Akademi Dergisi
2.13K subscribers
60.8K photos
25.9K videos
370 files
7.59K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Rusya'dan Trump’a: İdlib'in sorumluluğu Türkiye'de

ABD Başkanı Donald Trump’ın İdlib’deki bombardımanların sonlandırılması çağrısına ilişkin konuşan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, İdlib’ deki 'teröristlerin kabul edilemez saldırılarının önlenmesi için tedbirlerin alınması gerektiğini' söyledi. Peskov, saldırıların ortadan kaldırılması sorumluluğunun Türkiye’ye ait olduğunu belirtti.

​Konuyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov “İdlib’de hala eskisi gibi çok fazla terörist ve militan toplanmış durumda. Burayı saldırılar için kullanıyorlar. Sivil mevzilere olduğu gibi Rus askeri mevzilerine yönelik de saldırgan eylemlerde bulunuyorlar. Bu kabul edilemez” dedi.

Peskov, Rusya’nın Türkiye ile işbirliği yaptığını ve "Türkiye’nin teröristlerin İdlib’den saldırı gerçekleştirilmesini önleme sorumluluğu olduğunu" vurguladı.
Peskov’dan Putin-Trump  görüşmesi açıklaması: ABD bir adım atmıyor, ama Rusya beklemeyi iyi bilir 

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya ile ABD arasındaki sorunları çözmenin ancak iki ülkenin liderleri düzeyinde bir görüşme ile mümkün olabileceğini söyledi. ABD’nin bu yönde bi adım atmaya niyeti olmadığını belirten Peskov, Rus lider Putin’in beklemeyi iyi bilen bir ülkeyi yönettiğini vurguladı. 

Peskov “İkili gündemde liderler düzeyinde çözülmesi gerektiğini düşündüğümüz birçok stratejik sorun var. Daha düşük düzeyde bir görüşme ile bu sorunlar çözülemez. Liderler arasında bir görüşme yapılmaması mantıklı değil ve iki ülkenin de çıkarları ile bağdaşmıyor” dedi. 

Rusya’nın Trump’ın göreve gelmesinden beri ilişkilerde normalleşmeye ve Trump'ın selefi Barack Obama döneminde ilişkilere verile zararları ortadan kaldırmaya hazır olduğunu dile getirdiğini kaydeden Peskov şöyle devam etti: “Maalesef görüyoruz ki ABD şu an ileriye doğru bir adım atmaya hazır değil. Ancak Vladimir Putin’in sabrı da deneyimi de çok.
AKPKK’den “yerlilik” yalanı: Türkiye’nin en büyükleri yabancı sermayenin eline geçti

Faizlerdeki artış, TL’deki değer kaybı ve yüksek enflasyon nedeniyle sanayi kuruluşlarının tarihin en yüksek borç seviyesinde olduğunu ortaya koyan “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” araştırmasından çarpıcı tespitler çıktı. İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından yapılan araştırma, “yerli” ve “milli” olmakla övünen AKPKK hükümetinin gerçeklerini ortaya koyuyor. Habere göre 10 büyük yerli sanayi 25 senede yabancı sermayenin eline geçti.

Buna göre Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşunun listesi İSO 500’ün 1993 dökümanında ilk 10 şirketin yedisi kamunun elindeydi. Sermaye yapısı içinde yabancı sermayenin bulunduğu sadece iki şirket bulunuyordu. Bu şirketler ise TOFAŞ ve OYAK-Renault idi. TOFAŞ’ın yabancı sermaye ağırlığı da yüzde 50’nin üzerinde değildi.
TÜPRAŞ:

1993’te sermaye yapısının yüzde 98’i kamunun elinde olan TÜPRAŞ’ın yüzde 51’lik hissesi Koç-Shell konsorsiyumuna 4 milyar 140 milyon dolara satıldı. Geri kalan yüzde 49’luk hisse ise hisse senetlerine bölünerek halka arz edildi. Bugün TÜPRAŞ’ın sermaye yapısındaki kamu payı yüzde 0!
TÜRKİYE ELEKTRİK KURUMU (TEK):

1993’te sermayesinin tamamı kamunun elinde olan TEK, 1994’te kripto yahudi Tansu Çiller’in başbakan olduğu dönemde Bakanlar Kurulu kararı ile kapatıldı ve ikiye bölündü. TEK’in sermayesi ile TEDAŞ ve Elektrik Üretim AŞ (EÜAŞ) kuruldu. TEDAŞ elektrik dağıtımını üstlenirken, EÜAŞ ise elektrik üretimini üstlendi. Ancak 2009-2011 arasında Türkiye’nin elektrik dağıtımı özelleştirildi. EÜAŞ ise yıllar boyunca hep İSO500’ün ilk 10’unda yer alan bir kamu şirketi olsa da son yıllarda elektrik üretiminin de özelleşmesiyle ilk sıralardaki yerini kaybetti.
TEKEL:

1993 yılında Türkiye’nin en büyük üçüncü sanayi kuruluşu olan TEKEL’in içki bölümü AKPKK göreve başlar başlamaz 2003’te MEY İçki’ye satıldı. MEY içki ise 292 milyon dolara aldığı TEKEL fabrikalarını üç yıl sonra 900 milyon dolara ABD’li Texas Pacific Group’a sattı. AKPKK döneminde parçalanarak satılan TEKEL’in sigara üreten fabrikaları ise 2006’da British American Tobacco’ya satıldı. Bugün bildiğimiz anlamda bir TEKEL fabrikası bulunmuyor. Parçalanan sermayesinin hemen hepsi yabancıların elinde.
Akademi Dergisi
TOFAŞ fabrikası, 1977 Bu ülkede mezarlıklarda yatmakta olanların ciddi bir kısmının katili KUŞ SERİSİ'dir, dolayısı ile Koç ailesi ve Mason teşkilatıdır. TOFAŞ'ın yani Türkiye Otomobil Fabrikaları Anonim Şirketi'nin Kuş serisinin bütün modellerinde ön takım…
TOFAŞ:

Birinci 5 yıllık Kalkınma Planı çerçevesinde 1968 yılında kurulan TOFAŞ 1969’da Bursa’daki ilk fabrikasını açtı. 1976’da Murat 131, 1977’de Şahin, 1990’da Tempra üretimine başlayan TOFAŞ, Özal döneminde ithalatın özendirilmesiyle, yabancı menşeili otomobiller üretmeye başladı. TOFAŞ’ın sermaye yapısında hiç kamu varlığı bulunmadı. Bugün de sermayesinin yüzde 37’si özel kesime, yüzde 37’si yabancı sermayeye geri kalan sermayesi ise halka arz şeklinde organize oldu.
ARÇELİK: 2018’de 16 binden fazla çalışanı ile Türkiye’nin en çok çalışanı olan ARÇELİK geçmişten günümüze kripto Yahudi Koç Holding’e dolayısıyla Mason teşkilatına ait. Sermayesi hep özel kesimde olan ARÇELİK’in sermayesi bugün yüzde 25’i halka arz şeklinde organize oldu.
TÜRKİYE ŞEKER FABRİKALARI A.Ş. :

1993’te Türkiye’nin en büyük altıncı sanayi kuruluşu olan Şeker Fabrikaları tamamen kamunun elinden çıkarılmadı, ancak fabrikaların bir çoğu 2018’de özel şirketlere satıldı. Küçülen şeker fabrikaları bugün Türkiye’nin en büyük 38. Sanayi kuruluşu konumunda. İşte satılan şeker fabrikalarının listesi;

Çorum Şeker Fabrikası: 528 milyon lira – Safi Katı Yakıt Sanayi şirketi

Yozgat Şeker Fabrikası: 275 milyon lira – Doğuş Çay

Kırşehir Şeker Fabrikası: 330 milyon lira – Tutgu Gıda

Niğde-Bor Şeker Fabrikası: 336 milyon lira – Doğuş Çay

Ilgın Şeker Fabrikası: 637 milyon lira – Alteks

Turhal Şeker Fabrikası: 569 milyon lira – Kayseri Şeker
PETRO KİMYA HOLDİNG AŞ (PETKİM):

1993 yılında PETKİM’in sermayesinin yüzde 95’i kamunun elindeydi. Ancak yıllar içinde diğer sanayi kuruluşları gibi PETKİM’in de sermaye yapısı değişti. 2018 yılına gelindiğinde PETKİM’in yüzde 51’i yabancıların elindeyken geri kalan yüzde 49’u halka arz şeklinde organize edildi. Bugün PETKİM’in sermayesinde ne yerli sermaye ne de kamu sermayesi mevcut. PETKİM’in kamunun elinde bulunan sermayesi son olarak 2012’de Socar International’a satıldı ve kamu PETKİM’den tamamen çıkmış oldu.
MAKİNA KİMYA ENDÜSTRİSİ KURUMU (MKE):

MKE’nin tümü 1993’te olduğu gibi bugün de kamuya ait. Ancak 1993’te Türkiye’nin en büyük 10. Sanayi kuruluşu olan MKE’nin bugünkü sırası 133.
TEMSA:

Sermayesinin tümü Sabancı Holding’e ait olan TEMSA İSO 500’e bu yıl 194. sıradan girdi. Ancak, İSO 500 listesinin yayımlandığı günün ertesinde Sabancı Holding TEMSA’yı İsviçre merkezli True Value Capital’e borçları düşüldükten sonra sadece 375 milyon liraya satıldı.”
Sudan'da, başkent Hartum'da Genelkurmay Başkanlığı binasının önünde uzun süredir devam eden oturma eylemine son vermek isteyen askerlerin açtığı ateş sonucu en az 13 kişinin öldüğü, çok sayıda kişinin de yaralandığı belirtildi.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Eskiden bayramlar, günler öncesinden başlayan heyecanlı bir hazırlıktan sonra kutlanır; çocukları bayramlarda mutlu etmek büyüklerin de mutluluğu olurdu.
Rusya, Nijni Novgorod Camii

1913 yılında Kur'an okunarak ve dualar eşliğinde temeli atılan camii 1938-1988 yılları arasında askeri hastane, depo, kreş olarak kullanıldı. 1991 yılında tekrar restore edilen caminin yanına 1994 yılında "Mahinur Medresesi" inşa edildi.