Akademi Dergisi
2.13K subscribers
59.7K photos
25K videos
370 files
7.52K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Sonuna kadar izleyin!

Azerbaycan var olsun.
Güney Azerbaycan (İran'ın kuzey batısı) var olsun.
Türk Birliği var olsun.
İstemeyenler kahrolsun
Makam koltukları bile haczedilen Kars Belediye Başkanı Bilgen: Bütçe yaklaşık 40 milyon, borç 338 milyon TL

MHPKK'den HDPKK'ye geçen Kars Belediyesi'nde park mobilyaları yapan bir firma 430 bin TL alacağına karşılık belediyedeki mobilyaları haczetti

Şu ana kadar belediyenin tüm taşınmaz, hesap ve araçlarına haciz konuldu. Son haciz ise belediyeden alacağı 430 bin TL'yi alamayan bir firmadan geldi. Firma, belediye binasındaki tüm mobilyaları haczetti.
HDPKK'li Kars Belediye Eş Başkanı Ayhan Bilgen, Belediye Eş Başkanlarının makam mobilyaları ve birim müdürlerinin odalarındaki tüm büro mobilyalarının bir firma tarafından haczedildiğini söyledi.

Hacze itiraz sürecinin seçimlerden önce sona erdiğini söyleyen Bilgen, “Şu an yapılacak bir şey yok. Çünkü itiraz süresi de aşıldı. Firma ödeme talebi ve ödeme alamayınca haciz yapıyor. Haczedilen mobilyaların listelerini çıkardılar ve yediemin olarak bize teslim ettiler. Pazartesi mobilyaları almak istediklerini söylediler” diye konuştu.

Bilgen, Kars Belediyesi'nin yıllık bütçesinin yaklaşık 40 milyon ve borcunun da 338 milyon TL olduğunu söyledi, "338 milyonluk borcun 80 milyonu özel sektöre" dedi.
KKTC Maliye Bakanı Serdar Denktaş, istifa ettiğini ve yerini Çetin Sadeli'ye devrettiğini açıkladı. Denktaş, "Bakanlığı devrediyorum ve kaçıyorum." dedi.
Kısmen hata yaptık

Her şeyi çok iyi yakaladık, ihbar ettik, sürükledik, takip ettik ama son kısmında gol yedik. Amazon isimli gemi Libya'ya ulaştı ve ABD'nin silahlarını indirdi.

Son kısımda gemiyi durduran, gemiye çıkan ve müdahale eden kişiler Libya hükumetine bağlı kişilermiş. Biz bunun aksi yönde bilgi elde etmiştik. Bu ABD silahları zaten Libya hükumetine bağlı güçlere gittiği için oyun oynamışlar. Gemiye müdahale etmişler ama yüküne el koymamışlar.

Ankebut Operasyonu başladığından bu yana, binlerce isabetin yanında birkaç hata yapmıştık. Bu da hata hanemize işlendi. Bundan sonra da mutlaka hata yapacağız. Bu kadar geniş sahada, bu kadar geniş mevzularda ve sık sık da bu kadar hızlı bir şekilde operasyon ve yayın yaparken, hatalar mutlaka yaşanacak.

Silahlar/araçlar arasında TSK'ye ait olanları da varmış. Bu konuda Türkiye içinde yapılan operasyonlar ve gözaltılar durduruldu/kaldırıldı. Devlet/hükumet gücüyle sonradan gemi ve yükü hakkında resmi evraklar hazırlayıp kullandılar. Bu da ayrıca bir suç ve bunları yaparken kullandıkarı çok sayıda kişi de çok yakında Tayyip ve çetesi ile birlikte idam edilecekler listesine isimlerini yazdırdılar.

Trump "Çok iyi başladılar ve ilerlediler. Sonunu getirebilmiş olsalardı, mahvolmuştuk" dedi. Bunlara çalışan başımızdaki hainler de benzer değerlendirmeler yaptılar.

Suriye Hava savunma sistemlerinin Şam’ın güneyini hedef alan hava hedeflerine ateş ettikleri bildirildi.

Suriye devlet haber ajansı SANA, ülkenin hava savunma sistemlerinin İsrail’in elindeki toprakların bulunduğu Şam’ın güneyindeki hava hedeflerine karşılık verdiğini bildirdi.

Ajansın Kuneytra’daki muhabirine dayandırdığı haberinde, “İsrail’in işgal ettiği topraklardan ülkenin güneyine doğru bilinmeyen objeler fırlatıldı, hava savunma sistemleri hedefleri düşürdü” ifadelerine yer verildi.

Daha önce Suriye medyası, ülkenin hava savunmasının başkent Şam'a yönelik füze saldırısını püskürttüğünü duyurmuştu. Şam'ın güneyindeki Cermana yerleşimine fırlatılan füzelerin havada vurulduğu ve şehir yakınlarına düştüğü aktarılmıştı.
İran'ın nüfusunun yarıdan fazlası Türktür.

Güney Azerbaycan Türklerinin nüfusu 25-30 milyon olarak tahmin edilmektedir.

Tebriz, Hoy, Erdebil, Urmiye, Selmas, Maku, Meraga, Astara, Culfa, Merendi, Halhal ve Soğuklu Güney Azerbaycan’daki belli başlı Türk yerleşimleridir. Azerilerden sonra İran’daki ikinci büyük Türk topluluğu, Horasan’da yaşayan Türkmenlerdir.

İran’daki üçüncü büyük Türk topluluğu Kaşkaylardır. 2 milyona yakın bir nüfusa sahip olan Kaşkaylar, Güney İran’ın Fars eyaletinde yaşamaktadırlar.

Büyük bir kısmı Güney Azerbaycan’da yaşayan Şahseverler 500.000 civarındaki nüfuslarıyla İran’daki bir diğer Türk topluluğudur. Bu ülkede daha küçük sayılara sahip Bayat, Afşar ve Halaç gibi Türk toplulukları da vardır.
Kuzey Azerbaycan’daki Rus işgaline karşı 20. yüzyılın başlarında gelişen tepki bir müddet sonra Güney Azerbaycan’a da sıçramıştır. Muhammed Hıyabani’nin liderliğindeki isyan hareketi sonucunda, 1920 Nisanı’nda Güney Azerbaycan’da Azadistan Otonom Hükümeti kurulmuş, Türkçe eğitim veren okullar kurulmuştur.

Otonom Azadistan Hükümeti kısa bir süre içerisinde İran’daki Pehlevi hükümeti tarafından bastırılmıştır. Takip eden yıllarda Pehlevi hükümeti başta Türkler olmak üzere ülkedeki bütün azınlıklara karşı son derece sert ve hoşgörüsüz yaklaşmıştır. Azeri Türkleri, 1930’lu yıllardaki İran petrollerinin paylaşılma kavgalarından istifade ederek, Azerbaycan’a otonomi ve bu bölgede kendi dillerinde eğitim verecek okulların açılmasını talebiyle İran yönetimine yine isyan etmişler ve Ekim 1945’te Otonom Azerbaycan Cumhuriyeti’ni kurmuşlardır.

Azerilen taleplerini kabul eden İran, 14 Haziran 1946’da Otonom Azerbeycan Cumhuriyeti ile bir anlaşma yapmak zorunda kalmıştır. İran yönetimi, söz konusu Atlaşma’nın imzalanmasından kısa bir süre sonra, 14 Aralık 1946 tarihinde yakında yapılacak seçimlerin emniyetini bahane ederek Güney Azerbaycan’ı işgal etmiştir.
İran, Güney Azerbaycan’da otonomi isteyen Azerilerin ileri gelenlerini hapisler atmış, İran’ın başka taraflarına sürmüş, onların mallarına el koyarak İranlılara vermiştir. İranlıların Azeri Türklerini İranlılaştırma politikası Şahlık dönemi boyunca devam etmiştir. Şah yönetiminin devrilip İran İslam Cumhuriyeti’nin kurulmasını takip eden dönemde Azeriler önceki yıllardan daha iyi şartlarla karşılaşmışlardır.

İran’ın bilinen en eski ataları Pers, Furus, Fars ve Parsovalılardır. Firdevsi ünlü destanı Şehnamesinde ve 10 yy’da İRAN- TURAN savaşlarını anlatırken bölgedeki Türk varlığına değinir. 11. yy’ın ilk yarısından itibaren ”Yıva” boyundan kalabalık bir Türkmen grubu İran’a yerleşmiş; 12. yy’da ise Solgurlarla birlikte Avşarlar, Huzistan’ı yurt edinmişlerdir.

10 yy’dan sonra ise yoğun biçimde Türk savaşçıları (Gazneliler, Selçuklular) ve sayısız Türk boyları Orta Asya’dan Ortadoğu’ya ve İran’a akın akın gelmişler ve Güney Azerbaycan’a yerleşmişlerdir. Dil olarak Batı Oğuz Türkçesi’ni kullanmışlar, Arap alfabesiyle yazmışlardır. Ancak 1925-1979 yılları arasında Pehleviler döneminde Türklere zorla Farsça öğretilmek istenmiş ve Azerbaycan Türkçesi yasaklanmıştır.
İran, tarih boyunca Doğu Türklüğü ile Batı Türklüğü arasında bir duvar ve engel oluşturmuştur.

Türklerin yoğun olduğu Tebriz önemli. bir ticaret merkezi ve İran’ın dördüncü büyük kentidir. İran Türkleri şiidirler. Erkekler genellikle işçi ve memurdur. Türk kadınları ise ev işleriyle uğraşır. İran, tarih boyunca Doğu Türklüğü ile Batı Türklüğü arasında bir duvar ve engel oluşturmuştur. Devam eden bu politikalar karşısında İran Türkleri’nin durumu, her dönemde sıkıntılı olmuştur.

Başta Azerbaycan Türkleri olmak üzere Türkmenler, Kaşkaylar, Horasan Türkleri, Halaçlar, Sungurlar, Ebiverdiler, Kazaklar ve Özbekler gibi Türk halkları İran’ın belirli bölgelerinde yaşamaktadırlar. Bugün İran'da popüler konuşmada Tork sözü Türkî (Turkic) ve Türk (Turkish) kelimelerinin her ikisine işaret eder. İran'da Azeriler en büyük Türk grubudur ve Farsçadaki İran Türkleri adı öncelikle Azerbaycan Türkleri için kullanılmaktadır. Tebriz, İran Türklüğünün siyasi ve kültürel merkezidir.
Türkmen Sahra bölgesinde yaşayan Türkmenler, İran’da “Türklüklerini” en fazla koruyan toplum olarak bilinmektedirler. Çalışmalarını İran'daki Türk dilleri üzerine yoğunlaştıran Türkolog Gerhard Doerfer İran’ı Türk dili açısından şöyle değerlendirmiştir: İran günün birinde eşit haklara sahip olacak dilleri ve kültürleriyle doğunun İsviçre’si durumuna gelebilir, işte o zaman oradaki milletleri bütün yönleriyle iyice araştırmanın vakti gelmiş olacaktır. Böylece, filoloji bilimi ve Türkoloji bugünden tahmin edilmeyecek bir ölçüde zenginleşecektir.
İran ve Türk kelimeleri yanyana geldiğinde sıkça İran ~ Turan ikilemesi kullanılır. Turan adı verilen coğrafya Türklerin ve Türklerle akraba diğer kavimlerin üzerinde yaşamış oldukları, İran ve Çin arasında kalan ve hatta Horasan’ı içerisine alan kısımdır. İran ise Aryen kavimlerinin üzerinde yaşamış olduğu ve Turan ile Mezopotamya arasında kalan toprakların adıdır. Çoğu zaman İran’dan kastedilen Farslar ve Turan’dan kastedilen de Türkler olduğu düşünülür. İranlılar doğularında yaşayan kavimleri Turan olarak adlandırmışlar ve Ceyhun Nehri’nin kuzeyinde yaşayan bütün kavimleri bu isimle adlandırmışlardır. Buna göre, İran ve Turan arasındaki doğal sınır Ceyhun Nehri’dir.
1939 yılı bilgilerine esasen İran’da nüfus sayısı 16. 6 milyon idi. Bunların 5.5 milyonu Güney Azerbaycan’da yaşamaktaydı.

Azerbaycan’ın en büyük şehri olan Tebriz’de 300 bin kişi yaşıyordu. Genellikle Güney Azerbaycan nüfusunun %20’si şehirlerde, %80’i ise köylerde oturuyordu. Azerbaycan bütün İran’da nüfusun en yoğun yaşadığı bölge idi. Nüfus sayımı ile ilgili olarak 1937-1938 yıllarında Sovyet Azerbaycanı’ndan 50 bin insan Sovyet vatandaşı olmadığı için eski İran tebaları gibi Güney Azerbaycan’a sürgüne gönderildiğini belirtmek gerekir.

İkinci Cihan Savaşı yıllarında Güney Azerbaycan’da 90 sanayi kurumu, 25 küçük elektrik enerji santralı vardı. Sene içerisinde 1 milyon ton buğday, 256 bin ton çeltik, 24 bin ton nohut, 135 bin sentner pamuk toplanmaktaydı. 30. yılların sonlarında Azerbaycan’da 7 milyon küçükbaş, 720 bin büyükbaş hayvanın 15 bini katır, 15 bini deve vb. olduğu belirtiliyor