Osmanlı Devleti ABD'yi vergiye bağlamıştı
21 Safer 1210 (5 Eylül 1775) tarihinde, Osmanlı Devleti ile ABD arasında bir Anlaşma imzalanmıştı. Bu anlaşmaya göre;
Amerika Birleşik Devletleri, her yıl Cezâyir Beylerbeyliği’mize 642000 Altın dolar ve 12000 Osmanlı Altını Vergi ödemeyi, kabul ve taahhüt etti.
Buna mukabil Osmanlı Devleti Cezâyir'de, Amerikan Bandıralı hiçbir ticaret teknesine dokunmamayı kabul ve taahhüt etmişti. ABD tarihinde, yabancı dille (Osmanlı Türkçesi) imzalanan tek antlaşmadır. Ayrıca başka bir devlete, vergi ödemeyi taahhüt eden de, tek antlaşmadır. Bu tarihi vesikayı, devletleri adına imza eden görevliler:
George Washington (A.B.D. Cumhurbaşkanı) ve Hasan Paşa'dır. (Cezâyir Beylerbeyi)
21 Safer 1210 (5 Eylül 1775) tarihinde, Osmanlı Devleti ile ABD arasında bir Anlaşma imzalanmıştı. Bu anlaşmaya göre;
Amerika Birleşik Devletleri, her yıl Cezâyir Beylerbeyliği’mize 642000 Altın dolar ve 12000 Osmanlı Altını Vergi ödemeyi, kabul ve taahhüt etti.
Buna mukabil Osmanlı Devleti Cezâyir'de, Amerikan Bandıralı hiçbir ticaret teknesine dokunmamayı kabul ve taahhüt etmişti. ABD tarihinde, yabancı dille (Osmanlı Türkçesi) imzalanan tek antlaşmadır. Ayrıca başka bir devlete, vergi ödemeyi taahhüt eden de, tek antlaşmadır. Bu tarihi vesikayı, devletleri adına imza eden görevliler:
George Washington (A.B.D. Cumhurbaşkanı) ve Hasan Paşa'dır. (Cezâyir Beylerbeyi)
Suriye; "Filistin Topraklarını Siyonist İsrail’e Katma İlanını Şiddetle Kınıyoruz"
Suriye; gaspçı Siyonist İsrail başbakanının Batı Yaka’da Filistin topraklarını Siyonist varlığa katma azmini ilan etmesini keskin bir dille kınadı.
Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığında yetkili bir kaynağın açıklamasında Suriye’nin gaspçı Siyonist varlığın Batı Yaka’da Filistin topraklarını Siyonist varlığa katma ilanını şiddetle kınadığının altını çizdi. Yetkili kaynak bunun özellikle işgal altındaki Filistin topraklarıyla ilgili kararlar başta olmak üzere uluslararası kanunlar ve kararlara tamamen aykırı olduğunu vurguladı.
Gaspçı İsrail’in bu ilanının genişleme planları ve doğası kapsamında geldiğini ifade eden yetkili kaynak; Filistin ve halkının meşru haklarına saldırıda yeni bir adım sayıldığını belirtti.
Suriye; gaspçı Siyonist İsrail başbakanının Batı Yaka’da Filistin topraklarını Siyonist varlığa katma azmini ilan etmesini keskin bir dille kınadı.
Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığında yetkili bir kaynağın açıklamasında Suriye’nin gaspçı Siyonist varlığın Batı Yaka’da Filistin topraklarını Siyonist varlığa katma ilanını şiddetle kınadığının altını çizdi. Yetkili kaynak bunun özellikle işgal altındaki Filistin topraklarıyla ilgili kararlar başta olmak üzere uluslararası kanunlar ve kararlara tamamen aykırı olduğunu vurguladı.
Gaspçı İsrail’in bu ilanının genişleme planları ve doğası kapsamında geldiğini ifade eden yetkili kaynak; Filistin ve halkının meşru haklarına saldırıda yeni bir adım sayıldığını belirtti.
'Türkiye bir milyon Suriyeli’yi ‘tampon bölge’ye yerleştirecek'
ABD’nin önde gelen gazetelerinden The New York Times, Türkiye’nin bir milyon Suriyeli’yi ülkesine geri göndermeyi planladığını yazdı.
Carlotta Gall imzalı haberde son sekiz yıldır milyonlarca Suriyeli’ye kapılarını açan Türkiye’nin yön değiştirdiği, son haftalarda büyük kentlerde yaşayan binlerce Suriyeli’nin otobüs ve polis araçlarıyla sınıra götürüldüğü belirtiliyor. Habere göre Erdoğan, Suriyeli mülteciler sorununa radikal bir çözüm getirmeye çalışıyor. Bu çözüm, Suriyeli mültecilerin, ABD ve Kürt müttefiklerinin (YPG / DSG) kontrolündeki Suriye topraklarına yerleştirilmesini öngörüyor. Haberde, Erdoğan’ın, bunun gerçekleşmemesi durumunda Suriyeli mültecileri Avrupa’ya gönderme tehdidinde bulunduğu belirtildi.
ABD’nin önde gelen gazetelerinden The New York Times, Türkiye’nin bir milyon Suriyeli’yi ülkesine geri göndermeyi planladığını yazdı.
Carlotta Gall imzalı haberde son sekiz yıldır milyonlarca Suriyeli’ye kapılarını açan Türkiye’nin yön değiştirdiği, son haftalarda büyük kentlerde yaşayan binlerce Suriyeli’nin otobüs ve polis araçlarıyla sınıra götürüldüğü belirtiliyor. Habere göre Erdoğan, Suriyeli mülteciler sorununa radikal bir çözüm getirmeye çalışıyor. Bu çözüm, Suriyeli mültecilerin, ABD ve Kürt müttefiklerinin (YPG / DSG) kontrolündeki Suriye topraklarına yerleştirilmesini öngörüyor. Haberde, Erdoğan’ın, bunun gerçekleşmemesi durumunda Suriyeli mültecileri Avrupa’ya gönderme tehdidinde bulunduğu belirtildi.
Kamil koç satıldı
Türkiye’nin ilk otobüs firması Kamil Koç resmen el değiştirdi. Bin araçlık filosu bulunan Kamil Koç'un Flixmobility GMBH'ye devri için Rekabet Kurumu'na başvuru yapılmıştı.
Rekabet Kurumu başvuruyu inceledi ve şirketin Flixmobility GmbH’ye devrini onayladı.
Kamil Koç 2013 yılında Actera Group'a 65 milyon dolara satılmıştı. Actera Group'un başında İsak Antika bulunuyor. Şirketin merkezi İstanbul'da.
Türkiye’nin ilk otobüs firması Kamil Koç resmen el değiştirdi. Bin araçlık filosu bulunan Kamil Koç'un Flixmobility GMBH'ye devri için Rekabet Kurumu'na başvuru yapılmıştı.
Rekabet Kurumu başvuruyu inceledi ve şirketin Flixmobility GmbH’ye devrini onayladı.
Kamil Koç 2013 yılında Actera Group'a 65 milyon dolara satılmıştı. Actera Group'un başında İsak Antika bulunuyor. Şirketin merkezi İstanbul'da.
Almanya'da otomobillerde sigara yasağı hazırlığı
Kuzey-Ren Vestfalya ve Aşağı Saksonya eyaletleri, içinde çocuk ve hamilelerin bulunduğu otomobillerde sigara içme yasağı uygulanması için girişim başlattı.
Almanya’da Kuzey-Ren Vestfalya ve Aşağı Saksonya eyaletleri, içinde çocuk ve hamilelerin bulunduğu otomobillerde sigaranın yasaklanması için girişim başlattı.
Aşağı Saksonya eyaletinin Sağlık Bakanı Carola Reimann, Hannover kentinde yaptığı açıklamada, araçlarda sigara içme yasağı getirilmesi konusunda Kuzey-Ren Vestfalya eyaleti ile bir inisiyatifi hayata geçirdiklerini belirterek, "Çocukların ve hamile kadınların bulunduğu otomobillerde sigara içilmesi yasaklanmalı" dedi.
Bu yönde yasal düzenleme yapılmasını talep ettiklerini aktaran Reimann, diğer eyaletlerin de bu girişime katılmaları çağrısında bulundu.
Kuzey-Ren Vestfalya ve Aşağı Saksonya eyaletleri, içinde çocuk ve hamilelerin bulunduğu otomobillerde sigara içme yasağı uygulanması için girişim başlattı.
Almanya’da Kuzey-Ren Vestfalya ve Aşağı Saksonya eyaletleri, içinde çocuk ve hamilelerin bulunduğu otomobillerde sigaranın yasaklanması için girişim başlattı.
Aşağı Saksonya eyaletinin Sağlık Bakanı Carola Reimann, Hannover kentinde yaptığı açıklamada, araçlarda sigara içme yasağı getirilmesi konusunda Kuzey-Ren Vestfalya eyaleti ile bir inisiyatifi hayata geçirdiklerini belirterek, "Çocukların ve hamile kadınların bulunduğu otomobillerde sigara içilmesi yasaklanmalı" dedi.
Bu yönde yasal düzenleme yapılmasını talep ettiklerini aktaran Reimann, diğer eyaletlerin de bu girişime katılmaları çağrısında bulundu.
Çin devlet başkanına mektup: Uygur Rektör Taşpolat Tiyip'i idam etmeyin
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), 2017'den bu yana tutuklu olan Doğu Türkistan'daki Sincan Üniversitesi eski Rektörü Taşpolat Tiyip'in idam edilmesinden endişe edildiğini ve idamın infazının derhal durdurulması için harekete geçilmesi çağrısında bulundu.
Şi Cinping'e açık bir mektup yazarak dünyaca tanınmış Uygur akademisyen Tiyip'in idamını engellemesi ve koşulsuz salıvermesi için devreye girmesini istedi.
Tiyip'in 2017'de zorla ortadan kayboluşu ve ardından keyfi olarak gözaltına alındığı hatırlatılan mektupta Uygur profesörün Çin'de gizli bir yerde, haksız şekilde yargılandığı belirtildi.
Uygur profesörün hali hazırda nerede olduğunun bilinmediğine işaret edilen Af Örgütü'nün mektubunda uluslararası kamuoyuna, Çin liderine benzer mektuplar yazmaları çağrısında da bulunuldu.
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), 2017'den bu yana tutuklu olan Doğu Türkistan'daki Sincan Üniversitesi eski Rektörü Taşpolat Tiyip'in idam edilmesinden endişe edildiğini ve idamın infazının derhal durdurulması için harekete geçilmesi çağrısında bulundu.
Şi Cinping'e açık bir mektup yazarak dünyaca tanınmış Uygur akademisyen Tiyip'in idamını engellemesi ve koşulsuz salıvermesi için devreye girmesini istedi.
Tiyip'in 2017'de zorla ortadan kayboluşu ve ardından keyfi olarak gözaltına alındığı hatırlatılan mektupta Uygur profesörün Çin'de gizli bir yerde, haksız şekilde yargılandığı belirtildi.
Uygur profesörün hali hazırda nerede olduğunun bilinmediğine işaret edilen Af Örgütü'nün mektubunda uluslararası kamuoyuna, Çin liderine benzer mektuplar yazmaları çağrısında da bulunuldu.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı gizli Ermeni ve gizli Hristiyan İmamoğlu;
"Türkiye, ekonomik olarak 2001 yılına doğru freni patlamış bir araç gibi gidiyor. Çok ağır bir sonuçla karşı karşıyayız; bunun farkına varamayanlar çok daha ağır bir faturayla karşılaşacak."
Şimdi 25 haziran 2018 tarihli şu yazıyı tekrar okumanızda fayda var;
"Türkiye, ekonomik olarak 2001 yılına doğru freni patlamış bir araç gibi gidiyor. Çok ağır bir sonuçla karşı karşıyayız; bunun farkına varamayanlar çok daha ağır bir faturayla karşılaşacak."
Şimdi 25 haziran 2018 tarihli şu yazıyı tekrar okumanızda fayda var;
Forwarded from Akademi Dergisi
Seçim, söylediğimiz gibi hileli şekilde bitti, sıcağı sıcağına tahminle en az yüzde 12 oranında hile var. Şimdi ekonomik kriz de, siyasi kriz de, toplumsal krizi de, ahlaki kriz de derinleşecek.
Zaten kanına iliğine kadar sömürülmüş, kasten ve devlet gücü ile dibe vurdurulmuş bir Türkiye var. Erdoğan da biliyor ki artık tehir ettirdiği iflasla yüzleşecek. Halının altına süpürdüklerini temizlemek için sandıktan birinci çıkmak kâfi değil. Bütçe açığını kapatmak için seçmene hediye paketi olarak zam gönderecek. Agresif tavırlarından da geri dönemeyip daha da ileri götürecek. Bu güne kadar "yeter artık" dememişler bile "yeter artık" diyecek. Ta ki "aç kalmayayım da insani/vicdani/dini hiçbir şey umurumda değil" diyen milyonlarce seçmeni, en şiddetli hasmı olacak. Çünkü bunlar açlıktan korktukları kadar, ölümden bile korkmazlar. Ve Erdoğan'ı oynatan Türk/İslam düşmanı çevrelerin, Türkiye'nin ekonomisini düzeltme gücü yok. Kendi ülkeleri, milletleri çoktan açlık krizine yaklaştılar, bataklar. Kendileri tamamen batmamak için bizi bilerek batırdılar. Her sektöre ayrı ayrı, hükumet üzerinden pusular kurdular ve bizi her şeyin pazarı yaptılar. Bizde de para bitti ve batı battı, doğu her zaman olduğu gibi yükseldi, nereye kadar direnecek bunlar? Kimse ümitsiz olmasın. Türkiye bu kadar ahlaksızlığın, zulme rıza göstermenin, BOP için yapılanların, maneviyatsızlığı, isyanın, küfrün, şirkin, bataklığın çilesini de çekecek ama bunlardan da kurtulacak. Dibe sert vurulunca, ister istemez zıplanıp yükselişe geçilir. Karanlıklardan sonra aydınlık vardır. Gecenin en karanlık zamanı, sabah namazına çok az kaldığı zamandır.
Zaten kanına iliğine kadar sömürülmüş, kasten ve devlet gücü ile dibe vurdurulmuş bir Türkiye var. Erdoğan da biliyor ki artık tehir ettirdiği iflasla yüzleşecek. Halının altına süpürdüklerini temizlemek için sandıktan birinci çıkmak kâfi değil. Bütçe açığını kapatmak için seçmene hediye paketi olarak zam gönderecek. Agresif tavırlarından da geri dönemeyip daha da ileri götürecek. Bu güne kadar "yeter artık" dememişler bile "yeter artık" diyecek. Ta ki "aç kalmayayım da insani/vicdani/dini hiçbir şey umurumda değil" diyen milyonlarce seçmeni, en şiddetli hasmı olacak. Çünkü bunlar açlıktan korktukları kadar, ölümden bile korkmazlar. Ve Erdoğan'ı oynatan Türk/İslam düşmanı çevrelerin, Türkiye'nin ekonomisini düzeltme gücü yok. Kendi ülkeleri, milletleri çoktan açlık krizine yaklaştılar, bataklar. Kendileri tamamen batmamak için bizi bilerek batırdılar. Her sektöre ayrı ayrı, hükumet üzerinden pusular kurdular ve bizi her şeyin pazarı yaptılar. Bizde de para bitti ve batı battı, doğu her zaman olduğu gibi yükseldi, nereye kadar direnecek bunlar? Kimse ümitsiz olmasın. Türkiye bu kadar ahlaksızlığın, zulme rıza göstermenin, BOP için yapılanların, maneviyatsızlığı, isyanın, küfrün, şirkin, bataklığın çilesini de çekecek ama bunlardan da kurtulacak. Dibe sert vurulunca, ister istemez zıplanıp yükselişe geçilir. Karanlıklardan sonra aydınlık vardır. Gecenin en karanlık zamanı, sabah namazına çok az kaldığı zamandır.
Bolton’un kaostan başka getirisi olmadı
Beyaz saray milli güvenlik danışmanı John Bolton’un azledilmesinin yankıları sürüyor.
Amerika’da yayımlanan Washington Post gazetesi Çarşamba günkü baş yazısında, beyaz sarayın azledilen milli güvenlik danışmanı Bolton’un kaos yaratmak ve uygulamaları sabote etmekten başka bir şey yapmadığını belirtti.
Gazete, buna göre Bolton’un görevden alınması mantıklı bir hareket olduğunu ve hatta tam zamanında bir hareket sayıldığını vurguladı.
Bolton’un tutumuna işaret eden gazete, İran ve Kuzey Kore düşmanlığı Bolton’un en sıkı biçimde üzerinde durduğu tutumu olduğunu kaydetti.
Bolton'un görevden alınmasının perde arkasında ise Trump'ın İran'la anlaşma yolunu seçme planı yatıyor.
Beyaz saray milli güvenlik danışmanı John Bolton’un azledilmesinin yankıları sürüyor.
Amerika’da yayımlanan Washington Post gazetesi Çarşamba günkü baş yazısında, beyaz sarayın azledilen milli güvenlik danışmanı Bolton’un kaos yaratmak ve uygulamaları sabote etmekten başka bir şey yapmadığını belirtti.
Gazete, buna göre Bolton’un görevden alınması mantıklı bir hareket olduğunu ve hatta tam zamanında bir hareket sayıldığını vurguladı.
Bolton’un tutumuna işaret eden gazete, İran ve Kuzey Kore düşmanlığı Bolton’un en sıkı biçimde üzerinde durduğu tutumu olduğunu kaydetti.
Bolton'un görevden alınmasının perde arkasında ise Trump'ın İran'la anlaşma yolunu seçme planı yatıyor.
Rusya uyardı: Nükleer savaş riski var
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, stratejik istikrarın giderek kötüleştiğini ve tehlikeli bir nükleer savaş riski olduğunu söyledi.
Stratejik istikrarın bozulmaya devam ettiğini belirten Ryabkov, bu tartışmasız gerçekle birlikte risklerin de arttığını ifade etti.
Ryabkov “Tarafların nükleer bir kriz çıkmasından yana olmadığı durumda bile nükleer savaş çıkma riski var. Son yıllarda özellikle olumsuz bir dinamik söz konusu. Batılı meslektaşlarımızın eylemleri gittikçe daha duygusallaşıyor ve zaman zaman da daha agresif bir hâl alıyor” ifadelerini kullandı.
Ryabkov, Batı’nın diyalog kanallarını kapadığını ve silah kontrolüne yönelik altyapıyı bozmaya devam ettiğini kaydetti.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, stratejik istikrarın giderek kötüleştiğini ve tehlikeli bir nükleer savaş riski olduğunu söyledi.
Stratejik istikrarın bozulmaya devam ettiğini belirten Ryabkov, bu tartışmasız gerçekle birlikte risklerin de arttığını ifade etti.
Ryabkov “Tarafların nükleer bir kriz çıkmasından yana olmadığı durumda bile nükleer savaş çıkma riski var. Son yıllarda özellikle olumsuz bir dinamik söz konusu. Batılı meslektaşlarımızın eylemleri gittikçe daha duygusallaşıyor ve zaman zaman da daha agresif bir hâl alıyor” ifadelerini kullandı.
Ryabkov, Batı’nın diyalog kanallarını kapadığını ve silah kontrolüne yönelik altyapıyı bozmaya devam ettiğini kaydetti.
Akademi Dergisi
AKPKK'de kayyum tartışması Grup Başkanvekili Turan'dan, YİK Üyesi Sabetaycı Arınç'a sert sözler: "PKK’ya göz kırpan kim varsa o gözü oyacağız. Dün çıkmış bir ağabeyimiz, yok Ahmet Türk’ün terörle ilgisi yokmuş. Hadi oradan yahu".
Sabetayist Arınç'tan AKPKK'li Turan'a: Boyundan büyük işlere karışma, sana yazık olur
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç, Ahmet Türk ile ilgili açıklamasına AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın gösterdiği tepkiye cevap verdi. Turan’ın boyundan büyük işlere karıştığını belirten Arınç; “Sen zaman zaman böyle çıkışlar yapıyorsun. Sivrisinek ısırığı kadar beni ilgilendirmez. Sana yazık olur.” dedi.
Show TV'ye konuşan ve Turan'a yönelik olarak "Boyundan büyük işlere karışma" diyen Arınç, “Sen zaman zaman böyle çıkışlar yapıyorsun. Sivrisinek ısırığı kadar beni ilgilendirmez. Sana yazık olur" diyen Arınç, şöyle devam etti: "Herkes haddini bilsin. Ben de bileyim, Bülent Turan da bilsin, başka partilerin başka temsilcileri de bilsin."
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç, Ahmet Türk ile ilgili açıklamasına AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın gösterdiği tepkiye cevap verdi. Turan’ın boyundan büyük işlere karıştığını belirten Arınç; “Sen zaman zaman böyle çıkışlar yapıyorsun. Sivrisinek ısırığı kadar beni ilgilendirmez. Sana yazık olur.” dedi.
Show TV'ye konuşan ve Turan'a yönelik olarak "Boyundan büyük işlere karışma" diyen Arınç, “Sen zaman zaman böyle çıkışlar yapıyorsun. Sivrisinek ısırığı kadar beni ilgilendirmez. Sana yazık olur" diyen Arınç, şöyle devam etti: "Herkes haddini bilsin. Ben de bileyim, Bülent Turan da bilsin, başka partilerin başka temsilcileri de bilsin."