Ne dediysek o!
İktisatçı Dr. Markus Krall, siyasetin eli ile de zayıflatılmış, en ciddi etkilenecek sektörün, otomotiv olacağını söylüyor.
Hükümetin ekonomik planında elektrikli araba üretimine zorlaması, bu sektörü çok zayıflattı. Kaldı ki, bunun modern bir teknoloji olmadığını savundu. Ayrıca, yanlış teknoloji için milyarlarca harcama yapıldığını aktardı. Tedarik zincirlerinin kesileceğini ve büyük çaplı üretim duraklaması olacağını söyledi. Bunun dışında, Avrupa’daki tedarikçilerinin, çok kötü sipariş rakamlarının olduğunu ve bir çoğunun, sadece bu ay sonuna kadar siparişlerinin olduğunu bildirdi.
Eğer şimdi, tedarik zincirlerinin kesilmesi ile, üretim geniş çaplı bir şekilde durdurulursa, o zaman devletin desteği ve diğer konjonktürel destekler ile, hiç bir şeyin değişmeyeceğini anlattı.
Bütün suçu Koronavirüsüne yükleyecekler!
Siyasetin anlatımı tabii ki farklı olacağını anlatan Krall, siyasetçiler bunu sevinç ile karşılaşacaklarını ve Virüsü, her şey için sorumlu yapacaklarını aktardı. Başarısızlıkları, ekonomik planları için. Fırsatı yakaladılar ve bütün suçu, Virüsün üzerine atacaklar. Krall, bu anlatım şeklini kabul etmememizi söyledi.
Dr. Markus Krall’ın bu konuşması 13 Mart 2020’de kayıt edilmiştir.
İktisatçı Dr. Markus Krall, siyasetin eli ile de zayıflatılmış, en ciddi etkilenecek sektörün, otomotiv olacağını söylüyor.
Hükümetin ekonomik planında elektrikli araba üretimine zorlaması, bu sektörü çok zayıflattı. Kaldı ki, bunun modern bir teknoloji olmadığını savundu. Ayrıca, yanlış teknoloji için milyarlarca harcama yapıldığını aktardı. Tedarik zincirlerinin kesileceğini ve büyük çaplı üretim duraklaması olacağını söyledi. Bunun dışında, Avrupa’daki tedarikçilerinin, çok kötü sipariş rakamlarının olduğunu ve bir çoğunun, sadece bu ay sonuna kadar siparişlerinin olduğunu bildirdi.
Eğer şimdi, tedarik zincirlerinin kesilmesi ile, üretim geniş çaplı bir şekilde durdurulursa, o zaman devletin desteği ve diğer konjonktürel destekler ile, hiç bir şeyin değişmeyeceğini anlattı.
Bütün suçu Koronavirüsüne yükleyecekler!
Siyasetin anlatımı tabii ki farklı olacağını anlatan Krall, siyasetçiler bunu sevinç ile karşılaşacaklarını ve Virüsü, her şey için sorumlu yapacaklarını aktardı. Başarısızlıkları, ekonomik planları için. Fırsatı yakaladılar ve bütün suçu, Virüsün üzerine atacaklar. Krall, bu anlatım şeklini kabul etmememizi söyledi.
Dr. Markus Krall’ın bu konuşması 13 Mart 2020’de kayıt edilmiştir.
Avrupa Komisyonu Başkanı Von der Leyen: Başlangıçta koronavirüsü hafife aldık
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Bild gazetesine yaptığı açıklamada, "Bence uzman olmayan hepimiz başlangıçta daha Çin'de yani Vuhan'da iken koronavirüsü hafife aldık. Ancak bu arada bunun bizi uzun süre meşgul edecek bir virüs olduğu da anlaşıldı. Tavsiyeleri dinlememiz çok önemli virüsün yayılmaması için. İki hafta önce ya da üç hafta önce kulaklarımıza sert, acımasız gelen tüm bu önlemlerin şimdi olması gerektiğini anladık" ifadelerini kullandı.
AB üyesi bazı ülkelerin sokağa çıkma yasağı uygulamalarını da değerlendiren Leyen, bunun üye ülkelerin kendi kararları olduğunu bildirdi.
Von der Leyen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un koronavirüse karşı mücadeleyi 'savaş' olarak nitelendirdiğinin hatırlatılması üzerine, şunları kaydetti:
"Ben şahsen bu kelimeyi kullanmazdım, ama Fransa Cumhurbaşkanı'nın motivasyonunu anlıyorum. Çünkü koronavirüs esrarengiz bir rakip. Görmüyoruz, rengi yok, tadı yok. Bununla birlikte, çılgınca bir hızla yayıldığını fark ediyoruz. Ayrıca insanları ne kadar etkilediğini de bilmiyoruz. Hiç semptomu olmayan insanlar var, bazıları hafif, bazıları şiddetli ve kısa sürede ölen insanlar var."
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Bild gazetesine yaptığı açıklamada, "Bence uzman olmayan hepimiz başlangıçta daha Çin'de yani Vuhan'da iken koronavirüsü hafife aldık. Ancak bu arada bunun bizi uzun süre meşgul edecek bir virüs olduğu da anlaşıldı. Tavsiyeleri dinlememiz çok önemli virüsün yayılmaması için. İki hafta önce ya da üç hafta önce kulaklarımıza sert, acımasız gelen tüm bu önlemlerin şimdi olması gerektiğini anladık" ifadelerini kullandı.
AB üyesi bazı ülkelerin sokağa çıkma yasağı uygulamalarını da değerlendiren Leyen, bunun üye ülkelerin kendi kararları olduğunu bildirdi.
Von der Leyen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un koronavirüse karşı mücadeleyi 'savaş' olarak nitelendirdiğinin hatırlatılması üzerine, şunları kaydetti:
"Ben şahsen bu kelimeyi kullanmazdım, ama Fransa Cumhurbaşkanı'nın motivasyonunu anlıyorum. Çünkü koronavirüs esrarengiz bir rakip. Görmüyoruz, rengi yok, tadı yok. Bununla birlikte, çılgınca bir hızla yayıldığını fark ediyoruz. Ayrıca insanları ne kadar etkilediğini de bilmiyoruz. Hiç semptomu olmayan insanlar var, bazıları hafif, bazıları şiddetli ve kısa sürede ölen insanlar var."
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Çin'de kargalar, şehirlerde ceset arıyor
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
İslam hukuku nazarından bakılınca, Müslümanca bakılınca, bu günümüzde, dünyanın, tarifi bile mümkün olmayacak derecede felaketlerle boğuşuyor olmasının asıl sorumluları da ateistlerdir, Allahsızlardır. Hatta bunların büyük bir kısmı bu dünyayı Müslüman, Mason, Siyonist, Yahudi, Hristiyan, Budist v.s. kılığına bürünerek bu hale getirdiler ve ateist olduklarını gizlediler. Bunlar, hiç öyle olmadıkları halde, çok insancıl, çok merhametli, çok sevgi dolu, saygılı, iyi niyetli gözükmekte de mahirdirler.
Dünya denen şu alemde, münafıkların hepsine aynı anda ecel gelseydi, sokaklarda, evlerde, iş yerlerinde anında cesetler dolardı. O kadar çok oranda dolardı ki, İnsanlar, cesetlere basmadan yürümek için çokça zorlanırlardı.
(Görüntüler; Ateist Çin, Vuhan sokak ve caddelerinde çöp poşeti gibi yerlerde toplanmayı bekleyen cesetler)
Dünya denen şu alemde, münafıkların hepsine aynı anda ecel gelseydi, sokaklarda, evlerde, iş yerlerinde anında cesetler dolardı. O kadar çok oranda dolardı ki, İnsanlar, cesetlere basmadan yürümek için çokça zorlanırlardı.
(Görüntüler; Ateist Çin, Vuhan sokak ve caddelerinde çöp poşeti gibi yerlerde toplanmayı bekleyen cesetler)
Karantinaya torpil: Müdür kızı karantinadan kaçırıldı
Koronavirüs salgını nedeniyle Avrupa’da bulunan vatandaşlar Türkiye’ye geldi.
Paris’ten TK 1824 sefer numaralı uçuşla ülkeye getirilen vatandaşlar İstanbul Havalimanı’ndan otobüsle karantina alanına yola çıktı. Bir süre sonra polis ekipleri tarafından önü kesilen otobüsten Güzide Sofi adlı bir yolcu indirildi.
Yolcu’nun daha sonra KKTC Sivil Havacılık Dairesi Müdürü Mustafa Sofi’nin kızı olduğu ortaya çıktı.
Otobüste bulunan diğer yolcuların tepki göstermesine rağmen indirilen Sofi, polis ekipleri tarafından başka bir araca alındı. Olaya ait görüntülerin sosyal medyada paylaşılması üzerine çok sayıda Twitter kullanıcısı tepki gösterdi.
İstanbul Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı Fransa’dan gelen iki yolcunun karantina otobüsünden alınmasıyla ilgili soruşturma başlattı.
Koronavirüs salgını nedeniyle Avrupa’da bulunan vatandaşlar Türkiye’ye geldi.
Paris’ten TK 1824 sefer numaralı uçuşla ülkeye getirilen vatandaşlar İstanbul Havalimanı’ndan otobüsle karantina alanına yola çıktı. Bir süre sonra polis ekipleri tarafından önü kesilen otobüsten Güzide Sofi adlı bir yolcu indirildi.
Yolcu’nun daha sonra KKTC Sivil Havacılık Dairesi Müdürü Mustafa Sofi’nin kızı olduğu ortaya çıktı.
Otobüste bulunan diğer yolcuların tepki göstermesine rağmen indirilen Sofi, polis ekipleri tarafından başka bir araca alındı. Olaya ait görüntülerin sosyal medyada paylaşılması üzerine çok sayıda Twitter kullanıcısı tepki gösterdi.
İstanbul Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı Fransa’dan gelen iki yolcunun karantina otobüsünden alınmasıyla ilgili soruşturma başlattı.
Akademi Dergisi
Topraklarını büyük ölçüde terörden temizleyen Suriye Arap Cumhuriyeti'nde her şey yolunda ve hayat devam ediyor. BOP için çeşitli vaadlerle AKPKK tarafından kandırılan Suriyeliler, Yunanistan sınırına, kendi kaderlerine bırakılmak yerine, dost ve kardeş Suriye…
Emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu: “Deprem Yunanistan’la iyi ilişkilerde dönüm noktasıydı, koronavirüs salgını nedeniyle Şam’la da bir yol açılmalı”
Dünya ve Türkiye koronavirüs salgını nedeniyle büyük bir mücadele veriyor. İşin diplomasi yönünü ele alan emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu’na göre şimdi tam da “Türkiye ve Suriye için korona diplomasisi zamanı”.
Dünya ve Türkiye koronavirüs salgını nedeniyle büyük bir mücadele veriyor. İşin diplomasi yönünü ele alan emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu’na göre şimdi tam da “Türkiye ve Suriye için korona diplomasisi zamanı”.
Forwarded from Akademi Dergisi
KORONAVİRÜS'ÜN TEDAVİSİ MFS'NİN ELİYLE OLACAK
Daha önce defaatle Koronavirüsü ile ilgili önlemlerin evvelden alınmasını, ülkemizin menfaatleri açısından hem ekonomik, hem toplum sağlığı olarak,son derece önemli olduğunu söylemiştik.
Liyâkatli ve müthiş derecede donanımlı Rus yetkililer, Çin'de virüsün başlaması ile birlikte, önlemlerini en üst seviyede aldı.
Çin ile olan uçuşlarını durdurdu, vatandaşlarını tahliye etti. Ticareti kesti. Resmen kabuğuna çekildi.
145 milyonluk ülkede krizi en üst seviyede, olması gerektiği şekilde yönetti. Toplam hasta sayısı 90. Doğru bir şekilde yönetmeye devam ediyor.
Sözde medenî Avrupa ülkeleri, Korona krizinde, tabiri caizse çuvalladılar.
60 milyon nüfuslu İtalya'da 25.000 vaka var.
Demokrasi denen çağdışı uygulamalarla ülke yönetilince, böyle saçma sapan olayların olması kaçınılmazdır.
Dünyadaki bu çarpık sistemi düzeltebilecek olan MFS’nin bırakılması, hem ülke, hemde dünyamızın menfaatinedir.
Bundan bir kaç yıl evvel kansere ve daha bir çok hastalığa şifayı MFS tavsiyeleri ile kuru incir kürleri, zeytinyağı, çörekotu yağı ve daha bir çok alternatif tedavi ile şuan milyonlar iyileşti, iyileşmeye devam ediyor. Bütün sosyal medya ve televizyon kanalları bizim tariflerimizi konuştu.
Koronanın tedavisi bizim elimizle olacak, çok açık ve net bir şekilde yazıyoruz. Bizim söyleyipte yapamadığımız hiç bir şey olmadı. Koronanın tedavisi, MFS eliyle olacak, tüm dünya bizi bu konuda da isabetli olduğumuzu anlayacak ve destekleyecek.
Bulunduğumuz günün, gelecek günden daha iyi olma ihtimali yok.
Söylemlerimizde ne kadar haklı olduğumuzu en azılı düşmanlarımız dahi farkındadır.
Son olarak: Yaklaşıyor yaklaşmakta olan o gün, kaçamayacaksınız!
Daha önce defaatle Koronavirüsü ile ilgili önlemlerin evvelden alınmasını, ülkemizin menfaatleri açısından hem ekonomik, hem toplum sağlığı olarak,son derece önemli olduğunu söylemiştik.
Liyâkatli ve müthiş derecede donanımlı Rus yetkililer, Çin'de virüsün başlaması ile birlikte, önlemlerini en üst seviyede aldı.
Çin ile olan uçuşlarını durdurdu, vatandaşlarını tahliye etti. Ticareti kesti. Resmen kabuğuna çekildi.
145 milyonluk ülkede krizi en üst seviyede, olması gerektiği şekilde yönetti. Toplam hasta sayısı 90. Doğru bir şekilde yönetmeye devam ediyor.
Sözde medenî Avrupa ülkeleri, Korona krizinde, tabiri caizse çuvalladılar.
60 milyon nüfuslu İtalya'da 25.000 vaka var.
Demokrasi denen çağdışı uygulamalarla ülke yönetilince, böyle saçma sapan olayların olması kaçınılmazdır.
Dünyadaki bu çarpık sistemi düzeltebilecek olan MFS’nin bırakılması, hem ülke, hemde dünyamızın menfaatinedir.
Bundan bir kaç yıl evvel kansere ve daha bir çok hastalığa şifayı MFS tavsiyeleri ile kuru incir kürleri, zeytinyağı, çörekotu yağı ve daha bir çok alternatif tedavi ile şuan milyonlar iyileşti, iyileşmeye devam ediyor. Bütün sosyal medya ve televizyon kanalları bizim tariflerimizi konuştu.
Koronanın tedavisi bizim elimizle olacak, çok açık ve net bir şekilde yazıyoruz. Bizim söyleyipte yapamadığımız hiç bir şey olmadı. Koronanın tedavisi, MFS eliyle olacak, tüm dünya bizi bu konuda da isabetli olduğumuzu anlayacak ve destekleyecek.
Bulunduğumuz günün, gelecek günden daha iyi olma ihtimali yok.
Söylemlerimizde ne kadar haklı olduğumuzu en azılı düşmanlarımız dahi farkındadır.
Son olarak: Yaklaşıyor yaklaşmakta olan o gün, kaçamayacaksınız!
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
AKPKK ilk kez fetöyü çağırdığını bitsin bu hasret dediğini mecliste kabullendi tutanaklara geçti.
Yaklaşıyor yaklaşmakta olan
Yaklaşıyor yaklaşmakta olan
Forwarded from Akademi Dergisi
Dünya’nın her yeri Coronavirüs'le boğuşuyor.
En son komşumuz İran ve Irak'ta da vakâlar görülmeye başlanmıştı. Ülkemize gelmesi an meselesi ve milyonlarca insan tehdit altında olacak.
Böyle bir musîbetten ve içine düştüğünüz Suriye bataklığından, ülkemizi ve dünyayı ancak Mfs gibi donanımlı birisi kurtarabilir. Çok geç olmadan, haksız ve hukuksuz yere cezaevine gönderdiğiniz Mehmet Fahri Sertkaya'yı bırakın ve ülkenin, insanlığın menfaatine faydalanın.
Hazreti Allah, nasıl ki Mısır ahâlisini, iftira ile zindana attıkları Hazreti Yusuf aleyhisselama muhtaç etmişti? Benzer şekilde devleti yönetenler, yine zulmederek, haksız yere cezaevine gönderdikleri Mfs'ye muhtaç duruma düşeceklerdir. Bundan hiç şüpheniz olmasın!
En son komşumuz İran ve Irak'ta da vakâlar görülmeye başlanmıştı. Ülkemize gelmesi an meselesi ve milyonlarca insan tehdit altında olacak.
Böyle bir musîbetten ve içine düştüğünüz Suriye bataklığından, ülkemizi ve dünyayı ancak Mfs gibi donanımlı birisi kurtarabilir. Çok geç olmadan, haksız ve hukuksuz yere cezaevine gönderdiğiniz Mehmet Fahri Sertkaya'yı bırakın ve ülkenin, insanlığın menfaatine faydalanın.
Hazreti Allah, nasıl ki Mısır ahâlisini, iftira ile zindana attıkları Hazreti Yusuf aleyhisselama muhtaç etmişti? Benzer şekilde devleti yönetenler, yine zulmederek, haksız yere cezaevine gönderdikleri Mfs'ye muhtaç duruma düşeceklerdir. Bundan hiç şüpheniz olmasın!
Akademi Dergisi
Kadirova’nın avukatı: Nadira’nın ölmeden önce Şirin Ünal’ın meclisteki odasında çekildiği fotoğrafları var AKPKK Milletvekili Şirin Ünal’ın evinde, 23 Eylül akşamı Ünal’ın tabancasından çıkan kurşunla ölen Özbek bakıcı Nadira Kadirova soruşturmasına ilişkin…
İntihar denerek dosyası kapatılan Nadira Kadirova'nın rahminde PSA bulundu
AKP'li Şirin Ünal’ın evinde hayatını kaybeden Nadira Kadirova’nın dosyasını inceleyen ailenin avukatı Prof. Dr. İlyas Doğan, “Maktulün rahminde sadece erkeklerde bulunan PSA bulgusu var” dedi.
AKP'li Şirin Ünal’ın evinde hayatını kaybeden Nadira Kadirova’nın dosyasını inceleyen ailenin avukatı Prof. Dr. İlyas Doğan, “Maktulün rahminde sadece erkeklerde bulunan PSA bulgusu var” dedi.
İtalya'da koronavirüs hastalarının hayatını kurtarmak için yazıcıyla vana basanlara, imalatçı şirketten dava tehdidi
Korona pandemisinin en ağır vurduğu ikinci ülke konumundaki İtalya’da yoğun bakım tedavisinin olmazsa olmazı solunum cihazı vanalarının yokluğuna gönüllü çare bulunması, vana üreticisi şirketi kızdırdı.
11 bin dolara satılan vanayı 1 dolara mal ettiler
Vanaların tükenmesi hayatı solunum cihazına bağlı hastaları ölümle yüz yüze getirirken, bir grup gönüllü, üç boyutlu (3D) yazıcıyla ihtiyaç duyulan vanaları 1 dolar maliyetle üreterek imdada yetişti.
Vanaları 11 bin dolara satan imalatçı firma ise gönüllülere üretimi derhal durdurmaları için dava tehdidinde bulundu.
Her zamanki imalatçı-tedarikçi firmadan hastaların tedavisi için zamanında vanaları yetiştiremeyeceği yanıtını alan İtalyan hastanesi, can kurtarmak için üç boyutlu yazıcıyla kopya vana arayışına girdiğinde, yeni kurulan Isinnova firmasından Cristian Fracassi ve Alessandro Ramaioli kendi üç boyutlu yazıcılarını hizmete soktu.
Korona pandemisinin en ağır vurduğu ikinci ülke konumundaki İtalya’da yoğun bakım tedavisinin olmazsa olmazı solunum cihazı vanalarının yokluğuna gönüllü çare bulunması, vana üreticisi şirketi kızdırdı.
11 bin dolara satılan vanayı 1 dolara mal ettiler
Vanaların tükenmesi hayatı solunum cihazına bağlı hastaları ölümle yüz yüze getirirken, bir grup gönüllü, üç boyutlu (3D) yazıcıyla ihtiyaç duyulan vanaları 1 dolar maliyetle üreterek imdada yetişti.
Vanaları 11 bin dolara satan imalatçı firma ise gönüllülere üretimi derhal durdurmaları için dava tehdidinde bulundu.
Her zamanki imalatçı-tedarikçi firmadan hastaların tedavisi için zamanında vanaları yetiştiremeyeceği yanıtını alan İtalyan hastanesi, can kurtarmak için üç boyutlu yazıcıyla kopya vana arayışına girdiğinde, yeni kurulan Isinnova firmasından Cristian Fracassi ve Alessandro Ramaioli kendi üç boyutlu yazıcılarını hizmete soktu.
Ret yanıtı ve patent haklarıyla ilgili dava açılacağı tehdidi
İkili, ilkin imalatçı firmadan kopya basmak için vana kalıplarını istedi, ama ret yanıtı ve patent haklarıyla ilgili dava açılacağı tehdidiyle karşılaştı.
Bunun üzerine Fracassi ile Ramaioli, vanaları ölçüp biçip üç versiyonunu bastı.
İmalat çözümleri şirketi FabLab'in kurucusu Massimo Temporelli de ikiliye bu işlemde yardım etti.
14 Mart itibarıyla bastıkları vanalar 10 hasta için işe yaradı.
'Kar etmek gibi bir niyetimiz yok'
Fracassi, konuyla ilgili Facebook paylaşımında, 'hayati tehlikesi bulunan hastalar sözkonusu olduğundan harekete geçtiklerini' belirtip "Nokta" diyerek ekledi:
"Durumdan kar etmek gibi bir niyetimiz yok, ürettiklerimizi bizi harekete geçmek zorunda bırakan acil ihtiyaç dışında kesinlikle kullanmayacağız, başka amaçlarla yaymayacağız."
İkili, ilkin imalatçı firmadan kopya basmak için vana kalıplarını istedi, ama ret yanıtı ve patent haklarıyla ilgili dava açılacağı tehdidiyle karşılaştı.
Bunun üzerine Fracassi ile Ramaioli, vanaları ölçüp biçip üç versiyonunu bastı.
İmalat çözümleri şirketi FabLab'in kurucusu Massimo Temporelli de ikiliye bu işlemde yardım etti.
14 Mart itibarıyla bastıkları vanalar 10 hasta için işe yaradı.
'Kar etmek gibi bir niyetimiz yok'
Fracassi, konuyla ilgili Facebook paylaşımında, 'hayati tehlikesi bulunan hastalar sözkonusu olduğundan harekete geçtiklerini' belirtip "Nokta" diyerek ekledi:
"Durumdan kar etmek gibi bir niyetimiz yok, ürettiklerimizi bizi harekete geçmek zorunda bırakan acil ihtiyaç dışında kesinlikle kullanmayacağız, başka amaçlarla yaymayacağız."