Akademi Dergisi
2.14K subscribers
60.6K photos
25.6K videos
370 files
7.57K links
Çok önemli: Telegram bu kanalı yıllardır sansürlenemektedir. Paylaşımlarımızın Telegram uygulaması içinde yayılmasına izin vermemektedir. Kanaldaki takipçi ve görüntüleme sayıları da gerçek değildir. www.mfs.tv
Download Telegram
Akademi Dergisi
Fatih Altaylı'dan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a yaylım ateşi Gazeteci Fatih Altaylı, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın fitre ve zekât çağrısını “Türkiye’de fakir fukaralığın bu kadar arttığı bir zamanda, herkes sosyal projeler yapmaya çalışır, fakirlikle…
FETÖ'cü kardinal ve gizli Ermeni/Çingene Erbaş yetimin hakkını hiç etmiş

Ali Erbaş’ın başkanlığını yaptığı Diyanet, 2024’ün ilk çeyreğinde yaptığı toplam harcama, 24 milyar 345 milyon 463 bin TL olarak kaydedildi.

Diyanet, 1 milyon 431 bin 917 asgari ücretlinin maaşını 90 günde harcamış oldu.
Çaresiz ve güçsüz kalmış olanlar, Tayyip'i indirip de CHPKK iktidarı kurmak istiyorlar. Zaten CHPKK iktidarda gibi ve onun dedikleri yapılıyor ama açıkça bir CHPKK iktidarı kurmak istiyorlar. Buna mecbur kalıyorlar.

Almanya cumhurbaşkanı da bunu istiyor ve bu maksatla da TR'ye gelecek. Bütün teröristleri, bölücüleri tek çatı altında toplamak isteyecek. Ekrem'i cumhurbaşkanı yapma fırsatı bulsalar, yapacaklar.

Ekrem'in çapsız, yüreksiz, vizyonsuz, geçimsiz olduğunu, halk desteği de olmadığını biliyorlar. CHPKK'nin de böyle tiplerle dolu olduğunu biliyorlar. Bu planı uygulamak istemiyorlar ama başka çıkış yolu da bulamıyorlar ve uygulamak kararlılığındalar.

Bakalım sert kayaya hangi safhasında çarpacaklar.
Akademi Dergisi
Voice message
Zelenski'ye suikast girişimi iddiasıyla bir Polonya vatandaşı tutuklandı

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'e suikast planı kapsamında 'Rusya'ya casuslukla' suçlanan bir kişi Polonya'da tutuklandı. Polonya Başbakanı tutuklamayı haklı bulduğunu söyledi.
Almanya'da ikamet eden bir takipçimizin son rüyası...

S.a hocam.

Rüyamda bir Mercedes S-Class‘ın arka koltuğunda oturuyordum. Arabayı kullanan kişi şofördü ve yanında bir kişi daha vardı (yanılmıyorsam önemli kişilerdi ama emin olamadım. Hatırlarsan yazarım). Seyir halindeyken yolun kenarında olan binalar çökmeye başladı. Ben deprem oluyor düşüncesiyle şoförü sürekli yönlendirdim. Sola hamle yap, sol yap, yoksa bina üzerimize çökecek ve göçük altında kalacağız dedim.

Yıkılan binaların altından kurtulduk ama araba ardından suya düştü. Islanmadan kurtuldum ben ama araba kullanılamaz hale gelmişti. Ardından yolda yürümeye başladım. Çingene miydi, siyahi mi ya da Meksikalılara benzeyen insanlar beni soymaya çalıştı. Kolumda pahalı bir saat vardı, onu almaya çalıştılar.

Sonra beni zorla hastane gibi bir yere götürdüler. Burada cilt hastalığı olan insanlar vardı. Ama zombiye dönmüş gibi bir halleri vardı. Oradan bir şekilde kaçmayı başardım ve rüyadan uyandım.
Akademi Dergisi
Almanya'da ikamet eden bir takipçimizin son rüyası... S.a hocam. Rüyamda bir Mercedes S-Class‘ın arka koltuğunda oturuyordum. Arabayı kullanan kişi şofördü ve yanında bir kişi daha vardı (yanılmıyorsam önemli kişilerdi ama emin olamadım. Hatırlarsan yazarım).…
Üstteki rüyayı sabah namazına uyanmadan evvel gördüm. Namazdan sonra uyuduktan sonra da bu rüyaya benzer rüya gördüm yine ama onun ayrıntılarını tam hatırlamıyorum. Şöyle:

Galiba babamla araba içinde seyahat ediyoruz ve o üssteki deprem olan yoldan geçeceğiz. O esnada ben rüya gördüğümü de anladım ama müdahale edemiyordum. Babama acele etmemiz gerekiyor, deprem olacak dedim. O evlerden bir tanesi bizimdi ya da oradan alacaklarımız vardı. Aldıktan sonra oradan uzaklaştık ama yanılmıyorsam daha uzaklaşmaya başlamadan deprem başladı.

Devamın bu arabayı yüklemişiz ve Türkiye'ye yola çıkacağız. Yine emin değilim ama o bir evvel ki Mercedes'i gördüm yine. Emin olmamakla birlikte yine, o Mercedes kaza yapacak dedim. Arabaya binmeden evvel de eski kapı komşusu ve diğer tanıdık iki kişi ile sözlü tartışma oldu ve rüyadan uyandım.
Akademi Dergisi
Almanya'da ikamet eden bir takipçimizin son rüyası... S.a hocam. Rüyamda bir Mercedes S-Class‘ın arka koltuğunda oturuyordum. Arabayı kullanan kişi şofördü ve yanında bir kişi daha vardı (yanılmıyorsam önemli kişilerdi ama emin olamadım. Hatırlarsan yazarım).…
Dünyadaki taraflar zaten tabir ettirirler ama şunları açıkça yazayım ki rüyadaki Mercedes Almanya devletini/hükumetini temsil ediyor.

Yıkılan binalar Almanya'nın kurumsal gücünü ve daha da öncelikli olarak mali sistemini/piyasasını oluşturan en büyük şirketleri temsil ediyor.

Rüya sahibi Scholz'u ya da Almanya CB Steinmeier'i temsilen kendini görmüş olmalı.

Arabanın kullanılamaz hale gelmesi, hükumet gücünün ellerinden çıkması demek. Hükumetin işleyemez olması, devrilmesi, hükümsüz kalması demek.

Zorla hastahaneye götürülmek ve rüyanın diğer kısımları da hiç iyi/hayırlı şeyler değil.

İsterseniz kendi mahallenizin tabircilerine ve metafizikçilerine ayrı ayrı baktırın ama unutmayın ki ben bu küstahlıkların cezasını bütün dünyaya çok ağır ödeteceğim.
Akademi Dergisi
Şu andan itibaren, isimleri tek tek yazılmış olan o ülkelerdeki bütün rüzgar enerjisi ve güneş enerjisi sistemlerini ağır sinyale alıyoruz. En çok da rüzgar enerjisi sistemlerine karşıyım zaten, o saçma sistemleri bozmaya bahane arıyordum, onu da buldum.…
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Hindistan'da yeni yapılan güneş enerji panelleri daha hizmete açılmadan parçalandı

Güçlü fırtına nedeniyle Madhya Pradesh'in Khandwa bölgesindeki dünyanın en büyük yüzer güneş enerjisi santralinin açılışı ertelendi.
Benim kuşlarım gerçek ve bana asla yalan söylemediler.
Akademi Dergisi
Benim kuşlarım gerçek ve bana asla yalan söylemediler.
Kuşların bana anlattığı her şeyi size anlatsam, aranızdan hemen intihar edenler çok olur.
Boş verin Çin'i... Onların işi zaten bitik. ABD'yi diyorum ABD'yi... ABD'yi çok büyük tayfunlar vuracak.
📎 Tayfun; şiddetli rüzgarları, ilginç bulut yapıları ve sellere yol açan yağmurlarıyla Dünya'nın en olağanüstü hava olaylarından biri. Büyük Okyanus'un batısında meydana gelen tayfunlara "kasırga" adı verilir. Hortumlardan yaklaşık 2000 kat daha büyük olan kasırgalar, yollarına çıkan her şeyi yok eder.
Pencereme çağırdım ve "Hüdhüd Ankara'da işler nasıl?" diye sordum da neler anlatıyor neler...

Hüdhüd:

- Ortada idare/hükumet diye bir şey kalmadı. Kimse bunlara çıkış yolu gösteremiyor. İdarede olan kişilerin hepsinin ümitleri ve çabaları bitti. Şu anda basına/medyaya yansıyan haberlerin çoğunun gerçekliği yok. Arkası boş hamleler... Hükumeti ayakta tutuyormuş rolü oynamak için yapılan haberler bunlar.
Hüdhüd:

- Mali krizi ve diğer krizleri/sorunları düzeltmeye çabalamak yerine, uzun zamandır baskılamaya çabalamak, her şeyi daha da berbat hale getirdi.
Hüdhüd:

Ankara'dakilerin kafaları da yerinde değil. Bunun için de devlet bu kadar feci bir sona sürükleniyor. Halkın bunca zamandır bu kadar soruna beklenen sertlikle tepki göstermemesine, ayağa kalkmamasına, meydanlara dolmamasına da bir yandan şaşırıyorlar. "Beklediğimiz tepkiler olsaydı, biz burada duramazdık" diyorlar.
Hüdhüd:

- Şu sıralarda TR'nin üzerine gelmekte olan vahim felaketler bile aslında küçük felaketler... Aslında TR'de çok daha büyük felaket olacak ama sizin ve ekibinizin varlığından ve mücadeleye devam ediyor oluşundan ötürü pek çok felaket engelleniyor. Aksi halde TR genelini mahvedecek, yaşanmaz hale getirecek felaketler peş peşe gelecekti.
Hüdhüd:

- Şu anda devletin başına yeni ergen biri geçse bile Ankara'dakilerden daha iyi, daha isabetli yönetir.