Akademi Dergisi
İdam idam idam - 2024-10-18 16.16.52
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
Akademi Dergisi
Doktorun ameliyatlarına hastaneye para ödediği için göz yumuldu Hastanedeki kamera görüntülerinin soruşturmadan gizlenmeye çalışıldığı değerlendirilen iddianamede, makas kullanma yetkisi dahi olmayan E.V.'ye, ameliyatlarda hastaneye para ödemesi sebebiyle…
Bunları seneler önce anlattım, düzeltmek istedim.
KBB ameliyatları olacaktım. 25 yıldır olmadım. Üniversite ücretsiz yapıyordu, olmadım. Özel hastahaneye gittim, olmadım. Çalışmaya başladım, sigortam vardı, yine olmadım. Ne kadar doğru karar almışım. Bu ülkede hiçbir şeyden ameliyat olunmaz.
Anneannem, yanlış ameliyat yüzünden karnının sol yanı aşırı şişik bir halde senelerce yaşadı. Arada anlatırdı, düzgün bir doktora denk gelmiş yıllar sonra ve o doktor "Teyze! Seni böyle ameliyat eden doktorun Allah belasını versin" demiş.
Arkadaş çevremde, benim gibi burun kemiği sorunu olan kişilerden ameliyat olanlar çok oldu, bir kişinin bile tam düzeldiğini görmedim. Hepsinde yan etkiler kalıcı olarak vardı, var. Yaz-kış burun çekip duruyorlar. Hem de bazıları dakikada birkaç kere...
Bundan sekiz on sene önce bile yazılar yazdım, diş operasyonu yaptırmak isterken özel hastahenelerde bile neler yaşadığımdan kısa bahsettim ve "Bu ülkede dolandırılmadan, bir sorun yaşamadan diş sorunlarını çözmek bile imkansız. Tıp sahası dolandırıcılarla, şeytanlarla dolmuş" mealinde yazdım. Medyadaki şeytanların, tıp sahasındaki şeytanlarla nasıl paslaştırıldığını gözler önüne seren toplamda onlarca sert yazı yazdım. Medyanın, böyle dolandırıcı, vahşi, kripto kimlikli sözde sağlık çalışanlarını kutsallaştırma çabalarını yıktım, attım.
Böyle şeytanlaşmış sağlık çalışanlarının mahkemelerde kollandığını "Bu ülkede hekim - hakim dayanışması var" diyerek tekrar tekrar gündeme getirdim.
Daha hatırlatması bile uzun gidecek ne mücadeleler verdim. On sene önce bile bu sahadaki zararlar, kasıtlar durdurulabilirdi. Zaman geldi "Doktorlar bir yılda bile milyonlarca kişiyi öldürüyorlar" diye, görsel kalitesi ve etkileyiciliği de yüksek grafiklerle desteklenmiş yayınlar da yaptım.
Güya devlet varmış, en büyük çete devlet olmuş. Çünkü devlet sistemimiz bile çetelerin elinde oyuncak olmuş ki bu meydan bu kadar çeteleşebilmiş.
Devlet dediğimiz sistem, çetelerin eline geçince işte böyle devlet olmaktan çıkar, kırıp geçen, öldürüp geçen, dolandırıp süründüren, peşkeş çeken, can yakan, hayatı zehir eden bir terör ve suç örgütüne dönüşür.
Artık bu devleti, yeniden devlet haline dönüştüreceğiz, yapacağımız büyük mason temizliğiyle... En başta o masonları yok edeceğiz bunun için. Çünkü saha takımı, ayak takımı bir yana, her türlü kötülüğün, zulmün, dolandırıcılığın, cinayetin, katliamın, peşkeşin, soygunun başında masonlar var.
KBB ameliyatları olacaktım. 25 yıldır olmadım. Üniversite ücretsiz yapıyordu, olmadım. Özel hastahaneye gittim, olmadım. Çalışmaya başladım, sigortam vardı, yine olmadım. Ne kadar doğru karar almışım. Bu ülkede hiçbir şeyden ameliyat olunmaz.
Anneannem, yanlış ameliyat yüzünden karnının sol yanı aşırı şişik bir halde senelerce yaşadı. Arada anlatırdı, düzgün bir doktora denk gelmiş yıllar sonra ve o doktor "Teyze! Seni böyle ameliyat eden doktorun Allah belasını versin" demiş.
Arkadaş çevremde, benim gibi burun kemiği sorunu olan kişilerden ameliyat olanlar çok oldu, bir kişinin bile tam düzeldiğini görmedim. Hepsinde yan etkiler kalıcı olarak vardı, var. Yaz-kış burun çekip duruyorlar. Hem de bazıları dakikada birkaç kere...
Bundan sekiz on sene önce bile yazılar yazdım, diş operasyonu yaptırmak isterken özel hastahenelerde bile neler yaşadığımdan kısa bahsettim ve "Bu ülkede dolandırılmadan, bir sorun yaşamadan diş sorunlarını çözmek bile imkansız. Tıp sahası dolandırıcılarla, şeytanlarla dolmuş" mealinde yazdım. Medyadaki şeytanların, tıp sahasındaki şeytanlarla nasıl paslaştırıldığını gözler önüne seren toplamda onlarca sert yazı yazdım. Medyanın, böyle dolandırıcı, vahşi, kripto kimlikli sözde sağlık çalışanlarını kutsallaştırma çabalarını yıktım, attım.
Böyle şeytanlaşmış sağlık çalışanlarının mahkemelerde kollandığını "Bu ülkede hekim - hakim dayanışması var" diyerek tekrar tekrar gündeme getirdim.
Daha hatırlatması bile uzun gidecek ne mücadeleler verdim. On sene önce bile bu sahadaki zararlar, kasıtlar durdurulabilirdi. Zaman geldi "Doktorlar bir yılda bile milyonlarca kişiyi öldürüyorlar" diye, görsel kalitesi ve etkileyiciliği de yüksek grafiklerle desteklenmiş yayınlar da yaptım.
Güya devlet varmış, en büyük çete devlet olmuş. Çünkü devlet sistemimiz bile çetelerin elinde oyuncak olmuş ki bu meydan bu kadar çeteleşebilmiş.
Devlet dediğimiz sistem, çetelerin eline geçince işte böyle devlet olmaktan çıkar, kırıp geçen, öldürüp geçen, dolandırıp süründüren, peşkeş çeken, can yakan, hayatı zehir eden bir terör ve suç örgütüne dönüşür.
Artık bu devleti, yeniden devlet haline dönüştüreceğiz, yapacağımız büyük mason temizliğiyle... En başta o masonları yok edeceğiz bunun için. Çünkü saha takımı, ayak takımı bir yana, her türlü kötülüğün, zulmün, dolandırıcılığın, cinayetin, katliamın, peşkeşin, soygunun başında masonlar var.
Akademi Dergisi
İdam idam idam - 2024-10-18 16.16.52
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
Yenidoğan çetesindeki böyle kişilerin Adnan Oktar suç, terör ve ihanet örgütünün mensubu olup olmadıkları, devlet kurumlarınca soruşturuluyor mu?
- Hocam teyit etmek için soruyorum. Siz kayık olta ekipmanlar vereceksiniz halk boğaza açılacak balık tutacak tuttuğu balığın yarısını devlete verecek ücretsiz şekilde ekipman kullanmış olacak.
Şuan boğazda ufak kayıklar var yaklaşık 8-10 kişi alıyor motorlu bunlar. İstanbul boğazına açılıyor balık sever kişiler birleşip bunu kiralıyor motorlu kayığı bir saat boğazda takılıyor geri geliyorlar yaklaşık kişi başı 100 tl gibi rakam ödüyorlar. Sabah 5-7 arası balıklar yemlenmeye su yüzeyine çıkarlar o zaman balıkçılar giderler boğaza. Çok arkadaşımda balıkçılık hobisi var. Boğaza gidince bir sürü balık tuttukları zamanda olur boşta dönerler
Balık tutma sevdası ayrı bişey ona bir kere insan alışınca gözü başka bişey görmüyor. Ben hiç balıkçılığa heveslenmedim ama babamla arkadaşlarımla çok gittim
Bu 10 kişilik ekipin hepsi ayrı ayrı misina atarlar denize balık avlarlar. Sahil kenarlarına göre çok daha dolu dönerler
Sizin anlattığınız proje çok talep görür hocam hatta bunu bireysel işletmeler sizin anlattığınız şartlarda ticaretini yapmak için bile kuracak
= Her şeyi devlet verecek ama emanet verecek. Vatandaş kullanacak, işi bitince sağlam şekilde teslim edecek. Kayıktan ve diğer gereçlerin hiçbirinden kiralama ücreti alınmayacak. Vatandaş balık tutamamış ise de kiralama ücreti alınmayacak. Boğaz gibi yerlerde bunlar kullanılmayacak. Sakin ve geniş deniz alanlarında kullanılacak. Turistik diyarlarda da kullanılacak. Vatandaş, tuttuğu balığın yarısına sahip olacak. İsterse istasyona satar, isterse orada birine verir, isterse evine götürür, isterse lokantalara satar, isterse başka aracılara satar. Serbest olacak bu kısım.
Aslında bunu özel şirketler bile yapabilirler. İşten bile değil bunlar ama valiliklerin bu hizmeti vermesi, çok yaygınlaştırması şart. Dediğin gibi, balık tutmak bir tutku. İnsanları hem dinlendiren, hem eğlendiren, hem temiz hava aldıran, hem hareket ettiren faydalı bir faaliyet.
Şuan boğazda ufak kayıklar var yaklaşık 8-10 kişi alıyor motorlu bunlar. İstanbul boğazına açılıyor balık sever kişiler birleşip bunu kiralıyor motorlu kayığı bir saat boğazda takılıyor geri geliyorlar yaklaşık kişi başı 100 tl gibi rakam ödüyorlar. Sabah 5-7 arası balıklar yemlenmeye su yüzeyine çıkarlar o zaman balıkçılar giderler boğaza. Çok arkadaşımda balıkçılık hobisi var. Boğaza gidince bir sürü balık tuttukları zamanda olur boşta dönerler
Balık tutma sevdası ayrı bişey ona bir kere insan alışınca gözü başka bişey görmüyor. Ben hiç balıkçılığa heveslenmedim ama babamla arkadaşlarımla çok gittim
Bu 10 kişilik ekipin hepsi ayrı ayrı misina atarlar denize balık avlarlar. Sahil kenarlarına göre çok daha dolu dönerler
Sizin anlattığınız proje çok talep görür hocam hatta bunu bireysel işletmeler sizin anlattığınız şartlarda ticaretini yapmak için bile kuracak
= Her şeyi devlet verecek ama emanet verecek. Vatandaş kullanacak, işi bitince sağlam şekilde teslim edecek. Kayıktan ve diğer gereçlerin hiçbirinden kiralama ücreti alınmayacak. Vatandaş balık tutamamış ise de kiralama ücreti alınmayacak. Boğaz gibi yerlerde bunlar kullanılmayacak. Sakin ve geniş deniz alanlarında kullanılacak. Turistik diyarlarda da kullanılacak. Vatandaş, tuttuğu balığın yarısına sahip olacak. İsterse istasyona satar, isterse orada birine verir, isterse evine götürür, isterse lokantalara satar, isterse başka aracılara satar. Serbest olacak bu kısım.
Aslında bunu özel şirketler bile yapabilirler. İşten bile değil bunlar ama valiliklerin bu hizmeti vermesi, çok yaygınlaştırması şart. Dediğin gibi, balık tutmak bir tutku. İnsanları hem dinlendiren, hem eğlendiren, hem temiz hava aldıran, hem hareket ettiren faydalı bir faaliyet.
Akademi Dergisi
Ne güzel, ne güzel... Bunca ülkenin hepsi mi suni yağış ya da ne diyorlarsa o yağmur tohumlama sistemini kullanmışlar? Dünyanın her bir yerindeki bunca ülkenin hepsine birden eş zamanlı olarak HAARP saldırısı yapabilecek, elektromanyetik enerjilerle oynayarak…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Meksika'nın Chiapas eyaleti sele teslim oldu.
Akademi Dergisi
Bunlar hiçbir şey değil... Daha çok yeraltı üssü patlayacak. Daha çok şehirler arası otobüs kazası yaşanacak. Daha çok belediye otobüsü kazası yaşanacak. Daha çok benzin istasyonu patlayacak. Daha çok yakıt nakliye gemisi/tankeri yanacak. Daha çok yakıt nakliye…
Cinsi sapık Harvey Weinstein'a kronik kemik kanseri teşhisi kondu.
Akademi Dergisi
Üstüne bu kadar zaman geçti, davranışları değişmedi. AKPKK'den, CHPKK'den tutun da sol parti denilenlere kadar, hatta MHPKK, sözde İYİ parti ve Zafer Partisine kadar hepsi Çingene kişilerle dolu... Onlar arasında kendilerini Yahudi zan edenleri de Ermeni…
Devlet eliyle yapılan büyük uyuşturucu skandalı: Türkiye'nin Minsk Büyükelçiliği'ne ait kırmızı plakalı araçla kokain taşındığı ortaya çıktı
Narkotik polisi, Avrupa'dan Türkiye'ye bir uyuşturucu sevkiyatı yapılacağını öğrenince takibe başladı. Adım adım takip edilen araç Zeytinburnu'na kadar geldi.
2 valiz içindeki 57 kg. kokain, Şahin Şekerci adlı kişiye teslim edilmek üzereyken polis suç üstü yaptı.
Uyuşturucu sevkiyatı yapılan aracın Türkiye'nin Minsk Büyükelçiliği'ne ait olduğu öğrenildi.
Uyuşturucuyu teslim almak üzereyken suç üstü yakalanan Şekerci'nin ise tutuklandıktan 1 ay sonra tahliye edilince sırra kadem bastığı bildirildi.
Narkotik polisi, Avrupa'dan Türkiye'ye bir uyuşturucu sevkiyatı yapılacağını öğrenince takibe başladı. Adım adım takip edilen araç Zeytinburnu'na kadar geldi.
2 valiz içindeki 57 kg. kokain, Şahin Şekerci adlı kişiye teslim edilmek üzereyken polis suç üstü yaptı.
Uyuşturucu sevkiyatı yapılan aracın Türkiye'nin Minsk Büyükelçiliği'ne ait olduğu öğrenildi.
Uyuşturucuyu teslim almak üzereyken suç üstü yakalanan Şekerci'nin ise tutuklandıktan 1 ay sonra tahliye edilince sırra kadem bastığı bildirildi.
Akademi Dergisi
Narin Güran meselesini kapatmalarına izin vermeyeceğiz. Sadece cinsi sapıklık yok bu meselede... Cinsi sapıklık bütün köy genelinde var ve bu baştan beri belli ama geçmişte öldürülen çocukların hepsi de cinsi sapıklıklara şahit oldukları için mi öldürüldüler…
Narin Güran soruşturması tamamlandı: Narin'e evinde kıymışlar, olay anında anne, ağabey, amca hepsi oradaymış
Narin Güran'ın tamamlanan soruşturmasında, dört şüphelinin olay anında aynı evde olduğu belirtildi. Şüpheliler hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu dört şüpheli hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı. 12 sayfalık iddianame, Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunuldu.
İddianamede, tutuklu şüpheliler amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında 'iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
Narin Güran'ın tamamlanan soruşturmasında, dört şüphelinin olay anında aynı evde olduğu belirtildi. Şüpheliler hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu dört şüpheli hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı. 12 sayfalık iddianame, Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunuldu.
İddianamede, tutuklu şüpheliler amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında 'iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
Akademi Dergisi
Narin Güran meselesini kapatmalarına izin vermeyeceğiz. Sadece cinsi sapıklık yok bu meselede... Cinsi sapıklık bütün köy genelinde var ve bu baştan beri belli ama geçmişte öldürülen çocukların hepsi de cinsi sapıklıklara şahit oldukları için mi öldürüldüler…
'Ortak hareket ettiler'
Ayrıca HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre cinayet anında şüphelilerin aynı evde olduğu tespitine yer verildi. Bu nedenle şüphelilerin fikir ve eylem birlikteliği içerisinde iştirak iradesiyle hareket ettikleri belirtilerek "Belirlenemeyen bir sebep ve saikle Narin Güran'ı boğmak suretiyle öldürdükleri ve üzerlerine atılı suçu müşterek fail olarak işledikleri hususunda yeterli şüphenin oluştuğu kanaatine varılmıştır" ifadelerine yer verildi.
Arama çalışmaları sekteye uğratıldı
Tavşantepe Mahallesi'nde 24 Ağustos'ta saat 21.00 sıralarında rüzgarsız bir hava olmasına rağmen elektrik tellerinin birbirine temas etmesi neticesinde yangın çıktığı anımsatılan iddianamede, olayın meydana geldiği mahalde Güran ailesine mensup kişilerin olması, hava şartları düşünüldüğünde dış bir müdahale olmaksızın yangın meydana gelmesinin mümkün olmaması sebebiyle yangının arama çalışmalarını etkilemek ve Narin'in bulunmaması amacıyla organize edildiğinin değerlendirildiği belirtildi.
Olayın aile içerisinde gerçekleştiği ve aile tarafından organize biçimde saklanılmaya çalışıldığı kanaatinin oluştuğu da vurgulandı.
Aynı zamanda köy muhtarı olan amca Salim Güran'ın ailenin tarlalarını ekip biçtiği, bu nedenle ailenin önde geleni olarak hareket ettiği ifade edilen iddianamede, şüphelinin arama çalışmalarının başından itibaren kolluk birimlerini yanlış yönlendirmeye ve arama çalışmalarına yön vermeye çalıştığı, tedirgin hal ve tavırlarda bulunduğunun kolluk birimlerince tespit edildiği aktarıldı.
Ayrıca HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre cinayet anında şüphelilerin aynı evde olduğu tespitine yer verildi. Bu nedenle şüphelilerin fikir ve eylem birlikteliği içerisinde iştirak iradesiyle hareket ettikleri belirtilerek "Belirlenemeyen bir sebep ve saikle Narin Güran'ı boğmak suretiyle öldürdükleri ve üzerlerine atılı suçu müşterek fail olarak işledikleri hususunda yeterli şüphenin oluştuğu kanaatine varılmıştır" ifadelerine yer verildi.
Arama çalışmaları sekteye uğratıldı
Tavşantepe Mahallesi'nde 24 Ağustos'ta saat 21.00 sıralarında rüzgarsız bir hava olmasına rağmen elektrik tellerinin birbirine temas etmesi neticesinde yangın çıktığı anımsatılan iddianamede, olayın meydana geldiği mahalde Güran ailesine mensup kişilerin olması, hava şartları düşünüldüğünde dış bir müdahale olmaksızın yangın meydana gelmesinin mümkün olmaması sebebiyle yangının arama çalışmalarını etkilemek ve Narin'in bulunmaması amacıyla organize edildiğinin değerlendirildiği belirtildi.
Olayın aile içerisinde gerçekleştiği ve aile tarafından organize biçimde saklanılmaya çalışıldığı kanaatinin oluştuğu da vurgulandı.
Aynı zamanda köy muhtarı olan amca Salim Güran'ın ailenin tarlalarını ekip biçtiği, bu nedenle ailenin önde geleni olarak hareket ettiği ifade edilen iddianamede, şüphelinin arama çalışmalarının başından itibaren kolluk birimlerini yanlış yönlendirmeye ve arama çalışmalarına yön vermeye çalıştığı, tedirgin hal ve tavırlarda bulunduğunun kolluk birimlerince tespit edildiği aktarıldı.
Akademi Dergisi
Narin Güran cinayetinden ötürü çoktan Hizbullah terör örgütünü ve onun ta kendisi olan Hüda-Par'ı suçlamak yerine... Hüda-Par ile rejim tartışmalarına giren bir muhalefet... Danışıklı bir muhalefettir ve aslında ülkede onlar muhalefet değildir, onlar iktidarın…
Kayıt altına alınan tartışma
Narin'e ait cansız bedene ulaşıldığı gün kolluk birimlerince ikametlerin bulunduğu bölgede güvenlik önlemi alınmaya devam edildiği belirtilen iddianamede, bu esnada Narin'in evinin olduğu bölgede kadınlar arasında tartışma yaşandığı kaydedildi.
İddianamede, söz konusu tartışmaya ilişkin şu bilgiler yer aldı:
"Melike Güran'ın topluluğa hitaben 'Biz bir şey yapmadık.' dediği, Maşallah Güran'ın, karşısında Salim Güran’ın eşi olan Melek Güran bulunduğu esnada 'Herkes her şeyi biliyor, beni konuşturmayın' şeklinde bağırdığı, Birsen Güran'ın Narin'in annesi Yüksel Güran'a hitaben 'Biz mi yaptık sanki üzerimize geliyorsunuz' şeklinde bağırdığı, Remziye Çabaş ve Yasemin Gül'ün ise 'Doğruyu konuşsaydınız bu aşamaya gelmezdi' şeklinde bağırdığı, Nesrin Güran'ın da Narin'in annesi Yüksel Güran'a doğru bağırdığı tespit edilerek, tutanak altına alındı."
Narin'e ait cansız bedene ulaşıldığı gün kolluk birimlerince ikametlerin bulunduğu bölgede güvenlik önlemi alınmaya devam edildiği belirtilen iddianamede, bu esnada Narin'in evinin olduğu bölgede kadınlar arasında tartışma yaşandığı kaydedildi.
İddianamede, söz konusu tartışmaya ilişkin şu bilgiler yer aldı:
"Melike Güran'ın topluluğa hitaben 'Biz bir şey yapmadık.' dediği, Maşallah Güran'ın, karşısında Salim Güran’ın eşi olan Melek Güran bulunduğu esnada 'Herkes her şeyi biliyor, beni konuşturmayın' şeklinde bağırdığı, Birsen Güran'ın Narin'in annesi Yüksel Güran'a hitaben 'Biz mi yaptık sanki üzerimize geliyorsunuz' şeklinde bağırdığı, Remziye Çabaş ve Yasemin Gül'ün ise 'Doğruyu konuşsaydınız bu aşamaya gelmezdi' şeklinde bağırdığı, Nesrin Güran'ın da Narin'in annesi Yüksel Güran'a doğru bağırdığı tespit edilerek, tutanak altına alındı."
Akademi Dergisi
Hatta boynuna geçirdiği iple bir süre Narin'i yerde sürüklediği iddiaları var.
Salim Güran ceset bölgesine gitmiş
Narin Güran'ın cansız bedeninin bulunduğu yeri aile üyeleri ve şüphelilerin bilme ihtimali doğrultusunda Eğertutmaz Deresi'ni gören kamera kayıtlarının ayrıntılı olarak incelendiği belirtilen iddianamede, olay günü bir aracın saat 22.35 sıralarında cesedin bulunduğu yere doğru hareket halinde olduğu, saat 22.48'de cesedin bulunduğu alanda durduğu, saat 22.55 sıralarında ise dönüşe geçtiğinin tespit edildiği, bu hususun dar alan baz çalışmasına ilişkin bilirkişi raporu ve HTS analiz raporu çerçevesinde değerlendirildiğinde kamera kayıtlarında cesedin bulunduğu yere gelen kişinin şüpheli Salim Güran olduğunun net bir şekilde tespit edildiği ifade edildi.
İddianamede, böylece şüphelinin cesedin bırakıldığı yeri bildiği ve olay günü kontrol amaçlı gittiği hususunu açıkça ortaya koyduğunun anlaşıldığı kaydedildi.
Narin Güran'ın cansız bedeninin bulunduğu yeri aile üyeleri ve şüphelilerin bilme ihtimali doğrultusunda Eğertutmaz Deresi'ni gören kamera kayıtlarının ayrıntılı olarak incelendiği belirtilen iddianamede, olay günü bir aracın saat 22.35 sıralarında cesedin bulunduğu yere doğru hareket halinde olduğu, saat 22.48'de cesedin bulunduğu alanda durduğu, saat 22.55 sıralarında ise dönüşe geçtiğinin tespit edildiği, bu hususun dar alan baz çalışmasına ilişkin bilirkişi raporu ve HTS analiz raporu çerçevesinde değerlendirildiğinde kamera kayıtlarında cesedin bulunduğu yere gelen kişinin şüpheli Salim Güran olduğunun net bir şekilde tespit edildiği ifade edildi.
İddianamede, böylece şüphelinin cesedin bırakıldığı yeri bildiği ve olay günü kontrol amaçlı gittiği hususunu açıkça ortaya koyduğunun anlaşıldığı kaydedildi.
Akademi Dergisi
İdam idam idam - 2024-10-18 16.16.52
Seyhan Avşar, korkunç iddiayı paylaştı:
“Teknik takip sırasında bebekler ölmüş. Savcı kişileri anlık dinleyemez ama kolluk dinlemiş, haber vermemiş.
Haber verilseydi ara operasyon yapılırdı.”
“Teknik takip sırasında bebekler ölmüş. Savcı kişileri anlık dinleyemez ama kolluk dinlemiş, haber vermemiş.
Haber verilseydi ara operasyon yapılırdı.”
Akademi Dergisi
İdam idam idam - 2024-10-18 16.16.52
Gazeteci Murat Ağırel: “Katil doktor ve çetesinden sonra kiralık doktor da çıktı.
Esenler Güney Hastanesi’nde Mohammed R. isimli Filistinli pratisyen doktor, 90 yaşındaki Türk doktorun adını kullanarak hastaları muayene etmiş, ameliyatlara girmiş, reçete yazmış, raporları imzalamış.”
Esenler Güney Hastanesi’nde Mohammed R. isimli Filistinli pratisyen doktor, 90 yaşındaki Türk doktorun adını kullanarak hastaları muayene etmiş, ameliyatlara girmiş, reçete yazmış, raporları imzalamış.”
Akademi Dergisi
ABD'de deprem, Rusya'da yangın ve radyasyon, Norveç'te radyasyon, kanallardan ve boğazlardan kara para gemileri geçmiyor, denizlerde petrol ve gaz gemileri yüzemiyor, dünyanın bilmem kaç ülkesinde uçaklar uçamıyor, her yerde fabrikalar yanıyor, barajlar patlıyor…
Rus kargo gemisi alabora oldu
18 Ekim günü Sakhalin Adası'ndaki Korsakov Limanı yakınlarında devrilen Grigory Lovtsov adlı kargo gemisinin mürettebatı hayatını kaybetti.
Geminin alabora olmasının ardından Korsakov liman idaresi derhal civardaki gemilerden yardım talep etmiş ve civardaki dört geminin bölgeye yönlendirilerek bir arama kurtarma operasyonu yürütmesini istemiş. Müdahale eden gemiler arasında iki römorkör de bulunuyordu.
Raporlara göre alabora olduğu sırada gemide yedi mürettebat bulunmaktaydı. Gemi ağır bir şekilde yan yatmaya başladığında, mürettebattan üçü gemiden denize savruldu. Bu mürettebat daha sonra arama kurtarma çalışmaları sırasında kurtarılarak, soğuk sulara maruz kaldıkları için hipotermi geçirdikleri bildirildi. Bu kişilerden biri hastaneden taburcu edilirken, diğer denizcinin durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.
Mürettebatın geri kalan dört üyesi bulunamadı ve teyit edilmemiş raporlar bu denizcilerden ikisinin cesedine ulaşıldığını gösteriyor.
18 Ekim günü Sakhalin Adası'ndaki Korsakov Limanı yakınlarında devrilen Grigory Lovtsov adlı kargo gemisinin mürettebatı hayatını kaybetti.
Geminin alabora olmasının ardından Korsakov liman idaresi derhal civardaki gemilerden yardım talep etmiş ve civardaki dört geminin bölgeye yönlendirilerek bir arama kurtarma operasyonu yürütmesini istemiş. Müdahale eden gemiler arasında iki römorkör de bulunuyordu.
Raporlara göre alabora olduğu sırada gemide yedi mürettebat bulunmaktaydı. Gemi ağır bir şekilde yan yatmaya başladığında, mürettebattan üçü gemiden denize savruldu. Bu mürettebat daha sonra arama kurtarma çalışmaları sırasında kurtarılarak, soğuk sulara maruz kaldıkları için hipotermi geçirdikleri bildirildi. Bu kişilerden biri hastaneden taburcu edilirken, diğer denizcinin durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.
Mürettebatın geri kalan dört üyesi bulunamadı ve teyit edilmemiş raporlar bu denizcilerden ikisinin cesedine ulaşıldığını gösteriyor.
Akademi Dergisi
İsrail'i ayaklarımın altında eze eze yok edeceğim. Orada bir tane Yahudi, bir tane satanist, bir tane mason, bir tane kara paracı, bir tane haham, bir tane tefeci, bir tane bile insanlık düşmanı bırakmayacağım. Bunu, onlar istediler... Öyle ki geçmiş devirlerde…
Çingene diyarı Gazze'den dönen İsrailli askerler travma yaşıyor
CNN'ın haberine göre "Onlar Gazze'den kurtuldu ama Gazze onlardan kurtulamadı". Askerlerin travma nedeniyle ölüyor olduğu bildirildi.
İsrailli Çingene askerler, Lübnan savaşı için yeniden askere alınmaktan çok korkuyor ve askerlerin ise Netanyahu hükumetine güvenmiyor olduğu bildirildi.
CNN'ın haberine göre "Onlar Gazze'den kurtuldu ama Gazze onlardan kurtulamadı". Askerlerin travma nedeniyle ölüyor olduğu bildirildi.
İsrailli Çingene askerler, Lübnan savaşı için yeniden askere alınmaktan çok korkuyor ve askerlerin ise Netanyahu hükumetine güvenmiyor olduğu bildirildi.
Akademi Dergisi
ABD'de deprem, Rusya'da yangın ve radyasyon, Norveç'te radyasyon, kanallardan ve boğazlardan kara para gemileri geçmiyor, denizlerde petrol ve gaz gemileri yüzemiyor, dünyanın bilmem kaç ülkesinde uçaklar uçamıyor, her yerde fabrikalar yanıyor, barajlar patlıyor…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
ABD'nin Georgia eyaletinin Sapelo Adası'ndaki feribot iskelesinin bir kısmının çökmesi sonucu en az yedi kişi hayatını kaybetti.