanal-%C4%B0stanbulun-dayanmas%C4%B1-%C3%A7ok-zor-07-05

Rusya Savunma Bakanlığı: Koronavirüs aşısı olan gönüllülerde olumsuz bir durum gözlenmedi

Rusya Savunma Bakanlığı, klinik testler kapsamında iki hafta önce yeni tip koronavirüs aşısı olan gönüllülerde olumsuz bir durum gözlenmediğini belirtti.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, "18 Haziran'da iki tür aşıdan birini alan ilk gruptaki gönüllüler kendilerini iyi hissediyor, sağlık durumlarıyla ilgili bir şikayetleri bulunmuyor. Geride kalan iki hafta boyunca ciddi bir olumsuz durum tespit edilmedi" denildi.

Rusya'da gönüllüler üzerindeki aşı test çalışmaları Savunma Bakanlığı ve N.F. Gamaley Ulusal Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Merkezi'nin işbirliğinde yürütülüyor.

Ayasofya ile ilgili bir açıklama da Kremlin’den geldi

Danıştay’ın, Ayasofya’nın müze olarak kalması yada tekrardan camiye dönüştürülmesi kararı beklenirken Rusya’dan art arda Ayasofya açıklamaları gelmeye devam ediyor.

Kremlin’den yapılan açıklamada, Ayasofya tartışmalarının Türkiye’nin iç meselesi olduğu ancak alınacak kararının öneminin de göz önünde bulundurulması gerektiği belirtildi.

Krelim Sözcüsü Dimitri Peskov, Ayasofya’nın müzeden camiye dönüştürülmesi tartışmalarına ilişkin olarak, bunun ‘Türkiye’nin iç meselesi olduğunu belirtti, ancak bu konuda bir karar alırken Türk hükümetinin Ayasofya’nın önemini göz önünde bulunduracağını umduklarını’ söyledi.

Peskov, Türkiye'nin bu konuda alacağı kararda tabii ki Ayasofya’nın dünya mirası statüsünün göz önünde bulundurulacağını umduğunu sözlerine ekledi.