Çanakkale'nin Ayvacık ilçesinden yasa dışı yollarla Yunanistan'ın Midilli adasına geçiş yapmak isteyen Afganistan, İran ve Suriye uyruklu 118 göçmen, Sahil Güvenlik ekiplerince yakalandı.

ABD Adalet Bakanı Barr: Epstein'in öldüğü cezaevinde ciddi usulsüzlükler var

ABD Adalet Bakanı William Barr, geçtiğimiz ay yaşı küçük kız çocuklarının pazarlandığı bir ağı yönetmekle suçlanarak hüküm giyen ve kefaletle serbest kalma talebinin reddinin ardından hücresinde intihar eden ABD'li milyarder Jeffrey Epstein'in yattığı hapishanede 'ciddi usulsüzlüklerin yaşandığını' söyledi.

ABD Adalet Bakanı William Barr, milyarder Epstein'in hücresinde intihar etmesine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Barr, Epstein'in yattığı New York'taki federal hapishanede ciddi usulsüzlüklerin yaşandığını belirterek, "Şimdi bu tesiste derin endişe uyandıran ve kapsamlı bir soruşturma gerektiren ciddi usulsüzlükler olduğunu öğreniyoruz" dedi.

Barr, açıklamasında "FBI ve Genel Müfettiş Ofisi tam da bunu yapıyor. Yaşananların derinine ineceğiz ve hesap verilebilirlik olacak" ifadelerini kullandı.

66 yaşındaki Jeffrey Epstein, en küçüğü 14 olmak üzere 18 yaş altındaki onlarca kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmak ve fuhuş ağı oluşturmak suçlamalarıyla tutuklanmıştı.

Epstein'in, 559 milyon dolarlık servetini teminat olarak verme karşılığında yargılanma sürecinde New York'taki 77 milyon dolarlık malikanesinde elektronik kelepçeyle ev hapsinde tutulması talebi ise mahkeme tarafından reddedilmişti.

2007'de Florida'da yine benzer suçlamalar yöneltilen Jeffrey Epstein hakkındaki suçlamaları kabul ederek savcılıkla iş birliğine gitmiş, hakkındaki federal suçlamalar düşürülmüş ve "fuhşa teşvik" suçlamalarından yargılanmıştı.

Epstein ile anlaşma yapan dönemin Miami Başsavcısı Alex Acosta ise milyardere yönelik aynı suçlamaların tekrar gündeme gelmesinin ve eleştirilerin ardından Trump'ın kabinesindeki Çalışma Bakanlığı görevinden geçen ay istifa etmişti.

Yatırım fonu yöneticisi milyarder Jeffrey Epstein'in, aralarında ABD Başkanı Donald Trump, eski ABD Başkanı Bill Clinton ve İngiltere York Dükü Andrew gibi güçlü isimlerin de bulunduğu çevrelerle yakın arkadaşlığı kamuoyunda tartışma konusu olmuştu.

Rusya’nın Rostov bölgesinde Sovyetler Birliği döneminde sınırlı sayıda üretilen ve ‘nükleer kıyamet aracı’ olarak adlandırılan bir Ladogatankının bulunduğu bildirildi.

Haberrus'un Rossiyskaya Gazeta’dan aktardığı habere göre Rusya’nın güneyindeki Rostov bölgesinde yer alan Kamensk-Şahtinski kentinde, Sovyetler Birliği döneminde sadece 5 adet üretilen ve ‘nükleer kıyamet aracı’ olarak adlandırılan Ladoga tanklarının biri bulundu.

80’li yıllarda sadece 5 adet üretilen bu tanka, ‘en ağır limuzin’ de deniyordu, zira bu araçlar olası bir nükleer savaş durumunda kullanılmak üzere geliştirilmişti.

42 ton ağırlığında ve 6 yolcu alacak şekilde tasarlanan bu tanklar, kitle imha silahlarına karşı güvenli bir koruma sağlaması öngörülerek üretilmişti.

Leningradlı tasarımcılar tankı güçlü bir filtreleme-havalandırma ünitesi, ek hava tüpleri ve klima sistemiyle donatmıştı. İçleri oldukça konforlu olan Ladoga tanklarında ayrıca o dönemin en modern iletişim ve gözlem sistemleri, televizyon kameraları ve dış ortam kontrol cihazları bulunuyordu.

SSCB döneminde 5 adet üretilen ‘nükleer kıyamet tankı’ bulundu

İlki 1980’li yılların başında üretilen ilk tank, T-80 tankının şasisi üzerinde geliştirildi, enerji kaynağı olaraksa 1100 beygir gücünde GTD-1000TF marka türbinli motor seçildi. Daha sonra Ladoga’lara daha güçlü olan GTD-1250 motoruyla donatıldı. Her iki motorun da radyoaktif tozdan otomatik arındırma işlevi bulunuyordu.

Ladoga’lar otoyolda 70 kilometre/saat hıza ulaşabiliyor ve tek depoyla 350 kilometre mesafe kat edebiliyordu.

Ladoga tankı 1986 yılında Çernobil’de arazi keşif çalışmalarında test edildi. Daha sonra bu testlerden edinilen deneyim, uzmanlar tarafından daha modern tankların geliştirilmesi için kullanıldı.

Fransa'nın kuzeyindeki Le Havre şehri limanında 15 çuvala gizlenmiş 1 ton 66 kilogram kokain ele geçirildi.

İçinde palmiye ağacı özleri bulunan 15 çuvala gizlenmiş 1 ton 66 kilogram uyuşturucunun yaklaşık 74 milyon euro değerinde olduğu açıklandı. Ülkede 2018 yılında yaklaşık 12 ton kokain ele geçirilmişti.

Burası İstanbul Bayrampaşa hali. Tarladan alınmış, nakliyesi ödenmiş ama istenen fiyat karşılanmayınca millete ucuz yedirmek yerine düzeni bozmamak adına çöpe dökmeyi tercih ediyorlar.

Rusya ve Türkiye’den Tel Rıfat’ta ortak devriye

Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi’nin Başkanı Aleksey Bakin, Rus ve Türk askerlerin Tel Rıfat bölgesinde ortak devriye faaliyetini gerçekleştirdiğini belirtti.

Bakin, bugünkü basın brifinginde, “14 Ağustos 2019 tarihinde saat 12.00 ilâ 12.40 arasında, Rus Silahlı Kuvvetleri Askeri Polisi ve Türk Silahlı Kuvvetleri birlikleri tarafından Tel Rıfat çatışmasızlık bölgesinde ortak devriye faaliyeti gerçekleştirildi” dedi.

Devriyenin, Herbol-Şeyh Aysa güzergahı üzerinde yapıldığı kaydedildi.

Kaz Dağları'ndaki madencilik faaliyetlerine Çanakkaleliler yıllardır kaşı çıksa da Kirazlı'daki eylem kitleselliği bakımından bir ilk.

Kanadalı Alamos Gold'un işlettiği altın madeni sahasında 195.000'den fazla ağaç kesildiği anlaşılınca maden yakınında nöbet çadırları kuruldu.

Grönland’da 512 yaşında köpekbalığı tespit edildi

İngiliz The Sun gazetesinin aktardığına göre Prof. Kim Praebel, bu köpekbalığının, yaşayan en yaşlı omurgalı olduğunu söyledi. 

Köpekbalığının 1505 yılında doğduğu düşünülüyor. Hayvanın yaşı, uzunluğuna göre hesaplanıyor, çünkü Grönland köpekbalıkları her yıl yaklaşık bir santimetre büyüyor. Tespit edilen bu köpekbalığının uzunluğu ise 5.4 metre.

Halihazırda bilim adamları, uzun yaşamalarına izin veren genleri keşfetmek için bu köpekbalığının DNA’sını inceliyor.

Kuzey Atlantik ve Kuzey Kutup okyanuslarının soğuk sularında yaşayan ve yaşam alanı Grönland çevresindeki denizler de dahil olmak üzere Doğu Kanada’dan Norveç Denizi’ne kadar uzanan bu köpekbalığı türü en az 272 yıl yaşıyor.

Almanyalı ormancılık uzmanı Peter Wohlleben, Kaz Dağları’nda yapılmak istenen altın madenciliği konusunda uyarıda bulunarak “Türkiye için bu bir felaket” dedi. Wohlleben, on binlerce ağaç kesilen bölgenin 10 yıl içinde eski haline döndürülemeyeceğini vurguladı.

Suriyeli askeri kaynak doğruladı: İdlib'de militanlar bir savaş uçağımızı düşürdü

Suriye devlet televizyonu İdlib'deki militanların ordunun savaş uçaklarından birini düşürdüğünü doğruladı. Uçağın pilotunun durumu ise hâlâ bilinmiyor.

Suriye devlet televizyonuna demeç veren askeri bir kaynak, "El Tamaniya bölgesindeki Nusra teröristlerinin karargahlarını yok etmekle görevlendirilmiş olan savaş uçaklarımızdan birisi, bu bölgede faaliyet gösteren silahlı gruplar tarafından fırlatılan bir füze ile 14 Ağustos'ta düşürüldü" dedi.

Suriyeli kaynak, düşürülen uçağın pilotunun hayatta olup olmadığının ya da durumunun ne olduğunun bilinmediğini de sözlerine ekledi.

İdlib'in denetimi büyük ölçüde Heyet Tahrir el Şam'ın kontrolünde.

Biyometrik veritabanında skandal açık

Bir milyonu aşkın kişiye ait parmak izi, yüz tanıma gibi gizli verilerin kolayca erişilebilir bir veritabanında olduğu, İsrailli uzmanlar tarafından ortaya çıkarıldı.

İsrailli güvenlik uzmanları Noam Rotem ve Ran Locar, yaptıkları çalışmalar sonucunda 1 milyonu aşkın kişinin parmak izi, şifreleri ile biyometrik bilgilerinin kolayca erişebilir bir veritabanında tutulduğunu ortaya çıkardı.

Şifrelenmemiş ve kolayca erişilebilen bu bilgiler Suprema adlı güvenlik firmasının “Biostar 2” adlı biyometrik güvenlik sisteminin veritabanında yer alıyor.

İngiltere polis teşkilatı, savunma şirketleri ve bankalara hizmet veren, Avrupa’da branşında pazar lideri olduğunu savunan şirket, parmak izi ve yüz tanıma teknolojisi ile binalara ve güvenlik gerektiren giriş-çıkışlar için merkezi kontrol hizmeti veriyor.