MEB kitabında Uygur alfabesi diye İbrani alfabesi yayımlandı
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından bu yıl "Ortaokullar ve İmam Hatip Ortaokulu Sosyal Bilgiler 6 Ders Kitabı" adıyla yayımlanan ve okullara dağıtılan kitapta Uygur alfabesi diye yanlışlıkla İbrani alfabesinin kullanıldığı ortaya çıktı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından bu yıl "Ortaokullar ve İmam Hatip Ortaokulu Sosyal Bilgiler 6 Ders Kitabı" adıyla yayımlanan ve okullara dağıtılan kitapta Uygur alfabesi diye yanlışlıkla İbrani alfabesinin kullanıldığı ortaya çıktı.
Kılıçdaroğlu'dan Erdoğan'a: Egemen güçlerin piyonu olursanız egemen güçler, ateşi kendileri değil maşa ile tutmak isterler
Suriye'ye ilişkin soru üzerine bu konuda en başta yapılan hatanın Dışişleri Bakanlığının tümüyle devre dışı bırakılması olduğunu ifade eden gizli Ermeni ve gizli Yahudi Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin Suriye politikasının baştan yanlış olduğunu belirtti.
Dış politikanın bir ustalık işi olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, Suriye'nin konumu dolayısıyla önemine dikkati çekerek, "IŞİD terör örgütüyle mücadele etmediler. Şimdi diyor ki 'Efendim işte biz eşini de yakaladık'. Kardeşim senin Musul Başkonsolosluğunu işgal ettiler, 48 kişiyi aldılar, 101 gün o coğrafyada tuttular. Üstelik Musul Başkonsolosluğu senin toprağın!.. Hiçbir şey yapmadılar." ifadelerini kullandı.
-https://bit.ly/2NUAmLX
Suriye'ye ilişkin soru üzerine bu konuda en başta yapılan hatanın Dışişleri Bakanlığının tümüyle devre dışı bırakılması olduğunu ifade eden gizli Ermeni ve gizli Yahudi Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin Suriye politikasının baştan yanlış olduğunu belirtti.
Dış politikanın bir ustalık işi olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, Suriye'nin konumu dolayısıyla önemine dikkati çekerek, "IŞİD terör örgütüyle mücadele etmediler. Şimdi diyor ki 'Efendim işte biz eşini de yakaladık'. Kardeşim senin Musul Başkonsolosluğunu işgal ettiler, 48 kişiyi aldılar, 101 gün o coğrafyada tuttular. Üstelik Musul Başkonsolosluğu senin toprağın!.. Hiçbir şey yapmadılar." ifadelerini kullandı.
-https://bit.ly/2NUAmLX
Japonya'da Sakurajima Yanardağı patladı
Japonya'nın güneyindeki Sakurajima Yanardağı'nda patlama meydana geldi.
Japon haber ajansı Kyodo'da yer alan habere göre, Kagoşima Körfezi'de bir yarımada üzerinde yer alan aktif Sakurajima Yanardağı'nın zirvesindeki kraterden akşam saatlerinde kül bulutu yükselmeye başladı.
Japonya Meteoroloji Ajansı, küllerin 5 bin 500 metre yükseldiğini ve bunun yanardağda Temmuz 2016'dan bu yana gözlenen en büyük patlama olduğunu belirtti.
Ajans, patlamanın sürmesi halinde volkan kayalarının ve lav akıntısının 1 kilometre çapındaki çevreye yayılabileceği uyarısında bulundu.
Japonya'nın güneyindeki Sakurajima Yanardağı'nda patlama meydana geldi.
Japon haber ajansı Kyodo'da yer alan habere göre, Kagoşima Körfezi'de bir yarımada üzerinde yer alan aktif Sakurajima Yanardağı'nın zirvesindeki kraterden akşam saatlerinde kül bulutu yükselmeye başladı.
Japonya Meteoroloji Ajansı, küllerin 5 bin 500 metre yükseldiğini ve bunun yanardağda Temmuz 2016'dan bu yana gözlenen en büyük patlama olduğunu belirtti.
Ajans, patlamanın sürmesi halinde volkan kayalarının ve lav akıntısının 1 kilometre çapındaki çevreye yayılabileceği uyarısında bulundu.
Erdoğan: Cumartesi (bugün) Putin ile telefon görüşmemiz olacak
Sahte diplomalı gayri resmi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD askerlerinin petrol alanlarının etrafında kümelenmesine ilişkin, “Şu anda bizim heyetlerimiz Ruslarla da görüşüyor. Yine devam ediyoruz. Önceki akşam Trump ile görüştüm. Cumartesi de Sayın Putin ile telefon görüşmemiz olacak. Oradan da görüşmelerde bilgilerimizi alalım ki ayın 13’ünde yapacağımız görüşmelerin altyapısını oluşturmuş olalım.” dedi.
Sahte diplomalı gayri resmi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD askerlerinin petrol alanlarının etrafında kümelenmesine ilişkin, “Şu anda bizim heyetlerimiz Ruslarla da görüşüyor. Yine devam ediyoruz. Önceki akşam Trump ile görüştüm. Cumartesi de Sayın Putin ile telefon görüşmemiz olacak. Oradan da görüşmelerde bilgilerimizi alalım ki ayın 13’ünde yapacağımız görüşmelerin altyapısını oluşturmuş olalım.” dedi.
Rabia Naz'ın şüpheli ölümünü araştıran Meclis Komisyonu 14 kişiyi dinledi
Rabia Naz'ın şüpheli ölümünü araştırma için Giresun'a giden Meclis Araştırma Komisyonu Eynesil'deki çalışmasını tamamladı. Rabia Naz'ın kamera kayıtlarında olay günü geçtiği cadde üzerinde de incelemeye yapan komisyon üyeleri, şüpheli ölümle ilgili 14 kişiyi dinledi.
Rabia Naz Vatan başta olmak üzere şüpheli çocuk ölümlerinin araştırılması amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, Giresun'daki çalışmasını tamamladı.
Dün Rabia Naz'ın yaşamını yitirdiği Giresun'un Eynesil ilçesinde aileyi evinde ziyaret ederek çalışmalara başlayan AKPKK Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu başkanlığınki komisyonun üyeleri, Rabia Naz'ın kamera kayıtlarında olay günü geçtiği cadde üzerinde yürüyerek, baba Şaban Vatan'ı dinledi.
Vatan ailesinin bir süre önce taşındığı evin çatısında incelemelerde bulunarak ilçeden ayrılan komisyon üyeleri Giresun merkezdeki bir otelde ilgililerle görüştü.
Burada 14 kişiyi dinleyen komisyon üyeleri, Giresun'daki çalışmalarını tamamlayarak kentten ayrıldı.
Rabia Naz'ın şüpheli ölümünü araştırma için Giresun'a giden Meclis Araştırma Komisyonu Eynesil'deki çalışmasını tamamladı. Rabia Naz'ın kamera kayıtlarında olay günü geçtiği cadde üzerinde de incelemeye yapan komisyon üyeleri, şüpheli ölümle ilgili 14 kişiyi dinledi.
Rabia Naz Vatan başta olmak üzere şüpheli çocuk ölümlerinin araştırılması amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, Giresun'daki çalışmasını tamamladı.
Dün Rabia Naz'ın yaşamını yitirdiği Giresun'un Eynesil ilçesinde aileyi evinde ziyaret ederek çalışmalara başlayan AKPKK Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu başkanlığınki komisyonun üyeleri, Rabia Naz'ın kamera kayıtlarında olay günü geçtiği cadde üzerinde yürüyerek, baba Şaban Vatan'ı dinledi.
Vatan ailesinin bir süre önce taşındığı evin çatısında incelemelerde bulunarak ilçeden ayrılan komisyon üyeleri Giresun merkezdeki bir otelde ilgililerle görüştü.
Burada 14 kişiyi dinleyen komisyon üyeleri, Giresun'daki çalışmalarını tamamlayarak kentten ayrıldı.
Forwarded from Akademi Dergisi
Yıkarım bu iktidarı, üstüne benzin döker cayır cayır yakarım.
Şimdi arazideki iyiler, bu yazdıklarımı ihbar kabul etsinler ve derhal işlem başlatsınlar. Elimde somut deliller, ispatlar var.
Zaten şu ana kadar yaşanan süreçte, kızcağızın ölümüne dair farklı açıklamaların yapılması, yüksekten düşmediğinin kesinleşmesi, üzerindeki saman parçaları, intihar etmiş olamayacağına dair tıbbi bulgular, araba çarpmış olamayacağına dair tıbbi bulgular, otopsi raporundaki tutarsızlıklar, incelenmesi gereken samanlığın panikle yıktırılması, samanlıktaki bir peçetede kadın sıvısının bulunması ama bunun dahi incelenmemesi, soruşturma dosyalarının tuhaf şekilde ortadan kaybolması gibi yeterince şüpheli hadise var. Benim elimde ise daha fazlası var.
İyiler arazide hamlelerini yapsınlar, o babayı derhal oradan çıkartmalarına mani olunursa, doğru düzgün soruşturma ve yargılama yapılmasına mani olunursa ben bu ülkeyi sadece birkaç saate karıştıracağım. Öyle bir yangın çıkartacağım ki bakanlarına ve hatta Tayyip'e kadar binlerce AKPKK pislik bu ateşte yanacak. Bunları başımıza geçirip başımızda tutan Mason teşkilatı, ABD ve İsrail'in Ankara Büyük Elçilikleri ve bunlarla danışıklı dövüşen sözde muhalefet liderleri ve kurmayaları da bu ateşte yanacak.
Böyle Allahsızlık, böyle şeytanlık, böyle ihanet, böyle vahşet, böyle sadistlik olamaz. Devlet gücü bu kadar akıl almaz derecede ayarından çıkartılırsa bu millet evlerinde tepkisizce oturamaz.
Şimdi arazideki iyiler, bu yazdıklarımı ihbar kabul etsinler ve derhal işlem başlatsınlar. Elimde somut deliller, ispatlar var.
Zaten şu ana kadar yaşanan süreçte, kızcağızın ölümüne dair farklı açıklamaların yapılması, yüksekten düşmediğinin kesinleşmesi, üzerindeki saman parçaları, intihar etmiş olamayacağına dair tıbbi bulgular, araba çarpmış olamayacağına dair tıbbi bulgular, otopsi raporundaki tutarsızlıklar, incelenmesi gereken samanlığın panikle yıktırılması, samanlıktaki bir peçetede kadın sıvısının bulunması ama bunun dahi incelenmemesi, soruşturma dosyalarının tuhaf şekilde ortadan kaybolması gibi yeterince şüpheli hadise var. Benim elimde ise daha fazlası var.
İyiler arazide hamlelerini yapsınlar, o babayı derhal oradan çıkartmalarına mani olunursa, doğru düzgün soruşturma ve yargılama yapılmasına mani olunursa ben bu ülkeyi sadece birkaç saate karıştıracağım. Öyle bir yangın çıkartacağım ki bakanlarına ve hatta Tayyip'e kadar binlerce AKPKK pislik bu ateşte yanacak. Bunları başımıza geçirip başımızda tutan Mason teşkilatı, ABD ve İsrail'in Ankara Büyük Elçilikleri ve bunlarla danışıklı dövüşen sözde muhalefet liderleri ve kurmayaları da bu ateşte yanacak.
Böyle Allahsızlık, böyle şeytanlık, böyle ihanet, böyle vahşet, böyle sadistlik olamaz. Devlet gücü bu kadar akıl almaz derecede ayarından çıkartılırsa bu millet evlerinde tepkisizce oturamaz.
Beşar Esad’dan çarpıcı Erdoğan yorumu: Hoşlanmıyorum, fakat yine de…
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Rusya’nın Russia Today televizyonuna konuştu.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Avrupa ülkelerinin Türkiye’nin Avrupa’ya sığınmacı göndermesinden korkmasının, aynı zamanda da Suriye’de terörizme sponsor olmaya devam etmelerinin ‘ikiyüzlülük’ olduğunu söyledi.
Esad, Rusya’nın Russia Today televizyonuna verdiği röportajda, Avrupa’nın mevcut endişesinin Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’deki sığınmacıları Avrupa’ya göndermesi değil, Avrupa’nın ittifak kurduğu ‘binlerce cihat yanlısı’ olması gerektiğini vurguladı.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Rusya’nın Russia Today televizyonuna konuştu.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Avrupa ülkelerinin Türkiye’nin Avrupa’ya sığınmacı göndermesinden korkmasının, aynı zamanda da Suriye’de terörizme sponsor olmaya devam etmelerinin ‘ikiyüzlülük’ olduğunu söyledi.
Esad, Rusya’nın Russia Today televizyonuna verdiği röportajda, Avrupa’nın mevcut endişesinin Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’deki sığınmacıları Avrupa’ya göndermesi değil, Avrupa’nın ittifak kurduğu ‘binlerce cihat yanlısı’ olması gerektiğini vurguladı.
Esad, “Çoğunluğu ılımlı olmak üzere birkaç (sığınmacı) milyondan korkarken, aynı anda Suriye’deki teröristleri doğrudan destekleyip bu grupların ülkenize gelmesinden nasıl endişe etmiyorsunuz?” dedi.
Savaş sebebiyle ülkesini terk etmek zorunda kalan sığınmacılar arasında ‘birkaç terörist’ olabileceğini, fakat sığınmacıların çoğunluğunun büyük bir tehdit oluşturmadığını, bunun aksine ‘cihat yanlılarının’ kendi patronlarına sırtlarını dönebileceklerini belirten Esad, şöyle devam etti:
“Suriyelileri ve diğer sığınmacıları Avrupa’ya göndermenin tehlikeli olacağını varsayalım, fakat Avrupa için en tehlikeli olacak şey Suriye’deki teröristleri desteklemektir.”
Türkiye ve Avrupa arasındaki ilişkiyi ‘aşk-nefret’ ilişkisi olarak tanımlayan Esad, Avrupa’nın Türkiye liderinden ‘hoşlanmadığını’ fakat yine de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlarını dinlemek zorunda olduğunu söyledi.
Esad, “Erdoğan ve Avrupa Birliği arasındaki ilişki iki yönlü, ondan hoşlanmıyorlar fakat ona ihtiyaç duyuyorlar” dedi.
Savaş sebebiyle ülkesini terk etmek zorunda kalan sığınmacılar arasında ‘birkaç terörist’ olabileceğini, fakat sığınmacıların çoğunluğunun büyük bir tehdit oluşturmadığını, bunun aksine ‘cihat yanlılarının’ kendi patronlarına sırtlarını dönebileceklerini belirten Esad, şöyle devam etti:
“Suriyelileri ve diğer sığınmacıları Avrupa’ya göndermenin tehlikeli olacağını varsayalım, fakat Avrupa için en tehlikeli olacak şey Suriye’deki teröristleri desteklemektir.”
Türkiye ve Avrupa arasındaki ilişkiyi ‘aşk-nefret’ ilişkisi olarak tanımlayan Esad, Avrupa’nın Türkiye liderinden ‘hoşlanmadığını’ fakat yine de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlarını dinlemek zorunda olduğunu söyledi.
Esad, “Erdoğan ve Avrupa Birliği arasındaki ilişki iki yönlü, ondan hoşlanmıyorlar fakat ona ihtiyaç duyuyorlar” dedi.
Marina Karlova: Yaşananlar Türk insanının değil uluslararası terörizmin suçu, Türkiye’yi seviyorum
Uluslararası Andrey Karlov Vakfı Başkanı Marina Karlova, yaptığı söyleşide “Uluslararası terörizm, hayatımı ikiye böldü. Önce çok sarsıldım, 6 ay evden çıkamadım. Ancak sonra Karlov Vakfı aracılığıyla insanlara yardım etmeye başladım. Yaşananlar, Türk insanının değil uluslararası terörizmin suçu, Türkiye’yi çok seviyorum” dedi.
Yaklaşık 3 yıl önce 2016 yılında yaşananlara rağmen Türkiye’yi çok sevdiğini söyleyen Karlova “Türkiye’ye beni çeken pek çok güzellik var. Bu ülkenin tarihi ve iyi kalpli insanları, bunların başında geliyor. Yaşananlar çok üzücü olsa da buna rağmen Türkiye’de olmayı seviyorum. Bana bazen ‘Olaylardan sonra oraya nasıl gidiyorsun?’ diyenler oluyor. Bu bakış açısı yanlış. Çünkü olup biten Türk insanının suçu değil, bu uluslararası terörizmin sebep olduğu bir olaydı. Terörün de maalesef milliyeti olmaz. Bu olay herhangi bir ülkede olabilirdi” ifadelerini kullandı.
Uluslararası Andrey Karlov Vakfı Başkanı Marina Karlova, yaptığı söyleşide “Uluslararası terörizm, hayatımı ikiye böldü. Önce çok sarsıldım, 6 ay evden çıkamadım. Ancak sonra Karlov Vakfı aracılığıyla insanlara yardım etmeye başladım. Yaşananlar, Türk insanının değil uluslararası terörizmin suçu, Türkiye’yi çok seviyorum” dedi.
Yaklaşık 3 yıl önce 2016 yılında yaşananlara rağmen Türkiye’yi çok sevdiğini söyleyen Karlova “Türkiye’ye beni çeken pek çok güzellik var. Bu ülkenin tarihi ve iyi kalpli insanları, bunların başında geliyor. Yaşananlar çok üzücü olsa da buna rağmen Türkiye’de olmayı seviyorum. Bana bazen ‘Olaylardan sonra oraya nasıl gidiyorsun?’ diyenler oluyor. Bu bakış açısı yanlış. Çünkü olup biten Türk insanının suçu değil, bu uluslararası terörizmin sebep olduğu bir olaydı. Terörün de maalesef milliyeti olmaz. Bu olay herhangi bir ülkede olabilirdi” ifadelerini kullandı.
BM’ye sunulan raporda Türkiye’ye ağır suçlama: “Libya’da iç savaşı alevlendirdi”
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne sunulan bir raporda, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Ürdün, 2011 yılından bu yana Libya’ya uygulanan silah ambargosunu ihlal etmekle suçlandı.
BM üyelerine sunulan uzmanlar raporu, Türkiye, BAE ve Ürdün’ü, Libya’ya uygulanan silah ambargosunu ihlal etmek ve iç savaşı alevlendirmekle suçluyor. BM uzmanları tarafından kaleme alınan ve 29 Ekim’de Güvenlik Konseyi üyelerine sunulan yaklaşık 80 sayfalık gizli raporda, söz konusu üç ülkenin “düzenli olarak” ve “kimi zaman gizlemeye dahi ihtiyaç duymadan” Libya iç savaşının taraflarına silah gönderdikleri tespiti yer aldı.
Deutsche Welle Türkçe’nin aktardığı raporda, 2011 yılında uygulanması kararlaştırılan yaptırımlar kapsamındaki BM silah ambargosu kararına rağmen, Libya’daki iç savaşın taraflarına, silah, mühimmat, askeri ekipman ve teknik destek verildiği belirtildi, bu yolla yaptırım kararının ihlal edildiği kayda geçirildi.
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne sunulan bir raporda, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Ürdün, 2011 yılından bu yana Libya’ya uygulanan silah ambargosunu ihlal etmekle suçlandı.
BM üyelerine sunulan uzmanlar raporu, Türkiye, BAE ve Ürdün’ü, Libya’ya uygulanan silah ambargosunu ihlal etmek ve iç savaşı alevlendirmekle suçluyor. BM uzmanları tarafından kaleme alınan ve 29 Ekim’de Güvenlik Konseyi üyelerine sunulan yaklaşık 80 sayfalık gizli raporda, söz konusu üç ülkenin “düzenli olarak” ve “kimi zaman gizlemeye dahi ihtiyaç duymadan” Libya iç savaşının taraflarına silah gönderdikleri tespiti yer aldı.
Deutsche Welle Türkçe’nin aktardığı raporda, 2011 yılında uygulanması kararlaştırılan yaptırımlar kapsamındaki BM silah ambargosu kararına rağmen, Libya’daki iç savaşın taraflarına, silah, mühimmat, askeri ekipman ve teknik destek verildiği belirtildi, bu yolla yaptırım kararının ihlal edildiği kayda geçirildi.