Akademi Dergisi
Vefat etmiş vatandaşlarımızın kollarındaki ziynet eşyasını bile, vücut bütünlüğünü boza boza çıkartıp çalanlar, Tayyiplerin, Bohçalıların, Soysuzların, Hakan Fidanların, Blinken'ların, Netenyahu'ların, Putin'lerin, Şi'lerin, Scholz'ların adamlarıydı, teröristleriydi.…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
'Evine dön’: Yunanlar, ABD Dışişleri Bakanı karaparacı Antony Blinken’ın ziyaretini protesto ederek ABD bayrağı yaktı
Yunanlar, ABD’nin Selanik Başkonsolosluğu önünde protesto eylemi düzenleyerek “Amerikalılar, halkların katili” ve “NATO’nun mezbahaları için değil eğitim için para verin” sloganları attı.
Yunanlar, ABD’nin Selanik Başkonsolosluğu önünde protesto eylemi düzenleyerek “Amerikalılar, halkların katili” ve “NATO’nun mezbahaları için değil eğitim için para verin” sloganları attı.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Joe Bidon yine bildiğiniz gibi...
Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ile buluşan ABD Başkanı Bidon’a, şeref kıtasının önünden geçtiği kırmızı halı üzerinde geri dönmesi için yol gösterildi.
Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ile buluşan ABD Başkanı Bidon’a, şeref kıtasının önünden geçtiği kırmızı halı üzerinde geri dönmesi için yol gösterildi.
Akademi Dergisi
Tayyip karakteri, Soysuz karakteri, Bohçalı karakteri, Hulusi karakteri, Şentop karakteri, Meral karakteri, Fuat karakteri, Kemal karakteri, Kalın karakteri, Yaşar Güler karakteri ve bilinen o diğerleri... Hepsi de bu saldırıyı biliyorlardı ve aslında daha…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Manken Tuğba Özay isyan etti
"Kendi vatandaşım için çadır, erzak dileniyorum. Böyle bir sistem var mı?"
"Gerçek anlamda milliyetçiyseniz bu vatanın evlatlarına sahip çıkacaksınız. Ekranlara çıkıp şov yapmakla olmaz bu işler."
"Kendi vatandaşım için çadır, erzak dileniyorum. Böyle bir sistem var mı?"
"Gerçek anlamda milliyetçiyseniz bu vatanın evlatlarına sahip çıkacaksınız. Ekranlara çıkıp şov yapmakla olmaz bu işler."
Akademi Dergisi
Photo
Vatandaş yine güvenlik sorununu da kendi çözmeye çalışıyor, işini yapan yetkililer arıyor.
Sosyal medyada dolaşan şu mesaj dikkat çekiyor:
Adıyaman merkeze Çingeneler yerleşti.
Hisar düğün salonunun hemen üstünden başlamak üzere 3. çevre yolunun alt ve üst tarafından oduncular pazarına doğru kurulmuş yüzlerce çingene çadırı var. Tamamı il dışından gelmiş. Araç plakalarından da anlaşılacağı üzere; Kütahya, Afyon, Sakarya, Trabzon, Osmaniye, Erzurum, Elazığ, Tokat Yozgat, Çorum vs.
Nerelisin diyoruz Adıyamanlıyız diyorlar. Hangi mahalledensin, kimlerdensin deyince susuyorlar.
Kendilerinden şüphelenilmesin diye birçoğu rengarenk olan çadırlarını gizleyip, Afad'ın ve Kızılay'ın dağıttığı çadırlara geçmiş durumdalar.
Çadır kentlerde acil bir kimlik ve ikametgah tespitinin yapılması gerekiyor. İkameti Adıyaman olmayanların acil bir şekilde şehir dışına, yani geldikleri yerlere gönderilmeleri gerekiyor.
Gerekli tedbirler alınmadığı sürece şehrin değişen demografik yapısı daha da değişecektir.
Bu çingeneler sırf karınlarını doyurmak için yerle yeksan olan Adıyaman'a gelmiş olamazlar. Gidecek başka bir yerleri olmadığı için de Adıyaman'a gelmiş olamazlar. Gerekli önlem alınmadığı sürece sayıları gittikçe artacaktır.
Yakın zamanda can havliyle evlerini terk eden ve il dışına giden hemşerilerimizin evlerine dadanacaklar.
Adıyaman Valisini, Belediye Başkanını, İl Jandarma Komutanını ve İl Emniyet Müdürünü ACİLEN BU KONUDA GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ.
Kaynak : Necati ATAR
Sosyal medyada dolaşan şu mesaj dikkat çekiyor:
Adıyaman merkeze Çingeneler yerleşti.
Hisar düğün salonunun hemen üstünden başlamak üzere 3. çevre yolunun alt ve üst tarafından oduncular pazarına doğru kurulmuş yüzlerce çingene çadırı var. Tamamı il dışından gelmiş. Araç plakalarından da anlaşılacağı üzere; Kütahya, Afyon, Sakarya, Trabzon, Osmaniye, Erzurum, Elazığ, Tokat Yozgat, Çorum vs.
Nerelisin diyoruz Adıyamanlıyız diyorlar. Hangi mahalledensin, kimlerdensin deyince susuyorlar.
Kendilerinden şüphelenilmesin diye birçoğu rengarenk olan çadırlarını gizleyip, Afad'ın ve Kızılay'ın dağıttığı çadırlara geçmiş durumdalar.
Çadır kentlerde acil bir kimlik ve ikametgah tespitinin yapılması gerekiyor. İkameti Adıyaman olmayanların acil bir şekilde şehir dışına, yani geldikleri yerlere gönderilmeleri gerekiyor.
Gerekli tedbirler alınmadığı sürece şehrin değişen demografik yapısı daha da değişecektir.
Bu çingeneler sırf karınlarını doyurmak için yerle yeksan olan Adıyaman'a gelmiş olamazlar. Gidecek başka bir yerleri olmadığı için de Adıyaman'a gelmiş olamazlar. Gerekli önlem alınmadığı sürece sayıları gittikçe artacaktır.
Yakın zamanda can havliyle evlerini terk eden ve il dışına giden hemşerilerimizin evlerine dadanacaklar.
Adıyaman Valisini, Belediye Başkanını, İl Jandarma Komutanını ve İl Emniyet Müdürünü ACİLEN BU KONUDA GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ.
Kaynak : Necati ATAR
Akademi Dergisi
'Evine dön’: Yunanlar, ABD Dışişleri Bakanı karaparacı Antony Blinken’ın ziyaretini protesto ederek ABD bayrağı yaktı Yunanlar, ABD’nin Selanik Başkonsolosluğu önünde protesto eylemi düzenleyerek “Amerikalılar, halkların katili” ve “NATO’nun mezbahaları için…
Yunanlılar karaparacı/sömürgeci Amerika Birleşik Devletçikleri'nin paçavrasını yaktı.
İstediğiniz astrologla, medyumla çalışın, sonuç aynı...
Dürüst olanlarının hepsi aynı şeyleri görecek ve söyleyecek. Sadece Tayyip değil, Kılıçdaroğlu da Bohçalı da ölecek. Hem de kısacıktan daha kısa zamanda...
Diğer sözde muhalif liderler de çok kalmayacaklar, az arkalarından gönderilecekler cehennemlerine...
Şu anda sözde millet vekili olanların yüzlercesi de çok kısa süre sonra hayatta olmayacaklar. Korkmayın, ben de yalan yok biliyorsunuz ama bana da itibar etmeyin, kendiniz, kendi mahallerinizden olanlara sorun...
Kaçılır diye düşünüyorsanız, o kısmı da sorun. Tamamına yakını kaçamıyor.
Buralarda İsrail'in, İngiltere'nin, ABD'nin, Rusya'nın, Çin'in, devletten sayılmaz sözde Arapların borularını öttürebilecek hiçkimse kalmıyor sahada...
Sonra sizler, şu şartlarda bile bu millete ve devlete en ağır ihanetleri eden sizler... Yani Ankebut Ağının ayak takımı olan ve Türk rolü oynayan hakimler, savcılar, valiler, kaymakamlar, subaylar, amirler, memurlar, ünlüler, oyuncular, sanatçılar, haberciler, gazeteciler ve patronlar, çok kolay ve sorunsuz şekilde alınıyorsunuz. Tereyağından kıl çeker gibi...
Kısacık süreç hepinize asırlar gibi geliyor ve sonunda hepiniz de asılıyorsunuz, kurşuna diziliyorsunuz, enkaz altına bırakılıyorsunuz, ağzınızda el bombaları patlatılıyor, boynunuz kesiliyor, yüksekten atılıyorsunuz v.s...
Bazılarınız yargılamalara kalmıyorsunuz, asker ve polis mekanlarınızı basıyor ve gördüğü yerde bir kurşun sıkıyor. Hiç uğraşılmıyor. Kaydınızı bile tutmuyorlar, leşlerinizi bile kaldırmıyorlar. Bana itibar etmeyin, sorun, sorun...
Çoğunuz, yargılama olmadan sıkılırken ya da yargılama sonrası türlü şekillerde cezalarınız infaz edilirken, hala NATO'nun ya da ABD ile birkaç müttefikinin ya da Rusya ile Çin'in gelip sizi kurtaracığını zan ediyorsunuz. Lakin sorun, o anlarda o ülkelerin nasıl devasa sorunlarla savrulduğunu, kendilerini bile kurtaramadıklarını sorun...
O kadar sefil hallerde ölüyorsunuz. Ettiğinizi buluyorsunuz.
Bu yazıyı okuyanlarınızdan binlercesi, iki-üç ay sonrasına bile çok büyük ihtimalle sağ çıkmayacaksınız.
Dürüst olanlarının hepsi aynı şeyleri görecek ve söyleyecek. Sadece Tayyip değil, Kılıçdaroğlu da Bohçalı da ölecek. Hem de kısacıktan daha kısa zamanda...
Diğer sözde muhalif liderler de çok kalmayacaklar, az arkalarından gönderilecekler cehennemlerine...
Şu anda sözde millet vekili olanların yüzlercesi de çok kısa süre sonra hayatta olmayacaklar. Korkmayın, ben de yalan yok biliyorsunuz ama bana da itibar etmeyin, kendiniz, kendi mahallerinizden olanlara sorun...
Kaçılır diye düşünüyorsanız, o kısmı da sorun. Tamamına yakını kaçamıyor.
Buralarda İsrail'in, İngiltere'nin, ABD'nin, Rusya'nın, Çin'in, devletten sayılmaz sözde Arapların borularını öttürebilecek hiçkimse kalmıyor sahada...
Sonra sizler, şu şartlarda bile bu millete ve devlete en ağır ihanetleri eden sizler... Yani Ankebut Ağının ayak takımı olan ve Türk rolü oynayan hakimler, savcılar, valiler, kaymakamlar, subaylar, amirler, memurlar, ünlüler, oyuncular, sanatçılar, haberciler, gazeteciler ve patronlar, çok kolay ve sorunsuz şekilde alınıyorsunuz. Tereyağından kıl çeker gibi...
Kısacık süreç hepinize asırlar gibi geliyor ve sonunda hepiniz de asılıyorsunuz, kurşuna diziliyorsunuz, enkaz altına bırakılıyorsunuz, ağzınızda el bombaları patlatılıyor, boynunuz kesiliyor, yüksekten atılıyorsunuz v.s...
Bazılarınız yargılamalara kalmıyorsunuz, asker ve polis mekanlarınızı basıyor ve gördüğü yerde bir kurşun sıkıyor. Hiç uğraşılmıyor. Kaydınızı bile tutmuyorlar, leşlerinizi bile kaldırmıyorlar. Bana itibar etmeyin, sorun, sorun...
Çoğunuz, yargılama olmadan sıkılırken ya da yargılama sonrası türlü şekillerde cezalarınız infaz edilirken, hala NATO'nun ya da ABD ile birkaç müttefikinin ya da Rusya ile Çin'in gelip sizi kurtaracığını zan ediyorsunuz. Lakin sorun, o anlarda o ülkelerin nasıl devasa sorunlarla savrulduğunu, kendilerini bile kurtaramadıklarını sorun...
O kadar sefil hallerde ölüyorsunuz. Ettiğinizi buluyorsunuz.
Bu yazıyı okuyanlarınızdan binlercesi, iki-üç ay sonrasına bile çok büyük ihtimalle sağ çıkmayacaksınız.
İşgal planları çöküyor. Birkaç güne kadar, önce suni afetlerle yıkıp ardından geldilerse geldiler, aksi halde işleri çok çok zor ve işgal ihtimal çok düşük...
Neler yapacaklardı, ne hallere geldiler. Küçücük bir süs köpeği kadar acizler şu anda...
Neler yapacaklardı, ne hallere geldiler. Küçücük bir süs köpeği kadar acizler şu anda...
Niye Tayyip'i fırçalayıp duruyorsunuz? Onun gücü yetmiyor işte, siz gelip yapın?
Benden duymuş gibi olmayın. Sizinkilerin halleri çok fena... Her yer ateş, her yer leş, her yer felaket...
Cehennemi bir manzara var. Dünyadan bütün metafizikçiler de vaziyeti görüyorlar. Sadece cinler alemi değil, insanlar alemi de çok fena... Dünyalısı, uzaylısı halden hale girdi. Bayılan, çıldıran, ölen, intihar eden çok fazla...
Ekibime 1 saat istirahat verdim. Akıllı olmazsanız, bir daha taarruz edeceğiz ve sabaha kadar yakacağız, yıkacağız.
Cehennemi bir manzara var. Dünyadan bütün metafizikçiler de vaziyeti görüyorlar. Sadece cinler alemi değil, insanlar alemi de çok fena... Dünyalısı, uzaylısı halden hale girdi. Bayılan, çıldıran, ölen, intihar eden çok fazla...
Ekibime 1 saat istirahat verdim. Akıllı olmazsanız, bir daha taarruz edeceğiz ve sabaha kadar yakacağız, yıkacağız.