This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Endonezya' nın Java adasındaki Merapi yanardağı faaliyete geçti. Yanardağ yaklaşık 6 bin metre yüksekliğe kadar kül püskürtüyor.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Emekli Amiral kripto yahudi Türker Ertürk:
"Bu iktidar yoksul halka öbür dünyada refah vaadediyor, ama kendisi öbür dünyada refaha değil, bu dünyada refaha talip."
"Bu iktidar yoksul halka öbür dünyada refah vaadediyor, ama kendisi öbür dünyada refaha değil, bu dünyada refaha talip."
Akademi Dergisi
TSK helikopterleri Serakib cephesinde vurulan askerleri taşıyor. TSK Suriye uçaklarını vururken Suriye Ordusu yaralı Türk askerlerini almak için helikopterlere iniş kalkış izni veriyor. 10 küsür Tsk üssünü koruyor... Türk Ordusu asil ve şerefli bir ordudur.…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Nayrab İdlib ekseninde Suriye ordu güçlerinin bombalaması sonucu henüz teyit edilmemiş bilgilere göre, TSK mensubu 12 askerimizin yaralandığı, iki askerimizin durumunun ağır olduğu bilgisi var.
Yaralılar helikopterler ve ambulanslarla Reyhanlı Devlet Hastenesi'ne taşındı.
Yaralılar helikopterler ve ambulanslarla Reyhanlı Devlet Hastenesi'ne taşındı.
Ubeyd bin Umeyr'in (r.a) rivayet ettiğine göre, Hazreti Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur;
"Bazı topluluklar, Deccal'le dostluk edecekler. Ve 'biz O'nun yalancı olduğunu biliyoruz; fakat O'nunla arkadaşlığımız, beraberliğimiz yiyeceklerimizi temin edebilmek, hayvanlarımızı otlatabilmek içindir' diyeceklerdir. Allah'ın gazabı indiği zaman ise onların hepsinin üstüne inecektir"
"Bazı topluluklar, Deccal'le dostluk edecekler. Ve 'biz O'nun yalancı olduğunu biliyoruz; fakat O'nunla arkadaşlığımız, beraberliğimiz yiyeceklerimizi temin edebilmek, hayvanlarımızı otlatabilmek içindir' diyeceklerdir. Allah'ın gazabı indiği zaman ise onların hepsinin üstüne inecektir"
RÛHUN GIDÂSI NAMAZ:
Dînin direği ve mü’minin mirâcı olan namaz ibâdeti, mü’min kimselerin kalplerinin azığı ve gıdâsıdır. Namazını tâdîl-i erkânına ve şartlarına riâyet ederek kılan kimse kalbinin ve rûhunun gıdâsını tam olarak almış olur. Namazlarını bu şekilde kılmaya devam eden kimse hem âhiret azığını hazırlamış, hem de dâima sıhhat ve âfiyette olmuş olur.
Namazını tâdîl-i erkânına ve şartlarına riâyet etmeyerek kılan kimsenin kalbi ve rûhu gıdâsını tam olarak alamaz, kalbi aç kalır ve zayıflar. Nihâyet kalb, gıdâsını alamadığı için ya mânevî bir hastalığa yakalanır veya mânen ölür.
Nitekim ihtiyaç duyduğu gıdâyı tam alamayan vücud da hastalanır ve zayıf düşer. (Fethu’l-Bârî, İbn-i Receb)
Dünya malında hırsızlık olduğu gibi Allâhü Teâlâ’ya ibâdette de hırsızlık olur. Hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem):
“Hırsızların en kötüsü namazından çalan kimsedir.” buyurdular. Ashâb-ı Kirâm:
“Yâ Resûlallah! Kişi namazından nasıl çalar?” dediklerinde Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem): “Rükûunu ve secdesini tam yapmaz.” buyurdular.
Diğer bir hadîs-i şerîfte: “Kişi, altmış sene namaz kılar, fakat onun bir namazı bile kabul olunmaz. Zîrâ o rükûu tam yapsa secdeyi tam yapmaz, secdeyi tam yapsa rükûu tam yapmaz.” buyuruldu.
Namazlarını böyle kılan kimse, namazın edeblerini terk ettiği, Allâhü Teâlâ’nın emrettiğini kusurlu ve noksan yaptığı için bu ibâdetinden aslâ sevab ve bir netîce alamaz.
İbrâhim en-Nehâî (rahimehullah) şöyle buyurdu: “Rükû ve secdesini tam yapmayan birini gördüğün zaman, onun âilesine (geçim darlığı çekeceği için) merhamet et.”
(Tefsîr-i Rûhu’l-Beyân)
Dînin direği ve mü’minin mirâcı olan namaz ibâdeti, mü’min kimselerin kalplerinin azığı ve gıdâsıdır. Namazını tâdîl-i erkânına ve şartlarına riâyet ederek kılan kimse kalbinin ve rûhunun gıdâsını tam olarak almış olur. Namazlarını bu şekilde kılmaya devam eden kimse hem âhiret azığını hazırlamış, hem de dâima sıhhat ve âfiyette olmuş olur.
Namazını tâdîl-i erkânına ve şartlarına riâyet etmeyerek kılan kimsenin kalbi ve rûhu gıdâsını tam olarak alamaz, kalbi aç kalır ve zayıflar. Nihâyet kalb, gıdâsını alamadığı için ya mânevî bir hastalığa yakalanır veya mânen ölür.
Nitekim ihtiyaç duyduğu gıdâyı tam alamayan vücud da hastalanır ve zayıf düşer. (Fethu’l-Bârî, İbn-i Receb)
Dünya malında hırsızlık olduğu gibi Allâhü Teâlâ’ya ibâdette de hırsızlık olur. Hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem):
“Hırsızların en kötüsü namazından çalan kimsedir.” buyurdular. Ashâb-ı Kirâm:
“Yâ Resûlallah! Kişi namazından nasıl çalar?” dediklerinde Peygamber Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem): “Rükûunu ve secdesini tam yapmaz.” buyurdular.
Diğer bir hadîs-i şerîfte: “Kişi, altmış sene namaz kılar, fakat onun bir namazı bile kabul olunmaz. Zîrâ o rükûu tam yapsa secdeyi tam yapmaz, secdeyi tam yapsa rükûu tam yapmaz.” buyuruldu.
Namazlarını böyle kılan kimse, namazın edeblerini terk ettiği, Allâhü Teâlâ’nın emrettiğini kusurlu ve noksan yaptığı için bu ibâdetinden aslâ sevab ve bir netîce alamaz.
İbrâhim en-Nehâî (rahimehullah) şöyle buyurdu: “Rükû ve secdesini tam yapmayan birini gördüğün zaman, onun âilesine (geçim darlığı çekeceği için) merhamet et.”
(Tefsîr-i Rûhu’l-Beyân)
Akademi Dergisi
İran'daki 5.9 büyüklüğündeki deprem Van'ın Başkale ilçesini vurdu. İçişleri Bakanı gizli Yahudi ve mason Süleyman Soylu dördü çocuk 7 vatandaşın yaşamını yitirdiğini ve enkaz altında kalanlar olduğunu açıkladı. Depremin vurduğu köylerdeki enkaz çalışmaları…
"Deprem konutları hibe değil, geri ödemeli olacak"
Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, 10 kişinin hayatını kaybettiği depremin Başkale'de yıkıma yol açtığı mahallelerde yapılacak olan konutların hibe olmayacağını, 20 yıl yapılandırmayla geri ödeme yapılacağını söyledi.
Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, 10 kişinin hayatını kaybettiği depremin Başkale'de yıkıma yol açtığı mahallelerde yapılacak olan konutların hibe olmayacağını, 20 yıl yapılandırmayla geri ödeme yapılacağını söyledi.
Akademi Dergisi
AKPKK'de yalanda sınır yok. Saplandıkları Suriye bataklığında, Türk halkını kandırabilmek için her türlü kara propaganda, yalan dolan, algı meşru görülüyor. Yandaş medyanın İDLİB'de Suriye Ordusu'nun önmli noktalarını vurduğunu iddia ettiği görüntüler;…
Yandaş medya her zamanki gibi yalan propaganda yapıyor...
Yunan-Türk sınırına çıkarma yapan AB yetkilileri: Avrupa'nın birliğini sınamak isteyenler hayal kırıklığına uğrayacak
Avrupa Birliği'nin yetkili isimleri, Yunanistan'a dayanışma ziyareti düzenleyip sınırda Türkiye'ye mesajlar gönderdi.
Suriye'deki İdlib krizine karşı Türkiye'nin sınırlarını açmasıyla göçmenlerin Yunanistan sınırına yığılması karşısında Avrupa Birliği'nin (AB) yetkili isimleri Yunanistan'a dayanışma ziyareti düzenledi.
Avrupa Birliği'nin yetkili isimleri, Yunanistan'a dayanışma ziyareti düzenleyip sınırda Türkiye'ye mesajlar gönderdi.
Suriye'deki İdlib krizine karşı Türkiye'nin sınırlarını açmasıyla göçmenlerin Yunanistan sınırına yığılması karşısında Avrupa Birliği'nin (AB) yetkili isimleri Yunanistan'a dayanışma ziyareti düzenledi.
Avrupa'nın kalkanı (?)
AB'nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu'nun Başkanı Ursula von der Leyen, 'Avrupa'nın kalkanı' diye nitelediği Yunanistan'ın sınırlarını koruma çabasını desteklediklerini dile getirdi.
'Aynı zamanda Avrupa sınırı'
Eski Almanya Savunma Bakanı da olan Von der Leyen, "Birinci önceliğimiz aynı zamanda Avrupa'nın sınırı olan Yunan dış sınırında düzenin sağlanmasını garantiye almak" diyerek ekledi:
"Bu sınır sadece Yunan sınırı değil, aynı zamanda Avrupa sınırıdır. Bugün bir Avrupalı olarak yanınızda duruyorum. Bugün buraya çok net bir Avrupa dayanışması ve Yunanistan'a destek mesajı vermek için geldik."
"Sınırlarımızdaki durum, sadece Yunanistan'ın değil, Avrupa'nın bir bütün olarak yönetmesi gereken bir meseledir. Avrupa'nın birliğini sınamak isteyenler hayal kırıklığına uğrayacaktır. Çizgimizi koruyacağız ve birliğimiz galip gelecek."
Atina'ya ihtiyaç duyduğu operasyonel desteği sağlamayı taahhüt ettiğini belirten Avrupa Komisyonu Başkanı, sınırdaki krizle ilgili Yunanistan'a ilk etapta 700 milyon euro mali yardım sözü verdi.
AB'nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu'nun Başkanı Ursula von der Leyen, 'Avrupa'nın kalkanı' diye nitelediği Yunanistan'ın sınırlarını koruma çabasını desteklediklerini dile getirdi.
'Aynı zamanda Avrupa sınırı'
Eski Almanya Savunma Bakanı da olan Von der Leyen, "Birinci önceliğimiz aynı zamanda Avrupa'nın sınırı olan Yunan dış sınırında düzenin sağlanmasını garantiye almak" diyerek ekledi:
"Bu sınır sadece Yunan sınırı değil, aynı zamanda Avrupa sınırıdır. Bugün bir Avrupalı olarak yanınızda duruyorum. Bugün buraya çok net bir Avrupa dayanışması ve Yunanistan'a destek mesajı vermek için geldik."
"Sınırlarımızdaki durum, sadece Yunanistan'ın değil, Avrupa'nın bir bütün olarak yönetmesi gereken bir meseledir. Avrupa'nın birliğini sınamak isteyenler hayal kırıklığına uğrayacaktır. Çizgimizi koruyacağız ve birliğimiz galip gelecek."
Atina'ya ihtiyaç duyduğu operasyonel desteği sağlamayı taahhüt ettiğini belirten Avrupa Komisyonu Başkanı, sınırdaki krizle ilgili Yunanistan'a ilk etapta 700 milyon euro mali yardım sözü verdi.
Akademi Dergisi
Esad: Suriye petrolünü çalan IŞİD'in iki ortağı var, Erdoğan ve Amerikalılar... Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, 'IŞİD terör örgütünün 2014 yılından bu yana Suriye petrolünün çalınmasında iki ortağı bulunuyor, bunların biri Recep Tayyip Erdoğan ve zümresi…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab AKPKK rejimi'nin Suriyedeki eylemlerini her fırsatta aktif olarak desteklediklerini/destekleyeceklerini belirtiyor...
Forwarded from Akademi Dergisi
CIA+MOSSAD+MI6'ın ortak komutasında BOP taşeronluğu yapan /vahşi ÖSO çeteleri, Serêkaniye'de sivil halkın evlerinden çaldıkları paralarla görüntülendi
Uygur Türklerinin fabrikalarda zorla çalıştırıldığı iddia edildi
Çin'in, Uygur Türklerini dünyaca ünlü bazı markaların fabrikalarında zorla çalıştırdığı ileri sürüldü.
BBC'nin haberine göre, merkezi Avustralya'da bulunan düşünce kuruluşu Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü (ASPI) tarafından yayımlanan rapor, 2017-2019 yıllarında, bir kısmı doğrudan toplama kamplarından alınan Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden 80 binden fazla Uygur Türkü'nün, aralarında Nike, Apple, BMW, Gap, Huawei ve Dell'in bulunduğu 83 tanınmış markanın tedarik zinciri olduğu ileri sürülen fabrikalara zorla gönderildiğini ortaya koydu.
Raporda, 2017'den bu yana Uygur Türklerinin Sincan'dan gönderildiği 9 eyalette 27 fabrika tespit edildiği, bu kişilerin Çin'in, Uygur Türklerine yönelik "yeniden eğitiminin ikinci aşaması" olarak çalıştırıldığı kaydedildi.
Uygur Türklerinin "keyfi gözaltı" tehdidi nedeniyle bu fabrikalarda görevlerini reddetmesi veya bu görevlerden kaçmasının son derecede zor olduğuna dikkati çekilen raporda, fabrikalarda Uygur Türklerinin ayrı yurtlarda yaşamaya, iş saatlerinin dışında mandarin dersleri almaya ve ideolojik olarak eğitim görmeye zorlandığı, sürekli gözetim altında tutulduğu ve ibadet etmelerine izin verilmediği belirtildi.
Çinli ve yabancı şirketlerin bu insan hakları ihlallerine "muhtemelen bilmeden" karıştığı ifade edilen raporda, bu firmalara Çin'deki fabrikalarındaki işçiler konusunda derhal ve kapsamlı insan hakları değerlendirmesi yapmaları çağrısında bulunuldu.
Çin'in, Uygur Türklerini dünyaca ünlü bazı markaların fabrikalarında zorla çalıştırdığı ileri sürüldü.
BBC'nin haberine göre, merkezi Avustralya'da bulunan düşünce kuruluşu Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü (ASPI) tarafından yayımlanan rapor, 2017-2019 yıllarında, bir kısmı doğrudan toplama kamplarından alınan Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden 80 binden fazla Uygur Türkü'nün, aralarında Nike, Apple, BMW, Gap, Huawei ve Dell'in bulunduğu 83 tanınmış markanın tedarik zinciri olduğu ileri sürülen fabrikalara zorla gönderildiğini ortaya koydu.
Raporda, 2017'den bu yana Uygur Türklerinin Sincan'dan gönderildiği 9 eyalette 27 fabrika tespit edildiği, bu kişilerin Çin'in, Uygur Türklerine yönelik "yeniden eğitiminin ikinci aşaması" olarak çalıştırıldığı kaydedildi.
Uygur Türklerinin "keyfi gözaltı" tehdidi nedeniyle bu fabrikalarda görevlerini reddetmesi veya bu görevlerden kaçmasının son derecede zor olduğuna dikkati çekilen raporda, fabrikalarda Uygur Türklerinin ayrı yurtlarda yaşamaya, iş saatlerinin dışında mandarin dersleri almaya ve ideolojik olarak eğitim görmeye zorlandığı, sürekli gözetim altında tutulduğu ve ibadet etmelerine izin verilmediği belirtildi.
Çinli ve yabancı şirketlerin bu insan hakları ihlallerine "muhtemelen bilmeden" karıştığı ifade edilen raporda, bu firmalara Çin'deki fabrikalarındaki işçiler konusunda derhal ve kapsamlı insan hakları değerlendirmesi yapmaları çağrısında bulunuldu.