Akademi Dergisi
2.13K subscribers
59.6K photos
24.9K videos
370 files
7.51K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Çanakkale'nin Ayvacık ilçesinde, Yunanistan'ın Midilli Adası'na lastik bot ile geçmek isteyen Afganistan uyruklu 94 düzensiz göçmen yakalandı.
Akademi Dergisi
Savcılık, Osman Öcalan’ın TRT Kurdi’ye çıkartılmasıyla ilgili “terör veya ayrılıkçı hareketleri övmemesi, yapılan faaliyetin basının haber verme özgürlüğü kapsamında kabul edilmesi gerektiğinden suç unsuru taşımadığı değerlendirilmektedir” kararı verdi.
Sözde İyi Parti'den tepki:

İstanbul belediye seçimini kazanmak adına, 74 askerimizin şehit edilmesinin sorumlusu, hain terörist Osman Öcalan'ın milletin televizyonu TRT ekranlarına çıkarılması "ifade özgürlüğü", öyle mi? Yazıklar olsun!
Çin-Rusya ilişkilerinde, kazan-kazan örneği

Çin Halk Cumhuriyeti ve Rusya ilişkileri son zamanlarda Batılı devletlerin mercek altına aldığı bir konu haline büründü. İki ülkenin geçmişe dayanan dostluk ve iş birliği günümüzde de meyvelerini vermeye devam ediyor. Çin Çağdaş Dünya Çalışmaları Merkezi'nden Yui Sui geçmişten günümüze Çin-Rusya ilişkilerini Daily China için kaleme aldı. Önemine binaen alıntılıyoruz:

Beijing-Moskova ilişkileri, 1990'ların başlarında çarpıcı bir şekilde iyileşmeye başlamadan önce birçok iniş ve çıkıştan geçti. Dirençli ve sağlam bir Çin-Rusya ortaklığının her iki taraf için de hayati önem taşıdığını ortada.

2 Ekim 1949'da Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurulmasından bir gün sonra, Sovyetler Birliği, Çin ile diplomatik ilişkiler kuran ilk ülke oldu. Bu temas yıllarca sürecek dostluk ve iş birliğinin temeli oldu.

1950'lerin başında, Çin-Sovyetler Birliği Dostluk Anlaşması, ittifak ve karşılıklı yardımlaşma da dahil olmak üzere iki taraflı anlaşmalar imzalandı. Çin Halk Cumhuriyeti'nin sınır güvenliği için katıldığı Kore Savaşı'nda (1950-53) Sovyetler Birliği, Çin'e askeri destek sağladı. Tüm bu karşılıklı ilişkilerin ardından Çin, gelişim sürecinde Sovyetler Birliği'nin süreç boyunca bulunduğu katkılara her zaman müteşekkir olduğunu ifade etti.
Henüz keşfedilen elektrikli yılan balığının etkisi, evinizdeki prizlerin üç katı voltaja ulaşıyor

Amazon yağmur ormanlarında, evdeki prizlerin üç katı voltajda şok veren yeni bir yılan balığı türü keşfedildi.

Pilin mucidi İtalyan fizikçi Alessandro Volta'ya atfen Electrophorus Voltai adı verilen yılan balığı 2,5 metre uzunluğa sahip.

Bir tür bıçak balığı olan hayvan, 860 volta kadar varan elektrik şoku verebiliyor. Bu, bugüne kadar bilim insanlarının bildiği hayvanlar arasına en güçlüsü.

Smithsonian Enstitüsü ve National Geographic Society bilim insanlarından oluşan São Paulo Araştırma Vakfından bir ekibin yaptığı araştırma, gezegenin bilinen tek elektrikli yılan balığı türün üçe çıkaran farklı bir elektrikli yılan balığı türü daha keşfetti.
Macaristan, Suriye ile yeniden ilişki kuruyor

Macaristan Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Macaristan'ın Avrupa'dan ilk ülke olarak 2020 yılının başlarından itibaren Şam'a diplomat göndererek, Suriye ile ilişkilerini insani işlerin takibi ve konsolosluk misyonları için şekillendireceğini belirtti.

Macaristan Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, Budapeşte'nin Şam ile ilişki kurmak suretiyle Suriye'deki Hıristiyanlar'a insani yardımlarını arttırma ve bu ülkedeki ekonomik fırsatları yakalamakta öncü Avrupalı ülkelerinden olmak istediğini kaydetti.

Avrupalı ülkelerin Suriye ile ilişkileri 2011 yılından beri ABD ve müttefiklerince desteklenen terör örgütlerinin geniş çaplı saldırılarının ardından kesildi. Ancak Çek Cumhuriyeti'nın Şam büyükelçiliği faaliyetini sürdürüyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'deki hayatının yavaş yavaş normale döndüğünü söyleyerek, "Suriye'deki savaş bitti" dedi. Rusya'nın, Suriye'deki süreci yakından izlediğini Lavrov, gerginliğin sadece İdlib ve Fırat'ın doğusunda yaşandığını belirtti.
Osman Gazi Köprüsü’nden garanti edilenin yarısı kadar araç geçti

Osman Gazi Köprüsü’nden Temmuz 2016 ve Haziran 2019 tarihlerini kapsayan 3 yıllık dönemde 22 milyon araç geçtiği bildirildi.

Karayolları Genel Müdürlüğü, CHPKK Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel’in, yap-işlet-devret modeliyle yapılan Osman Gazi Köprüsü’ne ilişkin CİMER’e yaptığı başvuruya yanıt verdi.

Başvuruya yanıtta: “Gebze-Orhangazi-İzmir (İzmit Körfez Geçişi ve Bağlantı Yolları Dahil) Otoyol Yap-İşlet Devret Projesinde; Osman Gazi Köprüsünün içerisinde bulunduğu 1. kesimin trafik garantisi 40.000 otomobil eşdeğer/gün’dür. 2016 Temmuz’dan 2019 Haziran’a kadar toplam 22.306.468 otomobil eşdeğer araç geçmiştir.”

Yap-işlet-devret modelli projelerde işletici firmalarla yapılan sözleşmelerde günlük veya yıllık olmak üzere çeşitli araç geçişi ya da hasta sayısı gibi taahhütler bulunuyor. Bu taahhütler tutturulamazsa devlet aradaki fark için işletici firmaya ödemede bulunuyor. Ödemelerse, verilen garantiler dövize endeksli olduğu için döviz bazında yapılıyor.

CHPKK’li Adıgüzel, devletin işletici firmalara yaptığı ödemelerin vatandaşlardan alınan vergilerle sağlandığını hatırlatarak, şöyle konuştu: “Gelen yanıtta geçiş sayıları aylara, yıllara ve araç tipine göre verilmediği için şirketlere ödenen miktara ilişkin net bir hesaplama yapamıyoruz. Ancak köprünün açıldığı tarihte bir otomobil için istenen 88.75 TL’den kaba bir hesap yapsak bile köprüden geçsin geçmesin her vatandaşımız Osman Gazi Köprüsü için cebinden en az 23.26 lira ödemiş oldu.”
Akademi Dergisi
BM: ABD'nin Suriye'deki saldırıları savaş suçudur BM, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Suriye'deki saldırılarının savaş suçu kapsamında olduğunu bildirdi. Reuters'in bildirdiğine göre BM Suriye soruşturma komisyonu Çarşamba günü yayınladığı raporda…
ABD BM raporundaki ‘savaş suçu’ iddiasını reddetti

ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, BM Suriye Soruşturma Komisyonu’nun raporunda ABD öncülüğündeki koalisyonun Suriye’de savaş suçu işlemiş olabileceği şeklindeki bulguları reddetti.

Büyükelçi Jeffrey, koalisyonun “icra ettiği her bir askeri operasyonda aşırı derecede özen gösterdiğini” belirtti.

Raporda, koalisyonun 3 Ocak’ta Irak sınırındaki El Safa kenti yakınlarında 16 sivilin hayatını kaybettiği hava saldırılarının askeri bir hedefe yöneltilmemiş ya da “gerekli tedbirler” alınmadan düzenlenmiş olabileceği değerlendirmesine yer verilmişti

Soruşturma Komisyonu, “Sivillerin ölümü ya da yaralanmasıyla sonuçlanan gelişi güzel saldırılara girişmek, bu tür saldırıların dikkatsizce yürürültüğü durumlarda savaş suçları anlamına gelir” ifadesini kullanmıştı.

Jeffrey ise raporun yayınlanmasından bir gün sonra, “Bu birimin (Suriye Soruşturma Komisyonu) bulgularını kabul etmiyoruz” dedi.
İranlı mühendis Van'da araçlar için doğal gaz tüpü üretiyor

İranlı mühendis Firuzi, geçen yıl YYÜ Teknokent'e yaptığı AR-GE başvurusunun kabul edilmesinin ardından yapımına başladığı fabrika binasını tamamladı.

Dört bin metrekare alana inşa edilen fabrika için Almanya'dan son teknolojik cihazlar getirten Firuzi, eğitim verilen 20 mühendisle üretime başladı.

17 milyon lira harcanarak tamamlanan fabrikada, kompozit malzemeden yapılacak basınçlı tüplerle araçların doğal gazla çalışması sağlanacak.

Yakıtta oluşturacağı tasarrufla hem kent hem de ülke ekonomisine önemli katkı sağlaması beklenen fabrikada, ilk etapta 150 kişi istihdam edilecek.
"20 Mühendisle işe başladık":

Firuzi, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin, doğal kaynaklar bakımından en zengin ülkelerden biri olduğunu belirterek, bunu fırsata çevirmek için Van'da yatırım yapma kararı aldığını söyledi.

Teknokent'in sağladığı olanaklarla üniversite yerleşkesinde 20 yıl için kiraladıkları alanda, yap-işlet-devret mantığıyla son teknolojiyle donatılan bir fabrika kurduklarını dile getiren Firuzi, "Makinaların hepsini Almanya'dan getirdik. Bu makinalarla Amerika, Japonya ve Kanada'da benzer faaliyetler yapılıyor. Uçak ve denizaltıların yapılmasında kullanılan teknolojiyi getirdik. Toplamda 17 milyon liralık bir yatırım yaptık. Halen çalışmalarımız devam ediyoruz. Şu an eğitim amaçlı 20 mühendisle işe başladık." diye konuştu.

Fabrikanın, kentin istihdamına önemli katkı sağlayacağını ifade eden Firuzi, şunları kaydetti: "Fabrikamızda ilk etapta 150 kişi istihdam edilecek. Umduğumuz destekleri alabilirsek ve işimizi de büyütebilirsek, bu rakamı 400 kişiye çıkarmayı hedefliyoruz. Basınçlı tüp üretiyoruz. Şu ana kadar tüm dünyada çelikten tüpler üretiliyordu. Bunlar ağır olduğu için taşıma maliyeti de yüksek. Bu nedenle Almanya'da bir patent oluşturduk. Yüzde yüz kompozit malzemesinden tüp üretmeye başladık. 100 litrelik bir çelik tüpün 120 kilo ağırlığı varken, kullandığımız malzemeyle bunu 22 kiloya düşürdük. "
"Bölgeye çok büyük yararı olacak":

Doğal gazlı araçlarda kullanmak için üretilen tüplerin kullanımını yaygınlaştırmak istediklerini ifade eden Firuzi, kentin farklı yerlerine mobil doğal gaz istasyonları kuracaklarını ifade etti.

Basınçlı tüplerin doğal gaz taşımacılığında da kullanılabileceğini belirten Firuzi, şöyle devam etti: "Hiçbir patlama tehlikesi yok. Doğal gazla çalışan araçlar, LPG'li araçların aksine her yere girebilir. Van'ın yatırım için çok iyi bir potansiyeli var. Devlet ve siyasilerinden bu bölgenin gelişmesi için o hissi aldığım için yatırım yaptım. Yetkililer her türlü desteği veriyor. İnşallah bu yatırımımız, başka yatırımcıların önün açar. Teknokentler teknolojinin başlangıcıdır. Fabrikanın bölgeye çok büyük yararı olacağına inanıyoruz. İş imkanı yüksek, gelir getirecek bir yatırım. Kullandığımız teknoloji, bölge işsizliğine katkıda bulunmakla birlikte ülkeye senelik 30 milyar metreküp doğal gaz kazandıracak. Fabrikamız milyar dolar gelir getirecek kapasiteye sahip."

Girişimci sayısını arttırmayı hedeflediklerini anlatan Görentaş, "Eğer katma değeri yüksek ürünler üretecek firmalar oluşturursak bölgede çok büyük ihracatlar yapacak duruma geliriz. Şu an üç firmamıza arsa tahsis ettik. Bunlar AR-GE ve inovasyon çalışması yapacak. İranlı firmamız katma değeri yüksek ürünler üretecek. Bu, Türkiye'de bir ilk olacak. Pazar payını artıracak bir yatırım oldu." ifadelerini kullandı.
Gerçek sahibi CIA olan ​Google’a rekor vergi cezası: Fransa’ya 965 milyon Euro ödeyecek

Google’ın vergiye ilişkin birkaç yıldır süren sorunları çözmek için Fransa’yla anlaştığı ve 965 milyon Euro ödeme yapacağı belirtildi. Bu miktarın 500 milyon Euro’sunun vergi kaçakçılığına ilişkin 2015’ten bu yana süren bir soruşturmada Paris mali savcılığı ile varılan anlaşma çerçevesinde ödeneceği ifade edildi.

Fransa geçen 11 Temmuz 2019’da Senato'nun onayladığı yasayla teknoloji devlerine dijital vergi uygulamasını devreye sokmuştu. Buna göre Facebook, Amazon ve Google gibi teknoloji şirketleri ülkede elde ettikleri gelirin yüzde üçünü vergi olarak ödeyecek.

Yasa uyarınca küresel satışı yılda 750 milyon Euro, Fransa'daki satışı da yılda 25 milyon Euro'nun üzerinde olan teknoloji şirketlerine vergi kesilecek. Uygulama geriye dönük olarak 2019 itibarıyla başlayacaktı. Fransa, uygulama ile yılda 400 milyon Euro vergi geliri bekliyor.
​'AKPKK'de peş peşe istifalar'

Aralarında eski bakan ve milletvekillerinin olduğu 100’e yakın istifa bekleniyor. Parti programı ve tüzüğü için çalışmaya start verilirken genel merkez için de yer bakılmaya başlandı.

Davutoğlu’nun ve ihracı istenen diğer isimlerin ardından Feramuz Üstün, Ahmet Müfit Cengiz ve İbrahim Turhan gibi AKPKK’de görev almış ve milletvekilliği yapmış isimlerden istifa açıklamaları geldi.

Davutoğlu’ya yakın kaynaklara dayandırılan iddialara göre istifaların sadece ihraç edilen üyelerle sınırlı kalmayacağı, aralarında bazı bakan ve eski milletvekillerinin de bulunduğu çok sayıda kişinin istifa edeceğini belirtiliyor.

İstifa eden bir siyasetçi, “Önümüzdeki bir ay içinde 100’e yakın eski milletvekilinin istifa etmesini bekliyoruz. Aralarında eski bakanlar da olacak” dedi.
"Nasıl bu hale geliyorlar"

Münafık, en genel tabirle Müslümanı aldatandır. Kur’an-ı Kerim’de Münafikun Suresi’nde “O münafıkları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider, konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar sanki duvara dayanmış kütükler gibidir. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanırlar, düşman olurlar. Onlardan sakın. Allah onların canlarını alsın. Nasıl bu hale geliyorlar?” (Münafikun, 4) buyrulmaktadır.
Meral Akşener: Erdoğan da görüyor; sistem artık işlemiyor

Sözde İYİ Parti Genel Başkanı gizli Yahudi Meral Akşener, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin işlemediğini Recep Tayyip Erdoğan’ın da gördüğünü söyledi;

Ben, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin artık işlemediğini, taşınamadığını, Sayın Erdoğan tarafından da bunun görüldüğünü düşünüyorum. Sistem tıkandı. Türkiye bunu taşıyamıyor. Kendi iç bünyelerinde dahi taşımıyor. Dolayısıyla parlamenter sistem ile ilgili bir adım mı atılacaktır onlarla ilgili henüz bir bilgimiz yok. Ama bildiğimiz bir şey var, taşımıyor. O nedenle bizimle ilgili, yani CHP ve İYİ Parti’nin yaptığı işbirliğinin sürüp sürmeyeceği, bu gelişmelere göre şekillenir.”