Dünyamızda en az 20 bin senedir biyonik robotlar kullanılıyor ve bu sarsıcı gerçek en az yedi bin senedir biz dünya insanlarından gizleniyor. Süleyman peygamber zamanında dünya insanları arasında bilim ve teknoloji seviyesi kasıtlı olarak geriye çekildi, dünyanın ve insanlığın devasa sorunlardan korunması hedeflendi. Lakin yer altında gizlice yaşayan uzaylı türler bu akıma uymadılar. Bilim ve teknoloji seviyelerini korudular. Zamanla, nesiller geçtikçe, geçmişte neler yaşandığını dünya insanları unutmuş ve bilemez oldu. Uzaylı türler ise biyonik robotlarla dünya insanlığının her dengesine sinsice ve gizlice müdahale etmeye devam ettiler.
İşte arada geçen bu binlerce sene boyunca hep vampir hikayeleri duyuldu ve onlar gerçekti. Uzaylı türler, binlerce sene boyunca, ihtiyaç duydukları kanları toplamak için, insan görünüşlü biyonik robotlar da kullandılar. Vampirler de biyonik robotlardı. Biyonik robot oldukları için kolayca öldürülemezlerdi, daha doğrusu bozulamazlardı da kalp hizası başta olmak üzere belli yerlerine tahta kazıklar çakınca bozulurlardı.
Günümüzde adrenochrome ya da gençlik iksiri denilen şey de konumuzla alakalı. Bu tekniği kendine uygulayanların tamamına yakını aslında biyonik robot. Aslında gençleşmek ya da genç kalmak için değil de faaliyetine/çalışmasına devam edebilmek için o biyonik robotlar bu gibi şeylere ihtiyaç duyuyorlar.
Çoktandır biz dünya insanları da suni ortamlarda/şartlarda, gerçek dokulu insan organları, insan kemiği, insan saçı, insan tırnağı, insan kıkırdağı, insan kanı üretebiliyoruz. Çoktandır yapay zeka teknolojisine de sahibiz. Hatta son yıllarda imal ettiğimiz robotlar hala hepimizi şaşırtıyor ve çok insansı davranabiliyorlar. O uzaylı türler ise bizden on bin yıl daha ileri bilim ve teknoloji seviyesine sahipler. Buna rağmen bile, bilim ve teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, tamamen gerçekçi ve tamamen sorunsuz insan organları, insan dokuları üretemiyorlar. İnsan vücudu kusursuz yaratılmış ve bilim ve teknoloji ile tamamen taklit edilemiyor. Biyonik robotları kullanmak için hala dünya genelinde insan kaçırmak, organ kaçırmak, kan kaçırmak zorundalar. Zaten biyonik robotlarla pek çok ülkenin hükumetlerine, ordularına, istihbarat teşkilatlarına, yardım kuruluşlarına, önde gelen hastahaneler zincirlerine, basın ve medyasına sızdıkları için, bunları en tepeden idare eden kişiler oldukları için, dünyada milletler arası sistemi bile bu ihtiyaçlarına göre şekillendirdiler ve milletler arası seviyede insan, organ, kan kaçakçılığı yapmaktalar.
Bu sarsıcı gerçeklerden habersiz olan insanlar, sistemleri sorguladıkça art niyet olduğunu anlıyorlar, yalan açıklamalar yapıldığını anlıyorlar, verilerin gerçekçi olmadığını anlıyorlar ama konuları birbirine tam bağlayamıyorlardı. Şimdiden sonra bağlayacaklar.
İşte arada geçen bu binlerce sene boyunca hep vampir hikayeleri duyuldu ve onlar gerçekti. Uzaylı türler, binlerce sene boyunca, ihtiyaç duydukları kanları toplamak için, insan görünüşlü biyonik robotlar da kullandılar. Vampirler de biyonik robotlardı. Biyonik robot oldukları için kolayca öldürülemezlerdi, daha doğrusu bozulamazlardı da kalp hizası başta olmak üzere belli yerlerine tahta kazıklar çakınca bozulurlardı.
Günümüzde adrenochrome ya da gençlik iksiri denilen şey de konumuzla alakalı. Bu tekniği kendine uygulayanların tamamına yakını aslında biyonik robot. Aslında gençleşmek ya da genç kalmak için değil de faaliyetine/çalışmasına devam edebilmek için o biyonik robotlar bu gibi şeylere ihtiyaç duyuyorlar.
Çoktandır biz dünya insanları da suni ortamlarda/şartlarda, gerçek dokulu insan organları, insan kemiği, insan saçı, insan tırnağı, insan kıkırdağı, insan kanı üretebiliyoruz. Çoktandır yapay zeka teknolojisine de sahibiz. Hatta son yıllarda imal ettiğimiz robotlar hala hepimizi şaşırtıyor ve çok insansı davranabiliyorlar. O uzaylı türler ise bizden on bin yıl daha ileri bilim ve teknoloji seviyesine sahipler. Buna rağmen bile, bilim ve teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, tamamen gerçekçi ve tamamen sorunsuz insan organları, insan dokuları üretemiyorlar. İnsan vücudu kusursuz yaratılmış ve bilim ve teknoloji ile tamamen taklit edilemiyor. Biyonik robotları kullanmak için hala dünya genelinde insan kaçırmak, organ kaçırmak, kan kaçırmak zorundalar. Zaten biyonik robotlarla pek çok ülkenin hükumetlerine, ordularına, istihbarat teşkilatlarına, yardım kuruluşlarına, önde gelen hastahaneler zincirlerine, basın ve medyasına sızdıkları için, bunları en tepeden idare eden kişiler oldukları için, dünyada milletler arası sistemi bile bu ihtiyaçlarına göre şekillendirdiler ve milletler arası seviyede insan, organ, kan kaçakçılığı yapmaktalar.
Bu sarsıcı gerçeklerden habersiz olan insanlar, sistemleri sorguladıkça art niyet olduğunu anlıyorlar, yalan açıklamalar yapıldığını anlıyorlar, verilerin gerçekçi olmadığını anlıyorlar ama konuları birbirine tam bağlayamıyorlardı. Şimdiden sonra bağlayacaklar.
Yer altı şehirlerinde gizlice yaşayan uzaylı türlerin çoğu, bizim teknoloji seviyemizi çok ilkel buluyorlar. Zaten ilerlememize de binlerce senedir onlar mani oluyorlar.
Şu andaki bilim ve teknoloji seviyemizle yaptığımız ameliyatları da çok ilkel buluyorlar.
Çünkü onlar bir kişiyi öldürmeden ve gayet kısa süre içinde boyunu uzatıp kısaltabiliyorlar. Atomlarıyla oynayarak vücudun hacmini değiştirebiliyorlar. İnsanı öldürmeden kemiklerini eğip büküp yeniden şekillendirebiliyorlar. Yüzünü büyük oranda değiştirebiliyorlar. Kopmuş, kesilmiş bir uzvunu yeniden ve sorunsuz şekilde çıkartabiliyorlar. Bu teknikleri, biyonik robotların içinde uzaylı insanlar yerleştirirken de kullanıyorlar.
Şu andaki bilim ve teknoloji seviyemizle yaptığımız ameliyatları da çok ilkel buluyorlar.
Çünkü onlar bir kişiyi öldürmeden ve gayet kısa süre içinde boyunu uzatıp kısaltabiliyorlar. Atomlarıyla oynayarak vücudun hacmini değiştirebiliyorlar. İnsanı öldürmeden kemiklerini eğip büküp yeniden şekillendirebiliyorlar. Yüzünü büyük oranda değiştirebiliyorlar. Kopmuş, kesilmiş bir uzvunu yeniden ve sorunsuz şekilde çıkartabiliyorlar. Bu teknikleri, biyonik robotların içinde uzaylı insanlar yerleştirirken de kullanıyorlar.
Tam manasıyla biyonik robot diyemeyeceğiz bir takım maskeler, kıyafetler kullanıyorlar. Bunları giyince de biz dünya insanlarından ayırt edilemez hale geliyorlar. Bu maskeleri ve kıyafetleri kullanarak da aramızda çok yüksek sayıda uzaylı insan dolaşıyor.
Dünya insanlarının kadınlarını da erkeklerini de kaçırıyorlar. Kaçırılan kadınların hamile kalmasını ve çocuk doğurmasını sağlıyorlar. Bütün bu süreç boyunca isterlerse o kadını uyku halinde tutuyorlar.
Doğan çocuğun bütün verilerini alıyorlar, sonra onu da keyiflerince öldürüp kanını, organlarını kullanıyorlar.
Bu çocukların aslında fiziki özelliklerini ve DNA kodlarını elde etmek için doğmalarını sağlıyorlar. Bebeğin özelliklerini, kodlarını kullanarak ayrıca biyonik robot yapıyorlar. O gerçek dünya insanı bebeğin DNA kodlarıyla, bizim aramızda dolaşsa hiç fark edemeyeceğimiz görünüşte ve özelliklerde yetişkin biyonik robot yapıyorlar.
Böyle çok çok yüksek sayıda biyonik robot ürettiler ve bunlardan görünüşü çok iyi, kodları çok düzgün, işleyişi çok düzgün ve bütün yönlerden bakılınca çok verimli olanları, sonraki asırlarda bir daha üreterek kullanıyorlar. Çünkü elllerinde zaten ihtiyaç duydukları bütün veriler var. Ve daha önce o sureti tanıyan dünyalı insanlar hep vefat etmiş oluyorlar. Lakin bu bilim ve teknoloji çağında bunu yapmakta çok zorlanıyorlar. Çünkü artık bizim de yüz küsur yıl öncesine dair elimizde fotoğraflar, videolar var.
Doğan çocuğun bütün verilerini alıyorlar, sonra onu da keyiflerince öldürüp kanını, organlarını kullanıyorlar.
Bu çocukların aslında fiziki özelliklerini ve DNA kodlarını elde etmek için doğmalarını sağlıyorlar. Bebeğin özelliklerini, kodlarını kullanarak ayrıca biyonik robot yapıyorlar. O gerçek dünya insanı bebeğin DNA kodlarıyla, bizim aramızda dolaşsa hiç fark edemeyeceğimiz görünüşte ve özelliklerde yetişkin biyonik robot yapıyorlar.
Böyle çok çok yüksek sayıda biyonik robot ürettiler ve bunlardan görünüşü çok iyi, kodları çok düzgün, işleyişi çok düzgün ve bütün yönlerden bakılınca çok verimli olanları, sonraki asırlarda bir daha üreterek kullanıyorlar. Çünkü elllerinde zaten ihtiyaç duydukları bütün veriler var. Ve daha önce o sureti tanıyan dünyalı insanlar hep vefat etmiş oluyorlar. Lakin bu bilim ve teknoloji çağında bunu yapmakta çok zorlanıyorlar. Çünkü artık bizim de yüz küsur yıl öncesine dair elimizde fotoğraflar, videolar var.
Son zamanlarda suni afet saldırılarını artırmalarının ve son Maraş merkezli suni depremlerden sonra devletimizin gücünü kullanmamıza mani olmak istemelerinin bir sebebi de bu...
Bir süredir tekrarla yazdığım gibi, uzaylı türlerin kolayca biyonik robotlar yapabildiği kadim tesislerinde bile büyük sorunlara sebep olduk. Hep metafizik sinyallere girdi oralar ve oralarda çalışan teknik kadrolar. Üstelik yer yüzünde, aramızda dolaştırdıkları biyonik robotları da topluca sinyale aldık ve zaman geçtikçe sinyal darbelerini artırdık. "Yakında aramızda biyonik robotlarla dolaşamayacaklar. Devletlerin, kurumların idaresini ele geçiremeyecekler. Her dengemize müdahale edemeyecekler" mealinde cümleler de yazdım.
İşte bu kötüye gidiş onları çok büyük sorunlarla karşı karşıya bıraktı. Şimdilerde, eskisinden daha fazla insan, organ, kan kaçırmak zorundalar. Biyonik robotlar sistemini faaliyette tutmak zorundalar.
Bu da bir yerlerde savaş çıkartmakla, otorite boşlukları oluşturmakla, milyonlarca kişinin sahipsiz şekilde mülteci olmasıyla, suni afetlerde toplu ölümler ve otorite boşlukları oluşmasıyla mümkün olabilir.
Tayyip, Fuat, Hulusi, Soysuz suretindeki biyonik robotların, son süreçteki kararlarının arka planında işte bu sarsıcı gerçekler de var. Afet bölgesinden sadece maddi değere sahip şeyleri değil, canlı insanları ve çıkartılmış organları da kaçırmak zorundalar.
Bir süredir tekrarla yazdığım gibi, uzaylı türlerin kolayca biyonik robotlar yapabildiği kadim tesislerinde bile büyük sorunlara sebep olduk. Hep metafizik sinyallere girdi oralar ve oralarda çalışan teknik kadrolar. Üstelik yer yüzünde, aramızda dolaştırdıkları biyonik robotları da topluca sinyale aldık ve zaman geçtikçe sinyal darbelerini artırdık. "Yakında aramızda biyonik robotlarla dolaşamayacaklar. Devletlerin, kurumların idaresini ele geçiremeyecekler. Her dengemize müdahale edemeyecekler" mealinde cümleler de yazdım.
İşte bu kötüye gidiş onları çok büyük sorunlarla karşı karşıya bıraktı. Şimdilerde, eskisinden daha fazla insan, organ, kan kaçırmak zorundalar. Biyonik robotlar sistemini faaliyette tutmak zorundalar.
Bu da bir yerlerde savaş çıkartmakla, otorite boşlukları oluşturmakla, milyonlarca kişinin sahipsiz şekilde mülteci olmasıyla, suni afetlerde toplu ölümler ve otorite boşlukları oluşmasıyla mümkün olabilir.
Tayyip, Fuat, Hulusi, Soysuz suretindeki biyonik robotların, son süreçteki kararlarının arka planında işte bu sarsıcı gerçekler de var. Afet bölgesinden sadece maddi değere sahip şeyleri değil, canlı insanları ve çıkartılmış organları da kaçırmak zorundalar.
Hatta cesetleri bile kullanıyorlar. Kısa süre içinde kaçırılmış ve korumaya alınmış cesetleri de yer altı ya da yer üstü mekanlarında işliyorlar, değerlendiriyorlar. Hiçbir işe yaramaz gördüklerini de çok çok ağır ve kısa sürede öldürücü tesiri olan ceset büyüleri yapmakta kullanıyorlar. Büyücülük, Yahudiler ve Masonlar/satanistler arasında ne kadar yaygınsa, yer altındakilerden İblis'e tabi olmuş uzaylı insan türleri arasında da o kadar yaygın.
İzmit Tüpraş, İzmir Tüpraş gibi rafinerileri, bu sistemde ana aktarma merkezlerinden birkaçı olarak da kullanıyorlar.
Buralara yanaşan ve görünürde petrol ya da petrol mamülleri taşıyan gemilerle aslında çok çok başka şeyler de taşıyorlar. Uyuşturucu, uyuşturucu imalatında kullanılan ham maddeler zaten hep taşınıyor ama her fırsatta insan, organ ve ceset kaçırmada da buraları kullanıyorlar.
Özel muhafaza şartları oluşturan paketler ya da kutular, içlerinde uyuşturucu, organ ya da insan uzuvları bulunur şekilde varillerin ya da doğrudan gemilerin depolarının içine atılıyorlar.
Bu gibi yerlerde çalışanların büyük çoğunluğunun gizli Ermeniler, gizli Yahudiler, gizli Rumlar, gizli Süryaniler, gizli Ezidiler olmalarına dikkat ediyorlar. Bunlardan mümkün olanların tamamını mason da yapıyorlar. Adıtürkçülüğü acayip bir hukuksuzlukla zaten dokunulmaz yapmışlardı ve fark edilmeye başladıklarında hemen Adıtürkçülük naraları ile ortamı gerip dikkatleri dağıtmaya oynuyorlar. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve bilinen benzerlerine üye olmaları sağlanıyor. Bu sözde dernekler de hep aslında mason locaları ve kara para teşkilatları. Buralar üzerinden de bu kadroları organize halde tutuyorlar.
Rafineri çevresinde ikamet etmelerini de sağlıyorlar. Böylelikle sistemi mümkün olduğunca "emniyetli" hale getiriyorlar. Yine de çalışanların büyük çoğunluğu sistemin tam olarak ne seviyede işler yaptığını ve nerelerle bağlantılı olduğunu bilmiyorlar.
Bu kişilerin maddi şartlarını da iyi tutuyorlar ve bu kişiler üzerinden bir de çevre diyarları hatta ülke genelini yönlendirmek, herkesi dinsiz, kuralsız, şeytanlaşmış, masonlaşmış kişiler yapmak istiyorlar.
Basına, medyaya, sosyal medyaya da mason teşkilatı üzerinden ayar çekerek, hep böyle kişilerin yayınlara çıkmasını, sosyal medyayı yönlendirmesini de sağlıyorlar. Her yönüyle organize ve her yönüyle vahşi, insanlık düşmanı bir teşkilat/sistem bu... Sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde benzeri tarzlarda teşkilatlanmış vaziyetteler.
Rafineri çevresinde ikamet etmelerini de sağlıyorlar. Böylelikle sistemi mümkün olduğunca "emniyetli" hale getiriyorlar. Yine de çalışanların büyük çoğunluğu sistemin tam olarak ne seviyede işler yaptığını ve nerelerle bağlantılı olduğunu bilmiyorlar.
Bu kişilerin maddi şartlarını da iyi tutuyorlar ve bu kişiler üzerinden bir de çevre diyarları hatta ülke genelini yönlendirmek, herkesi dinsiz, kuralsız, şeytanlaşmış, masonlaşmış kişiler yapmak istiyorlar.
Basına, medyaya, sosyal medyaya da mason teşkilatı üzerinden ayar çekerek, hep böyle kişilerin yayınlara çıkmasını, sosyal medyayı yönlendirmesini de sağlıyorlar. Her yönüyle organize ve her yönüyle vahşi, insanlık düşmanı bir teşkilat/sistem bu... Sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde benzeri tarzlarda teşkilatlanmış vaziyetteler.
Mesela İzmir Aliağa Tüpraş tesisinin etrafı kripto kimlikli ve mason kişilerle dolu.
Yine o tesisin ve İzmit Tüpraş tesisinin, yerin altına doğru giden gizli bölümleri ve gizli depoları da var. Bunlar da kara para sisteminin işleyişi için yapılmış yerler.
Yine o tesisin ve İzmit Tüpraş tesisinin, yerin altına doğru giden gizli bölümleri ve gizli depoları da var. Bunlar da kara para sisteminin işleyişi için yapılmış yerler.
Görünürde kendi halinde işleyen bir rafineri... Arka planda her türlü kara para işlerinde bir ana istasyon olarak kullanılan bir mekan... Daha arka planda gizli Ermeniler ve gizli Yahudilerle masonlar bu işin içindeler. Daha arka planda ise işin arkasında İsrail, İngiltere, ABD, Rusya, Çin, Katar, BAE, Suudi Amerika, İran, Almanya, Fransa ve bilinen o diğer ülkeler var. O ülkelerin hükumetleri, masonları var.
Daha arka planda ise bunların arasına sızmış biyonik robotlar ve yer altı şehirleri var. İşte böyle bir sistemi en tepede yöneten iki kişi var. Biri İblis, diğeri uzaylı bir insan olan asıl Deccal...
İşte Deccaliyet sistemi böyle bir sistem...
Daha arka planda ise bunların arasına sızmış biyonik robotlar ve yer altı şehirleri var. İşte böyle bir sistemi en tepede yöneten iki kişi var. Biri İblis, diğeri uzaylı bir insan olan asıl Deccal...
İşte Deccaliyet sistemi böyle bir sistem...
Akademi Dergisi
O ülkelerin hepsinde ayrı ayrı yüzlerce milyar dolarlık hasara/kayba sebep olacağız. Uçakları uçamayacak, havalimanları çalışamayacak. Orduları işlemeyecek, askerleri topluca ölecek. Gemileri batacak. Sivil gemileri de batacak. Ticaretleri kilitlenecek. Enerji…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
ABD'nin Kentucky eyaleti fırtınaya teslim oldu
Vali Andy Beshear'a göre Kentucky'de şiddetli havanın getirdiği fırtına ve saatte 75 mil hıza ulaşan rüzgarın ardından beş kişi öldü.
Beshear, en büyük hasarın ağaçlarda ve elektrik hatlarında olduğunu ve Kentucky'de 396.000'den fazla insanın elektriksiz kaldığını söyledi.
Cumartesi günü bir basın toplantısı düzenleyen Beshear, "Çok ciddi ve yaygın bir hasar söz konusu ve bazı yerlerde elektriğin tekrar gelmesi günler alacak" dedi.
Vali, rüzgarların o kadar güçlü olduğunu ve Franklin County'de "duvarların hareket ettiğini hissedebildiğini" söyledi.
Gök gürültülü fırtına ve hortumlardan kaynaklanan şiddetli havanın sona erdiğini ve bu hafta sonu şiddetli fırtına beklenmediğini; ancak rüzgar ve kar uyarılarına devam edileceğini söyledi.
Vali Andy Beshear'a göre Kentucky'de şiddetli havanın getirdiği fırtına ve saatte 75 mil hıza ulaşan rüzgarın ardından beş kişi öldü.
Beshear, en büyük hasarın ağaçlarda ve elektrik hatlarında olduğunu ve Kentucky'de 396.000'den fazla insanın elektriksiz kaldığını söyledi.
Cumartesi günü bir basın toplantısı düzenleyen Beshear, "Çok ciddi ve yaygın bir hasar söz konusu ve bazı yerlerde elektriğin tekrar gelmesi günler alacak" dedi.
Vali, rüzgarların o kadar güçlü olduğunu ve Franklin County'de "duvarların hareket ettiğini hissedebildiğini" söyledi.
Gök gürültülü fırtına ve hortumlardan kaynaklanan şiddetli havanın sona erdiğini ve bu hafta sonu şiddetli fırtına beklenmediğini; ancak rüzgar ve kar uyarılarına devam edileceğini söyledi.
Akademi Dergisi
Onlarca saldırgan ülkenin hiçbirinin dayanacak gücü yok. Hepsi çok batak, çok çaresiz, çok güçsüz halde... Yıllardır dediğim gibi suni afet saldırıları yaptılar, bu kısımda da uzaylı taraflardan destek aldılar ama buradan bile ilerleyemiyorlar. Suni afet…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Hatay Samandağ'da suni depremin etkisiyle ikiye bölünen ağacın diğer yarısı, en az 8 metre ileriye taşınmış.
Akademi Dergisi
O ülkelerin hepsinde ayrı ayrı yüzlerce milyar dolarlık hasara/kayba sebep olacağız. Uçakları uçamayacak, havalimanları çalışamayacak. Orduları işlemeyecek, askerleri topluca ölecek. Gemileri batacak. Sivil gemileri de batacak. Ticaretleri kilitlenecek. Enerji…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Bangladeş'te büyük yangın
Bangladeş'in Cox's Bazar şehrinin Ukhiya bölgesindeki Rohingya mülteci kampında 11 numaralı kampta büyük bir yangın çıktı. Ukhiya ve Teknaf itfaiye istasyonlarının itfaiye araçları ve yetkilileri yangını söndürmek için olay yerine intikal etti. Yangında yüzlerce gecekondu tamamen kül oldu.
Bangladeş'in Cox's Bazar şehrinin Ukhiya bölgesindeki Rohingya mülteci kampında 11 numaralı kampta büyük bir yangın çıktı. Ukhiya ve Teknaf itfaiye istasyonlarının itfaiye araçları ve yetkilileri yangını söndürmek için olay yerine intikal etti. Yangında yüzlerce gecekondu tamamen kül oldu.
Akademi Dergisi
Afet bölgesinde enkaz altında kalarak veya sonrasında bir şekilde vefat eden herkesi, İblis'e kurban edilmiş kişiler olarak görüyorlar. Bu nedenle de bölgeye devletimizin gücünün, imkanlarının gitmemesi için, bunca ifşa olmalarına rağmen hala direniyorlar…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Hatay'da öldü sanılarak morga kaldırılmak istenen bir kız çocuğunun hayatı, Ahmet Vurgun isimli vatandaşın dikkati sayesinde kurtuldu.
Akademi Dergisi
Türkiye'nin gündemi ağır depremler ve sonrasında faaliyetine izin verilmeyen devlet sistemimizdir. Milli güvenlik tehlikeleridir. Hain Ankara hükumetinin alaşağı edilmesidir. Kimse suni gündemlere, sözde siyasi partiler arasındaki lüzumsuz ve danışıklı mücadelelere…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Antakya’nın arka sokakları...
Tv ekranlarına yansımayan görüntüler. Danışıklı dövüşlerle dolu siyasetin suni gündemleri sizlere depremi unutturmasın.
Tv ekranlarına yansımayan görüntüler. Danışıklı dövüşlerle dolu siyasetin suni gündemleri sizlere depremi unutturmasın.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Filipinler'de bir vali, seçim toplantısında öldürüldü
Filipinler'in güneyindeki Negros Oriental eyaletinin valisi, saldırı tüfekleri taşıyan ve askeri tarzda kamuflaj ve kurşun geçirmez yelek giyen adamlar tarafından vurularak öldürüldü. Bölgesel siyasetçileri hedef alan bir dizi silahlı saldırının sonuncusu olan saldırıda beş sivil de hayatını kaybetti.
Polis , "pikselli üniformalar" giyen en az altı ağır silahlı kişinin, Cumartesi sabahı Pamplona kasabasındaki evinin önünde Vali Roel Degamo'ya ateş açarak onu ve diğer beş kurbanı ölümcül şekilde vurduğunu söyledi . Çatışmada yakalanan sivillerin, yardım istemek için Degamo'nun evinin önünde toplanan yerel köylüler olduğu söyleniyor.
Şüpheliler, daha sonra terk ettikleri 3 spor ticari araçla olay yerinden kaçtı. Saatler sonra, şüphelilerden ikisinin eski asker olduğunu tespit eden Negros Oriental polisi tarafından üç kişi tutuklandı.
Filipinler'in güneyindeki Negros Oriental eyaletinin valisi, saldırı tüfekleri taşıyan ve askeri tarzda kamuflaj ve kurşun geçirmez yelek giyen adamlar tarafından vurularak öldürüldü. Bölgesel siyasetçileri hedef alan bir dizi silahlı saldırının sonuncusu olan saldırıda beş sivil de hayatını kaybetti.
Polis , "pikselli üniformalar" giyen en az altı ağır silahlı kişinin, Cumartesi sabahı Pamplona kasabasındaki evinin önünde Vali Roel Degamo'ya ateş açarak onu ve diğer beş kurbanı ölümcül şekilde vurduğunu söyledi . Çatışmada yakalanan sivillerin, yardım istemek için Degamo'nun evinin önünde toplanan yerel köylüler olduğu söyleniyor.
Şüpheliler, daha sonra terk ettikleri 3 spor ticari araçla olay yerinden kaçtı. Saatler sonra, şüphelilerden ikisinin eski asker olduğunu tespit eden Negros Oriental polisi tarafından üç kişi tutuklandı.