Siyonist İsrail Ordusu Yeni Bir Casusluk Birimi Kuruyor
Siyonist İsrail ordusu, casusluk alanlarında faaliyet gösterecek ve istihbarat amaçlı bilgi toplayacak yeni bir birimin kurulacağını duyurdu.
İbranice yayın yapan kanal-7 televizyonunun dün (19 Haziran Cuma) yayınladığı bir habere göre İsrail, işgal ordusu askerî istihbarat teşkilatı AMAN’ın 9900 isimli birliğine bağlı casusluk yapacak ve istihbarat amaçlı bilgi toplayacak yeni bir Hoverkraft biriminin kurulacağını duyurdu.
Kanal, Siyonist İsrail ordusunun, casusluk, istihbarat ve bilgi toplama alanlarında hizmet verecek olan Hoverkraft ve Drone'ların özelliklerinden en iyi şekilde yararlanmaya çalıştığını belirterek ordunun söz konusu araçlar sayesinde, özellikle zor hava koşullarında çalışmak için önemli ve stratejik bir avantaja sahip olduğuna dikkat çekti.
Siyonist İsrail ordusu, casusluk alanlarında faaliyet gösterecek ve istihbarat amaçlı bilgi toplayacak yeni bir birimin kurulacağını duyurdu.
İbranice yayın yapan kanal-7 televizyonunun dün (19 Haziran Cuma) yayınladığı bir habere göre İsrail, işgal ordusu askerî istihbarat teşkilatı AMAN’ın 9900 isimli birliğine bağlı casusluk yapacak ve istihbarat amaçlı bilgi toplayacak yeni bir Hoverkraft biriminin kurulacağını duyurdu.
Kanal, Siyonist İsrail ordusunun, casusluk, istihbarat ve bilgi toplama alanlarında hizmet verecek olan Hoverkraft ve Drone'ların özelliklerinden en iyi şekilde yararlanmaya çalıştığını belirterek ordunun söz konusu araçlar sayesinde, özellikle zor hava koşullarında çalışmak için önemli ve stratejik bir avantaja sahip olduğuna dikkat çekti.
Forwarded from SpaceExplorerTv
Samanyolu Galaksisi'nde 30'dan fazla zeki canlı türü var olabilir'
İngiliz bilim adamlarının Astrobiyolojik Kopernik Sınırı ismini verdikleri modelle yaptıkları hesaplamalara göre, Samanyolu Galaksisi uzaya radyo sinyalleri gönderme kabiliyetine sahip en az 36 türe ev sahipliği yapıyor olabilir.
İngiliz bilim adamları, Samanyolu Galaksisi'nde 30'dan fazla zeki yaratık türünün var olabileceğini öne sürdü.
Nottingham Üniversitesi'nde görevli astrofizik profesörü Christopher Conselice liderliğinde yapılan araştırmanın ayrıntıları, 'The Astrophysical Journal' dergisinde yayımlandı.
Ekibin, Samanyolu Galaksisi'nde yabancı canlı türlerinin sayısını hesap etmek için Astrobiyolojik Kopernik Sınırı ismini verdikleri yeni bir model geliştirdiği belirtildi.
İngiliz bilim adamlarının Astrobiyolojik Kopernik Sınırı ismini verdikleri modelle yaptıkları hesaplamalara göre, Samanyolu Galaksisi uzaya radyo sinyalleri gönderme kabiliyetine sahip en az 36 türe ev sahipliği yapıyor olabilir.
İngiliz bilim adamları, Samanyolu Galaksisi'nde 30'dan fazla zeki yaratık türünün var olabileceğini öne sürdü.
Nottingham Üniversitesi'nde görevli astrofizik profesörü Christopher Conselice liderliğinde yapılan araştırmanın ayrıntıları, 'The Astrophysical Journal' dergisinde yayımlandı.
Ekibin, Samanyolu Galaksisi'nde yabancı canlı türlerinin sayısını hesap etmek için Astrobiyolojik Kopernik Sınırı ismini verdikleri yeni bir model geliştirdiği belirtildi.
Forwarded from SpaceExplorerTv
Modelin, Dünya'daki gibi diğer gezegenlerde de zeki yaşam formunun oluşmasının neredeyse 5 milyar yıl aldığı, bu gezegenlerin Güneş gibi yüksek metal içeriğine sahip bir yıldızın yörüngesinde bulunduğu varsayımından yola çıktığı ifade edildi.
Bilim adamları, galaksinin uzaya radyo sinyalleri gönderme kabiliyetine sahip en az 36 türe ev sahipliği yapıyor olabileceğini hesap etti.
Öte yandan bu medeniyetler arasında ortalama mesafenin 17 bin ışık yılı olabileceği, bunun ortaya çıkarılmayı ve iletişimi, bugünün teknolojisiyle çok zorlaştırdığını iddia etti.
Conselice, çalışmanın, insanlık medeniyetinin 'geleceği ve kaderine' ilişkin de önemli ipuçları ortaya koyduğunu söyledi.
Profesör Conselice, "Eğer zeki yaşamın yaygın olduğunu keşfedersek bu medeniyetimizin birkaç yüzyıldan daha uzun süre var olabileceğini açığa çıkarır. Bunun yerine galaksimizde hiç aktif medeniyet olmadığını keşfedersek bu bizim uzun süreli varlığımız için kötü bir işaret olur" değerlendirmesini yaptı.
Bilim adamları, galaksinin uzaya radyo sinyalleri gönderme kabiliyetine sahip en az 36 türe ev sahipliği yapıyor olabileceğini hesap etti.
Öte yandan bu medeniyetler arasında ortalama mesafenin 17 bin ışık yılı olabileceği, bunun ortaya çıkarılmayı ve iletişimi, bugünün teknolojisiyle çok zorlaştırdığını iddia etti.
Conselice, çalışmanın, insanlık medeniyetinin 'geleceği ve kaderine' ilişkin de önemli ipuçları ortaya koyduğunu söyledi.
Profesör Conselice, "Eğer zeki yaşamın yaygın olduğunu keşfedersek bu medeniyetimizin birkaç yüzyıldan daha uzun süre var olabileceğini açığa çıkarır. Bunun yerine galaksimizde hiç aktif medeniyet olmadığını keşfedersek bu bizim uzun süreli varlığımız için kötü bir işaret olur" değerlendirmesini yaptı.
Akademi Dergisi
İlk rüyandan anladığım o ki gelecekte Trump ve çetesinin çok çirkin, insanlık dışı gerçek yüzleri meydana çıkacak. Benim şu ana kadar anlattıklarım ve hatta daha fazlası ispatları ile meydana çıkacak. Trump ve çetesinin en çok da CIA üzerinden yaptığı insanlık…
Bolton’un kitabı Trump’ın seçim kampanyasını bir kabusa çevirebilir
ABD Başkanı Donald Trump’ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın merakla beklenen kitabı ”Olayların Geçtiği Oda” henüz yayınlanmadan olay yaratmaya devam ediyor. Önümüzdeki hafta yayınlanması beklenen ancak Beyaz Saray’ın acil durum emriyle yayınını engellemeye çalıştığı kitapta Bolton’ın Trump yönetimi hakkındaki kritik konulardaki anıları yer alıyor.
577 sayfalık kitap hakkında Insideover adlı analiz sitesinde yayınlanan “Bolton’un ifşaatları Trump için kabusa dönüşebilir.” başlıklı makalede ABD’nin eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un kitabının yayınlanma tarihinin Başkanı Trump’ın yönetimi için olumsuz bir döneme denk geldiği belirtiliyor. Trump’ın zaten seçim öncesi uğraşması gereken bir çok sorun olduğu ve seçim kampanyasını bir kabusa çevirebileceği dile getiriliyor.
ABD Başkanı Donald Trump’ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın merakla beklenen kitabı ”Olayların Geçtiği Oda” henüz yayınlanmadan olay yaratmaya devam ediyor. Önümüzdeki hafta yayınlanması beklenen ancak Beyaz Saray’ın acil durum emriyle yayınını engellemeye çalıştığı kitapta Bolton’ın Trump yönetimi hakkındaki kritik konulardaki anıları yer alıyor.
577 sayfalık kitap hakkında Insideover adlı analiz sitesinde yayınlanan “Bolton’un ifşaatları Trump için kabusa dönüşebilir.” başlıklı makalede ABD’nin eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un kitabının yayınlanma tarihinin Başkanı Trump’ın yönetimi için olumsuz bir döneme denk geldiği belirtiliyor. Trump’ın zaten seçim öncesi uğraşması gereken bir çok sorun olduğu ve seçim kampanyasını bir kabusa çevirebileceği dile getiriliyor.
Trump'ı seçimlerde zorlayacak
Trump’ın Basın Sekreteri Kayleigh McEnany yaptığı son basın toplantısında kitabın yayınlanmasının ulusal bilgileri içeren gizli bilgileri de ifşa ettiği gerekçesiyle ‘kabul edilemez’ olduğunu söyledi.
Beyaz Saray’a yakın kaynaklar Cumhuriyetçilerin bunu “eski patronundan” intikam alma aracı olarak kullanmaya karar verirlerse Trump’ın seçimlerde oldukça zorlanacağını belirtiyor.
Trump’ın Basın Sekreteri Kayleigh McEnany yaptığı son basın toplantısında kitabın yayınlanmasının ulusal bilgileri içeren gizli bilgileri de ifşa ettiği gerekçesiyle ‘kabul edilemez’ olduğunu söyledi.
Beyaz Saray’a yakın kaynaklar Cumhuriyetçilerin bunu “eski patronundan” intikam alma aracı olarak kullanmaya karar verirlerse Trump’ın seçimlerde oldukça zorlanacağını belirtiyor.
Akademi Dergisi
Trump New York Güney Bölge Başsavcısı Berman'ı görevden aldı ABD Başkanı Donald Trump'ın, daha önce kendisine yakın isimleri soruşturan New York Güney Bölge Başsavcısı Geoffrey Berman'ı görevinden aldığı belirtildi. ABD medyasında yer alan haberlere göre…
Bolton: 'Trump, çıkarları için Erdoğan'ın etkisi altında yargıya müdahale etti'
Beyaz Saray'ın eski ulusal güvenlik danışmanı John Bolton, ABD Başkanı Donald Trump'ın New York Güney Bölge Başsavcısı Geoffrey Berman'ı görevden almasını Halkbank davasında yargıya müdahale olarak değerlendirdi.
Bolton, Berman'ın tartışmalı bir şekilde görevden alınmasının nedenlerinden biri olarak, Recep Tayyip Erdoğan ile Donald Trump arasında geçen konuşmaları gösterdi.
"Erdoğan, Halkbank üzerindeki baskıyı kaldıracak bir anlaşma istiyordu" diyen Bolton, Aralık 2018'deki bir görüşme esnasında Trump'ın cumhurbaşkanına, "New York savcıları hep Obama'nın adamı. Onların yerine benim yerleştireceğim kişileri bekle, bu meseleyi halledeceğiz" dediğini iddia etti.
Ronald Reagan döneminde Adalet Bakanlığında görev alan Bolton, kariyeri boyuca daha önce hiçbir başkandan bu tür cümleler duymadığını söyledi.
Beyaz Saray'ın eski ulusal güvenlik danışmanı John Bolton, ABD Başkanı Donald Trump'ın New York Güney Bölge Başsavcısı Geoffrey Berman'ı görevden almasını Halkbank davasında yargıya müdahale olarak değerlendirdi.
Bolton, Berman'ın tartışmalı bir şekilde görevden alınmasının nedenlerinden biri olarak, Recep Tayyip Erdoğan ile Donald Trump arasında geçen konuşmaları gösterdi.
"Erdoğan, Halkbank üzerindeki baskıyı kaldıracak bir anlaşma istiyordu" diyen Bolton, Aralık 2018'deki bir görüşme esnasında Trump'ın cumhurbaşkanına, "New York savcıları hep Obama'nın adamı. Onların yerine benim yerleştireceğim kişileri bekle, bu meseleyi halledeceğiz" dediğini iddia etti.
Ronald Reagan döneminde Adalet Bakanlığında görev alan Bolton, kariyeri boyuca daha önce hiçbir başkandan bu tür cümleler duymadığını söyledi.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Sayın Putin devlet başkanlığına yeniden aday olma olasılığını dışlamadı
Rusya lideri Vladimir Putin, mevcut devlet başkanının yeniden başkanlığa aday olmasına imkan sağlayacak anayasal değişikliklerin kabul edilmesi durumunda yeniden aday olma olasılığını dışlamadı.
Rus devlet televizyonu Rossiya 1’e konuşan Putin, mevcut devlet başkanının yeniden başkanlığa aday olmasına imkan sağlayan anayasal değişikliklerin kabul edilmesi durumunda yeni bir başkanlık süresi için adaylığını koyma olasılığının bulunduğunu açıkladı.
Rus lider, ilgili soru karşısında “Henüz herhangi bir karar vermiş değilim. Böyle bir olasılığı dışlamıyorum. Anayasada yeniden aday olabileceğim şeklinde bir olasılık doğarsa bakarız. O zaman netleşir” yanıtını verdi.
Rusya lideri Vladimir Putin, mevcut devlet başkanının yeniden başkanlığa aday olmasına imkan sağlayacak anayasal değişikliklerin kabul edilmesi durumunda yeniden aday olma olasılığını dışlamadı.
Rus devlet televizyonu Rossiya 1’e konuşan Putin, mevcut devlet başkanının yeniden başkanlığa aday olmasına imkan sağlayan anayasal değişikliklerin kabul edilmesi durumunda yeni bir başkanlık süresi için adaylığını koyma olasılığının bulunduğunu açıkladı.
Rus lider, ilgili soru karşısında “Henüz herhangi bir karar vermiş değilim. Böyle bir olasılığı dışlamıyorum. Anayasada yeniden aday olabileceğim şeklinde bir olasılık doğarsa bakarız. O zaman netleşir” yanıtını verdi.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
'Halef aramak değil, çalışmak gerekiyor'
Putin, ilgili anayasal değişikliklerin kabul edilmemesi halinde ise birkaç yıl sonra iktidarın birçok kademesinde normal çalışma yerine olası halef arayışlarının başlayabileceğine dikkat çekti.
“Eğer (değişiklik) kabul edilmezse, ki bunu kendi deneyimlerinden biliyorum, iktidarın birçok kademesinde normal çalışma yerine gözler olası halefler arayışına çevrilmiş olacak” diyen
Sayın Vladimir Vladimiroviç Putin, ekledi: "Halef aramak değil, çalışmak gerekiyor"
Daha önce Putin, 22 Nisan'da yapılması planlanan ancak yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle ertelenen anayasal düzenlemelere ilişkin halk oylamasının 1 Temmuz’da yapılacağını açıklamıştı.
Putin, ilgili anayasal değişikliklerin kabul edilmemesi halinde ise birkaç yıl sonra iktidarın birçok kademesinde normal çalışma yerine olası halef arayışlarının başlayabileceğine dikkat çekti.
“Eğer (değişiklik) kabul edilmezse, ki bunu kendi deneyimlerinden biliyorum, iktidarın birçok kademesinde normal çalışma yerine gözler olası halefler arayışına çevrilmiş olacak” diyen
Sayın Vladimir Vladimiroviç Putin, ekledi: "Halef aramak değil, çalışmak gerekiyor"
Daha önce Putin, 22 Nisan'da yapılması planlanan ancak yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle ertelenen anayasal düzenlemelere ilişkin halk oylamasının 1 Temmuz’da yapılacağını açıklamıştı.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Erdoğan; "Merkez bankası döviz rezervimizi 93 milyar doların üzerine çıkardık"
Aykut Erdoğdu; "Şu an Türkiye'nin rezervleri eksi otuz dört milyar dolar"
CHPKK'li Aykut Erdoğdu: Türkiye borç ve işsizlik krizinde, iflas ettik
CHPKK Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu,Türkiye’nin borç ve işsizlik krizi içinde, bütçe krizine doğru hızla gittiğini savunarak, “Çünkü iflas ettik ve Türkiye’nin bilinen bilinmeyen son kaynakları şu an itibariyle yağmalanıyor. Kıdem tazminatı da bunlardan biri” dedi.
Erdoğdu, hükümetin getireceğini açıkladığı ‘Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu;
“Mesele kıdem tazminatı, aktör de AKP olunca büyük şüphe duymak gerek. Çünkü ekonomi korkunç bir kaynak sıkıntısı içinde" diyen Erdoğdu, "Yılların birikmiş Merkez Bankası yedek akçesi bile kullanıldı. Türkiye şu an iflas etmiş bir ülke konumunda. Bir borç krizi, bir işsizlik krizi söz konusu ve bir döviz krizi arifesindeyiz. Şimdi işçinin birikmişine el attılar. Ben sermaye ve iş çevrelerini uyarıyorum. İkinci adres kendileri. Belki varlık vergisi olacak, belki mevduat vergisi, belki başka şeyler olacak ama işçiden sonra gelecekleri kapı işveren kapısıdır. Onun için işverenin de bu konuda kararlı olması gerekiyor. Korkaklığa, sürekli iktidar yanında görünmeye gerek yok. Çünkü bu merdiven böyle örüldü. Bugün işveren de, işçisinin yanında durmak zorunda" ifadelerini kullandı.
CHPKK Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu,Türkiye’nin borç ve işsizlik krizi içinde, bütçe krizine doğru hızla gittiğini savunarak, “Çünkü iflas ettik ve Türkiye’nin bilinen bilinmeyen son kaynakları şu an itibariyle yağmalanıyor. Kıdem tazminatı da bunlardan biri” dedi.
Erdoğdu, hükümetin getireceğini açıkladığı ‘Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu;
“Mesele kıdem tazminatı, aktör de AKP olunca büyük şüphe duymak gerek. Çünkü ekonomi korkunç bir kaynak sıkıntısı içinde" diyen Erdoğdu, "Yılların birikmiş Merkez Bankası yedek akçesi bile kullanıldı. Türkiye şu an iflas etmiş bir ülke konumunda. Bir borç krizi, bir işsizlik krizi söz konusu ve bir döviz krizi arifesindeyiz. Şimdi işçinin birikmişine el attılar. Ben sermaye ve iş çevrelerini uyarıyorum. İkinci adres kendileri. Belki varlık vergisi olacak, belki mevduat vergisi, belki başka şeyler olacak ama işçiden sonra gelecekleri kapı işveren kapısıdır. Onun için işverenin de bu konuda kararlı olması gerekiyor. Korkaklığa, sürekli iktidar yanında görünmeye gerek yok. Çünkü bu merdiven böyle örüldü. Bugün işveren de, işçisinin yanında durmak zorunda" ifadelerini kullandı.
"İşsizlik fonu, devlet fonu oldu"
Erdoğdu, iktidarın fonları kendisine kaynak olarak gördüğünü, bunun en iyi örneğinin İşsizlik Fonu olduğunu savunurken, bu fonda biriken paranın tamamının hazine kağıtlarına yatırıldığını, yandaş müteahhitlerin hak edişlerinin ödendiğini belirterek şu görüşyere yer verdi:
“İşsizlik Fonu artık devletin fonu. İşsizlik Fonu olsa işsiz kullanır. İşsizin kullandığı, bu fonun yüzde 5’i bile değil. Buradaki para Hazine ve kamu bankaları aracılığıyla büyük yandaş müteahhitlere kredi olarak gitti. Bu yüzden de kamu bankaları battı. Yani bankaların esnafa veya KOBİ’ye verdiği kredilerde büyük sorun yok. Ama 3’üncü havalimanı 3’üncü köprü, Kuzey Marmara otoyolu gibi batık bir sürü projelerine verilen krediler dolayısıyla sermayesi eriyince, İşsizlik Fonu’nu Hazine’ye aktardılar. Hazine de artık zaten kamu hazinesi olma niteliğini kaybetti, tamamen saray hazinesi oldu. Türkiye Cumhuriyeti Hazine’si artık tamamıyla saray ve çevresindekileri finanse etmek üzere kurulmuş bir kaynağa dönüştü. Varlık Fonu da öyle. Varlık Fonu, cumhuriyetin bütün varlıklarını son kuruşuna kadar kullanmak üzere, denetim dışında bütçe disiplini dışında kurulmuş bir yapı. Yani artık her kaynağın sonuna geldiler, sıra şimdi Kıdem Tazminatı’nda. Ama CHP olarak, işçilerle dayanışacağız ve onların alın terinin bir avuç yandaşa peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz.”
Erdoğdu, iktidarın fonları kendisine kaynak olarak gördüğünü, bunun en iyi örneğinin İşsizlik Fonu olduğunu savunurken, bu fonda biriken paranın tamamının hazine kağıtlarına yatırıldığını, yandaş müteahhitlerin hak edişlerinin ödendiğini belirterek şu görüşyere yer verdi:
“İşsizlik Fonu artık devletin fonu. İşsizlik Fonu olsa işsiz kullanır. İşsizin kullandığı, bu fonun yüzde 5’i bile değil. Buradaki para Hazine ve kamu bankaları aracılığıyla büyük yandaş müteahhitlere kredi olarak gitti. Bu yüzden de kamu bankaları battı. Yani bankaların esnafa veya KOBİ’ye verdiği kredilerde büyük sorun yok. Ama 3’üncü havalimanı 3’üncü köprü, Kuzey Marmara otoyolu gibi batık bir sürü projelerine verilen krediler dolayısıyla sermayesi eriyince, İşsizlik Fonu’nu Hazine’ye aktardılar. Hazine de artık zaten kamu hazinesi olma niteliğini kaybetti, tamamen saray hazinesi oldu. Türkiye Cumhuriyeti Hazine’si artık tamamıyla saray ve çevresindekileri finanse etmek üzere kurulmuş bir kaynağa dönüştü. Varlık Fonu da öyle. Varlık Fonu, cumhuriyetin bütün varlıklarını son kuruşuna kadar kullanmak üzere, denetim dışında bütçe disiplini dışında kurulmuş bir yapı. Yani artık her kaynağın sonuna geldiler, sıra şimdi Kıdem Tazminatı’nda. Ama CHP olarak, işçilerle dayanışacağız ve onların alın terinin bir avuç yandaşa peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz.”
Akademi Dergisi
Soros, Antifa’yı finanse ediyor IRS’den sızmış (Internal Reveneu Service) vergi beyannamesi, George Soros’un Antifa’ya 1,7 milyon Dolar gönderdiğini gösteriyor. Anlaşıldığı kadarıyla Soros, parayı Antifa ile bağı olan The Center for Community Change Action’a…
Soros’a bağlı Anti Deportation Group, Defund Police hareketinin bir parçası
Soros’un Open Society Foundations vakfına bağlı olan bir Anti-Deportation gurubu, tüm ABD’de var olan Defund the Police hareketinin arkasında. Bu grup, 2016 senesinden bu yana Defund the Police hareketinin parçası.
Soros’un Open Society Foundations vakfına bağlı olan bir Anti-Deportation gurubu, tüm ABD’de var olan Defund the Police hareketinin arkasında. Bu grup, 2016 senesinden bu yana Defund the Police hareketinin parçası.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Enerji içeceğiyle yapılan deneyler.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Kırılmış camlar, uçuşan taşlar: Pazar gecesi Stuttgart’da yüzlerce insan polis ile çatıştı
Pazar gecesi yüzlerce insan Stuttgart şehrinin merkezini altüst ettiler ve bir çok polis memurunu yaraladılar. Meşhur alışveriş caddesi Königstraße’da bulunan mağazalar ise yağmalandı. Polislere şişe ve taş atıldı. Polisler durumu: “Kontrolden çıktı.”, diye tanımladı.
Kaosa sebep olan mesele ise, polisin yapmış olduğu bir kontrol. Polis, uyuşturucu şüphesi ile kontrol yaptı. Bunun üzerine grup organize olarak kargaşa çıkarttı.
Olayın üzerine 24 kişi geçici olarak tutuklandı. Bunların 12’si Alman pasaportlu.
Pazar gecesi yüzlerce insan Stuttgart şehrinin merkezini altüst ettiler ve bir çok polis memurunu yaraladılar. Meşhur alışveriş caddesi Königstraße’da bulunan mağazalar ise yağmalandı. Polislere şişe ve taş atıldı. Polisler durumu: “Kontrolden çıktı.”, diye tanımladı.
Kaosa sebep olan mesele ise, polisin yapmış olduğu bir kontrol. Polis, uyuşturucu şüphesi ile kontrol yaptı. Bunun üzerine grup organize olarak kargaşa çıkarttı.
Olayın üzerine 24 kişi geçici olarak tutuklandı. Bunların 12’si Alman pasaportlu.