Akademi Dergisi
2.14K subscribers
60.5K photos
25.6K videos
370 files
7.57K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Planlama sorunu mu, imkanların yetersizliği mi yoksa kasıtlı ihanetler mi?

Hala neden devletimizin imkanları seferber edilmiyor?

"Biz bunları anlayamadık"

İsmail Hakkı Pekin'in "Evet, milletçe büyük bir ihanete ve vahşi bir uygulamaya maruz kaldık. Ülkemizin hiçbir imkanı afet sonrasında seferber edilmesin diye önceden planlı ve çok kararlı bir duruşla karşılaştık. Devleti idare edenlerde hala böyle bir duruş var ve hala devletimizin imkanları seferber edilmiyor." dememek için onlarca dakika kıvrandığını izleyin...

https://www.youtube.com/watch?v=AqboEsNbQpQ
Akademi Dergisi
ABD'nin Teksas eyaletinde küçük bir uçak golf sahasına düştü Polis, küçük bir uçağın Lakeway Airpark yakınlarına acil iniş yapmaya çalıştığını ve pazar sabahı Lakeway'deki Live Oak Golf sahasına düştüğünü açıkladı. Lakeway polisi, tek motorlu uçağın başka…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Teksas'da ikinci bir küçük uçak düştü

Şerifin dairesine göre, Harris County'nin kuzeydoğusundaki bir demiryolu yakınında küçük bir uçağın düştüğü bildirildi.

Yetkililer, Beaumont Otoyolu ve Adlong Johnson Yolu yakınlarında Cessna 172H'nin düştüğü yere ekiplerin müdahale ettiğini söyledi.

Yetkililere göre uçak kalkışta arızalandı ve ardından demiryolundaki bir trene çarptı.

HCSO (Hillsborough County Şerif Ofisi), uçakta bulunan yolcu ve pilotun Life Flight aracılığıyla, diğerinin ise ambulansla hastaneye kaldırıldığını söyledi.
AFAD diye bir şey kalmadı. AFAD'ın idari kadrosunun hayat emniyeti bile kalmadı. Vatandaşlar, buldukları yerlerde onlara sıkabilirler. Hiç kimse on milyonlarca insanı tutamayacak, tepkilerini bastıramayacak. Devlet otoritesi de bunda aciz kalacak.

Vatandaşlar arasından bu türlü eylemler yapanların cezalandırılmasına izin vermeyeceğim. Kendimi onların yerine koyuyorum ve vicdanım onları suçlu bulmuyor.

AFAD'ın ve sözde yardım kuruluşu görüntüsü altında her türlü vurgunu, peşkeşi, ihaneti, vahşeti, organcılığı, yağmayı yapan/yaptıran diğerlerinin idari kadrolarının ve ünlülerden oluşan destekçilerinin temizlenmeleri, zaten milli güvenliğimiz için öncelik taşıyor.
Ordumuzun üst kademelerindeki gizli Ermeni ve Yahudi subaylar arasında da panik hakim. "Şu andan sonra da Tayyip'in emrinde kalmak, intihar etmek olur" diyorlar. İşler o kadar sarpa sarmış vaziyette...

Evet, çok büyük hadiseler olacak... Onlara mani olmak için de suni afetler yapacaklar ama onlar da aleyhlerine dönecek.
Hala milletimizi sakinleştirmeye çalışanlar, bu tarz çıkışlar yapanlar var.

Hiç kimse onları dikkate almasın. Makamlarına, sıfatlarına, ünlü olduklarına da aldanmasın.

Türkiye bir kurtuluş mücadelesi veriyor ve bu mücadelede çok iyi bir seviyeye geldi, şimdiden sonra da durmayıp devam edecek. Hainlerin kimlikleri, teşkilatları, teknikleri, hileleri herkes tarafından anlaşıldı, şimdi sıra büyük temizliğe kaldı.

Ayrıca İstanbul başta olmak üzere Marmara bölgesinde, İzmir başta olmak üzere Ege bölgesinde risk çok yüksek. En açık şekilde ve bilmem kaçıncı tekrarla yazıyorum. Suni afet saldırıları bitmedi, bitmeyecek. Hiç kimse tedbirini gevşetmeyecek, kendini kandırmayacak. Ekranlara, basın kuruluşlarına ve sosyal medyaya çıkartılan art niyetlileri de dinlemeyecek.
Bundan sonra, afetler sonrasındaki her türlü arama, kurtarma, yardımlarının organizasyonu, yaralıların tedavisi, hastahanelerin tesis edilmesi, yurt dışından gelen yardımların dağıtılmasına kadar her kısma ordumuz bakacak. Ordumuz içinde derhal bu yönde çalışmalara başlanacak.

Ordumuzun arama kurtarma sistemi valiliklerin emirlerine tabi olmayacak. Ordumuzun bu sistemine masonlar, satanistlerin, malum ülkelere çalışan kripto kimlikli kişilerin sızmasına asla izin verilmeyecek.
Fırtına Yeni Zelanda'da 58 bin kişiyi elektriksiz bıraktı

Yeni Zelanda’nın kuzeyini etkisi altına alan tropikal fırtına nedeniyle 58 bin dolayında kişinin elektriksiz kaldığı bildirildi.

5,1 milyon nüfuslu ülkenin kuzeyindeki beş bölgede olağanüstü hal ilan edildi.

Fırtına pazar günü Yeni Zelanda’ya ulaştığında etkisini yitirmiş olsa da sağanak yağış ve şiddetli rüzgarlar ağaçları devirdi, yollara ve elektrik hatlarına zarar verdi.

Polis tarafından yapılan açıklamaya göre fırtına sırasında gemide olan bir kişi kayboldu.

Başbakan Chris Hipkins, Pazartesi düzenlediği basın toplantısında durumun daha da kötüleştikten sonra iyileşeceğini söyledi.

Hipkins, halkı hazırlıklı olmaya ve mümkünse evden dışarı çıkmamaya çağırdı.

Milli Acil Durum Kurumu Başkanı Roger Ball, fırtına nedeniyle 58 bin dolayında kişinin elektriksiz kaldığını belirtti.

Fırtınanın vurduğu ülkenin 1,6 milyon nüfuslu en büyük kenti Auckland’da ocak sonunda da ani sel felaketleri yaşanmış, 4 kişi hayatını kaybetmiş, binlerce kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştı.

Air New Zealand şimdiye kadar 509 uçuş iptal ettiklerini belirtirken, hava trafiğinin salı günü normale döneceği tahmininde bulundu.
Akademi Dergisi
AFAD diye bir şey kalmadı. AFAD'ın idari kadrosunun hayat emniyeti bile kalmadı. Vatandaşlar, buldukları yerlerde onlara sıkabilirler. Hiç kimse on milyonlarca insanı tutamayacak, tepkilerini bastıramayacak. Devlet otoritesi de bunda aciz kalacak. Vatandaşlar…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Depremin olduğu bölgelere kasten geç giderek yüzbinlerce insanımızı ölüme terk edip ihmallere/hainliklere imza atan AFAD'ın depremzedeleri sanki kendileri kurtarmış gibi şov yapması vatanseverleri kızdırdı.

AFAD ekibinin, enkaz altındaki afetzedeyi çıkaran Ankara Büyükşehir Belediyesi ekiplerini bölgeden uzaklaştırıp afetzedeyi kendileri çıkarmış gibi gösterdikleri anlar kameralara yansıdı.
Şu andan sonra, Maraş merkezli afet bölgesi başta olmak üzere, Türkiye'nin hiçbir yerinde, zemini kayalık olmayan yerlerde bina/inşaat/imar ruhsatı verilmeyecek.

İmar ruhsatı da en fazla 5 kata kadar verilecek. Çoğunlukla insanlar en fazla 3 katlı bina yapmaya yönlendirilecek. Bundan sonra bu ülkede afetlere karşı gerçekçi tedbirler ve idare sistemi olacak.

Zemini kayalık olmayan yerler hayvancılığa, ziraata ayrılacak.

Bu kapsamda, zemini kayalık olmayan pek çok şehir merkezi ve ilçe merkezi için, "taşınma" süreci başlatılacak. Kısa süreçler içinde hepsi de kayalık zeminli bölgelere taşınacaklar.
Akademi Dergisi
Şu andan sonra, Maraş merkezli afet bölgesi başta olmak üzere, Türkiye'nin hiçbir yerinde, zemini kayalık olmayan yerlerde bina/inşaat/imar ruhsatı verilmeyecek. İmar ruhsatı da en fazla 5 kata kadar verilecek. Çoğunlukla insanlar en fazla 3 katlı bina yapmaya…
Madencilerden öğrencilere anlamlı mesaj:

"Aranızdan çok iyi mühendisler çıksın ki güzel sağlam binalar inşa edin. Edin ki başka analar, babalar, çocuklar ağlamasın, yetim öksüz kalmasın. Sizlere güveniyoruz."
Akademi Dergisi
Photo
Şu andan sonra çadırlar değil, otağlar hazırlatılacak, sahaya gönderilecek ve ihtimal dahilindeki diğer afetler için de yedeklenecek.

Konteyner siparişlerinden öncelikli olarak otağ sipariş edilecek. Dünya üzerindeki bütün imalatçıları seferber edilecek. Hemen Türkiye'de otağ imal edilecek birkaç büyük imalathane tesis edilecek. Çok hızlı, çok kaliteli, çok tasarruflu şekilde imal etmek hemen mümkün. Bunlar doğru malzemeler ile imal edilir ve doğru yerlere doğru şekilde kurulursa, içindeki aileler kara kış ya da sıcak yaz şartlarında hiç zorlanmazlar. Senelerce bunların içinde idare edebilirler.

Afet bölgesinde ailelerin çoğu birkaç sene için otağ içinde yaşamaya sevk edilecekler. Sonra yeni nesil inşaat teknikleri ile evler yapılacak. Çimento ve beton kullanılmayacak. O vakte kadar evler fabrikalarda seri şekilde imal edilir ve sahada bir gün içinde her şeyi ile montajlanır olacak. Birkaç ayda yüz binlerce mükemmel kalitede ve depremlere "bana mısın" diyen ev üretilip montajlanabilecek.

Afet bölgesinde klasik sistemle evler yapmaya, siteler kurmaya ya da oralara konteyner şehirler kurmaya kimse girişmesin. Büyük zarar ederler.
Yeni Zelanda tarafında ve Hazar tarafında uzaylılara ait yer altı şehirlerini çökerttik. İntikamın şiddetini artırıyoruz, artıracağız. Oralarda yaşananlar deprem değil...

İtalya'nın başına gelenler de tabii değil. Çoğuna biz yüksek teknoloji ile sebep oluyoruz.

İrademi tanımamış, Türkiye'yi suni afetlerle vuran ülkeler ittifakında bulunmuş, inadına sözde yardım ekipleri göndermiş, askeri gemiler ve araçlar göndermiş, hain Ankara hükumetinin yanında yer almış bütün ülkelerde yerin altını da üstünü de cehenneme çevireceğim.

Uzun da sürmeyecek... Bundan sonra daha şaşırtıcı haberlerle sık sık karşılaşacaksınız.