Yeni Rus avcı uçağının tasarım bürosunun daha önceki ürünleri için geliştirilen modern teknik çözümlerinin birçoğunu barındırdığına dikkat çeken Episkopos, MiG-35’in ileriye dönük muazzam bir sıçrama olduğunu vurguladı:
“Bu uçak Rus havacılık mühendisliğinin ve uzun süreli deneyim birikiminin doruk noktası oldu ve şu anda Rusya’da kullanılan en etkili çok amaçlı avcı uçağıdır.”
“Bu uçak Rus havacılık mühendisliğinin ve uzun süreli deneyim birikiminin doruk noktası oldu ve şu anda Rusya’da kullanılan en etkili çok amaçlı avcı uçağıdır.”
“İslâm, nefse hoş gelmeyen zor emirler getirmişti. Biz hayırların en hayırlısını, nefsin hoşlanmadığı bu zor emirlerde bulduk. Meselâ Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ile Mekke’den çıkıp (her şeyimizi geride bırakarak) hicret etmiştik. Nefsimize zor gelen bu hicretimizle bize (mânevî bir ferahlık), üstünlük ve zafer yolları açıldı…
Yine Allah Rasûlü’nün maiyyetinde Bedir Gazvesi’ne çıkmıştık. Allah Teâlâ burada da bizler için üstünlük ve zafer lûtfetmişti. Velhâsıl biz, en büyük hayırlara hep böyle nefsimize zor gelen emirler sâyesinde ulaşmıştık.”
[Abdurrahman b. Avf (r.a.)](Heysemî, VII, 26-27)
Yine Allah Rasûlü’nün maiyyetinde Bedir Gazvesi’ne çıkmıştık. Allah Teâlâ burada da bizler için üstünlük ve zafer lûtfetmişti. Velhâsıl biz, en büyük hayırlara hep böyle nefsimize zor gelen emirler sâyesinde ulaşmıştık.”
[Abdurrahman b. Avf (r.a.)](Heysemî, VII, 26-27)
Finlandiya kuşburnu ticaret ve ithalatını yasakladı
Finlandiya Tarım ve Orman Bakanlığı, Rosa rugosa tipi kuşburnunu ithalatı ve satışı 1 Haziran’dan itibaren yasak olan zararlı ve istilacı bitki türleri listesine dahil etti.
Bakanlığın açıklamasında, “Kuşburnu ithalatı ve satışı yasağı 1 Haziran’da yürürlüğe girdi” dendi. Bakanlık, kuşburnunun 3 yıllık geçiş döneminden sonra tamamen yasaklanacağını kaydetti.
Yetkililer gelecek 3 yıl içinde bağ, park, plaj ve yol kenarındaki tüm kuşburnu ağaçlarını yok etme çağrısında bulundu.
Finlandiya Tarım ve Orman Bakanlığı, Rosa rugosa tipi kuşburnunu ithalatı ve satışı 1 Haziran’dan itibaren yasak olan zararlı ve istilacı bitki türleri listesine dahil etti.
Bakanlığın açıklamasında, “Kuşburnu ithalatı ve satışı yasağı 1 Haziran’da yürürlüğe girdi” dendi. Bakanlık, kuşburnunun 3 yıllık geçiş döneminden sonra tamamen yasaklanacağını kaydetti.
Yetkililer gelecek 3 yıl içinde bağ, park, plaj ve yol kenarındaki tüm kuşburnu ağaçlarını yok etme çağrısında bulundu.
Alparslan Kuytul'dan 'yargı reformu' çıkışı: Zulmün itirafı
Sahte diplomalı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı 'yargı reformu'na tutuklu bulunduğu cezaevinden itiraz eden Alparslan Kuytul, reformunun aslında, adaletin olmadığının bir itirafı olduğunu söyledi.
Söz konusu adımları samimi bulmadığını belirten Alparslan Kuytul, “Müslümanız, Allah dediği için adalet sağlanmalıdır Allah dediği için hürriyet verilmeliydi. Özgürlükleri genişleteceklermiş, insan haklarına önem vereceklermiş, uzun tutukluluk sürelerini kısaltacaklarmış, uzun süren mahkemeleri daha kısa zamanda halletmeye çalışacaklarmış. Aslında bunlar neyin itirafıdır? Özgürlükleri aşırı derecede kısıtladıklarının, insan hakları, adalet diye bir şey bırakmadıklarının itirafıdır. Demek ki bu konularda ne kadar kötü duruma geldiğimizi kabul ettiler, bu bir itiraftır” ifadelerini kullandı.
Sahte diplomalı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı 'yargı reformu'na tutuklu bulunduğu cezaevinden itiraz eden Alparslan Kuytul, reformunun aslında, adaletin olmadığının bir itirafı olduğunu söyledi.
Söz konusu adımları samimi bulmadığını belirten Alparslan Kuytul, “Müslümanız, Allah dediği için adalet sağlanmalıdır Allah dediği için hürriyet verilmeliydi. Özgürlükleri genişleteceklermiş, insan haklarına önem vereceklermiş, uzun tutukluluk sürelerini kısaltacaklarmış, uzun süren mahkemeleri daha kısa zamanda halletmeye çalışacaklarmış. Aslında bunlar neyin itirafıdır? Özgürlükleri aşırı derecede kısıtladıklarının, insan hakları, adalet diye bir şey bırakmadıklarının itirafıdır. Demek ki bu konularda ne kadar kötü duruma geldiğimizi kabul ettiler, bu bir itiraftır” ifadelerini kullandı.
'ALLAH DEDİĞİ İÇİN İNSANLARA ZULMETMEMELİYDİK'
Siyasi iktidarın 'Yargı Reformu Strateji Programı'na ve baskıcı politikalarına siyasi ve İslami bir jargonla eleştiriler sıralayan Alparslan Kuytul, yaşanan ekonomik krizi, Peygamberin 'Onların yaptığı zulümlere karşı, Ya Rabbi, bunlara kıtlık ver, kıtlıktan belki anlarlar' sözüyle yorumladı:
"Ekonomi kötüye gitmeseydi, yabancı sermayeye ihtiyaç duymasalardı Avrupa’nın bu isteklerini yapmazlardı yazıklar olsun. Eğer oradan böyle bir baskı gelmeseydi ve Türkiye’de ekonomi kötü olmasaydı, kriz olmasaydı bu değişiklikleri yapmayacaklardı. O yüzden Allah Azze ve Celle böyle bir bela, kriz belası verdi. Peygamberimiz de zaten Mekke’deki şeylere bunun için beddua etmişti. Onların yaptığı zulümlere karşı, “Ya Rabbi! Bunlara kıtlık ver, kıtlıktan belki anlarlar” demişti. Aynı olay şimdi burada böyle bir durum oldu yani kriz olunca bunlar meseleyi anlamaya, daha doğrusu kriz olunca başkalarının sözlerine dikkat etmeye başladılar. Çünkü artık sermaye gelmiyor, kimse artık yatırım yapmıyor. Ama böyle mi olmalıydı? Müslümanız, Allah dediği için adaleti sağlamalıydık. Allah dediği için hürriyet vermeliydik. Allah dediği için insanlara zulmetmemeliydik."
Siyasi iktidarın 'Yargı Reformu Strateji Programı'na ve baskıcı politikalarına siyasi ve İslami bir jargonla eleştiriler sıralayan Alparslan Kuytul, yaşanan ekonomik krizi, Peygamberin 'Onların yaptığı zulümlere karşı, Ya Rabbi, bunlara kıtlık ver, kıtlıktan belki anlarlar' sözüyle yorumladı:
"Ekonomi kötüye gitmeseydi, yabancı sermayeye ihtiyaç duymasalardı Avrupa’nın bu isteklerini yapmazlardı yazıklar olsun. Eğer oradan böyle bir baskı gelmeseydi ve Türkiye’de ekonomi kötü olmasaydı, kriz olmasaydı bu değişiklikleri yapmayacaklardı. O yüzden Allah Azze ve Celle böyle bir bela, kriz belası verdi. Peygamberimiz de zaten Mekke’deki şeylere bunun için beddua etmişti. Onların yaptığı zulümlere karşı, “Ya Rabbi! Bunlara kıtlık ver, kıtlıktan belki anlarlar” demişti. Aynı olay şimdi burada böyle bir durum oldu yani kriz olunca bunlar meseleyi anlamaya, daha doğrusu kriz olunca başkalarının sözlerine dikkat etmeye başladılar. Çünkü artık sermaye gelmiyor, kimse artık yatırım yapmıyor. Ama böyle mi olmalıydı? Müslümanız, Allah dediği için adaleti sağlamalıydık. Allah dediği için hürriyet vermeliydik. Allah dediği için insanlara zulmetmemeliydik."
İsrail, Suriye'deki saldırılarını sürdürüyor
Suriye hava savunma sistemlerinin bu sabah saatlerinde Humus kırsalında bulunan askeri noktaları hedef alan İsrail füzelerine karşılık verdiği aktarıldı.
- https://bit.ly/2HRGH99
Suriye hava savunma sistemlerinin bu sabah saatlerinde Humus kırsalında bulunan askeri noktaları hedef alan İsrail füzelerine karşılık verdiği aktarıldı.
- https://bit.ly/2HRGH99
Ottawa’da kasırga evlerin çatılarını uçurdu
Kanada’nın başkenti Ottawa’da etkili olan kasırga nedeniyle evlerin çatısı uçtu. Binalarda da hasar meydana gelirken, polis yaralanan olmadığını ifade etti.
Kanada’da Gatineau dahil olmak üzere Quebec eyaleti ve Ontario eyaletinin Prescott ve Russell şehirlerine yönelik kasırga uyarıları yapıldı. Şiddetli rüzgar, Ottawa'nın doğu bölgesindeki evlerin çatılarını uçurdu, ağaçları yerlerinden söktü. Molozlar nedeniyle büyük bir otoyol da dahil olmak üzere birkaç sokak kapandı. Binalarda oluşan hasara rağmen, Ottawa polisi ‘bilinen bir yaralanma’ olmadığını ifade etti.
Kent halkı, baharın başlarından itibaren de sel baskınları ile mücadele ediyor. Başkent Ottawa’da bir yıldan daha az bir süre önce etkili olan kasırga nedeniyle hasar meydana gelmiş, kasırga mahalleleri dümdüz etmiş ve elektrik şebekesi ciddi zarar görmüştü.
Kanada’nın başkenti Ottawa’da etkili olan kasırga nedeniyle evlerin çatısı uçtu. Binalarda da hasar meydana gelirken, polis yaralanan olmadığını ifade etti.
Kanada’da Gatineau dahil olmak üzere Quebec eyaleti ve Ontario eyaletinin Prescott ve Russell şehirlerine yönelik kasırga uyarıları yapıldı. Şiddetli rüzgar, Ottawa'nın doğu bölgesindeki evlerin çatılarını uçurdu, ağaçları yerlerinden söktü. Molozlar nedeniyle büyük bir otoyol da dahil olmak üzere birkaç sokak kapandı. Binalarda oluşan hasara rağmen, Ottawa polisi ‘bilinen bir yaralanma’ olmadığını ifade etti.
Kent halkı, baharın başlarından itibaren de sel baskınları ile mücadele ediyor. Başkent Ottawa’da bir yıldan daha az bir süre önce etkili olan kasırga nedeniyle hasar meydana gelmiş, kasırga mahalleleri dümdüz etmiş ve elektrik şebekesi ciddi zarar görmüştü.
Etiyopya'da emekçi kadınları kilolarca ağırlığı sırtlarında taşırken ya da bir inşaatta kürek sallarken görebilirsiniz.
Etiyopyalı kadınlar için inşaatta çalışmak daha iyi bir hayat demek.
Etiyopyalı kadınlar için inşaatta çalışmak daha iyi bir hayat demek.
Sarımsak hasadı başladı üretici ve işçi zor durumda
Gaziantep'te mevsimlik işçiler yaklaşık 40 derecelik hava sıcaklığında evlerine ekmek götürebilmek için tarlada sarımsak işçiliği yapıyor.
Yaşları 14 ile 65 arasında değişen mevsimlik işçilerin sabah hava aydınlanmadan başlayan mesaileri bazen akşama kadar sürerken, kazandıkları para ile ise bir öğün yemek yemekte zorlanıyorlar. Günde 8-10 saat çalışarak kazandıkları 30 lira ile bazı işçiler ailesinin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, bazıları ise daha önceki borçlarını ödemek için uğraşıyor.
Ekiminin ardından, sulama, otlarının temizlenmesi, sökülme, bağlanma, taşınma gibi bir çok aşamadan geçen sarımsak tarımından ise hem üretici hem de işçi, fiyatların az olmasından dolayı şikayetçi. Yetkililerin konuya el atmasını isteyen işçi ve üreticiler hayat pahalılığının karşında kazandıkları paranın yetersiz kaldığını ve geçinmekte zorlandıklarını ifade ediyorlar.
Gaziantep'te mevsimlik işçiler yaklaşık 40 derecelik hava sıcaklığında evlerine ekmek götürebilmek için tarlada sarımsak işçiliği yapıyor.
Yaşları 14 ile 65 arasında değişen mevsimlik işçilerin sabah hava aydınlanmadan başlayan mesaileri bazen akşama kadar sürerken, kazandıkları para ile ise bir öğün yemek yemekte zorlanıyorlar. Günde 8-10 saat çalışarak kazandıkları 30 lira ile bazı işçiler ailesinin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, bazıları ise daha önceki borçlarını ödemek için uğraşıyor.
Ekiminin ardından, sulama, otlarının temizlenmesi, sökülme, bağlanma, taşınma gibi bir çok aşamadan geçen sarımsak tarımından ise hem üretici hem de işçi, fiyatların az olmasından dolayı şikayetçi. Yetkililerin konuya el atmasını isteyen işçi ve üreticiler hayat pahalılığının karşında kazandıkları paranın yetersiz kaldığını ve geçinmekte zorlandıklarını ifade ediyorlar.
Sarımsak üreticisi Aydın Bilici: “Ne üretici kazanıyor, ne de işçi”
Şu anda sarımsak işinde hem üretici hem de işçinin para kazanamadığını söyleyen Sarımsak üreticisi Aydın Bilici, ''1 Kilo sarımsağın maliyeti 4- 5 lira, dışarıdan ihracat olduğu için de Türkiye'deki ürünler para etmiyor. Şu anda pazarda sarımsak zaten 5 liraya düştü. Yani ülkemizde çiftçilik şu anda ölü durumda. Hem yaşam zor, hayat pahalı hem de işçilik ve çiftçilik para kazandırmıyor artık. Bir evden 3-4 kişi geliyor bazen çalışmaya, geçimini sağlamaya çalışıyorlar.
Biz şu anda Antep'ten buraya işçi getiriyoruz. Bazen buraya çadır kuruyoruz, çadırda kalıyorlar bazen de günlük 100 km gidiş geliş yapıyoruz. Gerçekten çiftçilik çok zor, mazot olmuş 6- 7 lira, traktörü, sulaması, işçi parası, nakliyesi, bize hiç bir şey kalmıyor'' dedi.
Yaklaşık 40 derecelik hava sıcaklığında güneşin altında çalışmanın zor olduğuna dikkat çeken mevsimlik İşçi Zehra Cengiz ''Gaziantep'ten buraya sarımsak hasadına geliyoruz. Sabaha karşı saat 3'te evden çıkıyoruz. Ramazan ayı olduğu için sahurumuzu yolda yapıyoruz. Saat 5'te işe başlıyoruz, saat 14'e kadar sürüyor. Buradaki işimiz, kış mevsiminde gelip sarımsakların arasındaki yabani otları temizledik, sonra sökümünü yaptık, şimdi de bağ yapıyoruz. Buradan da başka bir yere götürüp orada temizliğini ve kasalama işlemini yapacağız. İşimiz çok zor, bir de oruçlu olunca havanın sıcaklığında çalışmak daha da zor oluyor'' şeklinde konuştu.
Şu anda sarımsak işinde hem üretici hem de işçinin para kazanamadığını söyleyen Sarımsak üreticisi Aydın Bilici, ''1 Kilo sarımsağın maliyeti 4- 5 lira, dışarıdan ihracat olduğu için de Türkiye'deki ürünler para etmiyor. Şu anda pazarda sarımsak zaten 5 liraya düştü. Yani ülkemizde çiftçilik şu anda ölü durumda. Hem yaşam zor, hayat pahalı hem de işçilik ve çiftçilik para kazandırmıyor artık. Bir evden 3-4 kişi geliyor bazen çalışmaya, geçimini sağlamaya çalışıyorlar.
Biz şu anda Antep'ten buraya işçi getiriyoruz. Bazen buraya çadır kuruyoruz, çadırda kalıyorlar bazen de günlük 100 km gidiş geliş yapıyoruz. Gerçekten çiftçilik çok zor, mazot olmuş 6- 7 lira, traktörü, sulaması, işçi parası, nakliyesi, bize hiç bir şey kalmıyor'' dedi.
Yaklaşık 40 derecelik hava sıcaklığında güneşin altında çalışmanın zor olduğuna dikkat çeken mevsimlik İşçi Zehra Cengiz ''Gaziantep'ten buraya sarımsak hasadına geliyoruz. Sabaha karşı saat 3'te evden çıkıyoruz. Ramazan ayı olduğu için sahurumuzu yolda yapıyoruz. Saat 5'te işe başlıyoruz, saat 14'e kadar sürüyor. Buradaki işimiz, kış mevsiminde gelip sarımsakların arasındaki yabani otları temizledik, sonra sökümünü yaptık, şimdi de bağ yapıyoruz. Buradan da başka bir yere götürüp orada temizliğini ve kasalama işlemini yapacağız. İşimiz çok zor, bir de oruçlu olunca havanın sıcaklığında çalışmak daha da zor oluyor'' şeklinde konuştu.