Akademi Dergisi
Gözler hep seni aradı ve sen hep yoktun Tayyip! | Şehitlerimizi kirli siyasetine alet ETME! https://www.youtube.com/watch?v=56_LFhvxQMU
Hatay'da "Çocuklarım aç, eve ekmek götüremiyorum, iş istiyorum" diye kendini ateşe veren Adem Yarıcı toprağa verildi. Cenaze törenine hiçbir AKPKK’linin katılmaması dikkat çekti. Cenaze törenine CHPKK Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur ve İsmet Tokdemir’in yanı sıra Yarıcı’nın akrabaları katıldı.
Ensar etkinliğinin ihalesi Ensar'a: AKPKK’li İBB’den 1 milyon TL
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) AKPKK yönetiminde olduğu dönemde skandallarla anılan Ensar Vakfı’na iki etkinlik için 1 milyon TL’nin üzerinde para ödediği ortaya çıktı.
İBB ile İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Ensar Vakfı ve Ensar Vakfı’na bağlı Değerler Eğitim Merkezi’nin (DEM) 16-17-18 Kasım 2017 tarihinde ortaklaşa düzenlediği Yüksek Din Öğretimi Kongresi için 585 bin 400 TL harcandı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) AKPKK yönetiminde olduğu dönemde skandallarla anılan Ensar Vakfı’na iki etkinlik için 1 milyon TL’nin üzerinde para ödediği ortaya çıktı.
İBB ile İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Ensar Vakfı ve Ensar Vakfı’na bağlı Değerler Eğitim Merkezi’nin (DEM) 16-17-18 Kasım 2017 tarihinde ortaklaşa düzenlediği Yüksek Din Öğretimi Kongresi için 585 bin 400 TL harcandı.
Akademi Dergisi
Kardeşi kardeşe kırdırmak istiyorlar BOP Eş Başkanı sahte diplomalı gayri resmi Cumhurbaşkanı ve tescilli vatan haini Erdoğan, Suriye'de BOP artığı terör örgütleri ile elele verip, iş tutup, tarihi kahramanlıklarla dolu TSK'yı, şanlı askerlerimizi, dost…
İdlib'deki gözlem noktalarına obüs ve mühimmat sevkiyatı
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), İdlib'deki gözlem noktalarına obüs ve mühimmat takviyesi yaptı.
Türkiye'nin farklı birliklerinden gönderilen obüs ve mühimmatların yer aldığı askeri konvoy, Hatay'ın Reyhanlı ilçesine ulaştı.
Burada askeri personel tarafından tırlardan indirilen obüsler, geniş güvenlik önlemleri altında İdlib'deki gözlem noktalarına yönlendirildi.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), İdlib'deki gözlem noktalarına obüs ve mühimmat takviyesi yaptı.
Türkiye'nin farklı birliklerinden gönderilen obüs ve mühimmatların yer aldığı askeri konvoy, Hatay'ın Reyhanlı ilçesine ulaştı.
Burada askeri personel tarafından tırlardan indirilen obüsler, geniş güvenlik önlemleri altında İdlib'deki gözlem noktalarına yönlendirildi.
Koronavirüs nedeniyle, Pekin'de kapalı mağazalar, boş sokaklar...
Virüs korkusu Çinlileri evde tutuyor.
Virüs korkusu Çinlileri evde tutuyor.
Akademi Dergisi
Japonya’daki karantina gemisinde salgın yayılıyor Bir yolcunun korona virüsü taşıdığı anlaşılınca Japonya’da karantinaya alınan gemide hastalık yayılıyor; daha önce 20 kişinin korona virüsünden enfekte olduğu açıklanan gemideki 41 yolcuda daha virüs tespit…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Japonya'nın Yokohama limanında 3700 yolcusuyla karantinaya alınan gemide;
- 28 Japon
- 11 Amerikalı
- 7 Avustralyalı
- 7 Kanadalı
- 3 Çinli yolcuda corona virüsü tespit edildi.
- 28 Japon
- 11 Amerikalı
- 7 Avustralyalı
- 7 Kanadalı
- 3 Çinli yolcuda corona virüsü tespit edildi.
Dünya Sağlık Örgütü harekete geçti: Sağlık ekibi gönderiyor
Ölümcül virüse ilişkin açıklamada bulunan Dünya Sağlık Örgütü (WH), yeni tip coronavirüs salgınına karşı Çin’e sağlık ekibi gönderme kararı aldı.
Salgına yönelik bir araya gelen WHO liderliğindeki uluslararası ekibin coronavirüs salgını için ülkeye gönderilmesi konusunda Çin'den olumlu geri dönüş alındığı belirtildi.
Örgüte bağlı sağlık ekibi liderinin pazartesi ya da salı yola çıkacağı, üyelerin ise ülkeye daha sonra gideceği ifade edildi.
Öte yandan ise ABD Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezinden (CDC) sağlık uzmanlarının Çin'e gidecek ekip içinde bulunabileceği kaydedildi.
Ayrıca sağlık ekibi ile ilgili detaylı bilgi paylaşılmazken, hazırlıkların tamamlanmasının ardından WHO’nun açıklama yapacağı dile getirildi.
Ölümcül virüse ilişkin açıklamada bulunan Dünya Sağlık Örgütü (WH), yeni tip coronavirüs salgınına karşı Çin’e sağlık ekibi gönderme kararı aldı.
Salgına yönelik bir araya gelen WHO liderliğindeki uluslararası ekibin coronavirüs salgını için ülkeye gönderilmesi konusunda Çin'den olumlu geri dönüş alındığı belirtildi.
Örgüte bağlı sağlık ekibi liderinin pazartesi ya da salı yola çıkacağı, üyelerin ise ülkeye daha sonra gideceği ifade edildi.
Öte yandan ise ABD Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezinden (CDC) sağlık uzmanlarının Çin'e gidecek ekip içinde bulunabileceği kaydedildi.
Ayrıca sağlık ekibi ile ilgili detaylı bilgi paylaşılmazken, hazırlıkların tamamlanmasının ardından WHO’nun açıklama yapacağı dile getirildi.
Günaydın Ziya Bey kırk yıldır aynı şeyi söylüyorduk zaten ne dediysek o....
Milli Eğitim Bakanı: Herkes üniversiteli olmak zorunda değil, 'Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa’ durumu var yani
Hürriyet gazetesinden Babacan, Milli Eğitim Bakanı Selçuk'un Bakanlar Kurulu'nda mesleki eğitimin öneminden bahsederken yaptığı açıklamaları aktardı. Buna göre Selçuk "Sanayici bizden nitelikli ara iş gücü istiyor. Herkes üniversiteli olmak zorunda değil. ‘Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa’ durumu var yani" dedi.
Hürriyet'ten Nuray Babacan'ın 'Ankara Fısıltıları/ Sen ağa ben ağa inekleri kim sağa' haberinin ilgili kısmı şöyle:
Bakan Selçuk'un “Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa” cümlesi Bakanlar Kurulu’nun ağır havasını dağıttı ve gülüşmelere neden oldu.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, bu sözleri mesleki eğitimin önemini anlatmak için söylemişti. Türkiye’nin ‘ara insan gücüne’ olan ihtiyacı ve eksikliği ortadaydı.
Bakan, “Asıl projemiz meslek liselerini güçlendirerek üniversitedeki yığılmayı azaltmak istiyoruz. Üniversite öğrencisi sayısı çoksa o ülkede sorun vardır. Az öğrenci sayısı varsa başarılıdır. Meslek liselerine karşı oluşan olumsuz yargıyı yönetebiliriz” diyerek, bu konuyu gittiği her yerde dile getiriyor.
Selçuk, meslek liselerinin makine parkının eskidiğini ve yeni yatırım yapılmadığını da kabul ediyor. Bu nedenle geliştirdikleri yeni bir modelle, artık okulları ‘fabrikaların, otellerin, işletmelerin’ içine taşıdıklarını anlatıyor.
Bir sohbet sırasında, konunun, Bakanlar Kurulu’nda da gündeme geldiğini anlatan Bakan, şöyle devam etti: “Kabinede de dile getirdim. Herkes üniversiteye gitmek zorunda değil. ‘Okumayan çocuğu meslek lisesine göndereyim’ algısını yıkmalıyız. Dönüşümü sektörle birlikte, istihdam ihtiyacına göre gerçekleştireceğiz. Sanayici bizden nitelikli ara iş gücü istiyor. Herkes üniversiteli olmak zorunda değil. ‘Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa’ durumu var yani."
Milli Eğitim Bakanı: Herkes üniversiteli olmak zorunda değil, 'Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa’ durumu var yani
Hürriyet gazetesinden Babacan, Milli Eğitim Bakanı Selçuk'un Bakanlar Kurulu'nda mesleki eğitimin öneminden bahsederken yaptığı açıklamaları aktardı. Buna göre Selçuk "Sanayici bizden nitelikli ara iş gücü istiyor. Herkes üniversiteli olmak zorunda değil. ‘Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa’ durumu var yani" dedi.
Hürriyet'ten Nuray Babacan'ın 'Ankara Fısıltıları/ Sen ağa ben ağa inekleri kim sağa' haberinin ilgili kısmı şöyle:
Bakan Selçuk'un “Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa” cümlesi Bakanlar Kurulu’nun ağır havasını dağıttı ve gülüşmelere neden oldu.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, bu sözleri mesleki eğitimin önemini anlatmak için söylemişti. Türkiye’nin ‘ara insan gücüne’ olan ihtiyacı ve eksikliği ortadaydı.
Bakan, “Asıl projemiz meslek liselerini güçlendirerek üniversitedeki yığılmayı azaltmak istiyoruz. Üniversite öğrencisi sayısı çoksa o ülkede sorun vardır. Az öğrenci sayısı varsa başarılıdır. Meslek liselerine karşı oluşan olumsuz yargıyı yönetebiliriz” diyerek, bu konuyu gittiği her yerde dile getiriyor.
Selçuk, meslek liselerinin makine parkının eskidiğini ve yeni yatırım yapılmadığını da kabul ediyor. Bu nedenle geliştirdikleri yeni bir modelle, artık okulları ‘fabrikaların, otellerin, işletmelerin’ içine taşıdıklarını anlatıyor.
Bir sohbet sırasında, konunun, Bakanlar Kurulu’nda da gündeme geldiğini anlatan Bakan, şöyle devam etti: “Kabinede de dile getirdim. Herkes üniversiteye gitmek zorunda değil. ‘Okumayan çocuğu meslek lisesine göndereyim’ algısını yıkmalıyız. Dönüşümü sektörle birlikte, istihdam ihtiyacına göre gerçekleştireceğiz. Sanayici bizden nitelikli ara iş gücü istiyor. Herkes üniversiteli olmak zorunda değil. ‘Sen ağa ben ağa, bu inekleri kim sağa’ durumu var yani."
Arjantin Antarktikası'nda kayıtlı tarihin en sıcak günü yaşandı
Arjantin Antarktikası yani Arjantin'in Antarktika kutup bölgesindeki topraklarında 6 Şubat Perşembe günü kayıtlardaki en sıcak gün olarak tarihe geçti.
Öğle saatlerinde 18,3 dereceye kadar çıkan rekor sıcaklık Arjantin Ulusal Meteoroloji Servisi tarafından duyuruldu. Sıcaklık Arjantin'in kutuptaki Esperanza araştırma üssünde tespit edildi. 1961'den bu yana düzenli kayıt tutan meteoroloji servisinin açıklamalarına göre bir önceki rekor sıcaklık 17,5 dereceydi ve 24 Mart 2015 tarihinde kaydedildi.
Arjantin Antarktikası yani Arjantin'in Antarktika kutup bölgesindeki topraklarında 6 Şubat Perşembe günü kayıtlardaki en sıcak gün olarak tarihe geçti.
Öğle saatlerinde 18,3 dereceye kadar çıkan rekor sıcaklık Arjantin Ulusal Meteoroloji Servisi tarafından duyuruldu. Sıcaklık Arjantin'in kutuptaki Esperanza araştırma üssünde tespit edildi. 1961'den bu yana düzenli kayıt tutan meteoroloji servisinin açıklamalarına göre bir önceki rekor sıcaklık 17,5 dereceydi ve 24 Mart 2015 tarihinde kaydedildi.
Eski Alman Dışişleri Bakanı’nın iki yüzlülüğü! Her şeyiniz sahtekarlık!
Eski Alman Dışişleri Bakanı Gabriel;
"Biz, PKK'yı 1980'li, 1990'lı ve 2000'li yıllardaki eylemlerinden tanıyoruz. Otobanlarda lastik yakmalarıyla, blokajlarla. Hukukun üstünlüğünü sağlamaktan başka bir şey yapamayız. Kürtler hakkında konuştuğumuzda şunu tekrar söylemek istiyorum; bu ülkede (genel olarak) o Kürtlerden konuşmuyoruz.
Biz burada yasak olan (PKK) bir örgütten bahsediyoruz. Neden yasaklandığını söyleyeyim; şantajla para toplama, silah ticareti, uyuşturucu ticareti. Hepsini de her zaman Türkiye'de mevcut iç savaşı finanse etmek için yaptı. Almanya'da yasak olmasının sebebi bu. Yasak olması, Türkiye'de suç işlediği için değil burada suç işlediği için."
Genel olarak Kürtler hakkında konuşulduğuna kaygılandığını vurgulayan Gabriel, "(Burada) 'Kürtler bizim en iyi müttefiklerimizdi' diye söylendi. Ancak biz buna 'Batı olarak onları kötü amaçlı kullandık' da diyebiliriz. Çünkü biz oraya (Suriye) girmek istemedik." değerlendirmesinde bulundu.
Eski Alman Dışişleri Bakanı Gabriel;
"Biz, PKK'yı 1980'li, 1990'lı ve 2000'li yıllardaki eylemlerinden tanıyoruz. Otobanlarda lastik yakmalarıyla, blokajlarla. Hukukun üstünlüğünü sağlamaktan başka bir şey yapamayız. Kürtler hakkında konuştuğumuzda şunu tekrar söylemek istiyorum; bu ülkede (genel olarak) o Kürtlerden konuşmuyoruz.
Biz burada yasak olan (PKK) bir örgütten bahsediyoruz. Neden yasaklandığını söyleyeyim; şantajla para toplama, silah ticareti, uyuşturucu ticareti. Hepsini de her zaman Türkiye'de mevcut iç savaşı finanse etmek için yaptı. Almanya'da yasak olmasının sebebi bu. Yasak olması, Türkiye'de suç işlediği için değil burada suç işlediği için."
Genel olarak Kürtler hakkında konuşulduğuna kaygılandığını vurgulayan Gabriel, "(Burada) 'Kürtler bizim en iyi müttefiklerimizdi' diye söylendi. Ancak biz buna 'Batı olarak onları kötü amaçlı kullandık' da diyebiliriz. Çünkü biz oraya (Suriye) girmek istemedik." değerlendirmesinde bulundu.