Japonya Başbakanı Abe, Çin lideri Şi Cinping'le görüşmesinde Doğu Türkistan'ı gündeme getirdi

Japonya Başbakanı Abe Şinzo, Çin'in Siçuan kentinde düzenlenen ve Asya'nın en büyük 3 ekonomisi Çin, Japonya ve Güney Kore liderlerini bir araya getiren zirve sonrası açıklamalarda bulundu.

Gerek üçlü görüşmede gerek baş başa görüşmelerde diyaloğa devam edilmesi gerektiğini söylediğini belirten Abe, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmesi sırasında Sincan (Doğu Türkistan) bölgesindeki insan hakları konularını gündeme getirdiğini ifade etti.

Ayrıca Abe, Şi Cinping ile görüşmesinde Pekin'i Doğu Çin Denizi'nde barış, işbirliği ve dostluk için çalışmaya çağırdığını söyledi.

Japon lider, Çin gemilerinin sıklıkla Japon karasularına girdiğini hatırlattığını da kaydetti.

Abe sözlerini şöyle sürdürdü:

"Güney Çin Denizi, Hong Kong ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki (Doğu Türkistan) insan hakları (ihlalleri) durumunu konuştuk. Daha fazla diyalog olmalı, çünkü zorluklar var. Japonya ile Çin arasındaki ilişkilerin daha fazla olgunluğa kavuşmuş olmasını istiyorum. Öyle bir olgunluk ki uluslararası standartları karşılasın."

Siyasi analistler, Japonya Başbakanı Abe Şinzo'nun Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmede Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerini gündeme getiren ilk lider olduğunu belirtiyor.

Tokyo hükümeti, Uygur insan hakları aktivisti Rabia Kadir'in 28-29 Haziran'da Japonya'nın Osaka kentinde gerçekleştirilen G-20 Zirvesi sırasında ülkeye gelmesine izin vermişti.

Ayrıca Japonya, Çin'in tüm diplomatik girişimlerine ve itirazlarına rağmen vize verdiği Rabia Kadir'in G-20 liderler zirvesi sırasında burada basın toplantısı yapmasına müsaade etmişti.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'ne üye 22 ülke, Çin'in, Doğu Türkistan'daki Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıklara yönelik muamelesini eleştiren ve kitlesel gözaltıların durdurulması çağrısında bulunan bir mektup imzalamıştı.

"Çin'i, ulusal hukuka uymaya, uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmeye, Doğu Türkistan ve Çin genelinde din ve inanç özgürlükleri de dahil olmak üzere insan haklarına ve temel özgürlüklere saygı göstermeye çağıran ve Müslüman topluluklara mensup azınlıkları keyfi gözaltılardan, serbest dolaşım haklarını kısıtlamaktan kaçınmaya" davet eden mektupta, toplama kamplarının kapatılması da istenmişti.

Temmuz ayında BM'ye sunulan mektuptaki imzacı ülkelerden biri de Japonya'ydı

30 Nisan 2019 tarihli yayın.

Devletler arası bir mücadele başlattı ve bir ülke daha bizim safımıza geçti.

BAE adına casuslukla suçlanan iki kişi hakkında dün bu grupta yazdıklarım, hemen sonrasında devletler arası bir mücadele başlattı. Kaşıkçı cinayeti artık iyice ellerine, yüzlerine bulaşıyor. İşin içinden çıkamayacaklar. Suudi Arabistan bir süredir zaten bizim safımıza geçmeyi düşünüyordu ve karar aşamasındaydı.

Şu son günlerde Ankebut Ağı'nın kontrolündeki devletlerin perişan halleri iyice gözler önüne çıktı, müttefiklerimiz Rusya ve Çin'in ortak olarak verdiği mesajlardan sonra bizim "Herkes safını seçmeli ve acele etmeli" konulu yayınımız da çok tesirli oldu.

Kaşıkçı cinayeti de zaten Suudilerin üzerlerine yıkılmıştı ve bundan baştan beri rahatsızlardı. BAE'li sözde casuslara dair dünkü söz konusu yazımı da görünce, tıpkı Japonya ve Mısır'ın da yaptığı gibi artık sahada somut adımlar atmak ve saf değiştirmek gerektiğine karar verdiler. El Arabiya'ya söz konusu haberi aslında en çok da saf değiştirdiklerini belli etmek, bütün dünyaya ilan etmek için yaptırdılar.

Bu, Ankebut Ağı'nda ve yönetici konseylerde büyük bir şok etkisi oluşturdu ama ellerinden bir şey gelmedi, henüz bir karşılık da veremediler. Tayyip ve çetesi de bu yaşananlara çok sinirlendi. Herkes bu derece perişan olunca CIA casusu İbrahim Kalın, Şeytan'ın Konseyi'ne haber gönderdi. Suudilerin de bizim safımıza geçtiğini, onlardan da darbeler aldıklarını, şu casusluk meselesinde ellerinden bir şey gelmeyip kilitlendiklerini, Suudiler hakkında yapabilecekleri bir baskı varsa onu hemen yapmalarını, Suudilerin bu işi üstelememesinin bir yolunu bulmalarını söyledi/istedi.

Ankebut Operasyonu, dünya tarihinde bir kırılma noktası oluyor. Mükemmel şekilde devam ediyor.

Sayın Putin de Rusya'da adamları ile toplantı yaptı.

Dışişleri Bakanı Sayın Lavrov, Savunma Bakanı Sayın Şoygu ve başka üst seviye isimler de toplantıya katıldı. Hızlı değişen dengelere ve nasıl tavırlar takınacaklarına dair konuştular. Her hususta, detaylarına kadar tam bir fikir birliği içindeyiz. Sayın Putin, benim Telegram'da yaptığım değerlendirmelerle birebir uyuşan değerlendirmeler yaptı. Detayları elbette vermeyeceğim, yazmayacağım ama bilinmeli ki Rusya ile hem gerçek müttefikleriz hem de Rusya da icabı halinde, yolunu ayırdığı Çin'e ve İran'a bizim kadar sert tavırlar da takınacak. Ve Rusya da tıpkı bizim gibi, Ankebut Ağı'nın Çin ve İran'ın hakkından gelmek varken gereksiz yere cepheyi genişletmemesini ve olmadık mücadeleler içerisine girmemesini ümit ediyor.

Gerçek sahibi CIA olan Facebook, devre dışı bıraksanız bile konumunuzu izliyor!

Son yıllarda kullanıcı gizliliği ile ilgili sorunlar nedeniyle büyük cezalar ödeyen Facebook, güvenilirliğini de günden güne kaybediyor. Geçtiğimiz aylarda, Facebook'un ses tanıma sistemini test etmek için kullanıcıları dinlediği haberleri yayılmıştı.

Daha sonra Facebook tarafından yapılan açıklamada, Messenger uygulaması üzerinden test sürecini durdurduğu belirtilmişti.

Amerikalı senatörler; Facebook'a mektup göndererek, şirketin neden sürekli olarak kullanıcı konumlarını izlediğini açıklamasını istedi. Facebook tarafından yanıtlanan mektup oldukça şaşırtıcı ifadeler içeriyordu.

Facebook, tüm uygulamalarına konum erişim izni vermenizi istiyor. Ancak şirket tarafından yapılan açıklamada, konum izni vermeseniz bile konumunuzun takip edildiği bildiriliyor.

🦅Tazmanya'da nesli tükenmekte olan kama kuyruklu kartala takip cihazı yerleştiren araştırmacılar, kuşun 8 saatlik uçuşunda kat ettiği 249 km'lik yolu GPS ile görüntüledi. Alçalıp yükselen kartalın minimum enerji harcamak için sıcak hava akımlarını ustaca kullandığı görülüyor.

Ekrem İmamoğlu: Kanal İstanbul stratejik bir ihanettir

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu canlı yayında Kanal İstanbul projesiyle ilgili açıklama yapıyor. İmamoğlu, projenin gerçekleşmesiyle depremden milli güvenliğe, susuzluktan vergiye, trafikten çevreye kadar pek çok tehlikeyi madde madde sıraladı, "Kanal İstanbul stratejik bir ihanettir" dedi

-http://bit.ly/2SrtU34

Çerkezköy Devlet Hastanesi’ndeki poliklinik kapısına, “Malzeme eksikliği, personel yetersizliği, bozuk olan cerrahi aletlerden dolayı bütün ameliyatlarım iptal olmuştur” yazan kulak, burun, boğaz hastalıkları uzmanı Dr. Koray Kırbıyık hakkında idari soruşturma başlatıldı.

Marmara Denizi'nde 3.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nün verilerine göre, Marmara Denizi'nin Tekirdağ kıyılarında saat 22.35’te 3.2 büyüklüğünde bir deprem kaydedildi.

Yerin 14 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem, Tekirdağ kent merkezinde de hissedilirken, kentte kısa süreli paniğe neden oldu.

Size masallar anlatıyorlar: Putin'in gerçekleri anlattığı anlar.. | 3. dünya savaşı

Cisimlerin nasıl ışık saçtığına dair yeni kurallar keşfedildi.

Bilim adamları, cisimlerin ışık saçması ve ışığı soğurmasına ilişkin yeni kurallar keşfetti. Bu keşiflerle birlikte bilim adamlarının ışık üzerindeki kontrolü gelişirken optik ve güneş enerjisi cihazlarına yönelik araştırmaların daha iyi sonuçlar vermesi bekleniyor.

-https://bit.ly/2sa2iVB

Erdoğan 'kapatırız' demişti, ABD Türkiye'deki üsleri için inşaata başladı

ABD, Türkiye'deki askeri üslerinin inşaat projelerini 8 Türkiyeli şirkete verdiğini duyurdu.

AKPKK Genel Başkanı ve sahte diplomalı gayri resmi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, ABD’nin Türkiye’ye olası bir yaptırım uygulaması halinde, “Kapatılması gerekiyorsa İncirlik'i de kapatırız, Kürecik'i de kapatırız” sözleri güncelliğini korurken, ABD Türkiye’deki askeri üslerinin inşaat projelerini 8 Türk şirketine vereceğini duyurdu. ABD Savunma Bakanlığı’nın internet sitesinde yer alan açıklamaya göre, Adana’daki İncirlik Üssü dahil olmak üzere Türkiye’de ABD Hava Kuvvetleri’ne ait askeri üs tesisleri ve destek birimlerinin modernizasyon, tasarım ve altyapı projelerini 8 Türk şirketi üstlenecek.

Projeleri üstlenecek olan şirketler ise şunlar:

“Aytekin Serol İnşaat Taahhüt Mühendislik Anonim Şirketi, Emta İnşaat Taahhüt ve Ticaret Anonim Şirketi, Bor İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Kuryapı Sağlık Ürünleri Gıda İnşaat, Santes Uluslararası Mühendislik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, Serka Taahhüt İnşaat Anonim Şirketi ve Set Dış Ticaret Sanayi Petrol Taşımacılık Atık Tesisleri Bilişim ve İnşaat Limited Şirketi.”

İmamoğlu anlattı: Bu kanalı konuşmak bile cinayet

📌 Terkos Gölü ve Sazlıdere Barajı yok olacak
📌 Deprem riskini tetikleyecek
📌 Tarih talan edilecek
📌 100 milyar liralık yeni vergi yükü
📌 İBB’ye 23 milyar lira ek maliyet

IKEA, mültecilerin entegrasyonu için kesenin ağzını açtı

İsveç merkezli mobilya devi IKEA, mültecilerin iş gücüne entegrasyonunu kolaylaştırabilmek adına ‘milyar kron’ değerinde yatırım yapacak.

Göç sorununun sadece hükümetlerce değil, aynı zamanda özel sektör ve sivil toplum tarafından da ele alınması gerektiğini savunan IKEA, sığınmacıların iş gücü piyasasına girebilmesi için 1 milyar İsveç Kronu (yaklaşık 625 bin TL) harcama yapma sözü verdi.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) tarafından 17-18 Aralık’ta Cenevre’de düzenlenen Birinci Küresel Mülteci Forumu ’nda bu girişimi duyuran IKEA, mümkün olduğunca çok sığınmacının iş hayatına atılmasını ve geçimlerini sağlayabilmesini hedefliyor.