Rusya ile müttefik olduğumuzu açıklamamızdan sonra İran bir doğrulama yapmak istedi. İran'da vazifeli bir Rus yetkili ile bu hususu görüştüler. Bu kişi de Rusya'daki üst seviye bir yetkiliye danıştı ve İran yönetimine şu resmi cevabı verdi:

"Evet müttefikiz. Özel yetkililerimiz dışında başka hiç kimsenin onlarla herhangi bir iletişimde bulunması ise şimdilik söz konusu değil."

Çok merak ediliyor, yazayım... Rusya yönetimi ile cemaatimizin ve dolayısı ile bizim çok sağlam bağlantılarımız/kanallarımız var. Herhangi bir iletişimsizlik söz konusu değil. Muhterem büyüğümüz de iktiza ettikçe bu kanallardan Rusya yönetimi ile iletişim kuruyor. Türkiye'nin, Rusya'nın, bölge ülkelerinin ve bütün dünyanın iyiliği için değerlendirmeler yapılıp kararlar alınıyor.

ABD'li askerden ABD ordusunun cinayetlerine itiraf

ABD hava kuvvetleri çalışanlarından Brandon Bryant, görevinden istifa etmesi ardından ABD ordusunun işlediği cinayetleri hakkında ifşaatta bulundu.

ABD ordusunu terk etmesi nedenine değinen Brandon Bryant, Afganistan'da bir binayı füzeyle hedef aldıkları sırada bir çocuğun binayı terk etmekte olduğunu fark ettiğini, bunu kendi amirlerine ilettiğini, ancak operasyonun devam etmesi gerektiği yönünde talimat aldığını, bu olayın yaşanması ardından görevinden istifa ettiğini söyledi.

Bryant açıklamasının devamında Washington'un İHA programlarıyla ilgili ifşaatta bulunmasından dolayı kendisi ve ailesinin, sürekli tehdit edildiğini, bu yüzden akrabaları ve yakın çevresi tarafından dışlandığını belirtti.

Bryant, kendisinin ABD hava kuvvetlerinde görev süresi boyunca şimdiye kadar en az 13 kişinin doğrudan ölümünde rolü olduğunu, kendisinin görev sürdürdüğü askeri birliğin toplamda bin 626 hedefi imha ettiğini, bu arada birçok kadın ve çocuğun da öldürüldüğünü açığa vurdu.

İhanet çok büyük...

Suriye'de askerlerimiz bilerek açık hedef yapılıyor, bilerek öldürtülüyor. Siyonizmin BOP Eş Başkanı Erdoğan, üstlerinden/konseylerden aldığı emir gereği BOP için Türk askerini Suriye'de yem olarak kullanıyor. TSK Suriye'de terörle savaşmıyor, tam aksi, ülkesini terörden kurtarmak için teröre karşı mücadele eden Beşar Esad ve meşru Suriye devletine karşı hedef yapılıyor.

BOP'un finanse ettigi Beyaz Baretliler adlı terör örgütünün Esad'ı karalamak için düzenlediği kimyasal saldırı oyunları ellerinde patladı, başarısız oldular. B planına geçtiler, buna göre; askerlerimiz Suriye Ordusu'na açık hedef olacak ve birkaç askerimizin Suriye ordusu askerleri tarafından öldürülmesi sağlanacak. Amaç; BOP'a karşı verdiği mücadele ile Türk halkının büyük kısmının sempatisini kazandığı Beşar Esad'ı asker katili Esad olarak kötü göstermek. Bizim Suriye Devleti ile, Suriye halkı ile yüzyıllardır kardeşlik hatta akrabalık bağlarımız var. Hiç bir sorunumuz yok. Bu oyunlara gelmeyelim. Esad, Sayın Putin Başkanlığını yaptığı Rusya'nın desteği ile ülkesini terörden temizliyor. Bizim düşmanımız okyanus ötesinden Ortadoğu'ya gelip kardeşi kardeşe kırdıran, askerimizin kanını kardeş Suriye askerinin kanı ile karıştıran ABD ve İsrail'dir.

Suriye Ordusu tarafından teröristlerden kurtarılan İdlib'in Serakib kasabasındaki Türkiye gözlem noktası Suriye Ordusu tarafından kuşatıldı ve Suriye ordu güçlerinin gözlem noktasından birkaç yüz metre uzakta olduğunu görülüyor.

Ülkesi haince işgal edilmiş bir ülkenin lideri olan Beşar Esad, katil olsaydı; orda etrafı Suriye Ordusu tarafından kuşatılmış çaresiz bırakılıp kaderine terkedilmiş içinde bir avuç asker olan TSK gözlem noktasını yerle bir ederlerdi..

Bu mu "Katil Esed?"
(ilk yayın tarihi; 14 Kasım 2018)

Suriyeliler Esad’ı omuzlarında taşıdı

IŞİD’in esaretinden kurtarılmaları nedeniyle minnettar olan Suriye’nin Süveyde vilayetinden halk, resmi bir resepsiyon sırasında Devlet Başkanı Beşar Esad’ı omuzlarında taşıdı.

Bu da 23 mart 2018 tarihli yayın;

Doğu Guta'da halk 'Yıkıl artık yıkıl, başımızdan devril, kahrol Esad. Yaşasın Reis Erdoğan, yaşasın Başkanlık, yaşasın Ak Parti!' sloganları atarken görüntülendi.

'Türkiye ile iyi ya da kötü bir tarihimiz var'

- Bizim için İsrail ile onlar (Türkiye) arasındaki fark, (İsrail'in) devlet olarak varlığını tanımıyor oluşumuzdur. Biz İsrail halkının varlığını tanımıyoruz. Milattan birkaç yüzyıl önce var olan İsrail halkından başka bir İsrail halkı yoktur. Şimdi onlar, gelip toprak işgal eden ve insanlarını yerlerinden eden diasporadır. Türk halkı ise vardır ve bizim komşularımızdır. İyi-kötü bir tarihimiz var. Türkiye bir devlet olarak vardır ve bizim komşu ülkemizdir. Türkiye var olmaya devam edecektir ve Türkler de kardeşçe bir halk olarak kalmalıdır. Erdoğan başta Suriye halkına düşmanlık yaratmak için Türk halkını arkasına alabileceğini zannetti ancak eli boş döndü. Bakış açımızın böyle olmaması konusunda dikkatli olmak zorundayız. Şunu tekrar vurguluyorum, bazı insanlar, siyasi güçler değil, Türk ordusu ve güvenlik kuruluşları Erdoğan'a karşılar. Bizi onlarla görüşmeye iten sebep de buydu.
- Rus ve İranlı dostlarımızla yaptığımız görüşmelerin de konusu buydu. "Evet, sizi savunuyoruz ancak en nihayetinde bu meselenin asıl sahipleri sizlersiniz" dediler. Bu doğru, topraklar bizim ve mesele de bizim, dolayısıyla herhangi bir sonuç ummasak da onlarla doğrudan görüşme düzenleme gibi bir görevimiz var. Belki sonuç elde edebileceğimiz günler de gelecektir, başta Türkiye'nin iç durumundakiler olmak üzere, dünyadaki ve Suriye'deki değişiklilerle birlikte.

İstanbul Arnavutköy'de simit satan bir kişinin arabasına el koymak isteyen zabıta memurlarına vatandaşlar engel oldu

Çevrede bulunan bir esnaf, bütün simitleri satın alarak zabıtaların arabaya ve simitlere el koymasının engel oldu.

Ankebut ağından ayrılan Mısır'dan Türkiye dizilerini izlemeyin fetvası

Senaryosunu gizli yahudi ve masonların yazdığı/oyuncularının hepsi gizli yahudi olan Kurtlar Vadisi ve Diriliş Ertuğrul dizilerini örnek veren Küresel Fetva Endeksi, "Erdoğan, diziler yoluyla Arap ülkelerinde 'nüfuz' oluşturmayı amaçlıyor" dedi.

Sultan İkinci Abdülhamid Han’ı irtihalinin seneyi devriyesinde Abdülhamit Han hazretlerini rahmetle yad ediyoruz

SULTAN İKİNCİ ABDÜLHAMİD HAN’IN ŞAHSİYETİ

Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın şahsiyeti hakkında, İngiliz Koramirali S. Henry Woods, hatıralarında şöyle demektedir:
“Bana göre Sultan Abdülhamid, Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan beri, gelen en muvaffakiyetli hükümdarlardandır. Çok sâkin ve gösterişten uzak bir halde yaşardı. Bir meseleye hâl çâresi ararken, o meselenin mütehassıslarını dinler, ancak onların fikirlerine esir olmazdı. Şehzade iken de akıllı ve nâzikti ve o zaman da İstanbul’a gelen Avrupalılar, kendisini ziyâret etmek isterlerdi. Eğer Sultan Abdülhamid Han olmasaydı, devleti akıllıca idâre etmeseydi, devlet çoktan yıkılmış olurdu. Osmanlı’yı para ve personel cihetinden kemiren, yoksul bırakan, gelişmesini durduran 93 Rus Harbi’nin yaralarını sarabilmesi hayrete şâyândır. Dış borçları ödedi, orduyu kuvvetlendirdi ve Osmanlı Devleti’ni yine dostluğu ve ittifakı aranır bir hâle getirdi.

Bugün Sultanımız İkinci Abdülhamid Han’ın irtihalinin seneyi devriyesi.

Ruhları şad olsun...

- https://bit.ly/2Sw5Eew