Suriyeli askeri kaynak doğruladı: İdlib'de militanlar bir savaş uçağımızı düşürdü
Suriye devlet televizyonu İdlib'deki militanların ordunun savaş uçaklarından birini düşürdüğünü doğruladı. Uçağın pilotunun durumu ise hâlâ bilinmiyor.
Suriye devlet televizyonuna demeç veren askeri bir kaynak, "El Tamaniya bölgesindeki Nusra teröristlerinin karargahlarını yok etmekle görevlendirilmiş olan savaş uçaklarımızdan birisi, bu bölgede faaliyet gösteren silahlı gruplar tarafından fırlatılan bir füze ile 14 Ağustos'ta düşürüldü" dedi.
Suriyeli kaynak, düşürülen uçağın pilotunun hayatta olup olmadığının ya da durumunun ne olduğunun bilinmediğini de sözlerine ekledi.
İdlib'in denetimi büyük ölçüde Heyet Tahrir el Şam'ın kontrolünde.
Suriye devlet televizyonu İdlib'deki militanların ordunun savaş uçaklarından birini düşürdüğünü doğruladı. Uçağın pilotunun durumu ise hâlâ bilinmiyor.
Suriye devlet televizyonuna demeç veren askeri bir kaynak, "El Tamaniya bölgesindeki Nusra teröristlerinin karargahlarını yok etmekle görevlendirilmiş olan savaş uçaklarımızdan birisi, bu bölgede faaliyet gösteren silahlı gruplar tarafından fırlatılan bir füze ile 14 Ağustos'ta düşürüldü" dedi.
Suriyeli kaynak, düşürülen uçağın pilotunun hayatta olup olmadığının ya da durumunun ne olduğunun bilinmediğini de sözlerine ekledi.
İdlib'in denetimi büyük ölçüde Heyet Tahrir el Şam'ın kontrolünde.
Biyometrik veritabanında skandal açık
Bir milyonu aşkın kişiye ait parmak izi, yüz tanıma gibi gizli verilerin kolayca erişilebilir bir veritabanında olduğu, İsrailli uzmanlar tarafından ortaya çıkarıldı.
İsrailli güvenlik uzmanları Noam Rotem ve Ran Locar, yaptıkları çalışmalar sonucunda 1 milyonu aşkın kişinin parmak izi, şifreleri ile biyometrik bilgilerinin kolayca erişebilir bir veritabanında tutulduğunu ortaya çıkardı.
Şifrelenmemiş ve kolayca erişilebilen bu bilgiler Suprema adlı güvenlik firmasının “Biostar 2” adlı biyometrik güvenlik sisteminin veritabanında yer alıyor.
İngiltere polis teşkilatı, savunma şirketleri ve bankalara hizmet veren, Avrupa’da branşında pazar lideri olduğunu savunan şirket, parmak izi ve yüz tanıma teknolojisi ile binalara ve güvenlik gerektiren giriş-çıkışlar için merkezi kontrol hizmeti veriyor.
Bir milyonu aşkın kişiye ait parmak izi, yüz tanıma gibi gizli verilerin kolayca erişilebilir bir veritabanında olduğu, İsrailli uzmanlar tarafından ortaya çıkarıldı.
İsrailli güvenlik uzmanları Noam Rotem ve Ran Locar, yaptıkları çalışmalar sonucunda 1 milyonu aşkın kişinin parmak izi, şifreleri ile biyometrik bilgilerinin kolayca erişebilir bir veritabanında tutulduğunu ortaya çıkardı.
Şifrelenmemiş ve kolayca erişilebilen bu bilgiler Suprema adlı güvenlik firmasının “Biostar 2” adlı biyometrik güvenlik sisteminin veritabanında yer alıyor.
İngiltere polis teşkilatı, savunma şirketleri ve bankalara hizmet veren, Avrupa’da branşında pazar lideri olduğunu savunan şirket, parmak izi ve yüz tanıma teknolojisi ile binalara ve güvenlik gerektiren giriş-çıkışlar için merkezi kontrol hizmeti veriyor.
AKPKK'li belediyede sahte imzayla milyonlarca liralık vurgun
AKPKK'li belediyelerde her geçen gün başka bir "vurgun" ortaya çıkarken, Urfa'daki Ceylanpınar Belediyesi'nin 31 Mart Yerel Seçimleri'ne kadar olan 5 yıllık dönemini inceleyen 2019 tarihli İçişleri Bakanlığı raporuna ulaşıldı. Raporda, alınmamış malzemelere milyonlarca lira ödendiği, sahte imzalarla belediyeye mal alınmış gibi gösterildiği, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin yardım için gönderdiği park malzemelerini dahi kendileri satın almış gibi fatura düzenlendiği ortaya çıktı. Müfettişler, bir önceki AKPKK'li yönetim dönemini kapsayan iddialar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
AKPKK'li belediyelerde her geçen gün başka bir "vurgun" ortaya çıkarken, Urfa'daki Ceylanpınar Belediyesi'nin 31 Mart Yerel Seçimleri'ne kadar olan 5 yıllık dönemini inceleyen 2019 tarihli İçişleri Bakanlığı raporuna ulaşıldı. Raporda, alınmamış malzemelere milyonlarca lira ödendiği, sahte imzalarla belediyeye mal alınmış gibi gösterildiği, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin yardım için gönderdiği park malzemelerini dahi kendileri satın almış gibi fatura düzenlendiği ortaya çıktı. Müfettişler, bir önceki AKPKK'li yönetim dönemini kapsayan iddialar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Havalimanı daimi hava hudut kapısı olarak ilan edildi
İstanbul Havalimanı, uluslararası giriş-çıkışlara açık daimi hava hudut kapısı olarak belirlendi.
Buna göre, İstanbul Havalimanı'nın uluslararası giriş-çıkışlara açık daimi hava hudut kapısı olarak tespitine Pasaport Kanunu gereğince karar verildi.
Bir diğer Cumhurbaşkanı Kararı ile de Karayolu Taşıma Kanunu kapsamındaki uluslararası taşımalara ilişkin yetkinin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nca her yıl belirlenecek kotalar dahilinde Türk limanlarından kendi ülkelerine yapacakları taşımalarda kullanılmak üzere Özbekistan Cumhuriyeti plakalı taşıtlara da verilmesi kararlaştırıldı.
İstanbul Havalimanı, uluslararası giriş-çıkışlara açık daimi hava hudut kapısı olarak belirlendi.
Buna göre, İstanbul Havalimanı'nın uluslararası giriş-çıkışlara açık daimi hava hudut kapısı olarak tespitine Pasaport Kanunu gereğince karar verildi.
Bir diğer Cumhurbaşkanı Kararı ile de Karayolu Taşıma Kanunu kapsamındaki uluslararası taşımalara ilişkin yetkinin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nca her yıl belirlenecek kotalar dahilinde Türk limanlarından kendi ülkelerine yapacakları taşımalarda kullanılmak üzere Özbekistan Cumhuriyeti plakalı taşıtlara da verilmesi kararlaştırıldı.
Gerçek sahibi CIA olan Facebook, kullanıcılarının sesli konuşmalarını dinlediğini itiraf etti.
- https://bit.ly/2N4dF9r
- https://bit.ly/2N4dF9r
Le Figaro Gazetesi: Suudi Koalisyonu, Yemen'de küçük düşürücü bir yenilgiye uğradı
Fransız gazetesi Le Figaro; "Yemen'e karşı oluşturulan Suudi askeri koalisyonu, Suudiler için her düzeyde utanç verici bir yenilgiye dönüştü." diye yazdı.
Le Figaro; "Yemen halkı gerçekte “kararlılık fırtınası”ndan (Suudi Arabistan'ın Yemen'deki operasyonunun adı) acı çekti ve 3 milyon insan evlerinden ve yerlerinden edildi ve 11 milyon Yemenli sivil açlığın pençesinde bulunuyor." diye belirtti.
Fransız gazetesi yazının devamında; "Askeri olarak Husiler (Ensarallah güçleri), sınırlı askeri yeteneklerine rağmen, hâlâ başkent Sanaa'yı elinde bulunduruyor ve Suudilerin bombardımanlarına ve BAE'nin yıkıcı saldırılarına rağmen zayıflamadılar." dedi.
Le Figaro; "Yemen halkı, Arap koalisyonu tarafından birçok açıdan kuşatılma altında ve modern askeri tarihin en yanlış saldırıları olan bombardımanlarla karşı karşıyadır." ifadelerini kullandı.
Fransız gazetesi Le Figaro; "Yemen'e karşı oluşturulan Suudi askeri koalisyonu, Suudiler için her düzeyde utanç verici bir yenilgiye dönüştü." diye yazdı.
Le Figaro; "Yemen halkı gerçekte “kararlılık fırtınası”ndan (Suudi Arabistan'ın Yemen'deki operasyonunun adı) acı çekti ve 3 milyon insan evlerinden ve yerlerinden edildi ve 11 milyon Yemenli sivil açlığın pençesinde bulunuyor." diye belirtti.
Fransız gazetesi yazının devamında; "Askeri olarak Husiler (Ensarallah güçleri), sınırlı askeri yeteneklerine rağmen, hâlâ başkent Sanaa'yı elinde bulunduruyor ve Suudilerin bombardımanlarına ve BAE'nin yıkıcı saldırılarına rağmen zayıflamadılar." dedi.
Le Figaro; "Yemen halkı, Arap koalisyonu tarafından birçok açıdan kuşatılma altında ve modern askeri tarihin en yanlış saldırıları olan bombardımanlarla karşı karşıyadır." ifadelerini kullandı.
"Suudi Arabistan son üç yılda üç aşağılayıcı yenilgiyle karşı karşıya kaldı"
Fransız gazetesi; "Suudi veliaht prensi Muhammed bin Selman, Yemen'den Katar hükümetinin kuşatılmasına kadar olan feci kararlarında Abu Dabi'nin veliaht prensi Muhammed bin Zaid'in tavsiyelerini dinledi. Gerçek şu ki, Suudi Arabistan dış politikasında son on yılda üç aşağılayıcı yenilgiyle karşı karşıya kaldı. Suudi Arabistan'ın ilk yenilgisi Suriye'deydi ve 2012 ile 2016 arasında Suriyeli savaşçılara para ve teçhizatla destek verdi." diyerek yazısına devam etti.
Fransız gazetesi, Suudi’nin 2015’ten beri devam eden Yemen işgalini ve ardından Katar’ı Suudi Arabistan’ın ikinci ve üçüncü yenilgileri olarak ele aldı; ancak Yemen’deki yenilgiyi Suudi’nin en büyük yenilgisi olarak tanımladı.
Fransız gazetesi; "Suudi veliaht prensi Muhammed bin Selman, Yemen'den Katar hükümetinin kuşatılmasına kadar olan feci kararlarında Abu Dabi'nin veliaht prensi Muhammed bin Zaid'in tavsiyelerini dinledi. Gerçek şu ki, Suudi Arabistan dış politikasında son on yılda üç aşağılayıcı yenilgiyle karşı karşıya kaldı. Suudi Arabistan'ın ilk yenilgisi Suriye'deydi ve 2012 ile 2016 arasında Suriyeli savaşçılara para ve teçhizatla destek verdi." diyerek yazısına devam etti.
Fransız gazetesi, Suudi’nin 2015’ten beri devam eden Yemen işgalini ve ardından Katar’ı Suudi Arabistan’ın ikinci ve üçüncü yenilgileri olarak ele aldı; ancak Yemen’deki yenilgiyi Suudi’nin en büyük yenilgisi olarak tanımladı.
Biyomühendislikte büyük bir atılım: Nano-parçacıkların toksiklik seviyesini değiştirme yöntemi bulundu
Rusya Ulusal Nükleer Araştırmalar Üniversitesi ve Seçenov Üniversitesi uzmanları, Fransız Reims Üniversitesi ve Alman Tübingen Üniversitesi profesörleriyle birlikte imza attığı bir araştırma sonucu nano-parçacıkların toksiklik seviyesinin kimyasal bileşimlerinden daha çok boyutları ve yüzey yüküne bağlı olduğunu ortaya koydu.
Nano-parçacıkların olası toksikliği sorunu tıp alanında kullanımını engelleyen faktörlerden biri olarak biliniyor. Söz konusu sorunun çözümü, onkoloji ve nörodejeneratif hastalıkların teşhisi ve tedavisinde nitelik açısından yeni seviyeye ulaşılmasını sağlayabiliyor.
Araştırmayı gerçekleştiren ekip üyesi, Rusya Ulusal Nükleer Araştırmalar Üniversitesi Nano-Biyomühendislik Laboratuvarı uzmanı İgor Nabiyev, geliştirdikleri yöntemin her türlü nano-parçacıkların kimyasal bileşimlerine bakmaksızın toksiklik seviyesini gerek arttırma, gerekse sıfıra indirme imkanını tanıdığına dikkat çekti.
Rusya Ulusal Nükleer Araştırmalar Üniversitesi ve Seçenov Üniversitesi uzmanları, Fransız Reims Üniversitesi ve Alman Tübingen Üniversitesi profesörleriyle birlikte imza attığı bir araştırma sonucu nano-parçacıkların toksiklik seviyesinin kimyasal bileşimlerinden daha çok boyutları ve yüzey yüküne bağlı olduğunu ortaya koydu.
Nano-parçacıkların olası toksikliği sorunu tıp alanında kullanımını engelleyen faktörlerden biri olarak biliniyor. Söz konusu sorunun çözümü, onkoloji ve nörodejeneratif hastalıkların teşhisi ve tedavisinde nitelik açısından yeni seviyeye ulaşılmasını sağlayabiliyor.
Araştırmayı gerçekleştiren ekip üyesi, Rusya Ulusal Nükleer Araştırmalar Üniversitesi Nano-Biyomühendislik Laboratuvarı uzmanı İgor Nabiyev, geliştirdikleri yöntemin her türlü nano-parçacıkların kimyasal bileşimlerine bakmaksızın toksiklik seviyesini gerek arttırma, gerekse sıfıra indirme imkanını tanıdığına dikkat çekti.
Güney Kore'den Japonya'ya yeşil ışık: Memnuniyetle el ele veririz
Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in, ülkesinin, diyalog yolunu seçmesi halinde aralarındaki ticari gerginliğin sürdüğü Japonya ile "memnuniyetle el ele vereceğini" belirtti.
Moon, "Geç olması hiç olmamasından daha iyidir. Japonya diyalog ve iş birliği yolunu seçerse memnuniyetle el ele vereceğiz. Japonya ile adil ticaret ve iş birliği yapan bir Doğu Asya oluşturmak için çaba göstereceğiz." ifadelerini kullandı.
Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in, ülkesinin, diyalog yolunu seçmesi halinde aralarındaki ticari gerginliğin sürdüğü Japonya ile "memnuniyetle el ele vereceğini" belirtti.
Moon, "Geç olması hiç olmamasından daha iyidir. Japonya diyalog ve iş birliği yolunu seçerse memnuniyetle el ele vereceğiz. Japonya ile adil ticaret ve iş birliği yapan bir Doğu Asya oluşturmak için çaba göstereceğiz." ifadelerini kullandı.
Almanya ve Çin’den gelen veriler
resesyon endişelerini arttırdı
ABD Başkanı Donald Trump Çin’den ithal edilen 300 milyar dolarlık ürüne ilave gümrük vergisinin Eylül ayı itibariyle yürürlüğe gireceğini açıklamıştı. Ancak Trump aralarında dizüstü bilgisayar, cep telefonu, oyun konsolu gibi kalemlerin bulunduğu ürünlerin bazılarına uygulanacak gümrük vergilerini Noel tatili öncesindeki alışveriş sezonunda tüketiciyi olası fiyat artışından koruma gerekçesiyle Aralık ayına kadar askıya aldı.
ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross CNBC kanalına verdiği röportajda bu adım karşılığında Çin’in herhangi bir taviz vermediğini söyledi, “Bir ‘al ver’ durumu olmadı” dedi. Tarafların Eylül ayında ticaret savaşına çözüm getirmek amacıyla bir araya gelmesi bekleniyordu ancak bu görüşmenin yapılıp yapılmayacağı ya da tarihi de kesinleşmiş değil.
“Çin ile ticaret savaşının çözümü konusunda piyasalar sabırlı olmalı”
Fox Business kanalının yayınına katılan Beyaz Saray’ın ekonomi ve ticaretten sorumlu danışmanı Peter Navarro ise Trump’ın Çin mallarına ilave gümrük vergisi adımını askıya alma kararının amacının ABD firmaları üzerinde ticaret savaşının etkisini azaltmak olduğunu söyledi. Gümrük vergilerinin ertelenmesi karşılığında Çin’den taviz beklemenin yanlış bir bakış açısı olacağını belirten Navarro “Yapmaya çalıştığımız şeyin çıkış noktası kendimize değil onlara acı vermekti. 1 Eylül itibariyle gümrük vergilerini devreye sokmamız halinde onlardan ziyade biz zarar görecektik. Bu aptalca olur” şeklinde konuştu.
resesyon endişelerini arttırdı
ABD Başkanı Donald Trump Çin’den ithal edilen 300 milyar dolarlık ürüne ilave gümrük vergisinin Eylül ayı itibariyle yürürlüğe gireceğini açıklamıştı. Ancak Trump aralarında dizüstü bilgisayar, cep telefonu, oyun konsolu gibi kalemlerin bulunduğu ürünlerin bazılarına uygulanacak gümrük vergilerini Noel tatili öncesindeki alışveriş sezonunda tüketiciyi olası fiyat artışından koruma gerekçesiyle Aralık ayına kadar askıya aldı.
ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross CNBC kanalına verdiği röportajda bu adım karşılığında Çin’in herhangi bir taviz vermediğini söyledi, “Bir ‘al ver’ durumu olmadı” dedi. Tarafların Eylül ayında ticaret savaşına çözüm getirmek amacıyla bir araya gelmesi bekleniyordu ancak bu görüşmenin yapılıp yapılmayacağı ya da tarihi de kesinleşmiş değil.
“Çin ile ticaret savaşının çözümü konusunda piyasalar sabırlı olmalı”
Fox Business kanalının yayınına katılan Beyaz Saray’ın ekonomi ve ticaretten sorumlu danışmanı Peter Navarro ise Trump’ın Çin mallarına ilave gümrük vergisi adımını askıya alma kararının amacının ABD firmaları üzerinde ticaret savaşının etkisini azaltmak olduğunu söyledi. Gümrük vergilerinin ertelenmesi karşılığında Çin’den taviz beklemenin yanlış bir bakış açısı olacağını belirten Navarro “Yapmaya çalıştığımız şeyin çıkış noktası kendimize değil onlara acı vermekti. 1 Eylül itibariyle gümrük vergilerini devreye sokmamız halinde onlardan ziyade biz zarar görecektik. Bu aptalca olur” şeklinde konuştu.
Zaharova: Türkiye'nin Soçi Mutabakatı'nı eksiksiz olarak uygulayacağını düşünüyoruz
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Türkiye'nin 17 Eylül 2018'de imzalanan Soçi Mutabakatı'ndaki yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getireceğini düşündüklerini söyledi.
Şu anda en zor durumun İdlib gerilimi azaltma bölgesinde gözlendiğini anlatan Zaharova, "Heyet Tahrir el-Şam militanları Rus askeri tesislerine ve Suriye ordusu mevzilerine saldırılara son vermiyor. Rusya ve Suriye'nin 2 Ağustos'tan bu yana ateşkesi sağlama çabaları militanlar tarafından görmezden gelindi, 200'den fazla ihlal tespit edildi ve bunlar sonucunda siviller hayatını kaybetti. Bunlara yanıt olarak Suriye ordusu, Rus hava grubunun desteğiyle gerilimi azaltma bölgesindeki sivillerin güvenliğini sağlamaya dönük tüm önlemleri alarak terör faaliyetlerini bastırmaya yönelik nokta operasyonlar düzenliyor" ifadelerini kullandı.
Rusya'nın Soçi Mutabakatı'na bağlılığını koruduğunu kaydeden Zaharova, "Bu mutabakat, BM Güvenlik Konseyi tarafından terör örgütü kabul edilen grupların militanlarını korumak ve kollamak için bir bahane olarak kullanılmamalı. Türk partnerlerimizin bu mutabakat kapsamında üstlendikleri yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getireceği düşünüyoruz" dedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Türkiye'nin 17 Eylül 2018'de imzalanan Soçi Mutabakatı'ndaki yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getireceğini düşündüklerini söyledi.
Şu anda en zor durumun İdlib gerilimi azaltma bölgesinde gözlendiğini anlatan Zaharova, "Heyet Tahrir el-Şam militanları Rus askeri tesislerine ve Suriye ordusu mevzilerine saldırılara son vermiyor. Rusya ve Suriye'nin 2 Ağustos'tan bu yana ateşkesi sağlama çabaları militanlar tarafından görmezden gelindi, 200'den fazla ihlal tespit edildi ve bunlar sonucunda siviller hayatını kaybetti. Bunlara yanıt olarak Suriye ordusu, Rus hava grubunun desteğiyle gerilimi azaltma bölgesindeki sivillerin güvenliğini sağlamaya dönük tüm önlemleri alarak terör faaliyetlerini bastırmaya yönelik nokta operasyonlar düzenliyor" ifadelerini kullandı.
Rusya'nın Soçi Mutabakatı'na bağlılığını koruduğunu kaydeden Zaharova, "Bu mutabakat, BM Güvenlik Konseyi tarafından terör örgütü kabul edilen grupların militanlarını korumak ve kollamak için bir bahane olarak kullanılmamalı. Türk partnerlerimizin bu mutabakat kapsamında üstlendikleri yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getireceği düşünüyoruz" dedi.
Erdoğan hakkında suç duyurusu
Burdur’un Yeşilova ilçesinde bulunan Salda Gölü’nde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Millet Bahçesi ve Millet Bahçesine ait Sosyal Donatıları ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İhalesine karşı sözde Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) dikkat çeken bir adım attı.
HKP Yeşilova Cumhuriyet Savcılığına AKPKK’li sahte diplomalı gayri resmi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Orman ve Su İşleri Bakanı Bekir Pakdemirli, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Toplu Konut İdaresi Başkanı Ömer Bulut, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü Yusuf Kandazoğlu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu Üyeleri hakkında Temel Milli Yararlara Karşı Faaliyette Bulunmak Üzere Yarar Sağlama (TCK 305), Görevi Kötüye Kullanmak (TCK.257/1,2), Anayasayı İhlal, Çevre ve Milli Parklar Kanununa Muhalefet’ten suç duyurusunda bulundu.
Burdur’un Yeşilova ilçesinde bulunan Salda Gölü’nde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Millet Bahçesi ve Millet Bahçesine ait Sosyal Donatıları ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İhalesine karşı sözde Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) dikkat çeken bir adım attı.
HKP Yeşilova Cumhuriyet Savcılığına AKPKK’li sahte diplomalı gayri resmi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Orman ve Su İşleri Bakanı Bekir Pakdemirli, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Toplu Konut İdaresi Başkanı Ömer Bulut, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü Yusuf Kandazoğlu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu Üyeleri hakkında Temel Milli Yararlara Karşı Faaliyette Bulunmak Üzere Yarar Sağlama (TCK 305), Görevi Kötüye Kullanmak (TCK.257/1,2), Anayasayı İhlal, Çevre ve Milli Parklar Kanununa Muhalefet’ten suç duyurusunda bulundu.
Akademi Dergisi
Meclis, Rabia Naz Vatan’ın ölümünü araştıracak: Yeşermiş umudumuzu karartmasınlar Meclis, Giresun'da şüpheli şekilde yaşamını yitiren Rabia Naz başta olmak üzere çocuk ölümlerinin araştırılması için komisyon kurdu. - https://bit.ly/2JFCYg5
Rabia Naz'ın babası Şaban Vatan'dan iki bakan hakkında şikayet: "Cinayete taraf oldular"
Şüpheli ölümü halen aydınlatılmayan Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan, İçişleri Bakanı Soylu ve Adalet Bakanı Gül’den şikayetçi oldu.
Giresun'un Eynesil ilçesinde yaklaşık bir buçuk yıl önce evinin önünde yaralı bulunup, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan'ın şüpheli ölümü ve soruşturma sürecindeki şaibeler hala aydınlatılmazken; baba Şaban Vatan’ın ise adalet arayışı sürüyor.
Şüpheli ölümü halen aydınlatılmayan Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan, İçişleri Bakanı Soylu ve Adalet Bakanı Gül’den şikayetçi oldu.
Giresun'un Eynesil ilçesinde yaklaşık bir buçuk yıl önce evinin önünde yaralı bulunup, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan'ın şüpheli ölümü ve soruşturma sürecindeki şaibeler hala aydınlatılmazken; baba Şaban Vatan’ın ise adalet arayışı sürüyor.
Microsoft, çalışanlarının Skype görüşmelerini dinlendiğini kabul etti
Microsoft, gizlilik sözleşmesini, şirketin akıllı asistanı Cortana ile Skype’ın çeviri hizmeti tarafından kayıt altına alınan görüşmelerin dinleniyor olabileceğini açıkça belirtecek biçimde değiştirdi.
Microsoft’un gizlilik politikaları sözleşmesinde yakın zamanda yaptığı güncellemede, “Kişisel verileri işleme süreci hem otomatik (sanal asistan tarafından) hem de manuel olarak (doğrudan insanlar tarafından) gerçekleştirilebilir” ifadesi yer aldı.
Tüm bunlar da şirketin, iş ortaklıkları üzerinden Microsoft için çalışan kişilerin, müşterilerin akıllı asistan Cortana ve Skype’ın çeviri hizmeti ile yaptıkları görüşmeleri dinlediği iddialarını doğrulamış olduğunu ortaya koydu.
Habere göre şirket çalışanları, biri sesli asistan Cortana diğeri de Skype’ın çeviri hizmeti olmak üzere her iki servis üzerinden aktarılan ses kayıtları, Microsoft için çalışan kişiler tarafından dinlendi. Üstelik söz konusu güvenlik ihlali Microsoft müşterilerinin kişisel ve hassas konuşmalarını, gizli dokümanlarını, ekran görüntülerini ve ses kayıtlarını da kapsıyor.
Microsoft, gizlilik sözleşmesini, şirketin akıllı asistanı Cortana ile Skype’ın çeviri hizmeti tarafından kayıt altına alınan görüşmelerin dinleniyor olabileceğini açıkça belirtecek biçimde değiştirdi.
Microsoft’un gizlilik politikaları sözleşmesinde yakın zamanda yaptığı güncellemede, “Kişisel verileri işleme süreci hem otomatik (sanal asistan tarafından) hem de manuel olarak (doğrudan insanlar tarafından) gerçekleştirilebilir” ifadesi yer aldı.
Tüm bunlar da şirketin, iş ortaklıkları üzerinden Microsoft için çalışan kişilerin, müşterilerin akıllı asistan Cortana ve Skype’ın çeviri hizmeti ile yaptıkları görüşmeleri dinlediği iddialarını doğrulamış olduğunu ortaya koydu.
Habere göre şirket çalışanları, biri sesli asistan Cortana diğeri de Skype’ın çeviri hizmeti olmak üzere her iki servis üzerinden aktarılan ses kayıtları, Microsoft için çalışan kişiler tarafından dinlendi. Üstelik söz konusu güvenlik ihlali Microsoft müşterilerinin kişisel ve hassas konuşmalarını, gizli dokümanlarını, ekran görüntülerini ve ses kayıtlarını da kapsıyor.
ABD, Suriye'de Türkiye sınırı yakınlarında askeri hava üssü kuruyor
ABD, Suriye'nin kuzeyinde Rasul Ayn (Serekaniye) kentinde yeni bir askeri hava üssü kuruyor. Üsten ABD'ye ait helikopterler iniş kalkış yapabilecek.
Bölgedeki güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre ABD, Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinin karşısında yer alan Rasul Ayn kentinde askeri hava üssü kuruyor.
Suriye kuzeyinde 26 askeri üssü olan ABD, Resul Ayn kentinde yeni bir askeri hava üssü kurmak için çalışmalara başladı.
Askeri hava üssü Rasul Ayn kentinin güneyinde yer alan Tel Erkam bölgesinde kurulacak. 5 kilometrelik alana yapılan Askeri üssün gelecek aya kadar tamamlanması bekleniyor. Askeri üssün çevresi ABD'li askerler tarafından korunurken, üsse ABD'li yetkililer dışında kimse giremiyor.
ABD, Suriye'nin kuzeyinde daha önce Derik, Deyr er Zor, Rakka, Tabka, Rimelan, Hol, Şedadi, Kobani, Eyn İssa, Menbiç, Haseke ve Tel Abyad'da askeri üsler kurmuştu.
ABD, Suriye'nin kuzeyinde Rasul Ayn (Serekaniye) kentinde yeni bir askeri hava üssü kuruyor. Üsten ABD'ye ait helikopterler iniş kalkış yapabilecek.
Bölgedeki güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre ABD, Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinin karşısında yer alan Rasul Ayn kentinde askeri hava üssü kuruyor.
Suriye kuzeyinde 26 askeri üssü olan ABD, Resul Ayn kentinde yeni bir askeri hava üssü kurmak için çalışmalara başladı.
Askeri hava üssü Rasul Ayn kentinin güneyinde yer alan Tel Erkam bölgesinde kurulacak. 5 kilometrelik alana yapılan Askeri üssün gelecek aya kadar tamamlanması bekleniyor. Askeri üssün çevresi ABD'li askerler tarafından korunurken, üsse ABD'li yetkililer dışında kimse giremiyor.
ABD, Suriye'nin kuzeyinde daha önce Derik, Deyr er Zor, Rakka, Tabka, Rimelan, Hol, Şedadi, Kobani, Eyn İssa, Menbiç, Haseke ve Tel Abyad'da askeri üsler kurmuştu.