Akademi Dergisi
2.14K subscribers
60.4K photos
25.5K videos
370 files
7.56K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Akademi Dergisi
LUKAŞENKO: NATO, SINIRIMIZDA ASKERİ YIĞINAK YAPIYOR Lukaşenko ise destekçilerine hitaben yaptığı konuşmada seçimlerin yenilenmesi çağrısı yapan Batılı ülkelere tepki gösterdi. ‘Belarus’un Batı sınırında NATO’nun askeri yığınak yapmakta olduğunu’ belirten…
Lukaşenko’nun, ‘NATO sınırımıza takviye yapıyor’ sözlerine NATO’dan yanıt

Belarus lideri Lukaşenko’nun, ülkenin batı sınırında güç gösterisi yapan NATO’nun askeri varlığını artırdığı açıklamasına yanıt olarak NATO, Doğu Avrupa’daki varlıklarının tamamen savunma amaçlı olduğu ifade edildi.

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, NATO ordusunun Belarus kapıları önünde güç gösterisinde bulunduğunu, ülkenin batı sınırına takviye yapılarak askeri varlığı artırdığını açıkladı. Lukaşenko, NATO’nun askeri tatbikat gerçekleştirdiği Polonya ve Litvanya’daki silah tür ve sayısının artırılmasından dolayı endişelerini dile getirdi.

NATO Sözcüsü Oana Lungescu, Lukaşenko’nun açıklamasına yanıt olarak, “Bölgede askeri varlığın artırılması söz konusu değil. NATO’nun, Avrupa’nın doğusundaki çok uluslu varlığı hiçbir ülke için tehdit oluşturmuyor, tamamen savunma niteliğini taşıyor, ölçülü ve çatışmaları önleme ve barışı koruma amacını taşıyor” ifadesini kullandı.
Belarus'ta Lukaşenko karşıtı protestolara 200 bin kişi katıldı

Belarus'ta cumhurbaşkanlığı seçimini Aleksandr Lukaşenko'nun kazanmasının ardından ülke genelinde protestolar devam ederken, muhalefet kaynaklarına göre başkent Minsk'teki gösterilere 200 bin kişi katıldı.

Protestoların 8'inci gününde Minsk'te Stella Meydanı'nda toplanan Aleksandr Lukaşenko karşıtı göstericiler, bir süre 'Lukaşenko git' sloganları attıktan sonra hükumet binasının bulunduğu Bağımsızlık Meydanı'na yürüdü.
Örtülü ÖTV artışı

Otomobillerde kur ve matrah (vergisiz fiyat) kaynaklı fiyat artışları kamuoyuna ‘zam’ olarak yansıtılsa bile, aslında altında ‘örtülü ÖTV artışı’ yatıyor. Çünkü ÖTV’deki matrah dilimleri 2 yıldır güncellenmediği için kurlardaki her artış fiyatları otomatik yükseltiyor.

Hükumet de ÖTV artırıp tepki çekmek yerine buna göz yumuyor.

Son dönemde vatandaşlar otomobil fiyatlarındaki aşırı artıştan yakınıp, markaları zam yapmakla suçluyor. Ellerinde kendilerine göre bunu kuvvetlendiren gerekçeleri de var. Önce kamu bankaları çıktı, Türkiye'nin en büyük 6 otomotiv üreticisini fiyatlarını artırdıkları gerekçesiyle kredi destek paketinden çıkardığını açıkladı.

Ardından Rekabet Kurumu, fiyat artışlarına dayanarak bütün otomotiv markalarını kapsayan bir soruşturma başlattı. Bunlar yetmezmiş gibi, bazı medya organları da otomotiv markalarını suçlayıcı manşetler attı. Yani kimse işin aslı olan kur ve matrah (vergisiz fiyat) kaynaklı artışları konuşmadı, yerine günah keçileri ilan etmeye çalıştı.
Şimdi fiyatlardaki artışın sebebi olan sistemin en başına dönelim. Türkiye'de vatandaşın kafasını karıştıran matraha dayalı kademeli ÖTV sistemine Maliye Bakanlığı Kasım 2016'da geçti. Bu sisteme göre 1.6 litre ve altı motora sahip araçlardaki ÖTV oranları yüzde 45, 50 ve 60 olarak 3 dilime ayrıldı.

O dönem matrahı 40 bin TL'yi aşmayan otomobiller için ÖTV yüzde 45 olurken, matrahı 40 bin lirayı aşıp 70 bin lirayı geçmeyenler için yüzde 50, vergisiz fiyatı 70 bin TL'yi aşan araçların ÖTV'si ise yüzde 60 oldu. Kısa sürede kurların artmasına paralel vergisiz fiyatı 40 bin TL altında araç kalmayınca, Bakanlık Eylül 2018'de zorunlu olarak matrah limitlerinde güncelleme yaptı.

O dönemden itibaren vergisiz fiyatı 70 bin TL'ye kadar olan araçlarda yüzde 45 ÖTV, 70 bin TL ile 120 bin TL arası yüzde 50 ÖTV, 120 bin TL üstünde olanlarda ise yüzde 60 ÖTV uygulanıyor.
HER AY OTOMATİK ZAM

Ama aradan yaklaşık 2 yıl geçmesine rağmen matrah dilimleri güncellenmeyince, sistem bozuldu ve araç fiyatları kurdaki artışa bağlı her ay artmaya başladı. Çünkü bu sistemde 1 TL'lik artış bile aracı ÖTV'de bir üst dilime taşıyınca, ortaya çıkan zam sanki büyükmüş gibi duruyordu.

Aslında matraha dayalı ÖTV sistemi, her ay otomatik zam mekanizması gibi oldu. Yani kurlar yükseldikçe otomobil fiyatlarında resmen, “Örtülü ÖTV artışı” yaşanmaya başladı. Bu noktada aslında hükumetin planı da devreye girmiş oluyor. Sonuçta ÖTV'yi artırıp tepki çekmek yerine, matrahları güncellemeyerek bir bakıma örtülü ÖTV artışına göz yumuyorlar.
MATRAH LİMİTLERİ EN AZ %30 YÜKSELMELİ

Yine büyük bir ekonomik dalgalanmanın yaşandığı Eylül 2018'de, yani matrah dilimlerinin son güncellendiği dönemde Euro kuru 7.20 TL civarındayken, bugün 8.72 TL'lere çıkmış durumda. O zamana göre bile kurda yüzde 20'nin üzerinde artış var. Ama buna rağmen ÖTV'de matrah dilimleri güncellenmediği için bugün yüzde 45'lik ÖTV dilimine giren araç neredeyse kalmadı. Yani bu dilim pasif durumda.

Artan kur ve enflasyon sonucunda yıl sonuna kalmaz yüzde 50'lik dilim de tarih olacak gibi. Bu yüzden kurdaki artışa bağlı uzun süre geçerli olabilmesi için ÖTV oranlarındaki matrah kademelerinin yüzde 30 civarında yukarı çekilerek güncellenmesi gerekiyor. Yani 70 bin TL'lik en alt limit 90 bin TL'ye, 120 bin TL'lik bir üst limit ise 150 bin TL'ye çıkmalı ki, en azından sistem sağlıklı çalışsın. Yoksa bu kurlarla yakın zamanda Türkiye'de düşük vergi ve 200 bin TL'nin altında otomobil kalmayacak gibi.
Akademi Dergisi
Photo
Uluslararası Göç Örgütü; Yemen halkının yaklaşık üçte ikisi, sıtmadan etkilenen bölgelerde yaşıyor

Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Yemen halkının yaklaşık üçte ikisinin sıtmadan etkilenen bölgelerde yaşadığını belirterek, hastalıkla mücadele için ülkeye tıbbi malzeme yüklü uçak gönderildiğini bildirdi.

IOM'dan yapılan yazılı açıklamada, "28 milyon nüfusa sahip Yemen halkının yaklaşık üçte ikisi, sıtmadan etkilenen bölgelerde yaşıyor. Bu da onların bu hastalığa yakanlanma riskini artırıyor." ifadeleri kullanıldı.

Sıtma vakalarının yaklaşık yüzde 90'ının ülkenin batı sahilindeki Tihame bölgesi ile muhitinde yoğunlaştığına ve bu bölgede Yemen'in en kalabalık nüfusuna sahip kentlerinden Hudeyde'nin yer aldığına işaret edildi. 

Açıklamada, IOM'un gönderdiği ve içinde 8,9 ton tıbbi malzeme ve ilaç bulunan kargo uçağının Uluslararası Sana Havalimanı'na ulaştığı, tıbbi yardımların ülke genelindeki 2 bin sağlık merkezine dağıtılacağı belirtildi.
İsrail; sıra Sudan'da, anlaşma çok yakında

İsrail İstihbarat Bakanı Eli Cohen, Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) sonra Sudan'ın da yakında Tel Aviv ile normalleşme anlaşmasına varacağını açıkladı.

İsrail İstihbarat Bakanı Eli Cohen, İsrail'in Kamu Yayın Kuruluşu KAN'a yaptığı açıklamada, "Sudan ile normalleşme anlaşması pek yakında. Bu tarihi anlaşma belki yılbaşından önce bile imzalanabilir" dedi.

KAN'ın haberinde Tel Aviv ile Hartum arasında normalleşme anlaşmasının imzalanması için hazırlıkların sürdürüldüğü kaydedildi.

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ilk defa 3 Şubat’ta Uganda'da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmüştü.

Netanyahu da sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada, "İki ülke arasındaki ilişkileri normalleştirecek iş birliğini başlatma konusunda fikir birliğine vardık" ifadesini kullanmıştı.
MOSSAD Başkanı Cohen BAE'ye gidiyor

Öte yandan, KAN'ın haberinde, İsrail istihbarat servisi MOSSAD'ın Başkanı Yossi Cohen'in bu akşam BAE'ye gittiği belirtildi.

Cohen'in BAE Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayid ile Tel Aviv ile Abu Dabi arasında varılan normalleşme anlaşmasının ayrıntılarını görüşeceği ifade edilen haberde, BAE'li adı belirtilmeyen üst düzey bir yetkiliye dayandırılarak, normalleşme anlaşmasının imzalanmasının hemen arkasından iki ülkenin karşılıklı olarak büyükelçilikleri açacağı kaydedildi.
Trump açıkladı

ABD Başkanı Donald Trump, 13 Ağustos Perşembe günü İsrail ile BAE'nin "ilişkilerini tamamen normalleştirmek" için anlaşmaya vardıklarını duyurmuştu. İsrail Başbakanı Netanyahu da Trump'ın paylaşımını alıntılayarak, "Bu, tarihi bir gün" değerlendirmesi yapmıştı.

BAE resmi ajansı WAM'ın haberinde de İsrail ile BAE'nin, ilişkilerin tesisi için "ortak bir yol haritası" belirleme konusunda anlaştığı ve iki ülkeden yetkililerin ilerleyen haftalarda bir araya gelerek farklı alanlarda ikili anlaşmalar imzalayacağı ifade edilmişti.

BAE, 1979'da Mısır'ın, 1994'te de Ürdün'ün ardından İsrail ile normalleşme anlaşması imzalayan üçüncü Arap ülkesi oldu.

Washington Post gazetesi de İsrail'İn ilişkilerde normelleşme planladığı ülkeler arasında Fas, Umman ve Bahreyn'in de bulunduğunu iddia etmişti.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Araştırmacılar güneş panellerinden enerjiyi elde ederek tuzlu suyu, 30 dakikada içilebilir su haline getirmeyi başardı.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Suriye'nin kuzeyinde bulunan M4 karayolunda Rus-Türk konvoyunun devriyesi sırasında TSK'ya ait olduğu belirtilen bir araca RPG saldırısı yapıldı.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Yavaş çekimde avlanan bir yalıçapkınının muhteşem dalış görüntüleri.

#HarikaVideolar
Pelosi: Trump posta servisini sabote etmeye çalışıyor

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, Trump'ı 'posta servisini sabote etmekle' suçlayarak ABD Posta Servisi'nin mevcut hizmetlerini devam ettirmesi yönünde bir tasarıyı oylamaya sunacağını açıkladı. Pelosi ayrıca, ABD Posta Servisi'nin yeni başkanının da 'posta hizmetini bozacağını ve geciktireceğini' söyledi.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, pazar günü yayınladığı bir yazılı açıklamada, Donald Trump'ı ABD Posta Servisi'ni 'sabote etmeye çalışmakla' suçladı. 

ABD'de 3 kasımda düzenlenecek başkanlık seçimlerinde, koronavirüs nedeniyle rekor sayıda insanın posta yoluyla oy kullanması bekleniyor.
 
ABD Başkanı Trump, konuyla ilgili yaptığı açıklamalarda postayla oy verme sisteminin oy sahtekarlığına yol açacağını ve rakibi Demokrat Joe Biden'ı güçlendireceğini iddia etmişti.
'Posta hizmetini bozacak ve geciktirecek'

Pelosi tarafından ABD Posta Servisi'nin (USPS) posta yoluyla kullanılan milyonlarca oyun gecikme riskiyle karşı karşıya olduğu yönündeki uyarısının ardından yapılan açıklamada ise, 'sadık Trump destekçisi' olarak bilinen ABD Posta Servisi başkanı Louis DeJoy da eleştirilen isimler arasında yer aldı ve DeJoy'un 'posta hizmetini bozacağını ve postayı geciktireceğini' iddia edildi.

Pelosi ayrıca, posta servisinin seçmenleri 'oylarını posta yoluyla zamanında kullanmalarına engel olmakla tehdit ettiğini' öne sürdü ve ABD demokrasisinin 'Başkanın tehdidi altında olduğunu' iddia etti.
Pelosi, temsilcileri, Posta Servisi'nin bu yılın başında sağladığı hizmet veya operasyonlarda herhangi bir değişiklik yapmasını yasaklamak için yeni bir tasarıyı önümüzdeki hafta oylamaya çağıracağını söyledi. Oylamaya ilişkin tarih ise henüz netleşmiş değil.

Öte yandan Pelosi, Posta Servisi Başkanı DeJoy ve başka bir üst düzey posta servisi yetkilisini 24 Ağustos'ta Meclis Gözetim ve Reform Komitesi'nin acil oturumlu duruşmasında ifade vermeye çağıran demokratlar arasında da yerini aldı. 
Akademi Dergisi
Belarus'ta Lukaşenko karşıtı protestolara 200 bin kişi katıldı Belarus'ta cumhurbaşkanlığı seçimini Aleksandr Lukaşenko'nun kazanmasının ardından ülke genelinde protestolar devam ederken, muhalefet kaynaklarına göre başkent Minsk'teki gösterilere 200 bin…
Lukaşenko: Seçimler yenilenmeyecek

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, baskıya boyun eğmeyeceklerini ve yeniden seçim yapılmayacağını belirtti.

Muhalefetin seçim yönündeki çağrılarına ve ülkenin çeşitli bölgelerde yapan grevlere tepki gösteren Lukaşenko'dan seçimlerin yenilenmeyeceği mesajı geldi.

Minsk'te bir fabrikanın grev yapan çalışanlarıyla bir araya gelen Lukaşenko, "Baskı altında bir şeyler yaptığımı asla göremeyeceksiniz. Seçim olmayacak" dedi.
ABD, Suriye ordusuna ait mukavemet noktasını vurdu; 1 asker öldü

Suriye devlet televizyonunun aktardığına göre, ABD’ye ait insansız hava aracıyla Kamışlı yakınlarında yapılan saldırı neticesinde Suriye ordusundan bir asker hayatını kaybetti, iki asker de yaralandı.

El İhbariye televizyonunun haberine göre, ABD’ye ait bir insansız hava aracıyla Kamışlı’nın güneydoğusundaki Tel el Zahab yerleşim biriminde bulunan Suriye ordusuna ait bir mukavemet noktasına saldırıda bulunuldu.
Putin ile Erdoğan, Suriye ve Libya'yı konuştu

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, telefon görüşmesi gerçekleştirerek Suriye ve Libya'daki durumu istişare etti.

Kremlin'den yapılan açıklamada, "Görüşmede özellikle Libya krizi üzerinde duruldu. Sürdürülebilir ateşkesin sağlanması ve Berlin Konferansı kararları ile BM Güvenlik Konseyi'nin 2510 sayılı kararı uyarınca doğrudan müzakerelerin başlaması için çatışan tarafların gerçekçi adımlar atmaları gerektiğinin altı bir kez daha çizildi" dendi.

Açıklamaya göre terörle mücadeleye dönük ortak çabaların aktif hale getirilmesine odaklanarak Suriye'deki durumu istişare eden Putin ve Erdoğan, 2018 tarihli Soçi Mutabakatı'na ek olarak 5 Mart'ta kabul edilen protokol başta olmak üzere İdlib gerilimi azaltma bölgesiyle ilgili Rus-Türk mutabakatlarının uygulanması amacıyla koordinasyonu sürdürmeyi kararlaştırdı.

Liderler, ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi de dahil olmak üzere iki gündemdeki çeşitli konuları ele aldı.