Pekin'de bulunan Atmosfer Fiziği Enstitüsü’nde yürütülen çalışmada 2 km derinliğe kadar olan okyanus sıcaklığını ölçmek için gözlemsel kayıtlar kullanıldı.

Oluşan veri boşlukları ise bilgisayar modelleri kullanılarak dolduruldu.
Araştırmacılar, 2019’daki okyanus sıcaklığının 198 -2010 arasındaki ortalama okyanus sıcaklığının 0,075 santigrat derece üstünde olduğunu buldu. Bu artış, ilk bakışta kulağa çok fazla gibi gelmese de 228.000.000.000.000.000.000.000 (228 sekstilyon) jul okyanus sıcaklığına tekabül ediyor.
Araştırmanın yazarlarından Dr. Lijing Cheng sıcaklık artışıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada “Anlaşılması daha kolay olsun diye bir hesaplama yaptım. Hiroşima’ya atılan atom bombası 63.000.000.000.000 jul enerjiyle patlamıştı. Geçtiğimiz 25 yılda okyanusların sırtına yüklediğimiz sıcaklık miktarı, Hiroşima’daki patlamanın 3.6 milyar katına eşit” ifadelerini kullandı.
Ölçülen okyanus sıcaklıklarının, su götürmez bir gerçek olduğunu ve küresel ısınmanın bir kanıtı olduğunu söyleyen Dr. Cheng, bu ısınma için insan kaynaklı emisyondan başka herhangi bir alternatif açıklama olamayacağını dile getirdi.
Araştırmanın ortak yazarlarından Dr. John Abraham ise konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
"Neyse ki bu konuda yapabileceğimiz şeyler var: Enerjiyi daha bilinçli şekilde kullanabilir ve enerji kaynaklarımızı daha çeşitli hale getirebiliriz. Bu sorunu azaltacak güce sahibiz."

Millet hesap soruyor, kurbanının hesabını istiyor, daha giriş kısmı, arkası da gelecek, dut yemiş bülbüle döneceksin, niye engelliyorsun, nedir paniğinin sebebi Kızılay başkanı hadsiz Kerem Kınık?

Hani, ne oldu? Anında istifayı çakıp göz yaşları ile bu milletten özür dileyeceğine, bir de hadsizce üste çıkıp, hesap soran milleti hukuk yoluna gitmekle tehdit ediyordun? Git, savcılıklar da milletin, Kızılay da milletin, devlet de milletin, hesap sorma hakkı da milletin lüzumsuz herif... Durun daha durun, biz daha başlamadık bile, burnunuzdan fitil fitil getireceğiz ve bu sene Kurban bayramında kurduğunuz bütün oyunlarınızın, hukuksuzluklarınızın hesabını da soracağız.

Sanki küfür, tehdit, hakaret, haddi aşma var, ne gerekçe ile şu durumda bir takipçini engelliyorsun? Sayayım mı sana Türk Kızılayının başına bu güne kadar kaç Masonun geçtiğini? Nereye kadar kaçacaksınız, Türkiye biziz... Devlet bizim, millet biziz...

İlkokul talebesi çocuklar bile deprem vergisini sorguluyor. Kaçacağın bir yer yok, bu millete yasalar önünde hesap ver Dr.Kerem Kınık!

Cezayir'de askeri uçak düştü

Cezayir'in kuzeydoğusundaki Em El Buvaki vilayetinde Cezayir ordusuna ait Rus yapımı Sukhoi SU-30 tipi askeri uçak düştü. Kazada 2 pilotun hayatını kaybettiği duyuruldu.

Otomobilin sıfatı yerli, kendisi ithal

TOGG CEO’su yerli otomobilin detaylarını açıkladı:

"Motor için Alman Bosch,
Batarya için Çin,
Araç entegrasyonu için Alman EDAG,
Şasi sistemleri için İngiliz Myra,
Tasarım için İtalya ile görüşüyoruz."

Elazığ depreminin ardından çadır ve erzak yardımı devam ederken bölgeden dikkat çeken haberler gelmeye başladı.

Ünlü Youtuber Ruhi Çenet, bölgeye giden yardımların çoğunu Suriyelilerin aldığını, çadırların yüzde 50'sinde Suriyelilerin kaldığını kaydetti.

Yıllardır sık tekrarla anlattık, ekonomi batak, halktan zorla almak yerine bu tür yollara başvuruyorlar.

Kontrolde alkollü çıktı; hastanede kan testi yaptırıp aksini kanıtladı ve verilen cezaları iptal ettirdi.

Isparta’da yaşayan Mehmet Altun’a (45), polis ekiplerince yapılan ölçüm sırasında alkollü olduğu gerekçesiyle 1228 TL para cezası yazıldı ve ehliyetine altı ay süreyle el konuldu.

Alkol kullanmadığını söyleyen Altun’un hastanede yaptırdığı kan testinde alkolsüz olduğu belirlendi. Mahkeme, karara itiraz eden Altun’un para cezasını ve ehliyete el koyma kararını iptal etti.

Sürücülere de uyarıda bulunan Altun, “Alkol kullanmadığı halde ceza yiyen sürücülere, hiç vakit kaybetmeden en yakın hastaneye giderek kan tahlili yaptırmalarını öneriyorum” ifadelerini kullandı.

Lavrov: Suriye'de muhaliflerin militanlardan ayrılması için net çalışma konusunda Türkiye'yle mutabakat sağladık.

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Moskova'da Güney Sudan Dışişleri Bakanı Awut Deng Acuil ile düzenledikleri ortak basın toplantısında dün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'yla yaptıkları telefon görüşmesine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Lavrov, "Militanlar İdlib'den çıkmaya devam ettikçe radikal grupların etkisi daha da artıyor. Bu nedenle, dün Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'yla yaptığımız telefon görüşmesinde bu konuyu etraflıca istişare ettik. Siyasi sürece katılmaya hazır olan vatansever silahlı muhaliflerin BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanınan gruplardan ayrılmasına ilişkin mutabakatın uygulanması için daha net bir çalışma yapılması konusunda anlaştık. Bunun yerine getirilmesi gerekli" dedi.

DSÖ corona virüs için 'hata yaptık' dedi

Dünya Sağlık Örgütü salgının uluslararası risk ölçeğini değerlendirmekte hata yaptık açıklamasında bulundu

Zaman zaman salgın hastalıkları ele alma şekliyle eleştirilen Dünya Sağlık Örgütü, Çin'de ortaya çıkan corona virüsün risk değerlendirmesinde bir hata olduğunu kabul etti.

Science Alert'in haberine göre Cenevre merkezli BM ajansı DSÖ, yayınlanan bir durum raporunda riskin "Çin'de çok yüksek, bölgesel düzeyde yüksek ve küresel düzeyde yüksek" olduğunu belirtti. Corona virüsü salgınının da uluslararası aciliyetinin de yüksek olduğu vurguladı.

Ayrıca bu düzeltmenin halk sağlığı açısından uluslararası düzeyde acil durum anlamına geleceği ifade edildi.

Manisa'da 5.1 büyüklüğünde deprem: İstanbul'da da hissedildi

Kandilli Rasathanesi'nin verilerine göre, Manisa'da 5.1 büyüklüğünde deprem meydana geldi. AFAD ise İstanbul'da da hissedilen depremin büyüklüğünü 4.8 olarak duyurdu.

Manisa'da merkez üssü Kırkağaç ilçesi 5.1büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, İstanbul'un yanı sıra İzmir ve Bursa'dan da hissedildi

Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan yeni tip koranavirüs (2019-nCoV) nedeniyle ülkede hayatını kaybedenlerin sayısı 106'ya çıktı.

Çin'de virüse yakalanan kişi sayısı ise 976’sının durumu ağır olmak üzere 4 bin 515 kişi olduğu açıklandı.

Rusya'nın Çin sınırındaki üç bölgede sınır kapıları 7 Şubat'a kadar kapalı tutulacak

Rusya'nın uzakdoğusundaki üç bölgenin koronavirüs salgını nedeniyle Çin'le sınırlarını 7 Şubat'a kadar kapalı tutacağı belirtildi. Başkent Moskova'da koronavirüs riski nedeniyle özel önlemler alındı.

Habarovsk Krayı Valisi Sergey Furgal, sınır geliştirme kurumu Rosgranstroy tarafından Habarovsk Krayı, Amur Bölgesi ve Yahudi Özerk Bölgesi yönetimlerine gönderilen yazıyı Instagram hesabında yayınladı.
Yazıya göre Rosgranstroy, Çin Yeni Yılı nedeniyle şubat başına kadar tatilde olan üç bölgenin Çin'le olan sınır kapılarının 7 Şubat'a kadar kapalı tutulacağını ifade etti.
Sergey Furgal, turist geçişlerinin azalması ve koronavirüs tehdidi nedeniyle daha önce Çin'in Heilongjiang kentindeki mevkidaşına sınır kapısının 7 Şubat'a kapalı tutulması önerisinde bulunduğunu kaydetti. 

2003 Bingöl depremine ilişkin Erdoğan'ın yapmış olduğu konuşma sosyal medyanın gündeminde:

2003/Erdoğan: "Depremlerde ortaya çıkan felaketin asıl sebebi, kamudaki yolsuzluklardır, yönetim sorunudur."

Akademi Dergisi'nin yıllardır ısrarla söylediği söylemler bir bir bütün siyasiler ve fikir adamları tarafından söyleniyor, paylaşılıyor.

Alparslan Kuytul'un siyasi söylemleri burda paylaşılmıştır yalnız; kendisinin en yakın zamanda İslami açıdan doğru kişilerin peşinden gitmesini temenni ediyoruz.

Çok değil çok kısa bir süre sonra halkın tamamı gerçekleri bizim söylemlerimizle vatan için millet için dillendirecek.

Gelsin yine benim operasyon müziğim...

En son bu müziği paylaştığımda ve üstüne ikazlar eklediğimde kale alınmamıştım. Sonraki süreçte Aladağ yut yangını üzerinden bize hücum eden kadroları hallaç pamuğu misali dağıtmıştım. Öyle sarsıcı gelişmeler yaşanmıştı ki karşılık vermek şöyle dursun, nasıl kaçınma manevraları yapacaklarını şaşırmışlardı. Basın ve medyadaki hainler, ta patronlarına kadar sıkıntılar çektiler. Hain Aydın Doğan bile resmiyette üzerinden attı her şeyi... Barolar Birliği Başkanı vardı, posta koyar gibi konuşurdu, o da Sabetayistti, bir tek darbe vurdum ve o günden sonra bir daha meydanda görülemedi. Çok sayıda STK, Masonik teşekkül, ihanet örgütü, sahada oynatılan hainler darmadağın oldu. En nihayet uluslar arası markalarını kirletmeyi bile göze alarak bizi Facebook'ta, Twitter'da, Youtube'da, WhatsApp'ta bizi tamamen bitirerek, aleyhe çevirdiğimiz darbeyi biraz olsun yumuşatabilmişlerdi. Bakalım şimdi neler olur...

Tahmin ediyorum ki, bu şekilde bizim devlet gücümüzü bizim aleyhimize çevirmeyi denerlerse birkaç hafta sonra birkaç bakan o mitingler yapılan geniş meydanlardan birinde sallanır. İzleyeciler milyonlarca T.C vatandaşı olur. O kadar kalabalık, hiç bedava otobüs, köfte, döner, meşrubat olmadığı halde toplanır... Tadına doyum olmaz bir manzara oluşur ve kimse o heyecanlı sahneyi görünce midesini hatırlamaz.

https://www.youtube.com/watch?v=Y8P7KibTsW8&index=76