Koronavirüs F1’i etkilemeye devam ediyor: McLaren, Avustralya Grand Prix'sinden çekildi; Hamilton 'Niye geldik? dedi

Basketbol ve fubtolun ardından koronavirüs Formula 1'i de vurmaya başladı. Formula 1 takımlarından McLaren, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle Avustralya Grand Prix'sinden çekildiğini duyurdu. Yarışların devam etmesine tepki gösteren Mercedes takımından Lewis Hamilton ise, “Nakit para kraldır. Niye burada olduğumuzu bilmiyorum” dedi.

Çin’de ortaya çıkan ve dünyada yayılan koronavirüs sporun farklı alanlarını da etkilemeye devam ediyor. 
McLaren takımı, bir çalışanının testinin pozitif çıkmasının ardından bu hafta sonu koşulacak sezonun ilk yarışı Avustralya Grand Prix'sinde yer almayacaklarını bildirdi.
Açıklamada, çalışanın karantinaya alındığı ve takım kararının Formula 1 ve FIA yönetimiyle paylaşıldığı aktarıldı.

Haddad: Türkiye, Astana ve Soçi mutabakatlarına uymuyor

Türkiye'nin Astana ve Soçi mutabakatlarına uymadığını öne süren Suriye'nin Moskova Büyükelçisi Riyad Haddad, Suriye'nin müttefiklerinin desteğiyle terörle mücadele ettiğini belirtti.

Rossiya 24'e konuşan Riyad Haddad, Suriye'nin ateşkesle ilgili mutabakatlara ve Astana Mutabakatı gibi belgelere her zaman bağlı kaldığını söyleyerek Türkiye'nin bunlara uymadığını iddia etti.

Haddad, "Bugün görüyoruz ki, terör örgütleri bu mutabakatları görmezden geliyor. Hem Suriye ordusunun hem de Hmeymim üssü de dahil Rus askerlerin mevzilerine saldırıyorlar. Astana sürecinin garantörü olan Türkiye, ne Astana ne de Soçi mutabakatlarına uyuyor. Soçi Mutabakatı'nın üzerinden bir buçuk yılı aşkın zaman geçti, Türkiye hâlâ teröristleri ve sözde barışçıl muhalefeti birbirinden ayırmadı. Türkiye'nin M4 ve M5 karayollarını özgürlüğüne kavuşturması da gerekiyordu ancak bu konuda hiçbir şey yapılmadı" dedi.
Bu nedenlerden dolayı Suriye ordusunun ülke topraklarını terör örgütlerinden bizzat temizlemeye başladığını anlatan Riyad Haddad, "Elbette dostlarımız ve müttefiklerimiz bizi destekliyor. Ülkenin o bölgelerinde hâlihazırda yaklaşık 2 bin metrekarelik alanı özgürlüğüne kavuşturmayı başardık. Karayollarını da özgürlüğüne kavuşturduk" diye ekledi.

"Bugüne kadarki gözlemler, virüsün tüm hava koşullarında yayılabildiğini gösteriyor. Buna sıcak ve nemli bölgeler de dahil. Bu yüzden yaşadığınız veya seyahat edeceğiniz bölgede Covid-19 vakaları görülüyorsa önlem almanız tavsiye ediliyor."

Kaynak: Dünya Sağlık Örgütü

Topraklarını büyük ölçüde terörden temizleyen Suriye Arap Cumhuriyeti'nde her şey yolunda ve hayat devam ediyor.

BOP için çeşitli vaadlerle AKPKK tarafından kandırılan Suriyeliler, Yunanistan sınırına, kendi kaderlerine bırakılmak yerine, dost ve kardeş Suriye Devleti ile masaya oturulup, kendi topraklarına iade edilmelidir.

400 milyar çekirge, günde 35 bin kişilik yemek yiyorlar.

Suudi Arabistan'dan yola çıkıp İran ve Irak sınırına dayandılar.

Türkiye'ye yönelebilecekleri konuşuluyor.

Çok çaresizler, önlem alacaklarına, oyalama taktiği ile bir de milletin aklıyla dalga geçiyorlar

Sağlık Bakanı: 2 ay direnelim, yazın virüsün etkisi azalıyor

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, korona virüsüyle ilgili yaptığı paylaşımda “2 ay direnelim” sözleriyle kamuoyuna seslendi.

"Bugüne kadarki gözlemler, virüsün tüm hava koşullarında yayılabildiğini gösteriyor. Buna sıcak ve nemli bölgeler de dahil. Bu yüzden yaşadığınız veya seyahat edeceğiniz bölgede Covid-19 vakaları görülüyorsa önlem almanız tavsiye ediliyor."

Kaynak: Dünya Sağlık Örgütü

Moskova Mutabakatı'nın şifreleri

Erdoğan, eli kanlı terör örgütlerini neden himaye ediyor ve askerlerimizi neden bu terör örgütlerine kalkan yapıyor?

Her türlü uyuşturucu, organ ticareti, silah, kaçak petrol, hatta Suriye halkının üretmiş olduğu hububat, zeytin, patates gibi tarımsal ürünlerini çalan, gaspeden Öso, El Nusra, El Kaide gibi militanlar sayesinde Erdoğan, bu ürünleri Türkiye pazarında değerlendiriyor, veyahut transit ülke olarak ABD ve AB ülkelerine sevkiyat yapıyor. Bop Eşbaşkanı yıllardır, IŞİD, El Nusra, El Kaide gibi terör örgütlerinden gelen bu kara ve kanlı para ile ekonomiyi ayakta tutuyor. Suriye'de terörün bitmesi demek, Erdoğan rejiminin sonu demektir.

2020 yılı Ankebut'un Ortadoğu'da sonu olacak

Rusya destekli Suriye Ordusu 2020 yılı başlamasıyla beraber terör örgütlerine karşı operasyonlarını hızlandırdı. Çağrımıza kulak veren, Suriye'deki hakikatleri gören Tsk içindeki vatansever kadronun dost ve kardeş ülke Suriye'ye karşı savaşmayışı, dengeleri bozması, Suriye ordusunun çok kısa sürede Halep'i tamamen, İblib'i büyük ölçüde terörden temizlemesinde etkili oldu. Dost ve kardeş Suriye Ordusu, teröre karşı amansız bir mücadele verirken BOP Eşbaşkanı Erdoğan, şanlı ordumuzu teröristlerle aynı sayfa omuz omuza, Suriye Ordusu'na karşı çarpıştırmaya başlamıştı. Çatışmaların yoğunlaştığı günlerde, 27 şubat günü resmi açıklama ile 33 askerimizin şehit olduğu haberi geldi. Askerlerimiz o akşam Rus savaş uçaklarının hedefi olmuştu. Rusya, devlet başkanı sayın Putin, bizzat canlı yayında Erdoğan'a "Türk askerlerinin terör örgütlerinin içinde saf tuttuğunu bilemezdik, üzgünüz" dedi. Bop Eşbaşkanı; "Yok öyle bişey" diyemedi. Sayın Putin'i teyit etmiş oldu.

Mevzu, basına yansıyandan çok daha büyük..

Açıklandığı gibi şehit sayısı 33 değildi. 200'ün üzerinde askerimiz öldürülmüş, Allâhü alem şehit edilmişti. Asıl olayın püf noktası bu da değil, o gün Suriye Ordusu bir tabur askerimizi esir aldı. Tüm bu hakikatleri vatandaşlarımızdan gizlemek için, 1 gün süreyle ülkemizde internete erişim engeli konuldu, korku hat safhadaydı... Artık BOP Eşbaşkanı için rüzgar ters yönden esmeye başlamıştı. Tek bir yol vardı, en kısa sürede Putin'le, esir olan askerlerimiz için müzakere masasına oturmak... Daha önceki haftalarda Rusya'nın gönderdiği elçileri, onlarca müzakere çağrılarını karşılıksız bırakan Erdoğan, bu kez Moskova'ya, Putin'in ayağına gitmek zorunda kaldı.

Rehin askerler savaşın seyrini değiştirdi.

Süt dökmüş kedi misali Erdoğan ve avanesi Rusya'ya giderken tek bir düşünceleri vardı; 27 şubat faciasının gerçek yüzünü anlatmaması, gerçek şehit sayılarını ve esir askerimizin bilgisini gizlemesi akabinde esir askerlerimizin serbest bırakılmaları için Putin'e yalvarıp, yakarıp siyasi ömürlerini uzatmak..

Sayın Putin Akpkk'nin bu ihanetlerini bildiği için hainlere yakışır bir karşılama hazırladı. Evvela, Erdoğan ve avanesini dakikalarca salonda bekletti. Daha sonra içeri aldığında bakanları önce el işareti ile yanına çağırdı, sonra görüşme boyunca yine ayakta bekletti.

Sayın Putin, BOP Eşbaşkanı Erdoğan'a ülkemizin menfaatine istediği herşeyi kabul ettirdi. Suriye'de Erdoğan'ın himaye ettiği El Nusra, El Kaide, HTŞ gibi bütün terör örgütlerinin temizlenmesi kararı alındı. Bu anlaşmadan bir gün sonra 350 esir askerimiz İdlib'teki Türk gözlem noktalarına teslim edildi.

SONUÇ

Biz daha açıklayacağız dediğimiz bütün ihanetleri anlatamadık. Ülkemizin menfaati için bilerek anlatmadık. Şu anda işler yolunda gibi görünüyor. O nedenle geri duruyoruz. Bu açıklamayacağımız anlamına gelmiyor. Şu anlattıklarımız buzdağının sadece görünen yüzü. Tekrar şanlı ordumuz BOP için kullanılırsa, olur ya askerimizin burnu kanarsa bu sefer çok daha sert bir şekilde yapacağınız ihanetleri açıklayacağız.

Petrol Fiyatlarındaki Düşüşün Irak'a Faturası 30 Milyar Dolar

Bağdat'taki hükümet binasında düzenlenen toplantıda konuşan Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi, petrol varil fiyatının yarı yarıya (60 dolardan 30 dolara) düştüğünü ve bunun devam edebileceğini ifade etti.

Irak'ın gelirinin büyük oranda petrole dayandığını anlatan Abdulmehdi, "Fiyatlar düşmeden önce yıllık gelirimiz 70-75 milyar dolar arasında değişiyordu. Güncel fiyatlara göre ülkenin yıllık geliri 30-40 milyar dolar arasında olacak. Bu da GSYH'de 30 milyar dolarlık bir düşüş demek." dedi.

Avusturya'nın başkenti Viyana'da 6 Mart'ta düzenlenen Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı ham petrol üreticisi ülkelerin enerji ve petrol bakanları toplantısından herhangi bir karar çıkmamıştı.

OPEC ve OPEC dışı ülkelerin toplantısında ek üretim kesintisi kararının çıkmaması, küresel piyasada arz fazlasında artış riski oluştururken, Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) dünya genelinde ham petrol talebini olumsuz etkiliyor.

Amerikan borsaları% 9'dan 11'e düşerek kapandı. Bu, 1987'deki 'Kara Pazartesi'den bu yana görülen en kötü rakam

ABD borsalarında hisseler yüzde 7 düşüşle güne başladı ve işlemler durdu

New York borsası, ABD Başkanı Donald Trump'ın cuma gecesinden itibaren Avrupa'dan gelen tüm seyahatleri 30 gün süreyle askıya aldıklarını duyurmasının ardından güne sert düşüşle başladı. Açılışın ardından S&P endeksinin yüzde 7 düşmesiyle işlemler durduruldu.

Açılışta, Dow Jones endeksi 1.300 puanın üzerinde değer kaybetti ve yüzde 5,81 azalışla 22.184,71 puandan işlem gördü.

Nasdaq endeksi, yüzde 6,58 kayıpla 7.398,58 puandan işlem görmeye başladı.

S&P 500 endeksi ise açılışın ardından bu hafta ikinci kez yüzde 7 düşüş gösterdi ve bu nedenle devre kesici uygulamaya girerek piyasada işlemler 15 dakika süreyle durduruldu. Endeks, haftanın ilk işlem gününde de yüzde 7 değer kaybederek borsada devre kesilmesine neden olmuştu.

Forbes, OPEC+ anlaşması bozulduktan sonra başlayan petrol savaşında Rusya’nın Suudi Arabistan’a galip geleceğini belirtti.

Ellen R. Wald imzalı yazıda, Moskova’nın bu savaşta favori görünmesinin birkaç nedeni sıralandı.
Öncelikle, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Enerji Bakanı Aleksandr Novak’ın, petrol konusunda zor kararlar alma yeteneğine sahip deneyimli yöneticiler olduğu ifade edilen yazıda, aynısının Suudi yöneticiler için söylenemeyeceği kaydedildi.

Yazıda, “İkincisi, Rusya dayanır, oysa Suudi Arabistan’ın daha erken teslim olmak ve OPEC'i piyasayı dengelemeye zorlamak için nedenleri var” dendi. Ayrıca Saudi Aramco’nun halka açılmasının da Rusya’nın lehine bir durum olduğunu kaydeden Wald, her 5 Suudi vatandaştan birinin bu şirketin hisselerini satın aldığını, hatta bunun için kredi aldığını, ama OPEC+ anlaşması bozulduktan sonra hisselerin ucuzladığını ve fiyatların düşmeye devam ettiğini ve görünüşe bakılırsa Suudi Arabistan bir noktadan sonra baskıya boyun eğecek ve bu piyasayı dengelemek için bir şeyler yapacak. Ama bununla birlikte Suudi liderlerin imajlarını nasıl kurtaracağı da büyük bir soru işareti” dendi