Akademi Dergisi
2.13K subscribers
59.7K photos
25K videos
370 files
7.52K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Canımı gücü ve kudretiyle elinde tutan Allah'a yemin ederek söylüyorum, içimden öyle geçiyor ki, odun toplamayı emredeyim, odun yığılsın. Sonra namazı emredeyim, ezan okunsun. Daha sonra bir adama cemaate imam olmasını emredeyim. En sonunda cemaate gelmeyen adamlara gidip onlar içindeyken evlerini yakayım."

(Buhârî, Ahkâm 52, Ezân 29; Müslim, Mesâcid 251-254. Ayrıca bk. Tirmizî, Salât 48; Nesâî, İmâmet 49)
Kombassan'ı kurtarma operasyonu: 140 milyonluk vurgun

Eski adıyla Kombassan Holding yeni adıyla Bera Holding, yeni düzenlemeyle yaklaşık 3 bin davanın sona ereceğini, böylece mahkemelere depo ettikleri paranın net 140 milyon lirasının da şirkete döneceğini açıkladı.

Özellikle Avrupa’daki gurbetçilerden 1990 ile 2000 yılı arasında milyarlarca Avro para toplayan, ancak yarattıkları sorunlar sonrası hissedarlar tarafından açılan davalarda Yargıtay kararlarıyla mahkûm olan eski adıyla Kombassan Holding yeni adıyla Bera Holding, İttifak Holding gibi Borsa İstanbul’da işlem gören şirketleri kurtarmayı amaçlayan düzenleme, 7 Aralık’ta yayımlanan “torba yasa”da yer aldı ve yürürlüğe girdi.

Yeni vergi yasasıyla Avrupa'daki Türklerden yüksek kâr payı vaadiyle para toplayan İslami holdinglerin korunması bu holdinglere para kaptıran Türklerin tepkisine yol açtı.
Milyarlar toplandı

Bu kapsamda Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) dün açıklama yapan Bera Holding, düzenlemeyle Merkezi Kayıt Kuruluşu’nda hisse senetlerini kaydileştirme işlemini yapmayan ortaklar tarafından açılan, yerel mahkeme veya Yargıtay aşamasında devam eden yaklaşık 3 bin dolayında davanın hüküm kurulmaksızın sona ermesinin beklendiğini duyurdu.

Açıklamada şöyle devam edildi:

Davaların sona ermesi ile birlikte süreç içerisinde, görülmekte olan davalara ilişkin olarak Holdingimiz tarafından mahkemelere depo edilen 155 milyon Türk Lirası düzeyindeki nakit paranın iade edilmesi ve kanun hükmüne göre bu davalara ilişkinolarak davacılara ödenmesi gereken yargılama giderleri ile maktu vekâlet ücreti nedeniyle 15 milyon TL düzeyinde bir nakit çıkışı ile birlikte Holdingimize 140 milyon TL düzeyinde net nakit girişinin olacağı hesaplanmaktadır. Bu kaynak Grup yatırımlarının finansmanında ve işletme sermayesi ihtiyacının giderilmesinde kullanılacak olup, kredi yükünün azalmasına önemli katkı sağlayacaktır.”

Düzenlemenin yasalaşmaması için çalışmalar yürüten Kombassan mağdurlarının avukatı Acun Papakçı, Kombassan’a yatırım yapan mağdurların davalar açtıklarını ve ortaklığı kabuletmediklerini, mahkemelerin de ortaklık oluşmadığı gerekçesiyle tazminat taleplerini kabul ettiğini hatırlatmıştı.

Papakçı, Avrupa’ya çalışmaya giden yaklaşık 250 bin Türkiye asıllı işçinin dini ve milli duyguları sömürülerek Türkiye’ye dönme hayaliyle biriktirdikleri yaklaşık 25 milyar Avro’nun ellerinden alındığını, sadece Kombassan’ın 1 milyar 750 milyon euro topladığına dikkat çekmişti.
Kombassan’ı kurtarmanın maliyeti 1.7 milyar avro

Kombassan'ı kurtarmak için çıkarılan yasa yürürlüğe girerse, mağdurlar AİHM’e gidecek. Türkiye mahkum edilirse, vatandaşın cebinden, faiz ve dava masrafları hariç 1.7 milyar avro çıkacak.

Düzenlemenin yasalaşması halinde yaşanabilecek sorunlarla ilgili de görüşlerini açıklayan Papakçı, şu bilgiyi vermişti:

Kanun geçtiğinde şirketin ödenmiş sermayesinin en az 30 katı yatırım yapmış yüz binlerce ortak daha şirkete katılacak. Bu durumda ortaklar doğal olarak paylarının oranını belirlemek isteyecek. Şirketin tuttuğu ikincil kayıtlar ile ellerinde olan makbuzlar arasında uyum yok. Bu da Kombassan’a karşı zorunlu olarak on binlerce ortak tarafından dava açılması anlamına geliyor. Tüm bu süreçte Kombassan şirketinin ortaklık durumu iyice belirsizleşecek, eski ve yeni genel kurul toplantılarının geçersizliği gündeme gelecek.”
İsviçre Alpleri'ndeki 500 buzul eridi, küresel ısınmadan önce ve sonra İsviçre buzulları

Küresel ısınma sadece kutuplardaki değil, bazı dağlık ülkelerde bulunan karla kaplı noktalarla yüzyıllardır varlığını sürdüren buzulları da tehdit ediyor.

Avrupa'da Alp Dağları'na ev sahipliği yapan ülkelerden biri olan İsviçre'de 1890 ile 1900 yılları arasında çekilen fotoğraflar, küresel ısınmanın bu ülkedeki etkilerini gözler önüne serdi.
Fotoğraflarda ülkenin orta kesiminde yer alan Jungfrau ili sınırları içerisindeki Eiger, Guggi ve Giesen Buzulları'nın büyük bir kısmının erimiş olduğu görülüyor. Bilim insanları 1850 yılından bu yana İsviçre'de 500'ü aşkın buzulun eridiğini, Dünya'daki karbonmonoksit değerinin azalmaması durumunda içerisinde bulunduğumuz yüzyılda bin 500 buzulun daha yok olacağını açıkladı.

Zürrih ETH Kütüphanesi'nde bulunan ve en eski olanı 1890 yılında çekilen fotoğrafları, Reuters fotoğrafçısı Denis Balibouse 130 sene sonra aynı açılardan tekrar çekti. Eski ve yeni fotoğraflar arasında yapılan kıyaslama, İsviçre'deki birçok dağ manzarasının yıllar geçtikçe büyük değişime uğradığını ortaya koyuyor.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Antartika yolunda uçak düştü...

Şili Hava Kuvvetleri, yaptığı yazılı açıklamada yerel saatle 16:55’te Punta Arenas bölgesindeki Chabunco Askeri Üssü’nden havalanan askeri uçakla bağlantının, kalkıştan 1 saat 5 dakika sonra kaybedildiğini duyurdu.

İçinde 17 mürettebat, 21 de yolcu bulunan C-130 Herkül tipi uçağın Şili’nin önemli askeri üslerinden birine lojistik destek sağlamak için Antarktika’ya gitmek için yola çıktığı, uçakla ilgili arama ve kurtarma çalışmalarının başlatıldığı belirtildi.
Devletin mülkü nasıl talan edildi: Okul yerine otel, park yerine AVM

Sayıştay denetimlerinde kamu taşınmazlarına yeşil alan yerine AVM, okul yerine otel yapıldığı, Hazine’nin malının borç karşılığı Hazine’ye teklif edildiği belirlendi.

-https://bit.ly/2PuHcbZ
Hüdhüd kuşu...

Kur'ân-ı Kerîm'de Hz. Süleyman'ı Sebe Kraliçesi'nin varlığından haberdar ettiği anlatılan (Neml.20-28) hüdhüd kuşu, "ibibik" ve "çavuş kuşu" isimleriyle de anılır.
Liyakat yok rektörlük var.

Türkiye’deki 68 üniversite rektörünün uluslararası akademik yayını bulunmuyor.

Bu rektörler içinde eski AKPKK Milletvekili Fatma Seniha Nükhet Hotar ve ATV'de vaizlik yapan Nihat Hatipoğlu dikkat çekiyor.
Esad: Türkiye Suriye'den çekip gitmeli

Suriye Devlet Başkanı sayın Beşar Esad, “Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğü Türkiye işgaliyle çelişmektedir. Türkiye’nin çekip gitmesi gerekiyor” dedi.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, İtalyan Rai News 24 televizyonunda katıldığı programda Türkiye’nin ülkenin kuzeydoğusuna yönelik düzenlediği harekata ilişkin olarak değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’nin, desteklediği Suriye Milli Ordusu (SMO) adlı terörist grup ile ilişkisine ilişkin konuşan Esad, “İdlib’de Türklerin desteklediği Nusra Cephesi bulunuyor. Öte yandan geçen ayda Türklerin işgal ettikleri Suriye’nin kuzey kısmı var. Siyasi açıdan ise Suriye’deki durumun daha karmaşık bir hale geldiğini söyleyebiliriz. Çünkü Suriye krizine müdahale eden oyuncuların sayısı, krizi uzatmak ve yıpratma savaşına çevirmek için artmış durumda” dedi.

Esad, sunucunun, “Rusya, Türkiye ile Suriye toprakları sayılan bazı bölgeler üzerinde pazarlık yapıyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği cevapta, bunun Türkiye’nin harekatına destek olmak anlamına geldiğini ve doğru olmadığını söyledi.
RUSLAR TÜRKİYE'Yİ DESTEKLEMİYOR’

Esad, Türkiye ile Rusya arasında Suriye üzerinde devam eden pazarlıklara ilişkin ise, “Fakat onlar (Rusya), Türkiye'ye, Suriye’den çıkmalarını ikna etmek konusunda bir rol oynamayı istediler. Onlar Türkiye'yi desteklemiyorlar. Bu iyi bir gerçekliktir ve Suriye’nin bunu kabul etmesi gerekiyor diyemiyorlar. Bunu söylemiyorlar” diye konuştu.

SURİYE’NİN EGEMENLİĞİ TSK İŞGALİYLE ÇELİŞİYOR’

Suriye’deki mevcut durumu “Kötüden daha iyi” olarak değerlendiren Esad, amaçlarının gelecekte Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğü olduğunun altını çizdi. Esad, “Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğü Türkiye işgaliyle çelişmektedir. Bu da çok açık ve nettir” diye belirtti.

'ERDOĞANLA GÖRÜŞMEKTEN ONUR DUYMAYACAĞIM'

Tayyip Erdoğan ile görüşme planına dair konuşan Esad, “Bir gün eğer bu durumla karşı karşıya kalırsam, onur duymayacağım” ifadesini kullandı. Erdoğan’ın, IŞİD, El Nusra, Ehrar El Şam gibi gruplarla ilişkili olduğunu söyleyen Esad, “Bu gibi çıkarcı İslamcılarla işbirliğinden nefret duyacağım” şeklinde konuştu.
ABD Kongresi'nden Trump'a çağrı: Türkiye'ye yaptırım uygula

ABD Temsilciler Meclisi ve Senatosu'nun Silahlı Hizmetler Komisyonları 2020 yılı bütçesinde anlaştı, Rusya'dan S-400 füze savunma sistemini satın aldığı için Türkiye'ye yaptırım uygulanmasını istedi.

Reuters’ın haberine göre ABD Temsilciler Meclisi ve Senatosu'nun Silahlı Hizmetler Komisyonları aylar süren müzakerelerin ardından Amerikan Savunma Bakanlığı'nın 738 milyar dolarlık 2020 yılı bütçesine ilişkin tasarı üzerinde anlaştı.
Bir dev şirket daha ekonomik krizin pençesinde… Yörsan iflas bayrağını çekti, işçiler isyan etti

Son dönemde çeşitli sektörlerde Türkiye’nin önde gelen firmalarından, kötü haberler gelmeye devam ediyor. Türkiye'de süt ve süt ürünleri sektörünün devleri arasında yer alan Yörsan, geçtiğimiz yıl ilan ettiği konkordatonun ardından iflas için mahkemeye dilekçe verdi… Yörsan işçileri ise isyanda…

Balıkesir'in Susurluk ilçesinde üretimde bulunan Yörsan, geçtiğimiz yıl ekonomide yaşanan genel sıkıntıların şirketin mali yapısını olumsuz etkilediğini belirterek Susurluk Asliye Hukuk Mahkemesi'ne konkordato başvurusu yapmıştı.

Yörsan’ın yüzde 96 hissesi Dubaili Abraaj Grubu’nun kontrolündeki Dairy Fresh Süt Ürünleri Ve Gıda Yatırımları San. Ve Tic. AŞ’ye ait. 2019 yılının Ocak ayında ise Yörsan Gıda'nın Dubaili ana hissedarı için iflas davası açılmıştı.
Milletvekillerinden yardım talebi

Aradan geçen zaman zarfında fabrika üretime devam ederken firma tarafından iflasın istenmesine yönelik mahkemeye dilekçe verilmesi ortalığı karıştırdı. Özlük haklarını alamayacaklarını iddia eden işçiler fabrika önünde toplandı. Bir işçi yaptığı konuşma ile durumu özetlerken şu ifadeleri kullandı:

"Aralık 10 bugün. Yörsan'dayız. Satım olacak ve iflas aşamasında. Herkes mağdur. Yaklaşık 300 kişiyiz. Satış olmasını engelliyorlar. Bazı bankalar ile anlaşma olmuyor, anlaşılması gerekiyormuş. Şu an polis ekipleri de geldi. Milletvekillerimizden yardım istiyoruz"

İstanbul Sanayi Odası’nın açıkladığı en büyük 500 sanayi kuruluşu listesine de giren Yörsan’ın temeli 1964 yılında Yörükler Gıda Limited Şirketi olarak atıldı. 1984 yılında Türkiye’nin ilk beyaz peynir fabrikasını kuran Yörsan 4 yıl önce özel sermaye fonu Dubai merkezli Abraaj Group’a satıldı.