Akademi Dergisi
Vatana ihaneti kayda alınmıştı.... 2009 yılında( CIA yapımı) açılım süreci içerisinde 34 PKK'lı teröristlerin tamamı, kahraman gibi getirilip AKPKK militanı savcılarca serbest bırakılmıştı.
Şehit Anaları Derneği Başkanı Pakize Akbaba:
"Öcalan'ın çıkacağı tek yer idam sehpasıdır.
70 yaşındayım, dizlerim sakat ama elime bastonumu alıp tek başıma kalacağımı da bilsem o meclisin önüne dikileceğim
Hapse de atsanız kurşuna da dizseniz oğlumun katilini affetmenize sessiz kalmayacağım. O caniye af getirdiğinizi, mecliste ağırladığınızı görüp kahrımdan öleceğime o meclisin önünde direne direne, onurumla şerefimle, bir Türk’e yakışır şekilde ölmeye razıyım."
"Öcalan'ın çıkacağı tek yer idam sehpasıdır.
70 yaşındayım, dizlerim sakat ama elime bastonumu alıp tek başıma kalacağımı da bilsem o meclisin önüne dikileceğim
Hapse de atsanız kurşuna da dizseniz oğlumun katilini affetmenize sessiz kalmayacağım. O caniye af getirdiğinizi, mecliste ağırladığınızı görüp kahrımdan öleceğime o meclisin önünde direne direne, onurumla şerefimle, bir Türk’e yakışır şekilde ölmeye razıyım."
Bebek katilleri devlet gücü ile korunuyor
Sağlık Bakanlığı soruşturma izni vermedi, dosya kaldırıldı.
Şanlıurfa'da S.P. ve B.P çifti 13 yıl boyunca bebek sahibi olmaya çalıştı, sonunda 2022'de tüp bebek yöntemiyle ikiz bebek sahibi olmayı başardı.
Doğumun ardından ikiz bebek sahibi olan çiftin bebeklerinden B. 47 gün boyunca annenin doğum yaptığı özel U.L. Hastanesi'nde kaldı.
47 gün sonra aniden aranan babaya gelip bebeği teslim alması söylendi.
Baba S.P., saçları kazıtılmış, kafasında birçok damar yolu açılmış, bacağı kırıklarla dolu ve mosmor olmuş bir şekilde yenidoğan bebeğini özel hastaneden teslim aldı.
Aile Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak, şüpheliler hakkında 'görevi kötüye kullanma' suçundan suç duyurusunda bulundu, savcılık bakanlıktan soruşturma izni istedi.
Sağlık Bakanlığı'nın soruşturma izni vermemesi nedeniyle savcılığın geçtiğimiz Nisan ayında dosyanın kamu adına işlemden kaldırılmasına karar verdiği bildirildi.
Sağlık Bakanlığı soruşturma izni vermedi, dosya kaldırıldı.
Şanlıurfa'da S.P. ve B.P çifti 13 yıl boyunca bebek sahibi olmaya çalıştı, sonunda 2022'de tüp bebek yöntemiyle ikiz bebek sahibi olmayı başardı.
Doğumun ardından ikiz bebek sahibi olan çiftin bebeklerinden B. 47 gün boyunca annenin doğum yaptığı özel U.L. Hastanesi'nde kaldı.
47 gün sonra aniden aranan babaya gelip bebeği teslim alması söylendi.
Baba S.P., saçları kazıtılmış, kafasında birçok damar yolu açılmış, bacağı kırıklarla dolu ve mosmor olmuş bir şekilde yenidoğan bebeğini özel hastaneden teslim aldı.
Aile Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak, şüpheliler hakkında 'görevi kötüye kullanma' suçundan suç duyurusunda bulundu, savcılık bakanlıktan soruşturma izni istedi.
Sağlık Bakanlığı'nın soruşturma izni vermemesi nedeniyle savcılığın geçtiğimiz Nisan ayında dosyanın kamu adına işlemden kaldırılmasına karar verdiği bildirildi.
Akademi Dergisi
Voice message
Müsavat Dervişoğlu:
"Adına iktidar demenin bile artık gereksiz olduğu bu “yapı”, tamamen meşruiyetini yitirmiş haldedir. Evet, bu iktidar, gayrımeşrudur!"
"Tüm kamu görevlilerine de buradan sesleniyorum. Kanunsuz emir ilkesi gereğince bugünden itibaren bu plan doğrultusunda verdikleri emirler ve talimatlar da gayrimeşrudur."
"Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat ve onun atadığı amirleriniz ve üstleriniz ve onların ortakları Türk milletine olan sorumluluklarını yerine getirmemekteler."
"Adına iktidar demenin bile artık gereksiz olduğu bu “yapı”, tamamen meşruiyetini yitirmiş haldedir. Evet, bu iktidar, gayrımeşrudur!"
"Tüm kamu görevlilerine de buradan sesleniyorum. Kanunsuz emir ilkesi gereğince bugünden itibaren bu plan doğrultusunda verdikleri emirler ve talimatlar da gayrimeşrudur."
"Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat ve onun atadığı amirleriniz ve üstleriniz ve onların ortakları Türk milletine olan sorumluluklarını yerine getirmemekteler."
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
"Kaybedecek bir dakikamız bile yok. Çünkü ihanet çemberi artık alabildiğine genişlemiş ve hayat sahamızı öylesine daraltmıştır ki son bir organize darbe ile tamamen nefessiz bırakılabileceğimiz bir sürecin içerisine girmiş bulunuyoruz. Bizler tarihe karşı sorumluluğu olan insanlarız. Kişisel ikbal kaygıları ve siyasi hesaplar üzerinden konuşamayız. Üç beş oy veya anayasa değişikliği için gerekli nisabı tamamlamak, Tayyip Erdoğan’ı bir kere daha cumhurbaşkanlığına aday yapmak uğruna inandığımız değerlerden vazgeçip ihanete el uzatmak düşüklüğüne katlanamayız."
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yöneten iktidar, tüm makam ve sorumlularıyla birlikte halkın can, mal, ırz ve namus güvenliğini korumak görevini çoktan bırakmıştır. “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek” diyerek, namusu ve şerefi üzerine yemin ederek görev ifa etmek zorunda olan saraydaki zat, bebek katillerinin itibarını, bebeklerin hayatına ve annelerin gözyaşlarına, hasta ve muhtaç vatandaşların acılarını, ailesinin parasına ve gücüne Türk milletinin şeref ve haysiyetini ise milyonlarca ipsiz sapsız vatansıza tercih ettiğini, dahası bu bilinçli planı sonuna kadar sürdüreceğini tüm söz ve eylemleriyle göstermektedir."
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yöneten iktidar, tüm makam ve sorumlularıyla birlikte halkın can, mal, ırz ve namus güvenliğini korumak görevini çoktan bırakmıştır. “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek” diyerek, namusu ve şerefi üzerine yemin ederek görev ifa etmek zorunda olan saraydaki zat, bebek katillerinin itibarını, bebeklerin hayatına ve annelerin gözyaşlarına, hasta ve muhtaç vatandaşların acılarını, ailesinin parasına ve gücüne Türk milletinin şeref ve haysiyetini ise milyonlarca ipsiz sapsız vatansıza tercih ettiğini, dahası bu bilinçli planı sonuna kadar sürdüreceğini tüm söz ve eylemleriyle göstermektedir."
"Öyle ki; her türlü manevi ve vicdani değeri paraya tahvil edebilecek kadar alçalmış bu saltanatın, şahsi güç ve ikbalini sürdürebilmek ve 1918’deki işgalcilerin yarım kalan hesaplarını kapatmak için daha haince ve daha kökünden bir yıkım gerçekleştirmek adına ulaştığı boyutu ülke 10 milyon kaçakla boğuşurken bile Alman başbakanı ile yapılan sığınmacı pazarlığının canlı yayında çekinmeden söylenebilmesi şeklinde cüretkarca ve alçakça kendisini açıkça göstermektedir.
Kısaca, yüz yüze olduğumuz şey, 106 yıl önce yaşadığımız işgal günlerinden farklı olarak düşmanın sancağıyla, ordusuyla gelip, mermisini ve süngüsünü kalbimize nişanlaması değildir.
Tarihte yaşadığımız ihanetlerin en büyüğü, en alçakçası ve en güçlüsüdür. Bu noktada, 15 Temmuz’dan öğrendikleri ihanet yöntemleri ile 1918’in işgal günlerinden aldığı kesin olan feyz birleşmektedir.
İşte Türk milletinin ve her bir Türk İnsanının mücadele kararı ve cehdi bu sebeple hayatidir, ertelenemezdir, vazgeçilemezdir. Artık kendisini gizlemek ya da perdelemek gereği duymayan bu yıkım planı, vatanı aralarında/ paylaşamadıkları için, vatanın üzerinde tepinmeyi tercih ettikleri darbe gecesinin bahanesi ile ortaya çıkan ve basit bir ittifakla kurulan başkanlık sistemi ilişkilerinden ötededir."
Kısaca, yüz yüze olduğumuz şey, 106 yıl önce yaşadığımız işgal günlerinden farklı olarak düşmanın sancağıyla, ordusuyla gelip, mermisini ve süngüsünü kalbimize nişanlaması değildir.
Tarihte yaşadığımız ihanetlerin en büyüğü, en alçakçası ve en güçlüsüdür. Bu noktada, 15 Temmuz’dan öğrendikleri ihanet yöntemleri ile 1918’in işgal günlerinden aldığı kesin olan feyz birleşmektedir.
İşte Türk milletinin ve her bir Türk İnsanının mücadele kararı ve cehdi bu sebeple hayatidir, ertelenemezdir, vazgeçilemezdir. Artık kendisini gizlemek ya da perdelemek gereği duymayan bu yıkım planı, vatanı aralarında/ paylaşamadıkları için, vatanın üzerinde tepinmeyi tercih ettikleri darbe gecesinin bahanesi ile ortaya çıkan ve basit bir ittifakla kurulan başkanlık sistemi ilişkilerinden ötededir."
Müsavat Dervişoğlu:
"Akıllarını ve izanlarını öylesine yitirmişlerdir ki, elli bin insanımızın katilini, on binlerce Türk ve Kürt anasının dinmeyen gözyaşlarının asli failini, Türk Devletini bölme planlarının baş taşeronunu, yani, İmralı canisi bölücübaşını, Gazi Meclise davet edecek kadar delirmişlerdir. Delilik, dün izlediğimiz kalkışmayı anlatabilecek en hafif tabirdir. Çünkü ağızlarından eksik etmedikleri Türk Milliyetçiliğini Türklüğe ihanet ile bu kadar yakınlaştırabilmenin, bunu göze alabilmenin ve kulaklarına ezanla okunmuş o “büyük” isimlerini böylesine kirletebilmelerinin başka bir izahı olamaz."
"Akıllarını ve izanlarını öylesine yitirmişlerdir ki, elli bin insanımızın katilini, on binlerce Türk ve Kürt anasının dinmeyen gözyaşlarının asli failini, Türk Devletini bölme planlarının baş taşeronunu, yani, İmralı canisi bölücübaşını, Gazi Meclise davet edecek kadar delirmişlerdir. Delilik, dün izlediğimiz kalkışmayı anlatabilecek en hafif tabirdir. Çünkü ağızlarından eksik etmedikleri Türk Milliyetçiliğini Türklüğe ihanet ile bu kadar yakınlaştırabilmenin, bunu göze alabilmenin ve kulaklarına ezanla okunmuş o “büyük” isimlerini böylesine kirletebilmelerinin başka bir izahı olamaz."
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
Akademi Dergisi
"Öyle ki; her türlü manevi ve vicdani değeri paraya tahvil edebilecek kadar alçalmış bu saltanatın, şahsi güç ve ikbalini sürdürebilmek ve 1918’deki işgalcilerin yarım kalan hesaplarını kapatmak için daha haince ve daha kökünden bir yıkım gerçekleştirmek adına…
Ya Allah, bismillah, Allahu ekber.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Şehit aileleri devletin başındaki bölücü hainlere karşı isyan ediyor
Şehit çocuğu, içerik üreticisi Kemal Tuğrul Sümer:
“Peki bizim umudumuzun hakkı nerede? Kadınların, çocukların, gençlerin umudu… Vatandaşların umudunu çaldınız ya siz iktidarıyla, muhalefetiyle.
Bizim umudumuzu konuşsak da hakkımızı verseniz daha iyi olmaz mı? Bu umutsuzluk öldürüyor ülkeyi.”
Şehit çocuğu, içerik üreticisi Kemal Tuğrul Sümer:
“Peki bizim umudumuzun hakkı nerede? Kadınların, çocukların, gençlerin umudu… Vatandaşların umudunu çaldınız ya siz iktidarıyla, muhalefetiyle.
Bizim umudumuzu konuşsak da hakkımızı verseniz daha iyi olmaz mı? Bu umutsuzluk öldürüyor ülkeyi.”
Vur - Bir kavmi ipe çekenleri, şehitler kanları içenleri vur
Vur!
Bir kavmi ipe çekenleri, şehitler kanları içenleri vur.
Bir kavmi ipe çekenleri, şehitler kanları içenleri vur.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Osman Pamukoğlu "Bunu söylemeye bizi mebcur ettiler" diyerek iddia etti: "Yoklardı."
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
TUSAŞ önünden görüntüler gelmeye devam ediyor.
Akademi Dergisi
Metafizik istihbarat Türkiye'yi defalarca kurtaran yeni lider kim 6 Şubat Maraş depreminin arka planında neler var Ve muhtelif sarsıcı meseleler...
Audio
Gerçek Kudüs neresi
Gerçek Mescid-i Haram nerede
Gerçek Mescid-i Aksa nerede
Gerçek Kubbetüs Sahre
Gerçek ilk kıble
Hazret-i Ömer
Ebu Hureyre aslında kimdi, casus muydu, neden kedi beslerdi
Kaab el Ahbar aslında kimdi, casus muydu
Peygamberimizin hanımlarından Ayşe nasıl biriydi
Gerçek Mescid-i Haram nerede
Gerçek Mescid-i Aksa nerede
Gerçek Kubbetüs Sahre
Gerçek ilk kıble
Hazret-i Ömer
Ebu Hureyre aslında kimdi, casus muydu, neden kedi beslerdi
Kaab el Ahbar aslında kimdi, casus muydu
Peygamberimizin hanımlarından Ayşe nasıl biriydi
Akademi Dergisi
Mfs - Asılacağınız güne kadar - 2024-10-18 14.47.19
Şehit Eril Alperen Demir’in annesinden Bohçalı'ya tepki:
“Benim yavrumun gülüşünü solduranların konuşmaya değil nefes almaya hakkı yok. Terörist başını meclise çağırıyor "Konuşsun" diyor bazı kendini bilmezler. Yeter artık yeter. Terörist başı gebersin onunla birlikte onun gibi olanlar da gebersin. Yavrumun saçının teli haramdır hepinize.”
“Benim yavrumun gülüşünü solduranların konuşmaya değil nefes almaya hakkı yok. Terörist başını meclise çağırıyor "Konuşsun" diyor bazı kendini bilmezler. Yeter artık yeter. Terörist başı gebersin onunla birlikte onun gibi olanlar da gebersin. Yavrumun saçının teli haramdır hepinize.”
TUSAŞ'a saldırı gerçekleştiren teröristlere ait görüntüler.