Ekonomik saldırıların askeri hamlelerden daha karmaşık olduğunda dikkati çeken Ruhani, "Düşman, kalbimizde ümitsizliğin yeri olmadığını anlamalıdır. Topraklarımız bombalansa ve bir kere daha şehit, gazi ve esir versek de bağımsızlık hedefinden vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.

Ruhani, ABD'nin bir yılı aşkın süredir devam eden ağır yaptırımlarına rağmen halkın boyun eğmediğine işaret ederek, "İran halkı teslim olmayacaktır. Halkımıza çok açık bir şekilde söylüyorum: Bugün dik duruş ve direniş günüdür. Direniş ve sağlam duruşla ABD, İsrail ve bölgedeki gerici yönetimleri yenebiliriz" ifadelerini kullandı.

Yalancıların şahı

Ahmet Hakan, iki gün önce Ekrem İmamoğlu'nun konuk olduğu Tarafsız Bölge programına dair açıklama yaptı. Yayının yarıda kesilmediğini söyleyen Hakan, "Dinle beni ey iki taraf. Ne yalakalık etmeye odaklı bir gazeteciyim ben... Ne de madara etmeye odaklı bir gazeteciyim ben" dedi.

O bir "dönek" değil, baştan beri aynı çizgide olan gizli kimlikli bir hain...

Ahmet Hakan bir gizli Ermeni ve gizli Hrıstiyan... MİT personeli. MİT üzerinden CIA ve MOSSAD'a da çalışıyor. En baştan beri bir gizli Ermeni ve gizli Hıristiyan olduğunu bilerek yol alıyordu. Kanal 7'deki İslamcılık günlerinde bile şuurlu bir haindi. Sonradan ona "dönek" dediler ama o hiç dönmedi. Hep bir gizli Hıristiyan ve gizli Misyoner olarak kaldı. Kanal 7'nin yayın yönetmeni bile Hırstiyan çıkmıştı ve bu basında yer bulmuş, ses getirmişti. Ahmet Hakan, kanal 7'deki tek hain değildi. Orada kendisi gibi olanları hep biliyordu. İslamcılık ve ülkücülük akımı tıka basa hainle dolu. Kanal 7'deki gizli kimlikli hainlerin gerçek kimliklerini ve niyetlerini Sabetaycı gizli Yahudi Necmettin Erbakan da biliyordu.

Ahmet Hakan o zamanlardan beri bir Misyoner. Hala Misyonerlik faaliyetlerinin içinde. Şu gizli Hıristiyan cemaatinin yanında yer almak istiyor. Gizli Ermeniler ve gizli Hıristiyanlar olan Abdullah Gül'ün, Ahmet Davutoğlu'nun ve Kılıçdaroğlu'nun yanında yer almak istiyor. Başına bir iş gelir diye çok belli etmek istemiyor. Lakin son günlerde kendisi gibi gizli Ermeni ve gizli Hıristiyan Ekrem İmamoğlu'na destek vermek istiyor.

Son zamanlarda bunu fark ettiriyor ve sorunlar çıkıyor. TV programına İmamoğlu'nu çıkartması, bardağı taşıran bir damla görüldü. Sağlam fırçaladılar Ahmet Hakan'ı... Yukarıdan gelen talimatla o canlı yayını kısa kestirdiler. Yayın arasında üstlerine "Ne diyorsunuz, saçmalamayın. Yayında bunu yapamam. Bu kadar millet anlayacak kısa kesemem" dedi. Üstleri de "Ne yapıyorsan yap bir şekilde bu yayını bitir" dediler, sözü uzatmadılar. O da direnecek güç bulamadı ve kısa kesti. Daha sonra İmamoğlu'na "Kusura bakmayın, düşündüğümüz gibi olmadı, çünkü bırakmadılar. Üstten arayıp sıkıştırdılar" dedi. İmamoğlu "Bunun karşısında biraz direnmeliydiniz. Biliyoruz ama her şeyi, olmaz böyle. Hatlar geriliyor. Duruşumuzu net sergilememiz gerekiyor. Sizin duruşunuzu net sergilemeniz gerekiyordu." dedi.

"Biz plaza çocuğu değiliz. Piyasa çocuğuyuz. Senin karşına sık çıkan İslamcılardan da değiliz. Müslümanız. Bir Allah'tan korkarız, bir iftiradan, bir şımarıp insanlara tepeden bakmaktan, bir de akıbetimizden..."

Ahmet Hakan'ın nasıl bir karaktersiz pisliğin teki olduğunu anlamaya tek şu yazışmalar bile yeter.

Yıllardır beni hayranlıkla takip ediyor, "düşmanına hayran olma" denilen hali yaşıyor, bana bulaşamıyor, gıyabımda konuşuyordu. Birkaç kere de ismimi veremeden köşe yazılarında bana atar yapmıştı. Lakin sene 2016 oldu, EnerjiSA+TEDAŞ ortaklığının katil akıllı sayaçları Aladağ yurdunu da yaktı ve Ahmet Hakan'ın da dahil olduğu, tıka basa gizli Yahudi, gizli Ermeni, insan şeytanı ve vatan haini dolu olan sözde Türk basın ve medyası böyle bir faciayı, bulunmaz bir fırsat gördü. İnsan olan, düşmanına bile bu kadarını yapamazdı ama bunlar insanlıktan çoktan çıkmışlardı. Kahpece saldırıyorlardı ki kısa süre sonra sert kayaya çapmaya başladılar.

İşte Ahmet Hakan oradan sonra daha fazla dayanamadı ve bana epostalar gönderdi. Öyle oynak, öyle yalancı, öyle omurgasız, öyle karaktersiz bir pislik ki bir süre için bu epostaları başkasının gönderdiğini, oyun kurduğunu düşündüm. Hatta bu yöndeki kanaatimi o zaman açık olan Akademi Dergisi facebook sayfamda paylaştım.

Sonradan anlaşıldı ki karşımda bu şekilde yazışan gerçekten Ahmet Hakan'mış...

İnsanlıktan çıkmış pislik herif, vatan haini ve kural/sınır tanımaz bir insan şeytanı olan Ahmet Hakan, dar vakitte hızlıca hazırladığım şu videodan bile o kadar korktu ki hemen üstlerini aradı. Araya MİT, CIA kim varsa katmaya çalıştı ve videonun hemen sansürlenmesini istedi. Arka planda gerçek Ahmet Hakan bu hallerde iken, epostalarda ise o gördüğünüz basit ve kuralsız oyunları kurmaya çabalıyordu.

Bu video 2 senedir olduğu yerde çakıldı kaldı. Oysa iki günde bütün Türkiye'nin duyacağı, tartışacağı bir videoydu. Altına bakın, en son bir sene önce yorum almış ve iki koca senede sadece bir kişi yorum yapmış.

On yıldır yüzlerce videomu, on binlerce yazılı paylaşımımı sansürlediler. Hiç kimse bunları Amerikan sistemlerinde yayamaz. Bu iddiama inanamayıp "Benim kocaman bir sayfam var, bak nasıl yayacağım senin yazılarını şimdi hemen" deyip 24 saat geçmeden, gördüğü manzara karşısında yüzü mosmor olan sayfa yöneticilerini biliyorum.

160 bin kişilik sayfasında benden bir şey paylaşıp da ertesi gün bana dönüp "Haklıymışsın, hiç kimse görmedi" diyen yöneticileri biliyorum.
https://www.youtube.com/watch?v=JShyCd3JsBE

Rusya, küresel ekonomik krizden kendini korumaya çalışmıyor. Aslında cümle şöyle kurulmalı: Rusya ekomisi en hızlı şekilde 3. dünya savaşı şartlarına hazırlanıyor. Mükemmel şekilde yönetilen Rusya'da, harp ekonomisi şartlarına hazırlık için en doğru kararlar alınıyor.

“Bu dünyada, vücudu gurbette olan kimse garip sayılmaz; aksine kalbi teninde garip ve sırrı kalbinde garip olan bir kimse gariptir”

Ebu’l Hasan Harakânî Hz.

Norveç’te yosunlar aniden artınca 8 milyon somon balığı öldü

Birkaç hafta önce İskoçya’da yaşanan benzer bir olayda da binlerce balık telef olmuştu

Sayıları hızla artan su yosunları (algler), Norveç balık çiftliklerinde yalnızca bir hafta içinde en az 8 milyon somonun ölümüne neden oldu.

Son zamanlarda ısınan havanın etkisiyle devasa boyutlara ulaştığı ve kısa sürede Norveç’in kuzey sahillerini sardığı iddia edilen yosunlar, solungaçlarına yapışıkları balıkların boğulmasına yol açıyor.

Halife Mansûr'un Bağdat'ı...

Bugün Irak'ın başkenti olan Bağdat, 762-766 arasında, Abbâsî halifelerinden Ebû Ca'fer Mansûr tarafından daire planlı bir şehir olarak kuruldu.

Görkemi ve refahından ötürü, şehrin ilk adı "Dârusselam"dı, yani "selamet yurdu".

NATO’nun korkmasını gerektiren silahlar...

Putin: Rusya daha fazla lazer silahı geliştiriyor

Aralık ayı başlarında, Rus ordusu bir video yaydı. Görülecek çok şey yoktu. Sadece bu kadar... Silah ağır bir römork üzerine monte edilmiş ve etrafı büyük bir koruyucu manto ile çevrili. Gerisi mi? Çok gizli... Uzmanlar, lazerin füzeleri, roketleri ve uçakları yakalayabileceğine inanıyor. Belki düşman uydularına karşı bile kullanılabilir. Rusya'nın Savunma Bakan Yardımcısı Yuri Borisov, Rus haber ajansı Tass'a bu silahın "bir saniye içinde" hedeflerini imha edebileceğini söyledi. NATO’nun elindeki savaş teknolojisi Rusların Peresvet ismini verdiği bu lazer silahına karşı çok çaresiz kalıyor.