- Dünyada son zamanlarda iyice artışta olan yapay deprem, yapay yağış, yapay fırtına ve hortum gibi hadiseler iyice artabilir. Bu suni/yapay felaketler sırasında, dünyada etkili ve yetkili pek çok kişinin (aslında yerlerine Griler tarafından geçilmiş kişilerin) öldüğü duyurulabilir.
- İçeriden karışan, darbeler, devrimler, liderlere su-i kastlar yaşanan ülkelerin sayısı aniden artabilir.
- Dünyada son zamanlarda şiddeti olağanüstü seviyeye ulaşmış olan metafizik savaşlar, daha da şiddetlenebilir ve bu da dünya siyasetinde ani kırılmaların yaşanmasına sebep olabilir.
- İçeriden karışan, darbeler, devrimler, liderlere su-i kastlar yaşanan ülkelerin sayısı aniden artabilir.
- Dünyada son zamanlarda şiddeti olağanüstü seviyeye ulaşmış olan metafizik savaşlar, daha da şiddetlenebilir ve bu da dünya siyasetinde ani kırılmaların yaşanmasına sebep olabilir.
Rusya: Türkiye, Libya’ya gönderdiği sözde cihatçıları gizlemenin yollarını arıyor
Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin kontrolu altındaki bölgelerde ek “geçiş noktaları” koyacağını açıklaması, Rus güvenlik uzmanları tarafından "Türkiye’nin gönderdiği sözde cihatçıları gizleme amaçlı bir adım" olarak yorumlandı.
Libya Ulusal Mutabakat Hükumeti (UMH), kontrolu altındaki bölgelere ek “geçiş noktaları” koyacaklarını açıkladı. İçişleri Bakanı Fethi Başağa, adımın hedefinin “vatandaşların güvenliğini korumak, kamu ve özel mülkiyeti güvence altına almak” olduğunu söyledi. Rus analistler ise, “yabancı güçlerin onayı” ile atılan bu adımın, halkın UMH’nin kontrolü altındaki bölgelerden kaçmasını durdurmak, daha da önemlisi Türkiye’nin Suriye’den transfer ettiği sözde cihatçı askerlerin gizlenmesi için atıldığını iddia etti.
Al-Saraji ve Al-Svan bölgeleri başta olmak üzere giriş çıkışların kontrol edilmesi için ek 4 kontrol noktası açılması Rus medyasında farklı yorumlara sebep oldu. Kontrol noktalarının Birleşmiş Milletler’in “bölgeden kaçmak isteyenlerin sayısı çoğaldı” şeklindeki Libya raporunun yayınlanmasının hemen ardından gelmesi “manidar ” bulundu.
Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin kontrolu altındaki bölgelerde ek “geçiş noktaları” koyacağını açıklaması, Rus güvenlik uzmanları tarafından "Türkiye’nin gönderdiği sözde cihatçıları gizleme amaçlı bir adım" olarak yorumlandı.
Libya Ulusal Mutabakat Hükumeti (UMH), kontrolu altındaki bölgelere ek “geçiş noktaları” koyacaklarını açıkladı. İçişleri Bakanı Fethi Başağa, adımın hedefinin “vatandaşların güvenliğini korumak, kamu ve özel mülkiyeti güvence altına almak” olduğunu söyledi. Rus analistler ise, “yabancı güçlerin onayı” ile atılan bu adımın, halkın UMH’nin kontrolü altındaki bölgelerden kaçmasını durdurmak, daha da önemlisi Türkiye’nin Suriye’den transfer ettiği sözde cihatçı askerlerin gizlenmesi için atıldığını iddia etti.
Al-Saraji ve Al-Svan bölgeleri başta olmak üzere giriş çıkışların kontrol edilmesi için ek 4 kontrol noktası açılması Rus medyasında farklı yorumlara sebep oldu. Kontrol noktalarının Birleşmiş Milletler’in “bölgeden kaçmak isteyenlerin sayısı çoğaldı” şeklindeki Libya raporunun yayınlanmasının hemen ardından gelmesi “manidar ” bulundu.
Akademi Dergisi
Bu krizden çıkılacaksa, üretim artırılacak, tüketim azaltılacak, borçlanma durdurulacak, borçlar için yeniden masaya oturulacak, ahlak yükseltilecek, İslam cemaat ve tarikatları ile değil de Mason tarikatı ile ve Sabetaycı gizli Yahudi cemaati ile ve benzeri…
Amerikalı ekonomist Stephen Roach:
"Dolar ışık hızından daha hızlı değer kaybedebilir."
"Dolar ışık hızından daha hızlı değer kaybedebilir."
Akademi Dergisi
Gizli üs ve Taberiye Gölü İsrail'in işgali altındaki Golan Tepelerinin altında İsrail'in gizli yeraltı üssü var. Bu üsde kimyasal, biyolojik ve nükleer silahlar üzerine çalışmalar yaptılar/yapıyorlar. Netanyahu dahil İsrail yöneticilerinin haberdar olmadığı…
"Griler bu üsse de çoktan sızdılar"
Şunu açıkça yazayım:
Bana ve ekibimden herhangi birine yapılan metafizik saldırıları bile gerçek bir saldırı gibi görüyorum. Büyük bir tehdit ve hadsizlik olarak görüyorum.
Buradan açıkça ilan ediyorum: Bu gibi hadsizlikleri yapanları, yaptıklarına hep pişman ettim, yine ederim, edeceğim. Şu hayatta hiç tahammül edemediğim şeylerden biri de tehdit edilmek, baskı altına alınmak. Böyle yapanların, bizim dünyamızın insanlarından olmayışı hiçbir şeyi değiştirmez. Ben her zamanki karşılıkları sergilerim.
Bana ve ekibimden herhangi birine yapılan metafizik saldırıları bile gerçek bir saldırı gibi görüyorum. Büyük bir tehdit ve hadsizlik olarak görüyorum.
Buradan açıkça ilan ediyorum: Bu gibi hadsizlikleri yapanları, yaptıklarına hep pişman ettim, yine ederim, edeceğim. Şu hayatta hiç tahammül edemediğim şeylerden biri de tehdit edilmek, baskı altına alınmak. Böyle yapanların, bizim dünyamızın insanlarından olmayışı hiçbir şeyi değiştirmez. Ben her zamanki karşılıkları sergilerim.
Forwarded from Okumalar Kanalı | Akademi Dergisi
Yönetici kadrodan binlerce kişi öldürüldü
Cinler aleminde yine çok büyük hadiseler yaşandı. Gün geçtikçe Cinler aleminde ümitsizlik hakim oluyor, kabilelerin bir kısmı ya Müslüman oluyor ya da geri çekilip bana ve ekibime bulaşmıyorlardı. Bu gidiş İblis'i ve yakın adamlarını çıldırtıyordu.
Bu gece, on büyük cin kabilesinin reisleri ve bu reislerin çevresindeki etkili/yetkili/güçlü adamları toplantı yapıyorlardı. "Bir şekilde artık MFS ve ekibi durdurulmalı" temalı istişare ediyorlardı. Büyük neticeleri olacak kararlar alacaklardı. Topyekun harp ilan edeceklerdi ve ortalık cehennem yeri gibi olacaktı.
Hep beraber yaptığımız okumaların da sayesinde Müslüman Cin kardeşlerimiz her daim güçleniyorlar. Bu kardeşlerimiz o toplantının istihbaratını aldılar ve toplantı yerini aniden bastılar. Hepsini öldürdüler. Dukor isimli çok etkili bir gayr-i Müslim cin dahi oradaydı ve İsmail Mahir isimli Müslüman cin kardeşimiz tarafından öldürüldü. Cinler aleminde işler gayr-i Müslim cinler için son zamanlarda zaten çok kötü iken bir de bu gece on kabile reisini, ayrıca toplamda binlerce kafa adamı kaybetmiş oldular. O alemde yaşanan şok halini kelimelerle anlatabilmek çok zor olsa gerek. Bu yaşananları şuna benzetebiliriz: Bizim alemimizde on güçlü devletin başındaki liderleri, hükumet/kabine üyeleri/bakanları ve ayrıca müsteşarları ile yakın çevrelerindeki sivil ve askeri bürokratları dahil öldürülmüş...
En tepeden İblis tarafından idare edilen ve İblis'e/Şeytan'a tapınan Ankebut Ağı çok büyük bir darbe daha aldı. Ankebut Operasyonumuz çok büyük mesafe daha aldı. Bu yaşananların bizim alemimizde de büyük karşılıkları olacak. İyi niyetli insanlar çok rahatlayacak, büyülerle, cinlerle durdurulan insanlar kendilerine gelecek.
Bundan sonra bu insan ve cin şeytanlarının bellerini doğrultmaları imkansıza yakın. Durmadan okumaya, hizmete, cihada hep beraber devam edeceğiz. "Hizmetin büyüğü küçüğü olmaz" diyerek, neresinde bulunduğumuza aldırış etmeden bir şekilde bu ordunun/kadronun içinde olmaya ve son nefes dahil içinde kalmaya kilitleneceğiz.
Cinler aleminde yine çok büyük hadiseler yaşandı. Gün geçtikçe Cinler aleminde ümitsizlik hakim oluyor, kabilelerin bir kısmı ya Müslüman oluyor ya da geri çekilip bana ve ekibime bulaşmıyorlardı. Bu gidiş İblis'i ve yakın adamlarını çıldırtıyordu.
Bu gece, on büyük cin kabilesinin reisleri ve bu reislerin çevresindeki etkili/yetkili/güçlü adamları toplantı yapıyorlardı. "Bir şekilde artık MFS ve ekibi durdurulmalı" temalı istişare ediyorlardı. Büyük neticeleri olacak kararlar alacaklardı. Topyekun harp ilan edeceklerdi ve ortalık cehennem yeri gibi olacaktı.
Hep beraber yaptığımız okumaların da sayesinde Müslüman Cin kardeşlerimiz her daim güçleniyorlar. Bu kardeşlerimiz o toplantının istihbaratını aldılar ve toplantı yerini aniden bastılar. Hepsini öldürdüler. Dukor isimli çok etkili bir gayr-i Müslim cin dahi oradaydı ve İsmail Mahir isimli Müslüman cin kardeşimiz tarafından öldürüldü. Cinler aleminde işler gayr-i Müslim cinler için son zamanlarda zaten çok kötü iken bir de bu gece on kabile reisini, ayrıca toplamda binlerce kafa adamı kaybetmiş oldular. O alemde yaşanan şok halini kelimelerle anlatabilmek çok zor olsa gerek. Bu yaşananları şuna benzetebiliriz: Bizim alemimizde on güçlü devletin başındaki liderleri, hükumet/kabine üyeleri/bakanları ve ayrıca müsteşarları ile yakın çevrelerindeki sivil ve askeri bürokratları dahil öldürülmüş...
En tepeden İblis tarafından idare edilen ve İblis'e/Şeytan'a tapınan Ankebut Ağı çok büyük bir darbe daha aldı. Ankebut Operasyonumuz çok büyük mesafe daha aldı. Bu yaşananların bizim alemimizde de büyük karşılıkları olacak. İyi niyetli insanlar çok rahatlayacak, büyülerle, cinlerle durdurulan insanlar kendilerine gelecek.
Bundan sonra bu insan ve cin şeytanlarının bellerini doğrultmaları imkansıza yakın. Durmadan okumaya, hizmete, cihada hep beraber devam edeceğiz. "Hizmetin büyüğü küçüğü olmaz" diyerek, neresinde bulunduğumuza aldırış etmeden bir şekilde bu ordunun/kadronun içinde olmaya ve son nefes dahil içinde kalmaya kilitleneceğiz.
Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde 6,4 büyüklüğünde deprem
Çin Deprem Ağları Merkezinden yapılan açıklamaya göre, özerk bölgeye bağlı Hotan şehrinde yerel saatle sabah 05.05'te 6,4 büyüklüğünde deprem oldu.
Yerin 10 kilometre derinliğinde meydana gelen depremin merkez üssü, Hutan'ın 279 kilometre güneydoğusu olarak belirlendi.
Depremin nedeniyle can veya mal kaybı yaşanmadı.
Çin Deprem Ağları Merkezinden yapılan açıklamaya göre, özerk bölgeye bağlı Hotan şehrinde yerel saatle sabah 05.05'te 6,4 büyüklüğünde deprem oldu.
Yerin 10 kilometre derinliğinde meydana gelen depremin merkez üssü, Hutan'ın 279 kilometre güneydoğusu olarak belirlendi.
Depremin nedeniyle can veya mal kaybı yaşanmadı.
"Ya Resulallah! Hangi dua icabet (kabul) olunmaya daha yakındır?" diye soruldu. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Gecenin son üçte birinde edilen dua ile farz namazlardan sonra edilen dua." buyurdular.
| #HadisiŞerif - Sünen-i Tirmizi
| #HadisiŞerif - Sünen-i Tirmizi
Allahü teala buyurdu (mealen):
"Celalim hakkı için biz senin önünden nice resuller göndermişiz, onlardan kiminin kıssasını haber verdik, kiminin vermedik..."
| #KuranAyetleri - Mü'minun Suresi, ayet 78
"Celalim hakkı için biz senin önünden nice resuller göndermişiz, onlardan kiminin kıssasını haber verdik, kiminin vermedik..."
| #KuranAyetleri - Mü'minun Suresi, ayet 78
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Osmanlı'ya ihanetin bedeli | Şerif Hüseyin, Kral Faysal, perişan olan hayatlar...
Kişiye özel imar planı
Doğal sit alanı Kaş Çukurbağ Yarımadası’nda 120 bin m2 arazi, yeni hazırlanan İmar Planında ‘Eko-Turizm’ vasfı verilerek imara açıldı. Parsellerden biri iktidara yakın iş adamlarına, diğerinin üçte biri ise Deniz Baykal’a ait.
Doğal sit alanı olan Kaş Çukurbağ Yarımadası’ndaki yaklaşık 120 bin metrekarelik arazi, yeni hazırlanan Nazım İmar Planında ‘Eko-Turizm’ vasfı verilerek imara açıldı.
İşte o arazilerden biri de Çukurbağ Yarımadası’nın Kaş ilçe merkezine en yakın kısmında yer alan yaklaşık 150 dekarlık zeytinlikti. Kaş Kamping ile İnceboğaz arasındaki bölgeyi kapsayan bu arazi, 2007 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığı ile kamuoyunun gündemine gelen isimler tarafından satın alındı.
Doğal sit alanı Kaş Çukurbağ Yarımadası’nda 120 bin m2 arazi, yeni hazırlanan İmar Planında ‘Eko-Turizm’ vasfı verilerek imara açıldı. Parsellerden biri iktidara yakın iş adamlarına, diğerinin üçte biri ise Deniz Baykal’a ait.
Doğal sit alanı olan Kaş Çukurbağ Yarımadası’ndaki yaklaşık 120 bin metrekarelik arazi, yeni hazırlanan Nazım İmar Planında ‘Eko-Turizm’ vasfı verilerek imara açıldı.
İşte o arazilerden biri de Çukurbağ Yarımadası’nın Kaş ilçe merkezine en yakın kısmında yer alan yaklaşık 150 dekarlık zeytinlikti. Kaş Kamping ile İnceboğaz arasındaki bölgeyi kapsayan bu arazi, 2007 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığı ile kamuoyunun gündemine gelen isimler tarafından satın alındı.
Dönemin Tarım Bakanı; "iptal ettik" açıklaması yapmıştı
Skandalın ortaya çıkmasının ardından konu TBMM’nin gündemine taşınmış ve sorumlular hakkında dava açılmıştı. Dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, işlemin iptal edilerek ilgililer hakkında soruşturma açıldığını belirtmişti.
Eski Bakan Faruk Çelik’in ‘iptal edildi’ açıklamasına rağmen söz konusu arazinin bugünkü tapu kaydında ‘tarla’ olarak işlenmiş olması dikkat çekiyor.
Skandalın ortaya çıkmasının ardından konu TBMM’nin gündemine taşınmış ve sorumlular hakkında dava açılmıştı. Dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, işlemin iptal edilerek ilgililer hakkında soruşturma açıldığını belirtmişti.
Eski Bakan Faruk Çelik’in ‘iptal edildi’ açıklamasına rağmen söz konusu arazinin bugünkü tapu kaydında ‘tarla’ olarak işlenmiş olması dikkat çekiyor.